Kuş yakalamaya çalışırken 12 metrelik duvardan düştüler
Tokat’ta istinat duvarının üstündeki ağaçta bulunan muhabbet kuşunu yakalamaya çalışan iki çocuk, ayaklarının kaymasıyla 12 metre yüksekliğindeki duvardan aşağı düştü.
Edinilen bilgiye göre, Ömer Altan Yaşın (12) ve kuzeni Emin Yaşın evlerinin bahçesinde oynarken istinat duvarının üstündeki ağaçlara konan muhabbet kuşunu fark etti. Kuşu yakalamak için 12 metre yükseklikteki istinat duvarının üstüne çıkan kuzenlerden önce Ömer Altan Yaşın, ardından da paniğe kapılan Emin Yaşın dengesini kaybederek aşağı düştü. Başlarından yaralanan ve acı içerisinde bağıran çocukların yardımına babaanneleri Latife Yaşın koştu. Komşuların da yardımıyla hastaneye kaldırılan çocuklar, 1 gün müşahede altında tutulduktan sonra taburcu edildi. Aileler, bölgede yaşayan çocuklar için tehlikeli olan ve zaman zaman bahçelere büyük taşların da düştüğü istinat duvarı için yetkililerden güvenlik tedbiri alınmasını istedi.
İstinat duvarının üzerinden başının üstüne düşen ve başına 6 dikiş atılan Ömer Altan Yaşın, bir başkasının yardımı olmadan yatağından kalkamadığını söyleyerek, "Yattığım yerden kalkamıyorum. Beni kaldırmak için ellerimden çekiyorlar. Düştüğüm için dengemi sağlayamıyorum" dedi.
Emin Yaşın ise olay anında yaşadıklarını unutamadığını belirterek, "Ömer ağabeyim muhabbet kuşunu gördü. Ondan sonra yakalamaya çalışırken ayağı kaydı. Oradan düşerken ben tuttum, babaanneme bağırdım. Elim ayağım titriyordu. Sonra o düştü, korktum. Sonra babaannem geldi. Ben de oradan bir taştan tutmuştum, dengemi sağlayamadım. Sonra da ayağım kaydı, babaannemin önüne düştüm. Sonra babaannem ’yetişin yetişin’ diye bağırdı. Sonra iki tane oğlan geldi. Kucaklarına aldı bizi, arabasına bindirip hastaneye götürdü" diye konuştu.
Babaanne Latife Yaşın, bir torununa yardım ederken diğer torununun da duvardan önüne düştüğünü anlatırken gözyaşlarını tutamadı. Yaşın, "Ne söyleyeceğim. Allah diyorum ya, Rabbim şuradan düşen imkanı yok yaşamazdı. Melekler mi tuttu, Rabbim yardım etti, çocuklarımı bana, torunlarımı bana bağışladı. Torunlarım yani bir mucize oldu, yani burada sağ kalması. Buraya gelmeyi dahi istemiyorum yani. Bu taraflara bakmayı bile. Geldim ki çocuğumun biri yerde, diğeri de hemen pat diye düşünce yani bilmiyorum. Yani bir vicdanı olan yani düşünsün, şuraya bir kolaylık tanısın. Şuralara bir yol mu yapıyor, korkuluk mu yapıyor yapsın. Benimki düştü, başkasınınki düşmesin. Ben ağladım babaanne olarak, başka babaanneler ağlamasın. Çok üzüntülüyüm, kaç gündür nerede yattığımı bilmiyorum. Bahçeye giremiyorum. Çok kötüyüm. Çok zor durumdayım" şeklinde konuştu.