'Bayrağa Saygı Teröre Lanet" yürüyüşü sonrasında dükkanı kundaklanan Kırşehirli esnaf Hüseyin Beydoğan, meselenin Kürtlük-Türklük meselesi olmadığını, eşi ve annesinin Türk olduğunu söyledi.

Beydoğan yaralarını sarmaya çalıştıklarını ve güçlenerek Kırşehir'de çalışmaya devam edeceklerini anlattı. Beydoğan, "Kırşehir'de tasnif etmediğimiz bir olaydı. Biz 75 yıldır bu şehirde esnaflık yapıyoruz. Babamız İhsan Beydoğan Kırşehir'de çok sevilen sayılan bir kişi bizler de ondan bayrağı devraldık, aynı şeyleri yapmaya çalışıyoruz. Burada yapılmaya çalışılan Çöl Pazarlarının yanması değil, Türk-Kürt kardeşliğinin yanması idi. Ama insanlar bunları beceremeyecekler, etle tırnak oluşumuzu herkes biliyor. Bunu kimse ayıramaz kimsenin ayırmaya da gücü yetmeyecek. Kürtlerle ilişkilendirerek bunları yapmak insanlık değil caniliktir. Bizim siyasetle ilişkimiz yok, bizler ekmeğimizin peşinde olan insanlarız" dedi.

"İNSANLAR İYİYİ KÖTÜYÜ BİRBİRİNDEN AYIRMALI"

İnsanların iyiyi kötüyü birbirinden ayırmaya çalışmalarını gerektiğini anlatan Beydoğan, "Yurdun her tarafından insanlar arıyor. Biz bunu hak etmedik. Destek mesajları atılıyor. Bu bizi duygulandırıyor. Tekrar ayağa kalkarak daha güzelini yapacağız. Bu halkın daha kaliteli hizmet edilmeye ve almaya ihtiyacı var. Dükkanımıza astığımız pankart herşeyi anlatıyor. Biz bu kundaklamanın Kırşehir halkı tarafından yapılmadığını düşünüyoruz. Bir kaç çapulcu ve provakatör tarafından yapıldığını düşünüyoruz. Ülkemizi ve insanları sağ duyuya davet ediyoruz." diye konuştu

"EŞİM TÜRK ANNEM TÜRK BEN KÜRT OLARAK DOĞMUŞ OLABİLİRİM"

Eşi ve annesinin Türk olduğunu ifade eden Beydoğan, "Benim eşim Türk, annem Türk, ben Kürt olarak doğmuş olabilirim. Bunu ayrım yapmak için söylemiyorum. Türklüğü ve Kürtlüğü seçme şansımız yok. Bizim Kardeşliğimizi kimse bozamaz" ifadelerini kullandı.