Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, "Biz tek millet dedik. Tek bayrak dedik. Tek vatan dedik. Tek devlet dedik. Buna kim karşı çıkabilir? Buna karşı çıkanın bu ülkede yeri yok. Buyursun istediği yere gitsin" dedi.

PROVOKATÖRLER YİNE SOKAKTAYDI

İşte Erdoğan'ın konuşmasından satırbaşları:
Bunlar etnik kimlik siyaseti yapıyor. Ama milletim bunlara gerektiği dersi verecek. Bulundukları noktadan da geriye gidecekler. Terörle demokrasi bir arada olmaz.

Bugün toplu açılışlar yaptık. Biz birlik siyasetinden sapmadık. Gücümüzü milletten aldık. 3 Kasım'dan itibaren milletimizin göz bebeği olduğumuzu kanıtladık.

ETNİK, BÖLGESEL DİNSEL AYRIMCILIĞA KARŞIYIZ
Etnik bölgesel dinsel ayrımcılığa karşıyız dedik. Yani benim Hakkari'deki kardeşim Kürt kökenli. Lazından, Çerkezinden ayrı tutulamaz. O Kürtse Kürt, Zazaysa Zazayım diyebilir. Ama bizi birbirimize bağlayan bir üst bağ var. Nedir o? Hepimiz Türkiye Cumhuriyet vatandaşıyız.


İşte bunu hazmedemeyen terör örgütü var. Biz tek millet dedik. Tek bayrak dedik. Tek vatan dedik. Tek devlet dedik. Buna kim karşı çıkabilir? Buna karşı çıkanın bu ülkede yeri yok. Buyursun istediği yere gitsin. Dünyanın neresine gidersen git her ülke böyledir.

Biriz beraberiz. Niçin? Çünkü biz öyle bir medeniyetten geliyoruz.

Bölgesel ayrımcılığa karşıyız dedik. İstanbul ne görüyorsa burası da aynı şeyi görecek. Adalet emniyet enerji ulaşımda da görecek. Onun için bu adımlar atılıyor. Hastanelerimiz modern hastaneler kuruluyor.

Televizyonlarda izlerdik, hastamız mı var. Köpeklerimizin çektiği kızaklarla şehre iniliyordu. Bunları yaşadık. Ambulans bulmak mümkün değildi. Ama şimdi paletli ambulanslar gönderdik.

Bugüne kadar bunlar ne için yapılamadı? Neden?

POPÜLİZM YAPMADIK
Ana çok önemli. Ona gerekli desteği gerekli imkanı gücü iktidarımız veriyor verecek.

Şimdi yaptıklarımız ortada. Yüksekova'da neler yaptığımızı anlatmayacağız. Hakkari'yi bir kasaba görünümünden kurtarmak için merkezi yönetimin yaptıkları yetmez. Diyorum ki aynı zamanda yerel yönetimlerinde yapması gereken var. Belediyecilik. Ben belediye başkanlığı yapmış bir insanım.

Bende geldiğim zaman İstanbul çöp dağlarıyla doluydu. Suyu yoktu. Bunlar gibi belediyecilik yapıyorlardı. Onlarda sosyal demokratik bir yönetimdi. Onlardan aldık belediyeyi. Ama bizim dönemimizde ne çöp ne de susuzluk kaldı.

Şimdi AK belediyecilikte de böyle sıkıntılar yok. Her taraf tertemiz pırıl pırıl. Susuzluk yok, şehir içi yollar gayet güzel. İnşallah Hakkari 29 Mart 2009'da da bu sınavı başarıyla verirde şu pisliklerden kurtulur.

Milletimizin sesi olacağız dedik. Sözü olacağız dedik. Umudu olacağız dedik. Bu parti milletimizin partisidir bu partiyi milletimiz kurdu dedik. Hamdolsun bu günlere de aynı kararlılıkla geldik Popülizm yapmadık, boş vaatlerde bulunmadık. Bundan sonrada yapmayacağız.

HERKES KONUŞTU, BİZ YAPTIK

Herkes buraya geldi üniversite konuştu.

