Trabzon Halk Sağlığı Müdürü Köksal Hamzaoğlu, meme kanserinin bilinenin aksine sadece kadınlarda değil erkeklerde de görülebileceğini bildirdi.

Hamzaoğlu, yaptığı yazılı açıklamada, kadınlarda görülen kanserler içerisinde ilk sırada meme kanserinin bulunduğunu belirtti.

Yapılan araştırmalara göre kadınlarda ortaya çıkan her dört kanserden birinin meme kanseri olduğunun tespit edildiğini ifade eden Hamzaoğlu, şöyle devam etti:

"Meme kanseri için yaş önemli risk faktörlerindendir. İleri yaşlarda görülme sıklığı erken yaşlara göre 4 kat daha fazladır. Meme kanseri ne kadar erken yaşta görülürse hastalık seyri o kadar kötüdür. Bunun nedeni erken yaşlarda meme kanseri teşhisinin zor olmasıdır. Bir diğer önemli risk ise hastalığın kalıtsal olmasıdır. Birinci derece akrabalarda meme kanseri hikayesinin olması, olmayanlara nazaran meme kanseri olma riskini 2-3 kat artırmaktadır. İyi olan şudur ki meme kanserlerinin az bir kısmı kalıtsal özellik taşır. Diğer risk faktörleri arasında erken yaşta adet görmeyi, geç yaşta menopoza girmeyi, uzun süre kadınlık hormonu kullanımını sayabiliriz."

Hamzaoğlu, 30 yaş altında ilk doğumu yapmak ve emzirmenin ise meme kanserinden koruyucu bir durum olduğunu vurgulayarak, şunları söyledi:

"Meme kanseri her yaş grubunda görülebileceği gibi bilinenin aksine sadece kadınlarda değil erkeklerde de görülebilir. Erkeklerde meme bölgesinde büyüme veya hassasiyet her zaman kanser belirtisi olmayabilir. Buna daha çok jinekomasti adı verilen bir hastalık neden olur ancak memenizde herhangi bir değişiklik veya kitle fark etmeniz halinde doktorunuza hemen başvurmanız gerekmektedir. Meme kanserinde belirtiler kadın ve erkeklerde hemen hemen aynıdır. Genellikle ilk bulgu meme dokusunda nohut büyüklüğünde kitlenin ele gelmesidir."

En önemli özelliğinin ise hastaların bir çoğunda ağrı görülmemesi olduğuna dikkati çeken Hamzaoğlu, şunları kaydetti:

"Ağrı ilerleyen dönemde ortaya çıkar. Bu yüzden de düzenli meme kontrolü yapmayan kişilerde teşhiste geç kalınmaktadır. Kitlenin diğer özellikleri ise sert, düzensiz yüzeyli ve genelde de sınırları net olarak belli olmayan, kısıtlı hareketli yapıda olmasıdır. Şu da bir gerçektir ki meme kanserli vakaların neredeyse yüzde 90'ından fazlası kitlelerini kendileri bulup hekime başvurmuşlardır. Yani geç kalmış vakalardır. Daha ileri dönemlerde meme başından kanlı akıntı, meme derisinde çekilme ve kalınlaşma olabilir."

"Mamografinin teşhiste güvenilirliği yüzde 90'lar civarındadır"

Hamzaoğlu, günümüz itibarıyla meme kanseri erken teşhisinde kullanılan en etkin yöntemin mamografi olduğuna işaret etti.

Mamografinin teşhiste güvenilirliğinin yüzde 90'lar civarında olduğunu belirten Hamzaoğlu, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Mamografi çekimi için önerilen yaş 40'tır. Genç yaşlarda rutin bir uygulama olarak mamografi çekimi önerilmez. 40-50 yaşları arasında 2-3 yıl, 50-69 yaşlarda 1-2 yıl arayla mamografi çekimi yapılabilir. Bununla birlikte sizin için en doğru uygulamayı hekiminiz belirleyecektir. Meme kanseri teşhisinde kullanılan diğer yöntemler ise her kadının 20-40 yaşlarda 2-3 yıl arayla, 40 yaşından sonra ise her yıl olacak şekilde 69 yaşına kadar hekim tarafından meme muayenelerinin yapılması ve 20 yaşından itibaren her ay kendi kendilerine meme muayenesi yapmasıdır."

Hamzaoğlu, erken teşhis ile hastalığın büyük oranda önceden tespit edilip tedavi edilebileceğini ifade ederek, Trabzon Halk Sağlığı Müdürlüğü'ne bağlı Kanser Erken Teşhis Tarama ve Eğitim Merkezi'nde (KETEM) ücretsiz olarak 40-69 yaş arası kadınlarda meme kanseri taraması yapıldığını kaydetti.