AKDENİZ'DEN OLAY SÖZLER

1. Bu kentin ağabeye değil, bir kardeşe ihtiyacı var.

2. Transferlerle beraber sizin belediye başkanlığını kazanmanız mümkün değildir.

3. Arkasında boş teneke olan bir insanın asla aday yapılmaması gerekir.

4. Bugün Belediye Başkanlığının halkla ilişkilerinin çok üst düzeyde olduğunun söylenmesi, karşısında yeni bir adayın olmamasından kaynaklanıyor.

5. Faruk Özak hangi parti de olursa olsun, korunmalı, kollanmalı

6. Asım Aykan ve Kemalettin Göktaş Başbakan Erdoğan ile birlikte çalışmış olmalarına rağmen, yerel seçimlerdeki başarısızlıklardan dolayı Başbakan Erdoğan Faruk Özak'ı ortaya çıkarmıştır. İlk hareket Özak olmuştur. Özak'a siyasi partinin aktörü değil, değeri olarak bakmak gerekir. Trabzon'a abi olarak değil, kardeş olarak hizmet yapmıştır.

7. Sizin adayınız düzgünse yıpranacak bir şeyi yoktur. Düzgün değil ise bırakın erkenden yıpransın, gitsin, yerine yenisini koyalım.

8. Volkan bey CHP felsefesiyle Trabzon'daki yurttaşların uyuşamadığını bildiği için, belediye başkanlığını bu felsefe ile kazanamayacağını bildiği için bilbordlarında 6 oku hiç kullanmadı ve hala kullanmıyor. Gittiği yerde CHP'yi hiçbir zaman telaffuz etmiyor.



AK Parti'nin kurucularından eski AK Parti İl Başkanı Ali Rıza Akdeniz, ile yaklaşan yerel seçimleri konuştuk. Akdeniz, bu dönemle ilgili olarak çok özel açıklamalar yaptı.

BİR AN ÖNCE KARAR VERİLMELİ

AK Parti'de kongre ve seçim sürecine girildi, bazı sıkıntılar yaşanıyor. Bunları nasıl değerlendiriyorsunuz?

AK Parti Sürmene, Vakfıkebir ve Merkez ilçe hariç kongrelerini bitirdi. Daha öncesinde Sürmene ve Vakfıkebir ilçesinde tarihlerinin belli olmasına rağmen ertelenme kararı alındı. Merkez İlçe kongresi ise genel merkezinde Trabzon'da merkez belediye başkanlığı seçimleri de düşünülerek iyi bir yapılanmayla kongreyi geçmek istediler. Dolayısıyla buradaki yapılanmada geçen süreçte bir alternatif aday üzerinde ittifak etmek için bir gayret içerisinde oldular. Sonuç olarak başarılamayınca erteleme kararı alındı. Neden ertelendi dersek; siz çok güzel bir yönetim oluşturabilirsiniz ama seçimi kazanamayan bir yönetimin çok güzel olması partiye artı bir değer katmıyor. Geçmiş 2004'te yapılmış olan yerel seçimlerdeki AK Parti'nin İl Başkanı olarak bizimde çok güzel bir yönetim kurulumuz vardı. Ama nihayetinde belediyeyi kaybedince artı bir değer değil, eksi bir değer olarak karşımıza çıktı.
AK Parti 2009'da yapılacak olan yerel seçimlerde merkez ilçe üzerinde daha fazla hassasiyetle duruluyor. Yarın seçimlerde tek vücut oluşturulacak bir kadronun çıkması arzu ediliyor. Belirsizlik en kötü karardan daha kötüdür. Bu uzadığı sürede partinin müntesiplerinde de taraf olma durumu doğuyor. Bir an önce bitirilip kime karar verilmesi gerekiyorsa, karar verilmeli.
Birden fazla adayın çıkması bence mahsurlu değil. İki kişili bir kongreden ziyade birden çok kongreye aday olan seçimler partilere artı kazandırır. Burada tek adaylı kongreyi bazen zorlayıp da bazılarını dışarıda bırakmaktansa birden çok adaylı bir kongre yaparak sonuçlarında herkesi toplayan bir yapının partiye daha fazla katkı sağlayacağını düşünüyorum.

ADAYIN ERKEN AÇIKLANMASI AVANTAJDIR

AK Parti'nin adayı şu anda belli değil. Çeşitli spekülasyonlar var, bu kime fayda sağlar?

