Psikolog Dr. Feyza Bayraktar, kişinin yaşadığı stres ile başa çıkamadığı zamanlarda bir çok problem yaşadığını söyledi.
Psikolog Dr. Bayraktar, “Stres, insanın tehlike karşısında bedeninin verdiği doğal bir tepkidir. İnsanın yaşamını sürdürmesi için gereklidir. Öte taraftan, insan günlük yaşamında stres düzeyini arttırıcı bir çok çevresel etkene maruz kalabilir. Trafik, gürültü, iş toplantıları gibi bir çok etken insanın hissettiği stres düzeyini arttırabilir. Çevrenin beklentilerini karşılamakta zorlanması da yine stres düzeyini arttıran etkenler arasında sayılabilir. Her ne kadar belli düzeyde stres hissetmek insanın yaşamda kalması ve hedeflerine ulaşması açısından gerekli olsa da stres düzeyinin olağandan fazla artması insanı fiziksel ve psikolojik olarak olumsuz yönde etkiler. Akut stres, diğer adıyla kısa süreli stres, insanın belli bir olay ya da durum karşısında hissettiği, stres tetikleyici unsur ortadan kalkınca hissettiği stresin de azalması durumudur.
Birisiyle kavga edildiğinde hissedilen stres akut strese örnek olarak verilebilir. Sık sık akut strese maruz kalındığı durumlar da olabilir. Örneğin her iş toplantısında yoğun stres hissetmek gibi. İnsanın aynı anda çok fazla görev üstlenmesi, sorumluluklarının fazla olması ve zaman yönetiminde problem yaşaması sık sık akut strese maruz kalmasına sebep olabilir. Sık sık akut strese maruz kalmak, kişinin toleransının düşmesine, sürekli gergin hissetmesine ve diğer insanlarla ilişkilerinin zarar görmesine sebep olabilir” dedi.
Kronik stresin ise kişinin aralıksız uzun süreli strese maruz kalma durumu olduğunu ifade eden Dr. Bayraktar, “Mutsuz aile veya iş ortamı, kişinin kronik strese maruz kalmasına örnek olarak verilebilir. Kronik stres durumunda kişi stres hissettiğinin farkına varmayabilir. Stres, hayatının bir parçası haline gelir. İçinde bulunduğu durumdan çıkma konusunda umutsuzluk hissedebilir. Stres oluşturan olay ve durumlar, kişiden kişiye göre değiştiği gibi insanların stres oluşturan olaylar karşısında verdiği tepkiler de birbirinden farklılık gösterir. Kişi stresi yönetmekte zorlandığı zaman sindirim sistemi problemleri, yaygın kas ağrısı, dolaşım sistemi bozukluğu, uyku problemi, öfke, kaygı, yorgunluk, gerginlik, konsantrasyon güçlüğü, yeme bozukluğu gibi bir çok problem ile karşı karşıya kalabilir” diye konuştu.
Stresin düzenli egzersiz yapmak ve beslenmek ile yönetilebileceğini kaydeden Dr. Bayraktar, “Kafein tüketimini azaltmak, kısa vade ve orta vade için yapılacaklar listesi hazırlamak ve bu liste doğrultusunda zamanı etkin şekilde yönetebilmeye çalışmak, kendine zaman ayırmak ve hobi edinmek, sosyalleşmek, düzenli uyku ve dinlenmeyi ihmal etmemek, insanların taleplerine karşı onlara sınır koyabilmek ve düzenli olarak gevşeme egzersizleri yapmak stresi etkin şekilde yönetmenin olmazsa olmazları arasında sayılabilir” açıklamalarında bulundu.
