Sağlık Bakanlığı Sağlık Hizmetleri Genel Müdürü İrfan Şencan, yaptığı açıklamada, bakanlığın, sağlıkta şiddete son vermeye kararlı olduğunu ifade etti.

 

''Beyaz Kod'' ve ''Alo 113 Şiddet Hattı''nın devreye sokulmasından, hastanelerin güvenlik kamerasıyla donatılmasına kadar birçok önlemi devreye soktuklarını hatırlatan Şencan, Adalet ve İçişleri bakanlıkları ile de şiddete uğrayan sağlıkçılarla ilgili işlemlerin takibi konusunda yakın işbirliği yürüttüklerini söyledi.

 

Son olarak Diyarbakır'ın Kocaköy ilçesinde kadın doktoru darbettiği iddiasıyla yargılanan Kaymakam Muhammed Gürbüz'e 2 bin lira para cezası verilmesini ''sevindirici'' bir gelişme olarak değerlendiren Şencan, şunları kaydetti:

 

''Geçmişte şiddete uğrayan sağlıkçılar hakkını yeterince arayamıyordu. Bu tür eylemlerde özellikle taşrada 'aranızda halledin' yaklaşımı sergileniyordu. Artık Sayın Bakanımızın girişimleri sonucu gerek emniyet birimlerinde gerekse adliyede böyle bir durumda gerekli hassasiyet gösteriliyor. Biz de Bakanlık olarak adliyeye yansıyan olaylarda talep halinde personelimize hukuki destek veriyoruz.''

 

Şiddet olayında, Bakanlığın hukuk birimlerince işlenen suçtan mağdur olan personele, bu kişi vefat etmişse kanuni mirasçılarına bir avukatın hukuki yardımını isteyip istemediğinin sorulduğunu ifade eden Şencan, ''Talep olması halinde Bakanlık avukatlarınca bu personele 'Sağlık Bakanlığı Personeline Karşı İşlenen Suçlar Nedeniyle Yapılacak Hukuki Yardımın Usul ve Esasları Hakkında Yönetmelik' çerçevesinde hukuki yardım yapılıyor'' diye konuştu.

 

 

Sağlık Bakanlığı Sağlık Hizmetleri Genel Müdürü İrfan Şencan, Bakanlık hastanelerinde hizmet alımı yapılan taşeron firmaların çalışanlarının da zaman zaman şiddete maruz kaldığını belirterek, şu bilgileri verdi:

 

''Böyle bir durumda bu kişilerin başvurularını alıyoruz, kayıtlarını tutuyoruz ama mevzuata göre adli makamlarda temsil edemiyoruz. Sayın Bakanımız, Sağlık Bakanlığı'nın şiddete uğrayan taşeron işçilerin de hakkını arayabilmesi için çalışma başlatılması talimatı verdi. 'Bu engeli kaldıralım' dedi. Şimdi bunun üzerinde çalışıyoruz. Bunu en kısa zamanda hayata geçirmek istiyoruz.''

 

Şencan, gerekli düzenlemenin yapılmasının ardından bakanlık personeli olmayan hastane çalışanlardan şiddete uğrayanlar için de gerekli girişimlerde bulunabileceklerini bildirdi. 

 

 

Şiddet olaylarının gündeme gelmesinin ardından Sağlık Bakanlığı, çalışanlarının güvenliğinin sağlanmasına yönelik bir dizi tedbir aldı.

 

Çalışanların hak ve sorumluluklarıyla ilgili farkındalığın artırılması için kurumlarda bir başhekim yardımcısının, halk sağlığı müdürlükleri ve il sağlık müdürlüklerinde ise bir müdür yardımcısının takibinde ''çalışan hakları ve güvenliği birimi'' kuruldu.

 

Çalışan hakları ve güvenliği birimi, kurumlarda hak ve güvenliğe yönelik talep ve şikayetleri kabul ediyor, bunları değerlendirerek raporluyor, gerekli düzenlemelerin yapılmasının ardından talep sahiplerine geri bildirimde bulunuyor.

 

Kamu ve özel tüm hastanelerdeki şiddet olaylarını izlemek üzere ise ''beyaz kod birimi'' kuruldu.

 

Şiddet olayında kurum yöneticileri derhal 24 saat hizmet veren 113 numaralı telefonla beyaz kod birimine bildirim yapıyor. Eş zamanlı olarak olay kurumun hukuk birimine ve adli mercilere intikal ettiriliyor, ardından da Sağlık Bakanlığı'nın internet sitesindeki ''beyaz kod bildirim formu'' dolduruluyor. Şiddete uğrayan sağlık çalışanı da 113'ü doğrudan arayabiliyor.

 

Bildirim üzerine beyaz kod birimi, olayın adli makamlara intikal ettirilip ettirilmediğini araştırıyor, bu yapılmamışsa olay derhal adli makamlara bildiriliyor.

 

Beyaz kod birimi, ayrıca şiddet olayının gerçekleştiği sağlık kurumunun hukuk birimlerine de olayın bildirildiğini teyit ediyor.

 

Bakanlık hukuk birimi, işlenen suçtan mağdur olan personele, bu kişinin vefatı halinde de kanuni mirasçılarına bir avukatın hukuki yardımını isteyip istemediğini soruyor. Talep halinde bakanlık avukatlarınca personele hukuki yardım yapılıyor.

 

Kamu görevlilerine karşı işlenen şiddet olaylarının takibi şikayete bağlı olmadığından, hastane yöneticilerinin olayı mutlaka adli mercilere bildirmesi gerekiyor.