Cumhurbaşkanı Erdoğan, "AK Parti seçimi kazanmıştır. Ve en yakın partiye 16 puan fark atarak. Ve ondan sonra gelenlerin durumu da ortadadır. Fakat Türkiye'de ve dünyada öyle bir algı operasyonu ortaya koydular ki sanki seçimi yüzde 13 oy alan parti kazandı" dedi.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Kanal 7 Televizyonu'nda İskele Sancak Özel Programı'nda gündeme ilişkin açıklamalarda bulundu. Çözüm sürecinin nasıl bozulduğuna ilişkin soruyu değerlendiren Erdoğan, "Adı geçen siyasi parti yüzde 13 oy aldı. Şu anda birinci olan partinin oy oranı yüzde 41. Sistemden kaynaklanan bir netice sebebiyle tek başına iktidar olamadı. Bakın en yakın partiye olan oy oranı yüzde 16. Çok ciddi bir farktır. Burada şu anda iktidarda olan AK Parti seçimi kaybeden parti değildir. AK Parti seçimi kazanmıştır. Ve en yakın partiye 16 puan fark atarak. Ve ondan sonra gelenlerin durumu da ortadadır. Fakat Türkiye'de ve dünyada öyle bir algı operasyonu ortaya koydular ki sanki seçimi yüzde 13 oy alan parti kazandı. Böyle yansıttılar. Şu anda ülkemi terörle bölmeye çalışanlar var. Ve terörün baş aktörleri olan dağda olanlar var, dışarıda olanlar var aynı zamanda bir de siyasetle yapmaya çalışanlar var. Yeri geldiği zaman bunlar dağa gidiyor mu? Gidiyor. Yeri geldiği zaman bunlar Kandil'e gidiyor mu? Gidiyor. Nasıl oluyor da bu meşru bir zeminde oluyor. Böyle bir şey olabilir mi? Bunu milletimin çok iyi tespit etmesi lazım. Çünkü bizim birliğe, beraberliğe ve kardeşliğe ihtiyacımız var. Benim polisimi gelip Ceylanpınar'da uykuda öldürenler bir kere bu ülkenin ne yerli ne de milli evladı olamaz. Onlar bu ülkeye düşmandır. Aynı şekilde hanımıyla ve çocuğuyla beraber Muş'ta şehit edenler asla yerli olamaz milli olamaz. Onlar bu ülkenin katilidir, düşmanıdır. Ve şu anda konuşanlar yani HDP onların desteği ile ayakta kalmaya çalışıyor. Bunları biz açıklıkla söyleyeceğiz. Ama şunu da söylemek istiyorum; milletimin bunu çok iyi ayırt etmesi lazım. Zulme rıza zulümdür. Burada böyle bir zulüm var, böyle katliamlar var. Böyle katliamlara destek verenler de bunun ortaklarıdır. Bunu çok iyi bilmeleri lazım" dedi.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Yenikapı'da sarf ettiği "Bize 550 yerli ve milli milletvekili lazım" sözlerine ilişkin yapılan eleştirilere yanıt vererek, "Eğer gerçekten bu vatanın sevdasıyla yaşayan nice benim Kürt kardeşlerim var. Laz'ı var, Çerkez'i var, Abaza'sı var ama bu vatanın sevdasıyla onlar yaşıyor. Yerlidir, bu milidir. Yani milli olmak için illa Türk olmak da gerekmiyor. Yani burada etnik bir tanım yapmak değil bu işin aslı. Bu ülkeye aidiyet hissiyle bağlı olacak, bu ülkenin tüm halkına hizmet aşkıyla yanıp yoğrulacak. Bütün mesele budur. Ama bunların öyle bir derdi var mı?" diye konuştu.

Teröre yönelik operasyonlarda "PKK'nın ne kadar kayıp verdiğine ilişkin spekülatif açıklamalar ve örgütün telsiz konuşmalarıyla ilgili yaşadıkları hezimet iddialarının" ne kadar doğru olduğu sorulan Erdoğan, "Kuru kuruya dağ taş vurulmaz. Yani istihbarat teşkilatlarımız içeride ve dışarıda Kandil dahil olmak üzere bütün koordinat çalışmalarını yaptılar ve bu çalışmaların hepsi şu anda Türk Silahlı Kuvvetlerimizin elinde. Ve bununla birlikte içeride nereleri vuruyorlarsa o koordinatlar üzerinden vuruyorlar. Yani mühimmat depolarından tutunuz bunların saklandıkları yerlere varıncaya kadar. Kandil'de ve nerelerde ne var, bunlar koordinatlar bilinerek oralar vuruluyor. Ve şu andaki bu açıklanan rakam öyle zannediyorum ki yurtiçi Kandil bunlara dahil değil. Kandil ile beraber bu rakam yani 2 binin üzerindedir. Çünkü öyle şeyler var ki siz o operasyonu yapıyorsunuz ondan sonra onlar cesetleri alıyorlar götürebildiklerini götürüyorlar. Ama arkadaşlarımız oralardan hava aracıyla o cesetleri tespit edebiliyorlar. Veya oradaki istihbarat elemanlarıyla bunları tespit yoluna gidiyorlar. Ve bu şekilde süreç ilerliyor. Operasyonlarda akıllı bombalara varıncaya kadar bunlar kullanılıyor. Son dönemlerde yapılan operasyonlar gerçekten çok kararlı operasyonlardır. Sadece hava operasyonu ile yürütülmüyor bu süreç kara operasyonu da buna dahildir" dedi.

