Başbakan Ahmet Davutoğlu, Koza-İpek Grubu'na kayyum atanmasına ilişkin "Bu bir hukuki süreçtir. Hükümetimizin bu konuda herhangi bir müdahalesi olmamıştır. Müdahil olmayı düşünmedik, doğru da görmedik" dedi.

Başbakan Ahmet Davutoğlu, Kanal 7 ve Ülke TV'nin ortak yayınladığı "İskele Sancak Özel" programında, gündeme dair önemli açıklamalarda bulundu. Davutoğlu, Koza-İpek Grubu'na kayyum atanmasıyla ilgili, "Başından itibaren bu konularda tutumumuz son derece açık oldu. Bu bir hukuki süreçtir. Çok net söylüyorum; hükümetimizin bu konuda herhangi bir müdahalesi olmamıştır. Müdahil olmayı düşünmedik, doğru da görmedik. Hukuki bir süreç işliyor" dedi. Davutoğlu, bu konuda başlatılan basın özgürlüğü tartışmaları konusunda, "Basın özgürlüğü konusunda Türkiye'de nasıl bir serbestiyet olduğu herhalde, bizlere, Cumhurbaşkanımıza, AK Parti'ye, bana şahsen yapılan hakaretleri, basında, şu seçim kampanyasında her halde herkes görüyor. Herkes fikrini özgürce ifade ediyor" şeklinde konuştu.

Öğrencilere burs olarak verilen 330 TL'nin 400 TL'te çıkarılacağını söyleyen Davutoğlu, "Biz iktidara geldiğimizde burslar 45 TL'ydi sadece. Şimdi lisans öğrencilerinin aldığı burs neredeyse 10 misline çıktı. Yüksek lisansa 660 ve doktoraya 990 TL veriyoruz" diye konuştu.

Seçim beyannamesini açıkladıktan sonra, üzerine çalışılması gereken konular olduğunu düşündüklerini belirten Davutoğlu, "Halktan gelen talepler vardı. Bu talepleri bir araya getirdik, bir buket halinde 10 müjde şeklinde Cumhuriyet Bayramı hediyesi olarak takdim ettik halkımıza. Her şeyden önce hayırlı olmasını diliyorum. İnşallah seçimler güzel neticeyle ortaya çıkar, ondan sonra bunları yaparız" dedi.

Başbakan Davutoğlu, seçim beyannamesinde yer alan, polislerin 2 bin 200 olan katsayılarının 3 bine çıkarılmasıyla ilgili, "Terör çevreleriyle kahramanca mücadele ediyorlar. Bir kere daha şehit düşen polislerimize, askerimize rahmet diliyorum. Polislerimizle ilgili olarak da polis hizmet tazminatını yüzde 25 artırıyoruz. Dolayısıyla 240 TL ile 580 TL arasında bir ek gelir polislerimize gelecek. En az 240, en fazla 580, bu bant içerisinde durumlarına göre maaşlarına zam gelecek. Hemen seçim sonrasında bunun için gerekli adımları atacağız" değerlendirmelerinde bulundu.

Er ve erbaşların 38-50 TL arasındaki ücretlerinin 100 TL'ye çıkarılacağını kaydeden Davutoğlu, "Onların "harçlık" diye tabir ettiği, vatani görevlerini yaparken ihtiyaçlarını kısmen gören böyle bir ek katkıda bulunuyoruz. Askeri öğrencilerimizin de harçlıklarını 2 katına çıkarıyoruz; 400 liraya kadar çıkan, askeri öğrencilerimize de bir imkan tanıyoruz. Astsubaylarımızla ilgili 2003 yılından önce ve sonra emekli olanlar arasında birtakım farklılıklar vardı. Bunun için bize çok yoğun talep vardı. Onlar için emeklilik farklılıkları dolayısıyla intibak yasası çıkartacağız ve farklılıkları gidereceğiz. Bunu da yerine getirmiş olacağız. Uzman erbaşların göstergelerini 2 bin 200'den 3 bine çıkarıyoruz. Bütün bunlar tabi özlük haklarına yansıyacak sonuçlar doğuruyor" ifadelerini kullandı.

