AK Parti Sözcüsü Çelik "Bütün kulüplerin şiddeti reddetmesi gerekir"
AK Parti Sözcüsü Ömer Çelik, yaşanan olaylar hakkında tüm spor kulüplerinin şiddetin karşısında tutum alması gerektiğini söyledi.
AK Parti Sözcüsü Ömer Çelik, "Sporda herkesin ortak bir tutum ve kararlılık içerisinde bütün kulüplerin şiddeti reddetmesi ve bu şiddet olaylarına karşı topyekun bir tutum alması gerekir” dedi.
AK Parti Genel Başkan Yardımcısı ve Sözcüsü Ömer Çelik, MKYK sonrası AK Parti Genel Merkezinde basın toplantısı düzenledi. Saadet Partisi Kocaeli Milletvekili Hasan Bitmez'in TBMM’de geçirdiği rahatsızlıktan sonra geçmiş olsun dileklerinde bulundu. Çelik, MKYK toplantısında sunum yapıldığını belirterek, "MKYK’da yapılan sunumlarda mali idari işleri başkanımız Vedat Demiröz 2024 bütçemizi sundu. bu çerçevede 2024 yılı bütçemizi MKYK'mız kabul etti. Onun arkasından başkanımız, Dış İlişkiler Başkanımız Zafer Bey, dış politika gelişmeleriyle ilgili bir sunum yaptı. Başta Gazze’de hadiseler olmak üzere bütün bu hadiseleri değerlendirilen bir sunum yapılmış oldu. MKYK’mız bunu değerlendirdi. Bilgi ve İletişim Teknolojileri Başkanımız Ömer İleri yapay zeka üzerine bir sunum yaptı. Yapay zekanın çeşitli yönlerden incelenmesi bakımından mekanizma MKYK’mızda ele alındı. Sayın Cumhurbaşkanımızın, Genel Başkanımızın, MKYK'nın başlangıcında yaptığı bir konuşma oldu. İç ve dış siyasi olayları değerlendirdi. Yerel seçimler için olarak da yapılacak ilgili talimatlarını verdiler. Tabii seçim işleri başkanlığımız Ali İhsan Yavuz Bey başkanlığında çalışmalarını sürdürüyor. AK Parti her zaman olduğu gibi seçimlere her bakımdan hazırlıklı bir partidir. Kurduğumuz sistemler vatandaşımızın oyuna sahip çıkma konusundaki hassasiyetimiz ve bu hassasiyetimizi hayata geçiren sistemlerimiz son derece yetkindir. Ali İhsan Bey başkanlığındaki arkadaşlarımız tekrar AK Parti'nin seçimlere en güçlü şekilde hazırlanmasıyla ilgili çalışmalarını sürdürüyorlar” diye konuştu.
"Futbolda şiddet hadisesi, halen bugünde devam ediyor"
Ankaragücü ile Çaykur Rizespor müsabakasında yaşanan olaylara ilişkin konuşan Çelik, "Hepimiz çok üzüldük. Futbolda şiddet hadisesi, halen bugünde devam ediyor. Faruk Koca'nın eski milletvekilimiz olması sebebiyle bizim bu konuda bir değerlendirme yapmamız gerekiyordu. Sayın Cumhurbaşkanımız, Genel Başkanımız dün akşam sosyal medya hesabından, şiddete karşı olduğumuzu güçlü bir şekilde vurguladı. Aynı zamanda da bugün bu saldırıya uğrayan hakem kardeşimizle görüşerek geçmiş olsun dileklerini iletti. Bu fiili saldırıyla ilgili olarak bu olgular ve tespitler çerçevesinde bir disiplin suçu oluştuğu kanaati oluşmuştur. Bu çerçevede bu şiddet olayı sebebiyle parti tüzüğünün 117’ye birinci maddesinde partinin tüzük ve programına demokrasi insan hakları ve hukukun evrensel temel kural ve normlarına aykırı faaliyetlere katılmak, destek olmak, yahut bizzat aykırı eylem ve işlemlerde bulunmak şeklindeki tanımlanan disiplin suçuna girdiği karar verilmiştir. Bu çerçevede 119’ncu maddesi uyarınca merkez disiplin kuruluna sevkine ayrıca parti tüzüğünün ilgili maddelerinin verdiği istinaden Merkez ve Yönetim Kurulu tarafından bütün mevcudun oy birliğiyle karar verilmiştir. Bu hadiseden büyük bir üzüntü duyduğumuzu hayatın hiçbir alanında şiddeti kabul etmeyeceğiniz gibi kuşkusuz sporda bunu hiçbir şekilde mazur göremeyeceğimizi bir kere daha ifade ediyoruz” ifadelerini kullandı.
