Yıllarca ekonomik ve sosyal yapısıyla, nüfus yoğunluğuyla örnek bir köy (nahiye) olarak gösterilen, günden güne verdiği göçlerle yalnızlığa terk edilen Sinop'un Tangal köyünün, kadınların ettiği “Ocağı sönesice Tangal” bedduası sonucu bu duruma düştüğüne inanılıyor.
Sağlık ocağı, jandarma karakolu, sinema, fırın, bir çok terzi dükkanı, oteli, hayvan pazarı, peynir fabrikası ve daha birçok işletmenin olduğu, nüfusunun da bir hayli fazla ve köyler arasında hareketliliğin en yoğun olduğu Tangal köyü zaman içerisinde dışarıya verdiği göçler neticesinde yalnızlığa terk edildi. Rivayete göre köyün adının, 150 yıl önce köyde yaşamış olan Tangaloğlu isim bir kişiden aldığı belirtilirken, köy çok eski bir yerleşim yeri olmakla birlikte modern ve Türk örf adet geleneklerine bağlı, okuryazar düzeyi yüksek Sinop ili merkez köylerinden biri olan Tangal köyüne 1876-1878 yıllarında Osmanlı-Rus Savaşı’nda (93 Harbi) Artvin’den Müslüman Gürcüler yerleşti. Tarihinde Ermeni vatandaşlarla birlikte uzun yıllar birlikte yaşayan Tangal köyü halkı, birlikte yaşadıkları dönem içerisinde hiçbir sorun yaşamadıklarını günümüzde dahi zaman zaman ziyaret ettiklerini belirttiler. Köyün 1960-1980 yılları arasında ekonomik gelişimi ve sosyal yaşamı çok iyi bir durumdayken sonrasında dışarıya verdiği göçler özellikle Almanya’ya işçi gönderilmesi sırasında nüfusunun belirli oranda azaldığı kaydedildi. Şimdi ise köyde birkaç aile sürekli olarak kalırken Sinop ve Gerze’den de köyün yerlisi olan vatandaşlar gidip geliyor. Köyde yaşamını sürdüren vatandaşlar ise birkaç hane dışında kimse kalmamasına rağmen yaz zamanında gurbetten gelenlerle hareketlendiğini belirttiler. Köyün yerlileri, “Köyümüz yıllarca bölgedeki en hareketli köy olma özelliğine sahipti. Burada tarım hayvancılıkla uğraşıyorduk hatta bölgenin en büyük hayvan pazarına sahiptik. Otuz yıl öncesine kadar ticari ve sosyal aktiviteler en üst noktadaydı. Fakat zaman içinde çocukların okulları, bizlerin gelecek planları derken böyle böyle Tangal göç verdi” dediler.
Eskiden köyde tütün yapıldığı için alışverişlerin tütün satımına kadar veresiye olduğu tütün satımında da borçların kapatıldığını belirten vatandaşlar insanların birbirlerine güvendiği huzurlu bir köy ortamının olduğunu bildirdi. Süleyman Erdal çalışmak için köyden ayrıldığını, emekli olduktan sonra köye döndüğünü belirterek, “Emekli olduk köye geri döndüm. Bir tane traktör aldım, ot yetiştiriciliği ve rençperlik yapıyorum. Eskiden köyde dedemin oteli de vardı, daha sonra kahve açtık ve 1990 yılına kadar burada çalıştık. Eskiden burada jandarma karakolu dahi vardı. Bölgenin en büyük hayvan pazarı buradaydı. Sonra burada Tarım Kredi Kooperatifi oluşturuldu bu sayede Tangal’dan çok kişi yurt dışına gitti. 93 Harbi’nde köye gelen büyüklerimiz Gürcüce bilirdi ama bu sonraki nesillere aktarılmadı şimdi biz bu dili bilmiyoruz. Göçten sonra da herkes bir yerlere dağıldı. Ben de emekli olduktan sonra köyüme döndüm” dedi.
Tangal köyünün eski esnaflarından 65 yaşındaki Osman Alcan, “78 yılına kadar köyde yaşadım. Gitmeden önce burada esnaftım yorgancılık yapıyordum. Sonra ben de gitmek durumunda kaldım, 30 yıl çalıştım emekli olduktan sonra köye döndüm. Ben Sinop merkezde kalıyorum ama hemen her gün köye gelip giderim. Yarım saatte bir Sinop’a buradan araba var. Merkezde yaşasam da buradan vazgeçemiyorum” diye konuştu.
Köyde yaşamını sürdüren ve kahvesi olan Özgür Erdem ise kışın fazla insan olmasa da yaz aylarında gurbetçilerin geldiğini ve köyün eski neşesinin yerini tutmasa dahi renklendiğini dile getirdi.
Kadınların bedduası: “Ocağı sönesice Tangal”
“Köylümüz güzel para kazanırdı. Peynir fabrikası kuruldu, tarım ve hayvancılıkta da iyiydik, işletmeler vardı ekonomimiz iyiydi ancak burada kumar oynanırdı. Kadınlarımız çok çalışkandır. Bütün yıl tarlada, ahırda, ormanda durmadan çalışırlardı. Erkekler de kahveye gelir kumar oynamayı severdiler. Hatta çevre köylerden gelenler de olurdu. Annelerimiz eşlerimiz sürekli olarak ‘Ocağı sönesice Tangal’ derlerdi. En sonunda diye diye kadınlarımızın bedduası tuttu artık Tangal’da birkaç hane dışında kimseler kalmadı” şeklinde konuşan köy sakinleri, kadınların ettiği bedduaların tuttuğuna inandıklarını belirttiler.
Köy sit alanı oldu
Bunların yanı sıra Sinop İl Kültür ve Turizm Müdürü Hikmet Tosun, köyün sit alanı olduğu belirtti. Köydeki evlerinde çalışma veya yenileme yaptırmak isteyen vatandaşların Sinop İl Kültür ve Turizm Müdürlüğüne müracaat etmeleri gerektiğini ifade eden Tosun, projesi onay gören vatandaşlara yüzde 70 devlet desteği ile evlerin yapısını bozmadan aslına uygun şekilde tadilat işlerinin yapılabileceğini açıkladı.
Bu köyü kadınların ahı tuttu! Kimse kalmadı
Kadınların ahı tuttu: “Ocağı sönesice Tangal”
Yayınlanma:
Haberlerde yapılan yorumlarda Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan yorumlar onaylanmamaktadır.
Bunlar da İlginizi Çekebilir
Şehirler