Trabzon'dan Etiyopya'ya doktor
Sağlık Bakanlığı, Türkiye İşbirliği ve Kalkınma İdaresi Başkanlığı (TİKA) ve Karadeniz Sağlık Mensupları Derneği (KARSAMED) işbirliğiyle Trabzon'dan Etiyopya'ya giden sağlık heyeti, 5 günde 5 bin hastayı muayene etti, 50 ameliyat gerçekleştirdi. KARSAMED
Sağlık Bakanlığı, Türkiye İşbirliği ve Kalkınma İdaresi Başkanlığı (TİKA) ve Karadeniz Sağlık Mensupları Derneği (KARSAMED) işbirliğiyle Trabzon'dan Etiyopya'ya giden sağlık heyeti, 5 günde 5 bin hastayı muayene etti, 50 ameliyat gerçekleştirdi.
KARSAMED Başkanı Uzman Dr. Alaattin Çebi, AA muhabirine yaptığı açıklamada, 2006 yılında kurulan derneklerinin her yıl yurt içinde ve yurt dışında ihtiyaç duyulan yerlerde insanlara sağlık hizmeti sunmak amacıyla çeşitli projeler hazırladığını söyledi.
''Sevgi Eli 2'' projesi çerçevesinde Trabzon'da görev yapan 20'si hekim 23 kişilik heyetle, 26 Şubat-7 Mart tarihleri arasında Etiyopya'nın Tigrey eyaletine bağlı Adwa şehrine gittiklerini belirten Çebi, ''Burada aktif olarak 5 gün süreyle görev yaptık. Yerel yönetimlerle irtibat halinde, kentin tek hastanesinde insanlara sağlık hizmeti sunduk'' dedi.
Çebi, 5 günde 5 bin kişinin muayene edildiğini ifade ederek, ''Türk hekimlerinin sağlık hizmeti sunduğu öğrenilince zaman zaman kentin tek hastanesinin önünde izdiham oluştu. Heyetimizde yer alan hekim arkadaşlarım aralıksız görev yaptılar. Bir hastayı odadan çıkartmadan diğerini içeri alıp, zaman kazanmaya gayret gösterdik'' diye konuştu.
Etiyopya'ya maddi değeri 191 bin lira değerinde ilaç ve tıbbi malzeme de götürdüklerini anlatan Çebi, şunları söyledi.
''Hastanenin içinde iki ayrı eczane oluşturduk. Hastaları muayene eden doktorlarımız reçetelerini yazdılar ve hastalar eczanelerden ilaçlarını ücretsiz olarak temin ettiler. Heyetimizde yer alan eczacı arkadaşlarımız hastalara ilaçları nasıl kullanacaklarını yerel sağlık çalışanları aracılığıyla anlattılar. Çocuk, göz, nöroloji, kulak burun boğaz, dahiliye, cildiye, üroloji bölümleri oluşturarak, gelen tüm hastalara bakmaya çalıştık. Dünya ile yarışacak ölçüdeki sağlık imkanlarına sahip bir ülke olarak, hizmete muhtaç insanlara bunu ulaştırmak istedik. Kısa süreli de olsa bunu yaptığımız için mutluyuz.''
-''50 KURUŞ OLAN MUAYENE PARASINI BİLE BULAMIYORLAR''
KARSAMED Başkan Yardımcısı eczacı Murat Kalyoncu da, Adwa'nın çok fakir bir şehir olduğunu belirterek, ''Burada yaşayan insanlar sağlık hizmetlerinden neredeyse hiç yararlanamıyorlar. Bizim paramızla 50 kuruş olan muayene ücretini bile bulamıyorlar'' dedi.
Kalyoncu, ilk gün hastanede çalışmaya başladıklarında gelenlerin sayısının çok olmadığını ifade ederek, ''Bunun nedenini araştırınca insanların 50 kuruş olan muayene paralarının olmadığı için gelmek istemediklerini öğrendik. Görev yaptığımız yere gelen eyaletin sağlık bakanından bu ücretin alınmamasını talep ettik. Bu talebimiz doğrultusunda, alınan 50 kuruşluk ücret kaldırıldı. Sonrasında ücret alınmadığını öğrenen vatandaşlar yoğun şekilde hastaneye gelmeye başladılar. Öyle ki zaman zaman hastane önünde izdiham yaşandı'' diye konuştu.
Nüfusu 300 bin olan Adwa'da sadece 1 hastane bulunduğuna dikkati çeken Kalyoncu, bu hastanede de tek bir doktorun görev yaptığını söyledi.