Çelik, Ankaragücü’nün köklü bir kulüp olduğunu yaşanan şiddet olayını Ankaragücü’ne mal edilemeyeceğini vurguladı. Sporda herkesin ortak bir tutum ve kararlılık içerisinde bütün kulüplerin şiddeti reddetmesi ve bu şiddet olaylarına karşı topyekun bir tutum alması gerektiğini söyleyen Çelik, "Bu çerçevede Ankaragücü Başkanı Faruk Koca'nın bizim partimizden bu şekilde ihraç talebiyle disiplin kuruluna sevki kararlaştırılmıştır. Bu çerçevede bütün hakem camiasına, bütün hakemlere de burada AK Parti Genel Merkezi'nden geçmiş olsun dileklerimizi iletiyoruz” dedi.
“Batı Şeria'da da aynı şekilde şiddet olayları devam ediyor”
Çelik, dünyanın gündeminde Gazze’deki durumunun yerini korumaya devam ettiğini ve insanlık dramının devam ettiğini söyledi. Son basın toplantısından bugüne kadar öldürülenlerin sayısının 2 katına çıktığına dikkat çeken Çelik, "Yani biz bu basın toplantısına başladık. Basın toplantımız bittiğinde birkaç tane daha masum çocuk, bebek hayatını kaybetmiş olacak. Bu katliam bütün dünyanın gözleri önünde gerçekleşiyor. Tabii sadece gazetede de değiliz. Batı Şeria'da da aynı şekilde şiddet olayları devam ediyor. 270’e yakın Filistinli bu çerçevede hayatını kaybetti. Şimdiye kadar İsrail 132 sağlık merkezini hedef aldı. 22 hastane ve 46 sağlık merkezi hizmet dışı kaldı. 295 sağlık personeli öldü. Şifa Hastanesi Genel Müdürü Şifa Hastanesi Müdürü'nü alıkoyuyor. Sağlık personelinin görev yapmasını engelliyor” değerlendirmesinde bulundu.
“Filistinlilerin topraklarına el koyma şeklindeki devlet eliyle hırsızlık faaliyeti de aynı şekilde devam ediyor”
Doğu Kudüs'te 186’lık dönümlük bir alanda yaklaşık bin 800 konut inşaat etme planını İsrail hükümeti onaylandığının altını çizen Çelik, “Yani bir yandan bu katliamlar da devam ediyor. Bir yanda Filistin'in mallarına, Filistinlilerin topraklarına el koyma şeklindeki devlet eliyle hırsızlık faaliyeti de aynı şekilde devam ediyor. UNICEF sözcüsü İsrail tarafından ilan edilen güvenli bölgelerde bile su ve en temel ihtiyaçlara ulaşımın kısıtlandığını açık bir şekilde beyan ediyor. Bu tabii ki açık bir şekilde soykırımdır, İsrail güvenlik güçleri tarafından gerçekleştirilmektedir. Bu dünyanın gözü önünde hukuk devletini uluslararası hukuku tanıdığını söyleyen batılı devletlerin gerçekleşmektedir” dedi.
ABD, Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi'nde (BMGK), Gazze'de acilen insani ateşkes talep edilen karar tasarısını veto etmesine tepki gösteren Çelik, "Bu elini kaldırdığı şey İsrail ordusunun çocukları öldürmesine onay veriyorum diyor. İsrail ordusunun masum kadınları öldürmesine onay veriyorum diyor. Herhangi bir şekilde insani bir tutum alınmasına karşı çıkıyorum diyor. Amerika Birleşik Devletleri flakasının önünde insan hakları ihlallerinin hem de insan hakları evrensel beyannamesinin kabul edilişinin yıl dönümünde onu kutlandığı bir haftada bu işaretle birlikte tutuyor bu karara ret veriyorlar. Burada birçok ülkeye evet verdiği halde bir tek Amerika Birleşik Devletleri'nin vetosuyla bu gerçekleşiyor. Cumhurbaşkanımız ‘Dünya beşten büyüktür’ derken işte dünya böylesine ilkel ve alçaltıcı bir manzarayla karşı karşıya kalmasın diye söylüyorum. Bu resim İsrail ordusunun masum Gazzeli çocuk ve kadınları öldürmesine verilen onayın resmidir. Amerika Birleşik Devletleri'nin onayıdır” açıklamalarında bulundu.
