Prof. Dr. Köksal'dan UYARI

Karadeniz Teknik Üniversitesi (KTÜ) Tıp Fakültesi İnfeksiyon Hastalıkları Anabilim Dalı Başkanı Prof. Dr. İftihar Köksal, Doğu Karadeniz Bölgesi'nde Nisan ayından 15 Haziran tarihine kadar 25 Kırım Kongo Kanamalı Ateşi (KKKA) hastalığı vakası ile karşılaş

Prof. Dr. Köksal'dan UYARI

Karadeniz Teknik Üniversitesi (KTÜ) Tıp Fakültesi İnfeksiyon Hastalıkları Anabilim Dalı Başkanı Prof. Dr. İftihar Köksal, Doğu Karadeniz Bölgesi'nde Nisan ayından 15 Haziran tarihine kadar 25 Kırım Kongo Kanamalı Ateşi (KKKA) hastalığı vakası ile karşılaştıklarını belirterek, ölümcül seyreden bir vakaları olmadığını ancak vaka sayısının hızla arttığını söyledi.

Konuyla ilgili İHA muhabirine açıklamalarda bulunan Prof. Dr. İftihar Köksal, 2002 yılından beri KKKA vakalarının hastanelerine yoğun olarak gelmeye başladığını ifade ederek, özellikle Kelkit Vadisi'nden yoğun hasta geldiğini kaydetti. Trabzon kaynaklı bu yıl bir kış vakası dışında bir vakaları olmadığını belirten Köksal, "Hastalık yerleşim alanı olarak bu yıl geçtiğimiz yıllardan bir farklılık gösteriyor. Özellikle Çoruh Vadisi'nden ve Artvin'den gelen vakalarda geçen yıllara göre bu yıl ciddi bir artış
var. Nisan ayı sonunda bir vaka gördük. Mayıs ayı sonundan günümüze kadar günde 3-4 vaka geldiği zamanlar olmakta. Vaka sayısı hızla artıyor.

Bölgede KKKA hastalığı mevsimsel olarak değerlendirildiğinde ise hastalık özellikle bölgemizde Nisan ayında görülmeye başlıyor. Daha sonra Mayıs ayında biraz artış göstererek, Haziran ve Temmuz ayında en üst noktaya ulaşıyor. Ağustos ayının 15'ine kadar bu artış devam edebilmektedir. Ağustos'un 15'inden sonra ise vaka sayısında bir azalma olmaktadır. Eylül ayında bu azalma devam etmekte, Ekim ve Kasım ayında vaka görmüyoruz. Mevsimsel olarak bu şekilde bir dağılım var" dedi.

Çoruh Vadisi'nden gelen vaka sayısındaki artışa dikkat çeken Köksal, "Bunun en önemli nedeni kenelerin yayılım alanının genişlemesi. Keneler kendileri için uygun olan coğrafi alanlarda yayılım izlemekteler. Yoksa kendileri için uygun olmayan coğrafi noktalarda vaka yok. Bölgedeki hemen hemen tüm vakalar bize geldi. Nisan ayından 15 Haziran tarihine kadar 25 vaka bize geldi. Yaptığımız çalışmalarda iki konu dikkatimizi çekiyor. Birincisi sahil kesiminde kenelerin yaşamaması ve infekte etmemesi, ikincisi ise 850 metrenin üzerinde yüksekliklerde infektenin başlaması. Ama çok şükür bu yıl tüm bunlara rağmen ölümcül seyreden bir vakamız yok. Bundan sonra da inşallah olmaz. Bunda en önemli neden tüm hastaların bize hızla ulaşması. Zaten hastanemizde yoğun bir bakım uyguluyoruz. Destek tedavilerini çok hızlı yerine getiriyoruz" diye konuştu.

"ACABA DİĞER BÖLGELERDE FARKLI VİRÜS GENOTİPLERİ Mİ DOLAŞIYOR?"
Doğu Karadeniz Bölgesi dışında hastalığın görüldüğü diğer bölgelerde yaşanan ölüm vakalarını da değerlendiren Prof. Dr. İftihar Köksal, "Diğer bölgelerde hastalığın hızlı seyri ve ölüm vakalarının olması, hastaların hekime ulaşmasında yani kuluçka süresinin uzun olmasına ya da sağlık kuruluşlarına geç gelmelerine bağlı olabilir. Bir diğer sebep de, bizi düşündüren konu, acaba farklı virüs genotipleri dolaşıyor olabilir mi? Bizim bölgedeki infekte eden virüsün virulans düzeyi diğer bölgelere göre düşük mü acaba, bunu çok net bilemiyoruz. Bunun araştırmasını yapacağız. Birde bölgedeki vakalarda bu yıl çok geçmeden bize başvuruyorlar. Bölgemizdeki hastalar bu yıl çok dikkatli" şeklinde konuştu.

Samsun'da bir sağlık görevlisinin KKKA hastalığından hayatını kaybetmesiyle ilgili olarak ise Köksal, "Burada bir ihmal olduğunu düşünmüyorum. Hastaya uygulama yapan personel bu konuda ehliyet sahibi kişilerdir. Bunun dışında bir kimsenin zaten hastaya yaklaşması etik olarak doğru değildir. Kaldı ki vefat eden genç sağlık görevlimizin böyle bir ehliyeti var. Hastanelerde birçok kaza olabilir. Bu bir AIDS hastası da olabilir, Hepatit hastası da olabilir. Yani kanla bulaşan bütün hastalıklarda bu risk bütün sağlık personeli için vardır. Biz önce kendi personelimize kendisini korumayı öğretiyoruz ve gerekli tedbirleri almalarını istiyoruz. Eğer tüm bunlara rağmen gerekli önlem alınmamışsa bu kişinin kendi ihmalidir. Zaten kan aldığı kişi de vefat etmiş, kanın virülansı çok yüksek, yani virüs oranı çok yüksekti ki bu kadar kısa bir sürede hayatını kaybetti. Sağlık sektöründe bu tip sağlık şehitleri olabilmektedir. Bu da bu mesleğin kutsallığını gösteriyor" açıklamasını yaptı.

Öte yandan durumları ağır olan ve geçtiğimiz günlerde Giresun Şebinkarahisar ilçesinden gelen B.K. ile Gümüşhane'nin Kelkit ilçesinden gelen 4 aylık hamile M.S. KKKA hastalığı tedavilerinin ardından taburcu edilirken, tedavilerini gerçekleştiren doktorlarına teşekkür ettiler.

HABERE YORUM KAT
Haberlerde yapılan yorumlarda Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan yorumlar onaylanmamaktadır.
Önceki ve Sonraki Haberler