AK Parti Genel Başkanı ve Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, partisinin Rize il teşkilatında konuşma yapıyor:

"Açılım için görüşmek istedik. Daha bu sürecin içinde ne var ne yok bilmeden hemen görüşmeyi reddettiler. Hani uzlaşmadan yanaydılar. Ben de Sayın Bahçeli'den randevu istedim. Bana da randevu vermedi. Bunların uzlaşmacılığı nerede kaldı? Ben biliyorum ki CHP ve MHP'de onlar gibi düşünmeyen kişiler var. Onları da seslerini yükseltmeye davet ediyorum. Çünkü bu bir milli birlik hareketidir.
Ben insanları yaradandan ötürü severim, bu anlayış içinde bakarım. Çıkmış geçenlerde Bahçeli konuşma yapıyor. Sayın Cumhurbaşkanı Bitlis'te Norşin demiş. Onu eleştiriyor. Yakın bir zamanda bunlar İstanbul'a Konstantinapolis derler diyor. Sayın Bahçeli, aç Nutuk'u oku Atatürk oraya Güroymak mı demiş, Norşin mi demiş? Norşin demiş. Şu anda benim memleketimin adı Güneysu ama orada yaşayanlar Potamya diyor. Bırak kim ne derse desin. Bunları mesele etmeyin. Ama olay İstanbul'a geldiği zaman 1453'te isim öyle konmuş, öyle gelmiş. Sen bunu kimseye yaptıramaz, Konstantinapolis dedirtemezsin.Sen kendin öyle görüyorsan o senin meselen. Sen ne Ak Parti için ne de Erdoğan için bunları söyleyemezsin. Önce kendini bil, haddini bil. Seni muhattap almak istemiyorum ben. Ama damara bastın. Kimlik noktasındaki hassasiyetimizle kimseyi oynatmayız. Yanında gezdirdiğin adamlara da dikkat et. Onların da hangi telde ne zaman nasıl oynayacakları belli değil. Biz 'Bölgesel milliyetçilik, etnik milliyetçilik yapmayacağız' dedik. Bu yolda ilerliyoruz.
Demokratik açılımla sorun çözülünce yapacağımız projelerle Güneydoğu yatırım çekecek ve oradaki gençler başka yerlere çalışmaya gitmek zorunda kalmayacak.
Biz dedik ki 'Uzun ince bir yoldayız, gidiyoruz gündüz gece'. Bu yolda ilerliyoruz.
İş bilenin kılıç kuşananın. Öyle yan gelip yatarak olmuyor. Biz istiyoruz ki halkımız yaptıklarımızı görsün, anlasın.
Birinci önceliğimiz etnik milliyetçiliğe karşıyız. Türk, Kürt, Laz, Çerkez hepsi bizim zenginliğimiz. 'Kimse kalkıp da Sen niye Kürtsün, Lazsın, Çerkezsin?' diyemez. Bizim ilkemiz yaradılanı yaradandan ötürü sevmek.
İkinci önceliğimiz dinsel milliyetçiliğe hayır. Çeşitli inançlara sahip insanlar arasında ayrım yapmayız.
Üçüncüsü mezhepsel ayrımcılığa karşıyız. Kim ne isterse ona inanır, onu yapar.
71.5 milyon vatan evladının mesuliyetini gururla taşıdık, taşımaya da devam ediyoruz. Cuma günü 8. yılımzı kutlayacağız. Bu 8 yılı küçümsemiyor ve uzun süre olarak görüyoruz. Peki neden daha ileride olamadık? Ah, ah. Şu batıdaki muhalefet anlayışı bizde olsaydı, oradaki dayanışma bizde olsaydı biz şu an ülke oolarak çok başka yerlerdeydik.