Son dönemlerde yapmış olduğu çıkışlarla adından söz ettiren Cumhurbaşkanlığı Yüksek İstişare Kurulu Üyesi Bülent Arınç'ın gündeminde bu kez 2009 yılında açılan ve günlerce arama yapılan Kozmik Oda vardı.

"KATMERLİ BİR İFTİRADIR"
Gazeteci Kemal Öztürk'ün Youtube kanalına konuşan Bülent Arınç, "Kozmik Odayı siz mi açtırdınız'' sorusuna yanıt verdi. Bu soruya "Hayır, bu külliyen yalandır ve katmerli bir iftiradır" yanıtını veren Arınç, Kozmik Odayı kendisinin değil İlker Başbuğ'un açtırdığını belirtti.

İşte Arınç'ın açıklamalarından satırbaşları;

"O dönemde bana suikast yapılacağı falan söylendi. Bana suikast yapacaklar gibi bir laf ağzımdan hiçbir zaman çıkmadı. Ben o dönemde sadece bir şey söyledim. Bu bir suikast değil olsa olsa bir gözetlemedir dedim. İlker Başbuğ ve komutanlardan bekledim ki efendim geçmiş olsun bizden hiç kimse böyle bir şey yapmaz. Biz size karşı bir saygısızlık yapmayız. Bu komplodur, bu kurmaca bir harekettir demelerini bekledim. Ben ona rağmen onları suçlamadım. O olaydan sonra benim dışımda bir tartışma yaşanmış. Sayın Başbuğ önce olmaz demiş. Sonra Başbakanımızla konuşmuş. O da açarsanız iyi olur, bu kadar kuşku ortadan kalkar deyince Başbuğ arama talimatı vermiş. Biz bunları uzaktan takip ettik.

"BİZİ CUMHURBAŞKANIMIZLA KARŞI KARŞIYA GETİRDİLER"
Bir kısım troller bizi sayın Cumhurbaşkanımızla karşı karşıya getirdiler. 78'lerden beri ola dava arkadaşlığı kader birliği, 2014'lerden sonra birileri üzerine vazife edindi ve sadece beni değil Abdullah Gül'ü, Ahmet Davutoğlu'nu yerine göre birbaşkasını… Bunlardan soyutlayalım, Tayyip Bey'n çevresini başkalarıyla dolduralım diye bir çaba içine girdiler.

"BANA BAŞKA MECRA BIRAKMADILAR"
Bu tarihte karşılıklı atışmalarımız oldu. Onun bana filanı söylediğini söylediler, ben de duramadım cevabını verdim. O cevapları verdiğimiz zaman aradı ki soğukluk büyüdü. Ne olursa olsun kendimi savunmak açısından Twitter'ı kullanmaya başladım. Çünkü bana başka mecra bırakmadılar.

"ÖZEL TELEVİZYONLAR BENİMLE PROGRAM YAPMADI"
Ben TRT'den sorumluyum son dönemde benimle program yapmamaya başladılar. Bir husumet doğdu. Benim emrimdeki insanlar... Heleki aktif siyaseti bıraktıktan sonra bütün özel televizyonlar benimle program yapmadılar. Çünkü şuan medyaya hakim bir grup var. O gruba göre biz sakıncalı olanlar sınıfındayız. Bizi çağıramazlar.

"MÜSBET KONUŞULMASINI TELKİN ETTİLER"
Biz çağırdıklarında ise hakkımızda müsbet konuşulmamasını telkin ederler. Sayın Gül için, daha sonra benim için olumlu konuşmayacaksınız dediler. Bunlar da bizim mahallenin çocukları. Bunların bir kısmı edepsizlikte birinci. Üniversitelerde konferanslar verdim, rektörlere telefonlar açıldı. Bunlara imkan vermeyeceksiniz diye."