"SAYIN PUTİN İLE GÖRÜŞMEMİZİN ANA EKSENİNDE DAHA ÖNCE BAKÜ'DE DE GÖRÜŞMÜŞ OLDUĞUMUZ SURİYE MESELESİ VAR"

Cumhurbaşkanı Erdoğan, yapacağı Rusya ziyaretine ilişkin ise "Moskova'da muhteşem bir cami inşa edildi. Burada Diyanet İşleri Başkanlığımızın da, bizim hattatlarımızın da çok ciddi emekleri var. Ve aklımda kaldığı kadarıyla da 10 bin kişilik bir cami ve bu caminin açılışını inşallah beraberce yapacağız. Ondan sonra da Sayın Mahmud Abbas ile bir görüşmemiz var. Ardından da Sayın Putin ile bir görüşmemiz olacak. Tabii ki Sayın Putin ile görüşmemizin ana ekseninde daha önce Bakü'de de görüşmüş olduğumuz Suriye meselesi var. Çünkü bu konuda onların bazı açıklamaları oluyor. Onların açıklamaları üzerine bizim bazı açıklamalarımız oluyor. Bunlar tabi her iki tarafı da üzüyor. Ama son gelişmelerde bizim üzüntümüzün çok daha yüksek düzeyde olduğunu söyleyebilirim. Çünkü aldığımız haberler yapılan açıklamalar hoş değil. Çünkü Rusya ile olan ilişkilerimiz çok çok farklı. Yani ekonomik, ticari anlamda çok farklı bir konumda buna rağmen bunların olması bizi çok ciddi üzmüştür. Bunları gittiğimizde görüşeceğiz. Kaldı ki biz enerji noktasında Rusya'nın en çok doğalgaz sattığı bir ülkeyiz. Böyle bir ilişkimiz var. Ticaret hacmine baktığımız zaman 35 milyar dolar gibi bir ticaret hacmine sahibiyiz. Böyle bir durum söz konusudur. Şimdi bu kadar hareketli bir ilişkiye hiçbir dönem sahip olamadığı kadar sahip olan iki ülkenin birbirini çok daha farklı bir anlayışla karşılaması lazım. Biliyorsunuz Sayın Putin'in Türkiye ziyaretinde de Türk akımını konuşmuştuk. Burada da yeni bir adım atacaktık ama maalesef yine bazı anlaşmazlıklar oldu. Tabi bir başka noktada fiyatlar konusu vardı. Fiyat konusunda da atılması gereken adımlar vardı. Bu konuda Rusya yapması gerekenleri henüz yerine getirmiş değil. İşte bütün bunları kendileriyle ayrıntılı bir şekilde görüşeceğiz. Temenni ederim ki Sayın Putin ile bu görüşmeden çok daha olumlu bir şekilde ayrılırız. Ama Moskova'nın böyle bir camiye kavuşmuş olması tabi bunda Sayın Putin'in de desteği var. Kendilerine şükranlarımızı da aynı şekilde ileteceğiz" ifadelerini kullandı.

"İSRAİL BENCE ATEŞLE OYNUYOR. YANLIŞ ADIM ATIYOR"

İsrail askerlerinin Mescid-i Aksa'ya yönelik saldırılarını değerlendiren Erdoğan, "İsrail bence ateşle oynuyor. Yanlış adım atıyor. Bugüne kadar Mescid-i Aksa ile ilgili attığı adım bir taraftan zaman bir taraftan mekan itibariyle bir bölme harekatını gerçekleştirmektir. Ama ne onu ne onu Allah'ın izniyle gerçekleştiremeyecek. Çünkü buradaki atılan adım karşısında tabi başta ülkemiz olmak üzere tüm İslam dünyası olarak bir defa dik duracağız. Bir dayanışma içerisindeyiz. Bununla ilgili bazı çalışmalar var. Bu konuda atılması gereken adımlar ne ise bunları atacağız. Önümüzde BM Genel Kurulu var. Bu genel kurula Sayın Davutoğlu katılacak. O da tabi bu görüşmeleri gerektiği gibi orada yapacak. Biz de yarın Putin ile ve Abbas ile Moskova'da bu görüşmeleri yapacağız. Temennim odur ki bu konuda tekrar eski haline yani normale dönsün" şeklinde konuştu.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, kamuoyunda "Reisci" ve "Hocacı" şeklindeki gruplaşmaların olduğu iddiasını da değerlendirerek, "Benim bu konuda söyleyeceklerim bellidir. Yani ben AK Parti içerisinde kurucu genel başkanım. Kurucu başkan olarak 13 yıl bu görevi yürüttük ve daha sonra cumhurbaşkanlığı gündeme geldi ve seçildikten sonra da zaten görevi hemen Sayın Davutoğlu'na devretmiş oldum. Bundan sonraki süreçte zaten yine eski hukukumuzu da korumak suretiyle devam edecektir" dedi.

Öte yandan Erdoğan, Kurban Bayramı'nı İstanbul'da geçireceğini ifade ederek, tüm İslam aleminin bayramını tebrik etti.