AK Parti Trabzon Milletvekili Aday Mustafa Şen: “Trabzon’un sorunlarını çözmek için gayret edeceğiz”
AK Parti Trabzon Milletvekili Aday Mustafa Şen Haber61’i ziyaret etti.
AK Parti Trabzon Milletvekili Aday Mustafa Şen Haber61’i ziyaretinde yaptığı açıklamada Trabzon’un tüm sorunlarını çözmek için gayret göstereceklerini söyledi.
Şen ve beraberindeki heyet Haber61 imtiyaz sahibi Tanju Akıncıoğlu, Genel Müdür Ergün Hardaloğlu, Sorumlu Müdür Tuncay Lakot ve muhabir Emrah Paça ile bir araya geldiler.
“UŞAKLAR BU TRABZON’UN BAZI SORUNLARI VAR. GİDİN ONLARI ÇÖZÜN”
Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın kendilerine “Trabzon’un sorunları var. Gidin onları çözün” dediğini vurgulayan Mustafa Şen, “Trabzon’da olmaktan dolayı çok mutluyum. Trabzonlu olarak buradayım. Şöyle diyorum. Arkadaşlar soruyor neredesiniz diye, diyorum ki ‘Bize her yer Trabzon’dayız. Gurbet hayatımız oldu, çeşitli vazifelerimiz oldu. Vatanımıza, milletimize hizmet etmeye çalıştık. Sonra milletvekili adayı olarak buraya geliyor olmak bir kader. Bu imtihanı da inşallah büyük bir başarı ile atlatacağız. 6-0 yapacağız diyorum. Gelmeden önce de kovid dönemi hariç her iki ayda bir ben buradaydım. Şimdi de her zaman burada olacağız. Şehrimizin sorunları var. Ben araştırma dünyasından gelen birisi olarak zaten tüm Türkiye’yi biliyorum. Çözüm önerilerini biliyorum. Bizim şansımız şu. Adil bakanımız ile birlikte buraya geldik. Bu şekilde gelmemizin sebebi şu. Cumhurbaşkanımız şunu demiş oldu “uşaklar bu Trabzon’un bazı sorunları var. Vatandaşımdan bana geliyor. Gidin onları çözün” Güney Çevre Yolu’ndan başlıyor bu olay, buradaki bir kısım OSB’lerin yapılıp faaliyete geçirilmesi, Havalimanı, Kanuni Bulvarı’nın neticelendirilmesi gibi problemlerden bahsediyor vatandaşlarımız. Keza bunları biz de görüyoruz. Şehrin içerisinde ne gezer TIR? Onlara yukarıdan yol yaparsanız buraya gelmez. Bunları biliyoruz. Şehircilik çok önemli. Sosyal yapısını biliyoruz. Zaten içerisinde büyüdük. Buranın çocuğuyuz. Tüm bunları çözeceğiz diğer aday arkadaşlarımız ile birlikte. İnşallah seçilirsek ki teveccühün o yönde olduğunu görüyoruz. Esnaf ziyaretlerinde bunu görüyoruz.” dedi.
“TRABZON’U BASRA’YA BAĞLAYACAĞIZ”
İyi bir koordinasyon oluşturarak Trabzon’un sorunlarını çözmek için çalışacaklarını belirten Mustafa Şen, “Geldik, 1. gün, 2. gün sorunlar çözüldü. Hayır. Bunu söylemiyoruz. İyi bir koordinasyon oluşturacağız. Devletimizin buradaki birimleri, belediyelerimiz, valilik, genel müdürlüklerimizin ekipleri ile birlikte çalışacağız. Bu şehrin altyapı problemi kalmayacak artık. Zaman içerisinde bunları en acilinden başlayarak adım adım çözeceğiz. 1 günde değil ama bir dönemde bunların tamamı çözülür ve vatandaşımızın hizmetine sokulur. Sadece Trabzon olarak bakmayın biz Trabzon’u Basra’ya bağlayacağız. Basra’dan buraya Karayolu ve Hızlı Tren Yolu gelecek. Çin’den Londra’ya kadar giden hat biliyorsunuz Türkiye’den geçiyor. Onun bir kolunu Trabzon’a çekeceğiz. Ama bunlar bir günde ya da yarın, öbür ay olmaz. Zaman, planlama… Uluslararası işler bunlar. Sadece bizim planlamamızla olmuyor. Hem doğu-batı hem kuzey-güney aksını buluşturan nokta olacak Trabzon. Tam bir kesişme noktası olacak. Geleceğin büyükşehirlerinden birisi haline getireceğiz Trabzon’u. Onun için buradayız. Trabzon önümüzdeki on yılların yıldızlarından birisi olacak inşallah. Belki en iyi parlayan yıldızı olacak.” şeklinde konuştu.