AK Parti Genel Merkezi Diyarbakır için başka, Ankara için başka, Trabzon için başka bir prosedür uygular diye bir şey söz konusu değil. Genel merkez bütün Türkiye için start verecektir. Parti bir bütündür. İstişarelerini yapacaktır. Partinin bütünlüğü açısından geç kalınmış değildir. Ancak Trabzon özeline baktığımızda belediyenin sizde olmadığı bir kentte bu illerin belediye başkanlıklarını biraz daha önceden açıklanmasının avantajlarını düşünüyorum. Alınması gereken belediyelerin adaylarını daha önce açıklamasında fayda görüyorum. 'Adayımız yıpranır' mantığı var. Sizin adayınız düzgünse yıpranacak bir şeyi yoktur. Düzgün değil ise bırakın erkenden yıpransın, gitsin, yerine yenisini koyalım. Fırsatı yakalamış oluruz. Aksi halde topluma kabul ettiremediğiniz adayı geri çekmeniz mümkün değildir. Adayınızda kentte bir çalışma yapmanız gerekiyor. Adayınızda Trabzon'a verecek olduklarının bir planı bir projesi olması gerekiyor. Ama siz sadece seçim sürecinde grup programı yapıp hem de gezeceğiz derseniz, topluma bunu aktarma zamanınız yetmeyebilir.

ADAY 'BİZDEN' OLMALI

AK Parti nasıl bir seçim stratejisiyle seçime girmelidir?

Benim Trabzon için bir sloganım var. Kardeş başkan diye bunu şunun için söyledim. Bu kentin ağabeye değil, bir kardeşe ihtiyacı var. Başkanımızın ortaya koymuş olduğu çalışmaları yeriyorum anlamında değildir.
Ağabeylik kavramında bir mesafe vardır. Ağabeylik bir üst makamdır, ama kardeşlik makamı öylem değildir, bir eşitlik söz konusudur. İki insan ekmeğini paylaşırken bile 'gel kardeş payı yapalım' derler. Bence Trabzon'un bir ağabeye değil, kardeş başkana ihtiyacı var. Bu anlamda AK Parti'nin esas sloganının kardeş başkan olması gerekir.
Adayın kesinlikle Trabzonlu olması ve mahalleli olması gerektiğini savunuyorum. Transferlerle beraber sizin belediye başkanlığını kazanmanız mümkün değildir. Çünkü Trabzon'da yaşayan insanlar kendi belediye başkanlarına başları sıkıştıklarında gidebilmeli. Kentli olursa mutlaka 'bizdendir' düşüncesi olacaktır. Başka yerden transfer gelirse toplum sandıkta teveccüh göstermez.
İkincisi adayın mutlaka teşkilatla uyumlu olması gerekiyor. Teşkilatla uyumlu olacak ki iletişim kurmaları çok daha rahat olsun. Teşkilattaki insanlar belediye başkanıyla uyumlu değil ise seçimde arkasında ne kadar gidebilir. Tanımadığı bir insanın arkasından kimse gitmez.
'Ben buranın elektriğini, suyunu ödeyeceğim, ama benim düşüncem alınmayacak, başıma dışarıdan birisi getirilecekse alın buyurun siz yönetin' denilir. O da başarıyı engeller. Adayın iyi irdelenmesi gerekiyor. Arkasında boş teneke olan bir insanın asla aday yapılmaması gerekir. Ama nokta kadar bir leke dahi olsa olmaz. Bunun sonuçları çok ağır oluyor. Bir kentin felsefesi değişiyor. Sizin küçük bir hareketiniz bir başka felsefeye geçiyor.
Halbuki toplumun felsefesi senden yanadır ama senin adayının nokta kadar hatası bir başka felsefenin senin kentini idare etmesine sebep oluyor. Bu da bu kente en büyük haksızlık olur. Geçmişte bunlar yaşandı.

6 OKU HİÇ KULLANMADI, CHP'Yİ TELAFFUZ ETMİYOR 

Ben geçmişte yaşadığım tecrübelerime göre konuşuyorum. Orhan Karakullukçu bey belediye başkanları arasında iz bırakan bir insandır. Ama teşkilatıyla uyumlu olmadığı için bir daha o koltuğu göremedi.
O insana Trabzon'un ihtiyacı vardı fikir ve hizmet olarak. Yine Atay Aktuğ teşkilatlarıyla kopuk bir başkanlık yaptı. AK Parti'de kavganın ve yarışın olması şu aşamada olumsuzluklar doğurur.
Volkan Canalioğlu için de bu söylediklerim geçerli. Teşkilatçılık hususu hepsi için geçerli. Volkan bey CHP felsefesiyle Trabzon'daki yurttaşların uyuşamadığını bildiği için, belediye başkanlığını bu felsefe ile kazanamayacağını bildiği için bilbordlarında 6 oku hiç kullanmadı ve hala kullanmıyor. Gittiği yerde CHP'yi hiçbir zaman telaffuz etmiyor. Sadece bayramlarda, kuruluş yıl dönümünde bir görüntü veriyor. Ondan sonra ayrılıyor.
Ama bu o teşkilatların başkana karşı olumsuz bakışını sergilemektedir. Bugün toplumun bütününde halkla ilişkilerinin iyi olduğunu görüyor ama kendi arkasına baktığı zaman da o örgütlerin kendisine bakışı da şüphesiz ona yansır. Çünkü siz köklerinizi sağlam tutmazsanız, gövdeniz ne kadar genişte olsa küçük bir rüzgarda yıkılmaya mahkumdur. Gövdenizi ayakta tutan köklerinizdir.

