Organ bağışının önemi! Karaciğer Nakli nedir? Karaciğer nakli nasıl ve kimlerden yapılır?
Çeşitli nedenlerle organlarını kaybetme noktasına gelen hastalar nakil için gün sayıyor. Bu hastalar arasında karaciğer nakli bekleyen hastalarda yer alıyor. Karaciğer Nakli nedir? Karaciğer nakli nasıl ve kimlerden yapılır? İşte detaylar...
Türkiye’de çeşitli nedenlerle rahatsızlık yaşayan birçok hasta, organlarını kaybetme noktasına geliyor ve nakil için gün sayıyor.
Genel olarak böbrek yetmezlikleri ve nakilleri gündeme gelirken, böbrek hastalarının ardından en fazla görülen bir diğer hastalık ise Karaciğer yetmezlikleri olarak öne çıkıyor. Çok sayıda hasta çeşitli belirtilerle ortaya çıkan karaciğer yetmezliği ile mücadele ediyor. Bu hastaların bazıları ilaç ve ameliyatlarla sağlığına kavuşurken bazı hastalar için ise tek çözüm Karaciğer nakli oluyor. Haber61 eski Genel Koordinatörlerinden Orhan Çavuşoğlu da bu hastalıkla mücadele eden ve nakil bekleyen hastalar arasında yer alıyor.
Karaciğer nakillerinde en önemli konu ise bağışçının, böbrek naklinde olduğu gibi organ kaybı yaşamaması. Bu durum Karaciğerin kendisini yenileyebilmesinden kaynaklanıyor. Donörler, 18-60 yaşları arasında (18 yaşını doldurmuş), 60 kilo ve üzerinde ve akli dengesi yerinde, herhangi bir sağlık sorunu olmayan kişiler olmalıdır.
Karaciğer Nakli Nedir?
Karaciğer vücudumuzda yaşamı sağlayan biyokimyasal maddelerin ve metabolizmanın düzenlenmesi ve denetlenmesini sağlayan, vücut için hayati maddeleri üreten, vücut için zararlı maddelerin uzaklaştırılmasında veya etkisizleştirilmesinde görev yapan ve bunlar dışında sayısız daha pek çok görevi yerine getiren yaşamsal bir organdır. Tüm bu önemli fonksiyonları nedeniyle karaciğerde yaşanan yetmezlik durumlarında hastanın yaşamını devam ettirebilmesi için yeni bir karaciğer dokusunun vücuda nakledilmesi gerekir. Karaciğer nakli ile, hastanın vücut dokularına uyumlu olduğu tespit edilen karaciğer dokusu donör vücudundan alınarak hasta vücuda nakledilir, hastanın kan dolaşımı ile safra yollarıyla irtibatlı hale getirilir. Bu sayede nakledilen karaciğer dokusu yaşamını sürdürdüğü yeni vücutla uyumlu hale gelerek büyür ve yeni karaciğer organı olarak faaliyet göstermeye başlar. Bununla birlikte, yeni yerleştirilen karaciğer dokusu, başka bir kişinin özelliklerine sahip olduğundan hastanın vücut hücreleri tarafından yabancı doku olarak algılanabilir ve bağışıklık sistemi tarafından vücuttan uzaklaştırılmaya çalışılabilir. Bu nedenle nakil sonrası dönemde hastalar bağışıklık sistemini baskılayan ilaçlar kullanmak zorunda kalır. İlaçların yetersiz kaldığı durumlarda nakledilen dokunun zaman içinde ölmesine, nakil süreci veya ilaçlar nedeniyle çeşitli sağlık problemlerinin gelişmesine neden olabildiğinden karaciğer nakil sürecinin dikkatli ve kontrollü şekilde, konunun uzmanı sağlık profesyonellerinin gözetimi altında yönetilmesini gerektirir. Bu amaçla karaciğer nakli konusunda tecrübeli ve uzmanlaşmış sağlık kuruluşlarında karaciğer nakil birimleri oluşturulmuştur.
Karaciğer Nakli Neden Yapılır?
Karaciğerin vücut için hayati öneme sahip fonksiyonlarında aksaklıkların olması halinde karaciğer yetmezliğinden söz edilir. Bu bağlamda aşağıdaki sağlık sorunlarının etkisinde kalan karaciğer dokularında yetmezlik bulguları gelişebilir:
Hepatit: Karaciğer dokusunu etkileyen viral enfeksiyonların etkisiyle hücrelerin ölümü neticesinde karaciğer yetmezliği gelişebilir. Günümüzde karaciğer yetmezliğinin en sık görülen sebepleri arasında Hepatit B ve Hepatit C enfeksiyonları gelir.
Alkol: Kronik olarak alkol kullanan kişilerde karaciğer hücreleri zaman içinde zarar görmeye başlar ve uzun vadede siroz ile birlikte karaciğer yetmezliği görülebilir.
Karaciğer kanseri: Karaciğerin kendi hücrelerinden veya kalın bağırsak, mide, akciğer gibi başka dokulara ait kanserlerin karaciğere olan metastazları karaciğer dokusunun fonksiyonlarını yerine getirmesine engel olarak yetmezlik yapabilir.
Yağlı karaciğer: Karaciğer içinde yağ dokusunun artmasıyla birlikte doku yapısı bozularak karaciğer yetmezliği ortaya çıkabilir.