Peki şimdi Hakkari'nin üniversitesi var mı? Üniversitenin başına da kendini çok iyi yetiştirmiş bir rektörü de atadılar. Kadir Has Vakfı başkanı ile bir görüşme yaptık. Kendilerinden sözü aldık. Onlar da ilkbaharda süratle rektörlük binasını yapacaklar. Bizler de diğer alt yapılarını bitireceğiz ve bir an önce üniversite yeni binalarında hizmetine devam edecekler.

Ama bu atılan adımları hazmedemeyenler var. Çok çok geçmişte kalanlar var. O eski siyasetin o tarzın hala tortuları var. Bunlar biz bu üniversiteleri kurarken tabela üniversitesi dediler.

Şu anda Hakkari'de bu attığımız adımlarla biz 10 yıl sonrasının Hakkari'sini düzenliyoruz planlıyoruz.

Bir de burada yerel yönetim anlayışı değişsin, inanın Hakkari sıçramasını yapacaktır. 2 yıl içerisinde Van – Hakkari yolunu duble yol olarak bitiriyoruz. Ayrıca 2009 içinde Yüksekova'da Havaalanı'nın temelini atıyoruz ve başlatıyoruz. Böylece hem havaalanına kavuşması hem Van ile arasındaki bu yolun rahat hale gelmesi inanıyorum ki Hakkari halkını mutlu edecektir.

Bu yapılanlar Hakkari'nin üretimine ticaretine sanayisine katkıda bulunacaktır.

TERÖRE İNAT YATIRIMA DEVAM

Önceden kuyrukta bekliyordun. Reçeteni veriyordun, bekliyordun. Ama şimdi böyle değil. Bugüne kadar neden böyle şeyler yapılmadı.

Bugüne kadar bunlar bunu düşünmediler.

Benim özürlü yavrularım evlerde ilgi alaka yok. Ama şimdi annesine asgari ücret ödeniyor yavrusuna baktığı için. İki özürlü mü var evde? Ablası mı bakıyor? İkincinin ücreti de ablasına ödeniyor. Ne için? Çünkü o yavrularımıza bakılması lazım.

Bu devlet halkına böyle yaklaşırken, terör yolumuzu keserse, terörden destek almak suretiyle parlamentonun içinde bulunanlar tavır koymazsa, birçok şey istenilen hedefe varmaz. Niçin buralarda fabrika bacaları tütmesin? Eğer işsizlik artıyorsa bunun altında bir sebep var. Terörün olduğu yere girişimci yatırımcı gelir mi? Gelmez. Bunu ortadan kaldırmamız lazım.

Eğer biz devlet millet el ele verelim bu işi çözeriz bitiririz.

Fakat biz teröre inat yatırımları yapmaya devam edeceğiz. Okullar hastaneler yapacağız. Yollarımızı yapacağız. Mezralara kadar suyu yolu getiriyoruz. Çünkü su ve yol medeniyettir. Durmak yok yola devam diyoruz.

AKP iktidarının bir derdi var. Biz bölge insanının başını dik tutmak istiyoruz.

Eğer bugün 81 vilayetin 80 tanesinde AKP milletvekili çıkarabiliyorsak, halkımızın bizi, bizimde halkımızı sevdiği için.

"ŞEHİRLERİMİZ ARASINDA AYRIMCILIK YAPMADIK"

Biz milletimize hizmetkar olmak için çıktık bu yola. Bizim farkımız bu. Demokrasinin çağdaş standartlarını Türkiye'nin 80 iliyle birlikte taşımak zorundayız.

İşte terör örgütünün rahatsızlığı bu. Hakkari'nin ilerlemesinden refah ve huzura kavuşuyor olmasından bu kadar rahatsızlar. Bunun için de her türlü yolu deniyor.

Van'da binlerce insan toplandı. Kepenkleri indiremediler. Ne yaptılar gittiler lastik yaktılar. Günahsız vatandaşın arabasını yaktılar. İnsan hakları, demokrasi, vatandaşına saygın bu mu? Kürt kökenli kardeşine saygısı bu mu? Soruyorum size.