Belediye Başkanı Volkan Canalioğlu'nun halkla güzel diyalogları var. AKP için seçim zor mu?

Volkan Canalioğlu'nun kazanması AKP'nin kendi içindeki tartışmasıyla alakalı değildir. AK Parti'nin elbette kazanamaması stratejik hatalardan kaynaklanıyor. Bunun yanında Trabzon'da 3. parti Saadet Partisi'nin adayı Mahmut Çizmecioğlu'nun iyi bir oy alışı Volkan beyin buradan sıyrılmasına imkan sağlamıştır. Trabzon'da CHP yapısıyla belediye başkanına teveccüh edecek bir halk kitlesi yok. Bu ancak onun karşısındaki kitlenin bölünmesiyle avantaja dönüşüyor. Önümüzdeki seçimde aynı şey olacaktır. Olabilir büyük olasılıkla. Geçmişte bir eksiklik yaptık.
Bugün Belediye Başkanlığının halkla ilişkilerinin çok üst düzeyde olduğunun söylenmesi karşısında yeni bir adayın olmadığından öyle gözüküyor. Yarın herkes sahaya indiği zaman seçimi çok daha farklılaştıracaktır.
Bence ilçe kongreleri seçimden sonraya kalmalı ve bütün ilçeler belediye seçimlerine kendilerini konsantre etmeliydiler. Şimdi arkadaşlar daha yeni yeni birbirlerini tanıyor. Aday adayları da hangi başkan kongreyi kazanacak diye gözlemliyorlar. Süreci iyi değerlendirmek gerekir. Ulusoy'un güzel bir sözü vardır; 'Her şey zamanında' diye. Siyasette de öyledir.

ATATÜRK'ÜN PROJESİ

Trabzon'a demiryolunun şart olduğunu belirten Ali Rıza Akdeniz, Trabzon'a demiryolu gelmesinin ilk adımlarının Atatürk zamanında olduğunun altını çizerek, “Atatürk'ün projesi olan demiryolunun bir an önce hayata geçmesi için ciddi adımlar atılmalıdır” dedi.


2004 YEREL SEÇİMLERİ BİR HATIRLAYALIM

- 1994 yılından beri Belediye Başkanlığı yapan Asım Aykan'ın milletvekilliği için istifasının ardından Belediye Başkanı Niyazi Sürmen olmuştu.

- Seçimler öncesinde AKP il başkanlığı için Ali Rıza Akdeniz ile Ahmet Metin Genç yarışmış, yarışı Ali Rıza Akdeniz kazanmış, Merkez ilçede ise Kamil Kansız ile Mustafa Yanmış'ın yarışından Yanmış galip çıkmıştı.

- Güçlü AKP iktidarı ile gidilen seçimlerde, partiden 6 aday adayı çıkmıştı: Niyazi Sürmen, Osman Abanoz, Mazhar Yıldırımhan, İzzet Hacıömeroğlu, Arif Korkmaz ve İbrahim Keskin.

- Seçimlerde favori olan AKP'de Osman Abanoz ve Mazhar Yıldırımhan isimleri öne çıktı. Genel Merkez'de karar Abanoz'dan yana çıktı ise de bu karar (iddiaya göre Asım Aykan'ın diretmesi üzerine değiştirilerek) Mazhar Yıldırımhan olarak değiştirildi.

- AKP Mazhar Yıldırımhan ile seçime girerken 3 parçaya bölündü ve SP'ye kaymalar yaşanınca seçimi Volkan Canalioğlu kazandı.

- Seçimlerin ardından çok üzülen ve annesini arayarak 'Anne Trabzon'u kaybettik' sözünü söyleyen Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın talimatıyla Merkez ilçe ve il yönetiminin istifası istendi. Mustafa Yanmış'ın yerine Ergin Aydın, Ali Rıza Akdeniz'in yerine Ahmet Metin Genç atandı.