Safra yollarına ait problemler: Karaciğerin önemli fonksiyonlarından biri safra sıvısının üretilmesidir. Safra salgısı safra yolları üzerinden bağırsaklara ulaşır. Bu yolun çeşitli nedenlerle fonksiyonlarının aksaması halinde safra salgısı karaciğer dokusu içerisinde birikerek hücrelerin ölümüne ve yetmezliğe sebep olabilir.
Oto-immün hastalıklar: Karaciğer hücrelerine vücudun kendi bağışıklık sistemi hücrelerinin yabancı olarak algılaması nedeniyle saldırması sonucu karaciğer yetmezliği görülebilir.
Zehirlenmeler: Bazı ilaçların veya kimyasalların karaciğer üzerinden vücuttan uzaklaştırılması esnasında hücrelerin zarar görmesi nedeniyle temizlik ortaya çıkabilir.
Damarsal hastalıklar: Karaciğerin atardamar veya toplardamarlarında görülen belirli bozukluklar hücrelerin kan dolaşımına ulaşımında sorunlar oluşturarak yetmezlik yapabilir.
Genetik hastalıklar: Wilson hastalığı, alfa-1 antitripsin eksikliği gibi belirli genetik hastalıklarda karaciğer hücreleri ilerleyici şekilde zarar görerek yetmezliğe uğrayabilir.
Karaciğer Nakli Nasıl Yapılır?
Organ nakillerinde karşılaşılan en önemli problem nakledilen doku veya organla organ alıcısı hastanın vücut dokuları arasında uyuşmazlık gelişmesi ve buna bağlı çeşitli sağlık sorunlarının gelişmesidir. Bu doğrultuda uyuşmazlığın gelişmesini mümkün olduğu düzeyde engellemek nakil sürecinin başlıca hedefidir. Uyuşmazlığı engellemek için nakil merkezleri hastaların kan grupları ve dokulara ait uyuşmazlıktan sorumlu antijen adı verilen biyokimyasal belirteçlerini belirler ve kaydeder. Karaciğer nakli gerektiği belirlenen hastalar öncelikle uygun bir nakil merkezine başvurarak süreci başlatır. Nakil merkezleri yıllık uygulanan nakil sayısı, yapılan nakillerin başarı oranı, nakil sonrası görülen komplikasyon sıklığı gibi parametrelere göre farklılık gösterebildiğinden iyi bir araştırma sonrası karar verilmesi gerekir. Nakil merkezlerinde hastaların bu işlem için uygun olup olmadığının değerlendirmesinde kullanılan kriterler değişkenlik arz edebilir. Nakil merkezleri tarafından tespit edilen kriterler aşağıdaki konular açısından yapılan değerlendirmeler sonucunda belirlenir:
Hastanın nakil sürecini kaldıracak düzeyde sağlık durumunun elverişli olup olmadığı
Nakil başarısını etkileyecek ciddi kronik hastalıkların varlığı
Nakil sonrası sürekli kullanılması gereken bağışıklık sistemini baskılayıcı ilaçların kullanımı açısından risk olup olmadığı ve hastanın uyumu
Nakle konu olan karaciğer yetmezliğinin düzeyinin belirlenmesinde belirli parametrelerin düzeyi
Hastanın kalp ve damar sisteminin sağlık durumu (Nakil sürecinde uygulanan tedavilerin kardiyovasküler sistem üzerine yük getirmesi nedeniyle)
Hastanın psikolojik durumunun değerlendirilmesi, psikolojik hastalıkların varlığı açısından araştırılması
Bu kriterler açısından araştırılan hastanın nakil merkezi kriterlerine uygunluğu tespit edildikten sonra hasta, nakil listesine alınır. Nakil listesinde amaç hastaların kan grubuna ve doku antijenlerine uygun özellik gösteren organ donörlerinin kontrol edilmesini sağlamaktır. Hastanın nakil öncesi yapılan değerlendirmesinde hesaplanan çeşitli risk skorlamalarına göre nakildeki önceliği belirlenir ve listede o önceliğe göre donör arayışına gidilir. Bu skorlar arasında en sık kullanılan MELD (son dönem karaciğer hastalığı modeli) skorudur.
Nakil merkezi donör adaylarının antijen uyumluluğu ve nakil sırasındaki hastanın nakle olan ihtiyacı arsındaki ilişkiye göre nakil sürecini yönetir. Karaciğer nakli genel olarak canlı donörden veya henüz hayatını yeni kaybetmiş kişilerden olmak üzere iki şekilde gerçekleştirilebilir. Canlı donörden yapılan nakillerde karaciğer küçük bir parçası alınarak nakledilir ve nakledilen doku zamanla gelişerek bütün bir karaciğer halini alır. Organ bağışında bulunmuş hayatını kaybeden kişilerin nakle uygunluğu durumunda ise hasta acilen sağlık merkezine çağırılarak yapılan operasyonla bütün bir karaciğerin nakli gerçekleştirilir.
Nakil sonrası erken dönemde hastaların bir süre yoğun bakımda takip edilmesi, 5 ile 10 gün boyunca hastanede yatarak tedavi görmesi ve taburculuk sonrası sık aralıklı olarak kontrole gelmesi gerekmektedir. Süreç boyunca bağışıklık sistemini baskılayan ilaçların kullanılması gerektiği için çeşitli komplikasyonların gelişme riski mevcuttur. Aynı zamanda hastaların beslenme, egzersiz, stres yönetimi gibi yaşam tarzı alışkanlıkları yönünden desteklenmesi ve nakil sürecini olumsuz etkileyebilecek ek hastalıklar açısından da kontrol edilmesi gerekir. Organ nakli ömür boyu hekim takibi gerektiren önemli bir tedavi yöntemidir.