AKP, anayasa değişikliği için bugün MHP'yle bir araya gelecek. Uzlaşma sağlanamazsa, 'halkı sürece dahil edip' referanduma gitmeyi planlıyor...

Bu plan işlemezse 'en kötü gün' senaryosu devreye sokulacak; 'ara seçim'e gidilecek Erdoğan 'bağımsız başbakan' olarak Meclis'e girecek...

AKP, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcısı Abdurrahman Yalçınkaya'nın parti hakkında açtığı kapatma davasına karşı izlenecek yol haritasını belirledi. Siyasi partilerin kapatılmasının zorlaştırılması ve 5 yıllık siyaset yasağı konusunda hazırlıklarını sürdüren AKP, bugün MHP'yle pazarlığa oturacak ve taslak sunacak.

'Referandum' mesajı

Ama MHP ile uzlaşma sağlanamadığı takdirde “Bizimle Anayasa değişikliği yapmazsanız, kendi oylarımızla çıkartıp, halk oyuna sunacağız” mesajı iletilecek. AKP kaynakları, referanduma sunulması halinde, halkın büyük çoğunluğunun böyle bir oylamada 'evet' diyeceği düşüncesinde.

 'En kötü gün' senaryosu

AKP, MHP ile uzlaşma sağlanamaması veya anayasa değişikliği planının planlandığı şekilde işlememesi durumuna karşı “en kötü son” senaryosunu gündemine aldı. En kötü son senaryosu, partinin kapatılması ve siyasi yasak kararı alınması durumunda devreye sokulacak. Başbakan Erdoğan'ın siyasi yasaklı hale gelmesi ihtimaline karşı AKP kulislerinde dillendirilen senaryonun ayrıntıları şöyle:

71'in 39'u milletvekili

* AKP hakkında kapatma davası açan Yargıtay Cumhuriyet Başsavcısı Abdurrahman Yalçınkaya, aralarında Cumhurbaşkanı Abdullah Gül ve Başbakan Erdoğan'ın da bulunduğu 39'u milletvekili 71 kişiyi, beyan ve eylemleriyle AKP'yi “laikliğe aykırı eylemlerin odağı” haline getirmekle suçladı ve 5 yıl süreyle siyaset yasağı talep etti.

* Anayasa Mahkemesi'nin Erdoğan'a siyasi yasak getirmesi AKP'de için “en kötü son” olarak görülüyor. Bu durumda da “ara seçim” ve “bağımsız başbakan” formülü işletilecek.

* Anayasa, TBMM üye tamsayısının yüzde 5'inin eksilmesi durumunda ara seçime gidilmesini emrediyor. TBMM'nin üye tamsayısı 550. Ancak seçimin hemen ardından bir MHP'linin ölümü ve Abdullah Gül'ün Cumhurbaşkanı olması nedeniyle 2 üyelik boşaldı. Anayasa Mahkemesi, Erdoğan ile birlikte 25 kişiye daha siyaset yasağı getirirse ara seçim kaçınılmaz olacak.

* Yüksek mahkemenin siyaset yasağı getireceği milletvekili sayısı daha düşük olsa bile AKP'li 23 milletvekili daha istifa edecek.

* Ara seçim, genel seçimin üzerinden 30 ay geçmedikçe yapılamıyor. 28 milletvekilliğinin boşalması durumunda 3 ay içinde ara seçime gidilebiliyor.

* Kapatma davasının ne kadar süreceği bilinmiyor. Ancak Anayasa, yerel seçime 1 yıl kala ara seçim gerekmesi durumunda iki seçimin bir arada yapılmasını emrediyor. 2009 Martı'nda yapılacak yerel seçimle Erdoğan'ın bağımsız milletvekili seçileceği ara seçimin birleştirilmesinin AKP'ye avantaj sağlayacağı hesaplanıyor.

* Ancak Erdoğan'ın 2002'de milletvekili seçilebilmesi Anayasa'da yapılan değişiklik uyarınca bir ilin veya seçim çevresinin, TBMM'de üye kalmaması halinde, boşalmayı takip eden 90 günden sonraki ilk Pazar günü ara seçim yapılması da öngörülüyor. Bunun için tarih ne olursa olsun yerel seçimle birleştirme de gerekmiyor. Bu durumda seçime kadar geçecek sürede AKP'nin sandalye sayısının fazla aşınmaması için 2002'de Siirt'te olduğu gibi az sayıda üyesi bulunan bir ilin milletvekillerinin istifa etmesi de alternatif yol olarak kabul ediliyor.

Engel ortadan kalkıyor

* Anayasa'da “Bir siyasi partinin temelli kapatılmasına beyan veya faaliyetleriyle sebep olan kurucuları dahil üyeleri, Anayasa Mahkemesi'nin temelli kapatmaya ilişkin kesin kararının Resmi Gazete'de gerekçeli olarak yayımlanmasından başlayarak beş yıl süreyle bir başka partinin kurucusu, üyesi, yöneticisi ve deneticisi olamazlar” hükmü yer alıyor. Buna göre yasaklı siyasetçi partiye giremiyor ancak milletvekili seçimine girmesi önünde engel bulunmuyor. 2003'te HADEP'in kapatılmasıyla siyasi yasaklı hale gelen Hamit Geylani 22 Temmuz seçimine girdi ve bağımsız milletvekili seçildi.

* Teamül gereği başbakanlık görevi TBMM'de en fazla sandalyeye sahip partinin genel başkanına veriliyor. Anayasa'ya göre, başbakan, cumhurbaşkanınca, TBMM üyeleri arasından atanıyor. Bu nedenle Erdoğan'ın bağımsız milletvekili olarak başbakan olmasının önünde bir engel bulunmuyor.