“BM bu derece işlevsiz bir kurum haline dönüştü”
Çelik, BM’nin otoritesinin zayıfladığını işlevsiz bir kurum haline dönüştüğünü vurguladı. ABD’nin BMGK’da Gazze’de acilen insani ateşkes talep edilen karar tasarısını veto ederken, Amerika Birleşik Devletleri'nin ürettiği bombalar İsrail'e gönderilmeye devam edildiğini belirten Çelik, "Şimdiye kadar birçok mühimmat gönderdiği gibi en son Biden yönetimi Amerika Birleşik Devletleri Kongresi'nin onayına bile sunmadan acil durum yetkisini kullanarak on dört bin tank mermisinin İsrail'e satışına onay verdi. Yani kongreyi de bizim NATO müttefiki olarak en temel ihtiyaçlarımızı talep ettiğimizde, savunma ihtiyaçlarımızı talep ettiğimizde kongreden bahsedenler bu resimde görülen vetonun arkasındaki katliamlara destek vermek için Amerika Başkanı acil durum yetkisini kullanarak 14 bin tank mermisinin satışına kongreyi devre dışı bırakarak onay veriyor. Bütün bunlar nerede ne adı altında yapılıyor? İsrail'in kendi salı kendini savunma hakkı adı altında yapılıyor” şeklinde konuştu.
Çelik, Filistin’e giden yardımların engellenmesinin savaş suçu olduğunun belirtti. Dünyanın bütün bu krizlerin içinden geçtiği bir dönemde Türkiye’nin dış politikada mümkün olduğu azami suretle barışı destekleyen, barıştan yana olan olduğunu açıklayan Çelik, “Sayın Cumhurbaşkanımızın en son Atina'da yeni bir sayfa açmak temelinde ortaya koyduğu irade ve kazan kazan temelinde bir süreci başlatmak üzere yaptığı açıklamalar bu bakımdan önemlidir. Yunanistan'la komşuyuz. Aramızdaki sorunları kendimiz çözebilecek diplomatik kapasiteye sahibiz. Bu coğrafyaya dışarıdan birileri müdahale ettiği zaman bunun kimsenin yararına olmadığı, Yunanistan'ın da yararına olmadığı açıktır. Bundan sonrasında Yunanistan'da masaya oturarak bir diplomasi devleti olan Türkiye'nin bütün bir diplomatik kapasitesinde ortaya koyarak Cumhurbaşkanımızın işaret ettiği gibi kazan kazan ilçesi etrafında bu yeni sayfanın içine doldurmalıyız diye değerlendiriyoruz” diye konuştu.
"Cumhur İttifakı'nda bir sorun herhangi söz konusu değil"
Çelik, bütçe görüşmelerinin başladığını söyledi. Yaklaşan yerel seçimle ilgili soru üzerine Çelik, "Cumhur İttifakı'nda bir sorun herhangi söz konusu değil. Şimdiye kadar AK Parti heyetiyle MHP heyeti arasında birçok görüşme yapıldı. Gayet anlayış içerisinde, gayet ortak hedefe yani vatandaşımızı Cumhur İttifakı belediyelerinin olmadığı yerde, Cumhur İttifakı belediyeleriyle buluşturma hedefi belediyeleri ise daha ileriye daha yüksek oylarla koruma hedefiyle bu görüşmeler yapıldı. Arkadaşlarımız heyetler arasında görüşme devam ediyor. Tabii son aşamaya gelindi artık takvim işlemeye başladı. Sayın Cumhurbaşkanımız da Sayın Bahçeli arasındaki görüşme zaten o trafikle ilgili zaman zaman soruluyor. Herhangi bir problem yok. Arzu edildiği zaman ihtiyaç duyulduğu zaman her an rahatlıkla bir araya gelinip bu meseleler tartışılıyor. Sayın Cumhurbaşkanımız işte bu ayın üçüncü haftasından itibaren açıklamalar yapmaya başlarız dedi. Dolayısıyla artık son noktanın koyulacağı bir aşamaya gelmiş olduk” dedi.
Yeniden Refah Partisi Genel Başkanı Fatih Erbakan’ın ziyaretinde yerel seçim olduğunu kaydeden Çelik, iç siyasetle ilgili uluslararası gelişmelerle ilgili gündemler olduğunu ama yerel seçim başta olmak üzere kuşkusuz bir görüşmede bunlar ele alınacağını açıkladı.
Başıboş köpek sorunlarına gerekli tedbirlerin alınacağının altını çizen Çelik, “En son da bu kardeşimizin bu şekilde saldırıya uğraması üzüntü verici. Bunların daha fazla olmasına göz yumulması söz konusu olmayacak. Gerekli tedbirler alınacak. Tüm bunlar yapılırken, gayet insanı, hayvanların her türlü güvenliğini sağlayan, onların da iyi şartlarda korunduğu ortamların oluşturulduğu çeşitli stratejiler geliştirilmeye çalışılacak. Doğa, hayvanlar bizim rakibimiz değil. Hepimiz aynı kaderin parçalarıyız” ifadelerini kullandı.
Kaynak: