'Beni kaçırdılar çünkü...'

 Aygün, "Bunun propaganda amaçlı bir eylem olduğunu tahmin ediyordum. Benden de özel olarak bölgede yakıcı bir çatışma ortamına son verilmesi için daha çok çaba harcamamı talep ettiler" diye konuştu.  Aygün, "Başında beri kaygılı değildim. Bunun biraz pro

'Beni kaçırdılar çünkü...'

 

Aygün, "Bunun propaganda amaçlı bir eylem olduğunu tahmin ediyordum. Benden de özel olarak bölgede yakıcı bir çatışma ortamına son verilmesi için daha çok çaba harcamamı talep ettiler" diye konuştu. 

 

Aygün, "Başında beri kaygılı değildim. Bunun biraz propaganda amaçlı bir eylem olduğunu tahmin ediyordum. Fakat PKK'nın elinde başta Kaymakam adayımız olmak üzere, askerler sivil bazı insanların olduğunu biliyoruz. Bu insanlarında sorunlarının gündeme gelmesi ve onlarında hürriyetlerinin sağlanması talebinin, kamuoyunda daha güçlü şekilde dile getirilmesi için böyle bir kötü olayın iyi bir başlangıç olmasını temenni ediyorum. Onların deyimi ile misafirlikti. Siyasi propagandaya yönelik olduğunu söylediler. Benden özellikle bağımsız siyaset alanında siyaset yapmam halinde mutlu olacaklarını söylediler. Kürt sorunun çözümü, akan kanının durması, dağlarda bulunan binlerce gencin ailelerine kavuşması için siyaset kurumunun, parlamentonun daha açıklama yapması, daha fazla çaba harcaması, daha fazla rol üstlenmesi dileklerini dile getirdiler. Benden de Dersim Milllervekili olarak olarak bölgede yakıcı bir çatışma ortamına son verilmesi için daha çok çaba ve emek harcamamı talep ettiler" dedi. 

 

"ZORLU ROLLER ÜSTLENDİĞİMİ DÜŞÜNÜYORUM"

 

Aygün, "Ben zaten 1 yıllık parlamenterlik hayatımda Kürt sorunun çözümü için zorlu roller üstlendiğimi düşünüyorum. Mesela tezkereye hayır oyu vermiştim. Bağımsız siyasetin bana daha uygun olduğunu, daha çok yakışacağını ve mutlu olacaklarını söylediler. Bende, 'Silahların gölgesinde, bir örgüt kampında vereceğim kararın özgür bir karar olmayacağını, bu kararı sadece kendi özgür iradem ile vereceğimi' söyledim. Yani kısacı akan kanın durması ve Kürt sorununa daha fazla çözüm bulunması için bunu yaptıklarını, kamuoyunun dikkatini buraya çekmek istediklerini söylediler. Her hangi bir kötü muamele görmedim. Beni Dersim Dağları'nda, derelerinde buz gibi sular akan, etrafı ağaçlarla kaplı bir yerde tuttular. Bugün aynı yerden, aynı yollardan dolaştırarak serbest bıraktılar" diye konuştu. 

 

"BU ONURU SIRTIMDA TAŞIYORUM

 

"Hakkında yapılan 'Terör örgütüne ideolojik yakınlığı var' iddiaları hakkında ise Aygün şunları kaydetti: "Yapılan iddialar çok mezhepsiz şeyler. İnsan duyunca üzülüyor. Ben CHP Milletvekiliyim ve bu onuru sırtımda taşıyorum. Vekilliğimin hakkınıda birazcık verdiğimi düşünüyorum. Bunu böyle söyleyenlerin ellerinde hiç bir kanıt olmadığı gibi, bireyselde de vicdanlarının olduğunu düşünmüyorum. Ama barış istemek, barışı savunmak, Türkiye'nin bazı çevreleri tarafından PKK yandaşlığı ile suçlanıyor. Bu tutumu da doğru bulmadığımı ifade etmek isterim. Bu tümüyle siyasi propagandaya dönük bir şeydi, can güvenliğime her hangi bir kasıt yoktu. Türk toplumuna bir mesaj vermek için yapıldığını düşünüyorum."

HABERE YORUM KAT
Haberlerde yapılan yorumlarda Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan yorumlar onaylanmamaktadır.
Önceki ve Sonraki Haberler