Bir taraftan etnik milliyetçilik yapacaksın. Öbür taraftan, aynı etnik kökeni paylaştığın insanın, camını çerçevesini indireceksin. Bir kere yutturursun iki kere yutturursun üçüncü de bitersin.

Bizler şehirlerimiz arasında ayrımcılık yapmadık. Bundan sonra da böyle bir şeyi bizden kimse beklemesin.

Vatan topraklarının her metresine bu hizmeti götüreceğiz. Gecikebiliriz ama ihmal etmeyeceğiz.

Huzuru bozmaya çalışarak hiçbir hayırlı amaca hizmet edilemez. Şemdinli'de bombalar patladı. Dükkanlar yıkıldı.

O dükkanları hallettik, suyunu hallettik. Onu bile devamlı tehditlerle engellediler. Ancak şimdi geçici kabulünü yapabildik. Şimdi de sahiplerine teslim edeceğiz. O gün söz verdik. Yeniden yaptık. Onları da sahiplerine teslim ediyoruz. Bu böyle olmaz ki. Yahu dürüstsen samimiysen burada hizmet veriliyor.

Bedeli ne olursa olsun biz bu yola devam edeceğiz. Gerilim ve çatışma üretilerek Türkiye hiçbir şey kazanılamaz. Geçmişte de bu yapıldı, kaybeden hep ülkemiz oldu.

"HİZMETE HARCANMAYAN PARANIN HESABINI SORUN"

Binlerce yıl boyunca bu topraklarda beraber yaşadık. Bir ve beraber savaştık. Malazgirt'te Anadolu'nun kapılarını birlikte açtık. Yemen'i, Balkanlar'ı birlikte savunduk. Çanakkale'de bu ülkeyi beraber savunduk.

Tarih bizi birbirimize dost değil, kardeş yapmış, ayrılmaz bir bütünün parçaları yapmış. Aramıza nifak ekmeye çalışanların göremediği bu. Bunun için başarısız olacaklar. Beyhude çaba harcıyorlar.

Karış karış Anadolu'yu geziyoruz. En son Kahramanmaraş, Sivas'taydık. Dün de Van'daydık.

Ödenekler noktasında bir ayrımı asla kabul etmiyoruz. Hakkari'de farklı bir siyasi partinin belediyesi var diye asla, eğer söyleniyorsa yalandır. Burayı da hak ettiği parayı alıyor. Muntazaman her ay alıyor. Eğer almıyoruz diyorlarsa yalandır.

Son belediye gelirleri kanunuyla yüzde 97'ye kadar gelir artışı vardır. Bunu hizmet olarak yansıtmıyorlar.

Bunlar hizmet olarak yansıtılmıyorsa bu paraya nereye gidiyor? Bu soruyu sorun. 1 milyar üzerinde aylık geliri olan bir belediye acaba bu parayı nereye harcıyor. Bu sorunun cevabını arayın.

Eğer bizler bu soruyu sormazsak, bizim boynumuzda daha çok boza pişirirler.

Bu süreç devam ederken bizler bu üç kırmızı çizginin çerçevesinde, bu hizmetlerimizi devam ettireceğiz.

"MİLLET İYİ NİYETLİYİ KÖTÜ NİYETLİYİ AYIRACAKTIR"

Yerel yönetimlerin görevi şehrin sorunlarına çözüm üretmek, insanımızın sorunlarını çözmektir. Sorun çözmeyen hizmet üretmeyen bir anlayış yönetiminde siyasetin de temeli olamaz. Yaşadığınız yere bir bakın. Ona göre değerlendirin.

Benim Diyarbakırlı, Hakkarili kardeşlerim kimin hizmet ettiğini görüyor. Önümüzde yerel seçim var. Benim milletim iyi niyetliyle kötü niyetliyi, hizmet edenle etmeyeni görecektir.

Türkiye'nin bu değişimini ayrım yapmadan Türkiye genelinde eşit şekilde dağıtmaya devam edeceğiz. Bizim siyasetimiz kardeşlik siyaseti. Bizim kavgayla işim olmadı. İşte Hakkari için yaptıklarımı anlattım ortada. Devam eden projelerimiz ortada.