“TRABZON’DA 5 VEKİL ÇIKARABİLECEĞİMİZİ NET GÖRÜYORUZ, 6 NEDEN OLMASIN?”
Mustafa Şen, Trabzon ve Türkiye’de yapılan anketlerdeki son durum ile ilgili konuştu.
Mustafa Şen şunları söyledi;
“Trabzon’da ve Türkiye’de araştırmalarımız var. Bugün itibariyle Trabzon’da halk ne diyor? Bizi tanıdı mı? Bizi tanıdı mı, beğendi mi? Kaç tane oy veriyor? Kaç puan verecek? Trabzon’un sorunları olarak bize neler bildiriyor? Onları göreceğiz. Çözüm önerilerini de kendilerinden istiyoruz. Tamam sorun böyle de siz nasıl çözüm önerilebilir diye düşünüyorsunuz? Yani Ankara’daki bürokrat ya da buraya gelmiş bir milletvekili adayı kafasına göre çözsün olmaz. Halkın da görüşlerini alacaksınız. Ayrıca Türkiye genelinde hali hazırda 4 araştırma devam ediyor. Bunlardan sorumlu Genel Başkan Yardımcısıyım ben. Ar-Ge ve Eğitim Başkanıyım Genel Merkezde. Dolayısıyla tüm bunlar bende. Bu verileri görüyorum ve zaten onlara göre hareket ediyorum. Benim dilim veri dilidir. Veriye dayanmadan herhangi bir şey söylemenin anlamı yok. Somut gerçeklikler üzerine konuşmak gerekir.
“1. PARTİYİZ ONDA HİÇBİR SORUN YOK”
Burada da şöyle bir şey gözüküyor. 1. Partiyiz onda hiçbir sorun yok. Milletvekili adaylarımız seçilecek. O da çok net gözüküyor. 4 zaten vardı, biz onu 5 yapabileceğimizi net görüyoruz. Diyorum ki 6 neden olmasın. Zaten 6 milletvekili adayı ve cumhurbaşkanımız etti 61. Buraya da bu yakışır. Türkiye’de de aynı şekilde 1. Partiyiz. Cumhur İttifakı birinci ittifak olarak yüzde 50’nin üzerinde. Cumhurbaşkanımız zaten hiç 50’nin altına düşmedi. Halkımızda çok yüksek oranlı bir teveccüh var cumhurbaşkanımıza. Onu özellikle kovid ve Rusya-Ukrayna savaşı sürecinden beri ortaya koymuş olduğu performansla bir küresel lider olarak seviyor, bağrına basıyor. Bunu yalnızca AK Partili olarak biz söylemiyoruz. Soruyoruz tüm partili seçmenlere. En beğendiğiniz lider kim diyoruz, diğer partilerden seçmenler de Tayyip Erdoğan’ı söylüyorlar. Kendi partisinin ittifak oyunun yukarısında en beğenilen lider çıkıyor. Cumhurbaşkanımızda herhangi bir sorun görmüyoruz. Parti ve ittifak olarak da bir sorun gözükmüyor. Trabzon’da yüzde 60’a yakın parti oyumuz, yüzde 70’in üzerinde de Cumhurbaşkanı oyumuz vardı. Şimdi bunların hepsini bir üst onluğa taşımak istiyoruz. 58’dik bunu 60’ların üzerine çıkaralım. Buna çalışıyoruz. Cumhurbaşkanımız da 72’ydi neden 80 olmasın.