Kalyoncu, bölgede sağlık hizmetlerinin çok yetersiz olduğuna işaret ederek, şöyle devam etti:
''Saatleri dolduğunda sağlık personeli artık görev yapmıyor, hastaneyi kapatıp gidiyorlar. Ameliyatta kullanılacak tüm malzemeler hastadan isteniyor. Hasta eğer bunları alamıyorsa ameliyat edilmiyor. İnsanların orada ölmesi çok kolay. Görev yaptığımız süre içinde, her anı insanlara sağlık hizmeti sunmak için değerlendirdik. Muayene olmak için gelen hastaların bir çoğunun ayakları çıplak. Toprak yolda, dikenlerin arasından nasıl ve ne kadar yoldan geldiklerini bilmiyoruz. Sağlık personeli çalışmak istemediği zaman onlara, 'bu şartlarda gelen kişilere biz hastalara siz gidin, sonra gelin diyemeyiz' dedik. Mümkün mertebe kimseyi geri çevirmemeye çalıştık.''
Murat Kalyoncu, heyette yer alan hekimlerin problemli bir doğuma da müdahalede bulunduklarını anlatarak, ''Hekim arkadaşlar problemli bir doğum gerçekleştirdiler. Anne ve bebek doğumdan sağlıkla çıktı. Hekimlerimiz, doğumun ardından annenin takibini oradaki sağlık personeline bıraktılar. Bir süre sonra anne yanlış kan verildiği için hayatını kaybetti. Maalesef bu tür durumlarla karşılaşılabiliyor. Sistem çok zayıf olduğu için de böyle durumların yasal takibi yapılamıyor. Biz bir nebze de olsa zor şartlarda hayatlarını sürdürmeye çalışan insanlara hizmet edebilmenin manevi mutluluğunu yaşıyoruz'' dedi.
-ETİYOPYA'DA ÇOCUK OLMAK...
KARSAMED Genel Koordinatörü Turgut Altuntaş DA, Adwa'da hastaneyi ilk gün gezdiklerinde bir odada üzeri battaniye ile örtülmüş bir çocuk gördüklerini belirterek, ''Deve tarafından ısırılan çocuğu babası hastaneye getirmiş. Ancak uzun süredir orada olmasına rağmen hiçbir müdahale yapılmamış'' dedi.
Türk hekimlerin durumu öğrenmesi üzerine hemen çocuğa müdahalede bulunduğunu ifade eden Altuntaş, ''Müdahale sırasında çocuğun ciğerinin delindiği tespit edildi ve hemen ameliyat gerçekleştirildi. Fark edilmeseydi orada ölüp gidecekti'' diye konuştu.
Altuntaş, başından balta ile yaralanan 6 yaşındaki bir kız çocuğunun solunumu durmak üzereyken hastaneye getirildiğini ifade ederek, şunları anlattı:
''Hekimlerimiz bu çocuğa müdahalede bulundular. Çocuğun kafasının sağ tarafı yaklaşık 10 santimetre balta darbesiyle tıraşlanmış ve beyninin bir kısmı dışarıdaydı. Hemen ameliyat edildi ve solunumu düzeldi. Bu kız çocuğu maalesef sonrasındaki sağlık hizmetleri yetersiz olduğu için hayatını kaybetti. Bu durum karşısında etkilenmemek mümkün değil.
Ekibimizin bir ameliyat sırasında ameliyat ipliği bitti. Hastane personelinden iplik isteyen hekimlerimize, hasta para ödemediği için iplik verilmek istenmedi. Biz ısrarla ipliği aldık ve sonrasında kendi malzemelerimiz arasında araştırıp bulduğumuz ipliği yerine iade ettik. Yani oradaki şartlar bu şekilde.''
Adwa'nın en fakir okullarından birini ziyaret ederek, 800 adet tişört hediye ettiklerini belirten Altuntaş, ''Çocukların bir tişört karşısında yaşadıkları mutluluk, attıkları kahkahalar inanılmazdı. Karşılaştığımız kız çocuklarından birinin, çuvaldan yapılmış çantasına baktık. Çantanın içinde azık olarak bir avuç kadar bizim kızılcık diye bildiğimiz türden bir bitki vardı sadece. Birkaç yırtık defter ve kırık bir tükenmez kalem, başka hiçbir şey yoktu'' dedi.
Altuntaş, beraberlerinde götürdükleri ilaçların yetersiz kaldığı durumlarda oradan ilaç satın alarak dağıttıklarını dile getirerek, ayrıca 500 adet numaralı gözlüğü de muayene sonrasında ücretsiz olarak hastalara verdiklerini, gözlük almak isteyenlerin izdihama neden olduğunu kaydetti.