Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın imzasıyla dün tasarruf genelgesi yayınlandı. Bir çok alanda alımların kısıtlandığı genelgeyle tasarrufa gidildiği belirtildi.

Genelgenin yayınlanması üzerine Trabzon Büyükşehir Belediye Meclis Üyesi Davut Çakıroğlu değerlendirmede bulundu.

Çakıroğlu şu ifadeleri kullandı;

Dün, günü Saray'ın yayınladığı tasarruf genelgesiyle tamamladık.
Şöyle bir göz attım.
Kayda değer bir tasarruf talimatı var mı..?
Yok...
Dün bizlerin, yana yakıla bu israfın önünü alın dediğimiz zaman en üst makamdan ve en üst perdeden "itibardan tasarruf olmaz" diyen Sayın Cumhurbaşkanı bugün milletin, partililerin şaşaalı yaşantılarına  tepkisini okumuş ki bir nebze tepkiyi azaltmak için "dostlar alışverişte görsün" misali tasarruf yapıyoruz intibası uyandırdı.
Geçti Bor'un pazarı sür eşeği Niğde'ye der atalarımız...
Maalesef bu saatten sonra hiçbir genelge, talimat gösterişe alışan partilileri ve partili bürokratları sıradanlaştıramaz, normalleştiremez.
Zengin babanın çocuğunu terbiye etmek için "bırak oğlum arabanın anahtarını bundan sonra otobüs ile git" replikleri bugünün gerçekliğinden çok uzak.
Din öğretmekle yükümlü bir insanın, makamın lüks tutkusunu bile bu millete anlatabildiniz..!
Savurganlık ile gündeme gelen Saray ve maalesef bitmek bilmeyen araç, uçak, personel, danışman alımları talimat verdiğiniz kişilerin gözü önündeyken kimse lüks aracını bırakıp otobüs ile işe gitmez.
Ganita'da yapılan fıskiyeye 2,3  milyon harcarken birileri biz israf, insaf, iman, imkan hatırlatması yaptık.
Metrekaresi 2 Bin TL'ye Belediyeye alınan halılar için de, Yalıncak'ta 12 Milyon'a yapılan plaj düzenlemesinde ise sadece iman hatırlatması yaptık.
Borç batağına sürüklenen Belediyeler, Belediye bünyesinde kurulan şirketler, bu şirketlerden alınan ilave maaşlar, kiralık lüks araçlar, birçok yerden maaş alan bürokratlar derken de biz hep cebinde 5 TL çıkan ve intihar eden atanamayan öğretmeni hatırlattık.
Yapmayın dere ıslahı diyerek dere kenarlarına yapılan ve milletin milyarlarını harcadığınız duvarların hem doğal hayatı olumsuz etkilediğini hem de israf olduğunu derken de kurutma makinesiyle çocuklarını ısıtmaya çalışan ve intihar eden anneyi hatırlattık.
Yap İşlet Devret diye bu millete alkışlattığınız modelin kapitülasyonlardan farkı olmadığını söyledik, insaf dedik.
Bugün Siz bu paraları bizden söke söke alacaklar diyorsunuz.
Yapılmadan yıkılan yollar, açılmadan harabeye dönen millet bahçeleri ve el tutmaktan sakınmadığınız mütahitler; imar affı, varlık barışı  diyerek kol kanat gerdiğiniz kara para ve sermaye grupları, bu gruplar ile içli dışlı olan siyasi çevreler alışkanlıklarını terk eder mi?
Kurulan şatafat çarkı, kurulmasına göz yumduğunuz çark, örnek olduğunuz hatta itibardan israf olmaz diyerek teşvik ettiğiniz şatafat çarkı bu saatten sonra Siz varken tersine dönmez.
Bu genelge, tasarrufu teşvik etmez ve millet de sizin yaratmaya çalıştığınız "bakın israfa karşı" algınızı yemez.
Oturun bir aylık giderinizi ve bu giderden ne kadar tasarrufa gideceğinizi açıklayın bakalım.
Belediye Başkanlarınız aylık gelirlerini, kaç yerden maaş aldıklarını açıklasınlar.
Bakanlarınızın çocukları, kardeşleri ne iş yaptıklarını açıklasınlar.
Bir şeffaflaşalım, bir samimi olduğumuza milleti ikna edelim, siyasetin imkan elde etmek olmadığını anlatalım, kendi Bakanlığına faiş fiyata mal satan Bakanı yargılayalım...
Şelalede abdest alırsanız bile suyu tasarruflu kullanın diyen bir din öğretisinden itibardan tasarruf olmaz zihniyetine giden yolculuk maalesef genelgelerle düzelmez.
Düzelmeyecek...
Böyle geldi böyle gidecek olsada doğruları söylemekten vaz geçmeyeceğiz...