“AYIN 20’SİNDE CUMHURBAŞKANIMIZ MÜJDELER AÇIKLAYACAK”
Doğal gaz geliyor. Dün buraya TOGG’u getirdik. TOGG bir araba ama araba görünümlü yapay zekâ aslında. O bir araba değil. Arabanın çok ilerisi. Ama onu insan kullanıyor. Bizim gökyüzünde Kızılelma’mız var. İnsansız uçuyor. Savaş uçağı. Bunları yapan, yaptıran, bunlara öncülük eden, bunları alıp o insanları yükselten kişi Tayyip Erdoğan. Ayın 20’sinde doğal gaz bağlayacağız. O doğalgaz orada denizin altındaydı. Neden bizden önceki iktidarlar oraya gidip de bakmadılar bile? Biz o doğalgazı aldık, bulduk, çıkardık, getirdik. Şuan sahilde o doğalgaz. Son testler yapılıyor. Ayın 20’sinde milli şebekeye bağlanacak. Bunun yüzde 10 kadarını keseceğiz. Gençlik ve Aile Bankası diye bir şey kuruyoruz. Oraya tahsis edeceğiz doğalgazın bir kısmını. Ülkemizin doğumundan itibaren gençlik yaşlarının sonuna kadar her doğan yeni çocuğumuzun hesabında birikecek o. Yıllar içerisinde. Evlenecek o gençlerimiz. E hazır para. İş kuracak, hazır para. O doğalgazın bir kısmını buna bağlayacağız. Bunları görüyor vatandaşımız ve oyunu da verirken Cumhurbaşkanımıza, bunları yapan lidere oy verecek olduğunu biliyor. O doğalgaz eskisinden daha ucuz olacak. Ayın 20’sinde cumhurbaşkanımız doğalgaz ile ilgili müjdeler açıklayacak.
TÜRÜNÜN TEK ÖRNEĞİ
Bir deniz aracı yaptık. SİHA gemisi. Türünün tek örneği. O seviyede başka yok. Benzeri var ama o seviyede yok. En iyisini biz yaptık. SİHA’larımızın bir kısmı tam otonomdur. Uluslararası Hukuk izin verse cihaz kendi başına çalışıyor. Ama Uluslararası Hukuk bir yerde mutlaka bir yere bir insan parmağı değmeli diyor.
“BİZ TEKNOLOJİ İLE UĞRAŞIRKEN BİRİLERİ SAYIN SOĞAN İLE UĞRAŞIYOR”
Diyelim ki bir terör hareketi gördü. Bunları benim görmeme gerek yok. Yukarıda Göktürk uydularımız, aşağıda Yertürk, beraber çalışıyorlar. Uydu görüyor terör hareketliliğini, SİHA’ya bildiriyor. SİHA motorunu çalıştırıyor, hangarın kapağını açıp piste çıkıyor. Havalanıyor. Yeniden çekiyor aşağıyı. Bakıyor doğru mu… Orada biz bıraksak bombayı bırakıp gelecek ama mutlaka bir insan eli değmeli çünkü robotlar savaşına dönüyor bu. Ona izin vermemek lazım. Orada ilgili askeri birim tamam derse bombayı bırakıp geliyor. Geliyor. Kendini indiriyor. Hangarına giriyor. Kendini park ediyor. Kendisini kapatıyor. Tekrar uykuda. Uykuda zannediyorsunuz. Değil. Yukarısı ve komuta merkeziyle irtibatlı. Tüm bunlarla uğraşırken birileri sayın soğan ile uğraşıyor. Sayın soğana saygılarımı sunuyorum tabi. Yapacak bir şey yok. Biz soğan da ucuzlasın istiyoruz. Onu da yapmaya çalışıyoruz ama önce vatan diyoruz biz. Biz uzay çalışmaları yapıyoruz. Aya sert inişle de olsa bir aracımız inecek. Bu sene başarabilirsek çok iyi olacak ama inşallah çok kısa zamanda olacak. Biz aya gitmeye çalışırken birileri PKK ile işbirliği peşinde. Bunları milletimiz görüyor.
“MAYISIN 14’ÜNDE ÇİFTE BAYRAM OLACAK”
Biz SİHA gemisi yapıyoruz, adam diyor ki bu iki bomba ile batar. İyi de iki bombayı birisi ona atarken sen neredesin? Sen Türk değil misin? Sen bu ülkenin vatandaşı değil misin? Neden gemini korumuyorsun? Ayrıca bre cahil. Sen bilmiyor musun ki biz dünyanın en iyi hava savunma sistemlerinden birini kurduk. Kim ona bırak bombayı kuş lastiği ile bir şey atabilir? Onu yapan onu korumayı bilmiyor mu? Bu kadar cahillik olur mu? Ama maalesef var. Biz SİHA’lar yapıp teröristleri etkisiz hale getiriyoruz. Diyor ki biz geldiğimizde bu teröristlerin nasıl öldürüldüğüne bakacağız. Sen kimsin? Terör sevici. Biz bunlar ile uğraşırken, Türkiye’yi tam bağımsız, güçlü Türkiye, dinlenen, emir almayan, emir veren, düzen kuran bir Türkiye haline getirmeye çalışırken birileri arkadan hapishanedeki çıkartacaklarmış. Yurtdışındaki terör kaçkınlarını buraya getireceklermiş. Bunlara milletimiz izin vermez. Ben izin versem de Türk milleti izin vermez ki bedenimi çiğnemeden de kimse onu yapamaz. Buna da izin vermeyeceğiz inşallah. Bir Ramazan Bayramı geliyor mübarek olsun, bir de ayın 14’ünde çifte bayram olacak inşallah. Daha büyük, daha güçlü Türkiye için bunları yapıyoruz.”
“TRABZON DÜNYANIN EN MÜREFFEH ŞEHRİ OLABİLİR”
Trabzon ile ilgili hayalini sorduğumuz Mustafa Şen, “Doğu-batı ve güney-kuzey akslarının kesişim noktası olsun Trabzon diye uğraşıyorum ben. Bu tarihte zaman zaman böyle oldu, yine olabilir. Dünyanın en müreffeh şehri olabilir. En zengin şehri olabilir Trabzon. Ama bu doğu-batı aksını gerçekleştirip kuzey-güney aksını buluşturursak dünyanın dört bir tarafının buluştuğu bir şehir olsun istiyorum. Trabzon insanı bunu hak ediyor. Trabzon insanı bunu yapmaya muktedir. Trabzonluda müthiş bir liderlik ve yöneticilik vasfı var. Üretken, çalışkan. Neden dünyanın doğusunu-batısını-kuzeyini-güneyini birbirine bağlamasın ki… Devlet olarak zaten oradayız. Doğu-batı aksını görüyorsunuz. Hint okyanusunu dolaşan bir transatlantik yükünü boşaltacak ve tren ile Trabzon’a gidecek. Ya da kuzeyden ya da buralardan gelen bir şey, Hint Okyanusu’na… Bunları yapacağız. Trabzon ile ilgili hayalim bu.” dedi.
BAĞLAMA ÇALMAYA NASIL BAŞLADI?
Bağlama çalmaya başlama hikayesini de anlatan Mustafa Şen, Aşık Veysel’in öldüğü gün radyolarda çalınan eserleri ile müziğe vurulduğunu söyledi.
Aşık Veysel, Barış Manço ve Cem Karaca’nın bazı parçaları ile müziğin hayatına dönülmez bir şekilde girdiğini ifade etti.
Şen şunları söyledi;
“Çocukken başladık. Ağabeyim Almanya’ya gitmeden önce İstanbul’a gitmişti. Oradan dönüşte bir bağlama getirdi. Biz de bağlamayı o zaman elimize aldık. Alış o alış. Ağabeyimin bağlamasıyla oynardık, aldığımız gibi de bırakırdık. Ağabeyim gelir anlardı onu. Meğer akort diye bir şey varmış. Ama tam o müziğe vurulmam, Aşık Veysel’in ölüm günü oldu. Haberlerde Aşık Veysel’in öldüğü söylendi. Haberlerden sonra onun deyişleri çalınmaya başlandı. Ben vuruldum. Sanki o bağlamasının teline bir ok yerleştirmiş, çekmiş de beni kalbimden vurmuş gibi. Sonra Barış Manço’nun Dağlar Dağlar şarkısı, daha sonra da Cem Karaca’nın bir şarkısı beni sarıp sarmaladı. Ondan beri müzik ile ilgiliyiz. Hem bizim, hem batı müziğini öğrenebilmek için okullarında okudum. Eğitimini aldım. Deprem olduğu gün yola çıktık, o gün bu gündür bağlamamı elime almadım. İnsanın eli uzanmıyor. Orada acı var onu hissediyorsunuz. Bir tane Afrika çalgısı vardır. Kora. Türkiye’de galiba bir adet var, o da bende. Biraz onu çalarım ama ondan bir eğitim almadım. Bir gün fırsat olursa 6 ay Afrika’da gidip onun eğitimini alacağım yoksa için rahat etmeyecek. Aborjinlerin çalgısı var bir tek onu çalmayı başaramadım.”
Haber61 - Haber Servisi - Emrah Paça -