"7 HAZİRAN'DA SORU HDP'NİN BARAJI GEÇİP GEÇMEYECEĞİYDİ; ŞİMDİ AK PARTİ'NİN TEK BAŞINA İKTİDAR OLUP OLAMAYACAĞI"

1 Kasım seçimlerinde birinci, ikinci ve üçüncü olacak siyasi partilerin değişmeyeceğini kaydeden Davutoğlu, "Bizim halktan talep ettiğimiz bir şey var. Ama CHP şu an ne talep ediyor halktan? Yüzde 25-27 yapmak, yüzde 28 yapmak durumu değiştirecek değil. Bir parti 4 ayda 3-4 puan artar mı? Arttığında tablo değişir mi? Hayır. CHP'nin önemli bir farkla ikinci olacağı kesin. Üçüncülüğe de düşmeyecek, o da kesin. Niye motive olsun insanlar? Ya da MHP'nin oy oranı itibarıyla üçüncü olacağı kesin neredeyse. Milletvekili sayısı itibarıyla değişebilir bazı şeyler ama nihayetinde MHP seçmenini de motive edecek fazla bir şey yok. HDP de benzer şekilde. HDP, Türkiye'nin siyasetine bu saatten sonra yeni bir boyut kazandıracak değil. 7 Haziran'da soru HDP'nin barajı geçip geçmeyeceğiydi; şimdi AK Parti'nin tek başına iktidar olup olamayacağı" şeklinde konuştu.

"FUTBOL MAÇI YAPIP DA GOL İSTEMEYEN TEKNİK DİREKTÖR NASIL ABSÜRT BİR NOKTADA İSE SAYIN BAHÇELİ DE ÖYLE BİR NOKTADA"

Başbakan Davutoğlu, MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli'ye yönelik eleştirilerini şu şekilde sıraladı:

"MHP tabanı, iktidar olma iradesi olmayan bir genel başkandan ise iktidar olarak Türkiye'yi istikrarlı bir şekilde büyümeye götürecek AK Parti'yi tercih edecektir diye düşünüyorum. MHP tabanı bir şekilde iktidar olmak istiyor. Doğaldır bu da. Niye siyaset yaparsanız? Ben futbol maçı oynayayım 90 dakika ama zinhar gol atmayayım. Gol atmayacaksan niye futbol oynuyorsun. Bir pas değil 4 tane top koydum önüne, "Gel bu oyunu istersen beraber hükümet kuralım, istiyorsan seçim hükümeti kuralım, istersen azınlık hükümeti kuralım sen destek ver, taleplerin nedir onu bileyim, istiyorsan beraber erken seçime gidelim." Bütün bunların hepsine "hayır, hayır, hayır" dedi. Futbol maçı yapıp da gol istemeyen teknik direktör nasıl absürt bir noktada ise Sayın Bahçeli de öyle bir noktada. MHP seçmeni, taraftar orada izliyor maçı; "Bizim teknik direktör ne yapıyor" diyor. Önüne gelen hiçbir topu almıyor. Hatta oyuncuları sahanın dışına çekiyor. O zaman sahaya niye çıkıyorsun? Dolayısıyla burada iktidar olma iddiası taşıyan bir kitle ile iktidar olmayı düşünmeyen bir lider arasında bir problem var."

5. PARTİ İDDİLARI

Davutoğlu, Devlet Bahçeli'nin 5. parti iddialarına, "5. parti fantezisi çıktı Sayın Bahçeli'de. Nereden icap etti, nereden çıktı bunu bilmek mümkün değil. Ama belli; kendi partisi içindeki tartışmalar... Bu tartışmaları, dikkati başka yere çekmek için… Ama görünen o ki; 5. parti belki de MHP içinden çıkar ama bizim başka partilerin iç işleriyle ilgilenmeye vaktimiz yok. Oturup kendi işimize bakarız. Sayın Bahçeli kendi işini yapmadığı için başka partilerle ilgileniyor. Önce kendi işini yapsın herkes" diye cevap verdi.

"MEDENİ KONAK BİR DEMOKRASİ ŞEHİDİDİR"

Başbakan Davutoğlu, Nusaybin'de uğradığı silahlı saldırı sonucu öldürülen Medeni Konak'ın demokrasi şehidi olduğunu belirtti. Olayla ilgili videoyu izlediğini kaydeden Davutoğlu, "Buradan da aslında bütün partilere de bir sitemimi ifade etmek isterim. Bugün Nusaybin'de bir sandık kurulu başkanımız, sandık müşahidimiz, parti üyemiz Medeni Konak arabasında şehit edildi. Medeni Konak bir demokrasi şehididir. Tüyler ürpertici şekilde araba yavaşlamak zorunda kalıyor bir yerde. Motosikletle geçen iki silahlı, Medeni Bey'i şehit etti. Bakın bu olay olalı saatler geçti. Sırf siyasi görüşü dolayısıyla bir AK Parti yetkilisi öldürülüyor. Daha Kılıçdaroğlu'dan telefon almadım. Hani her zaman bu tür konular HDP'ye olduğunda biz anında kınadık her şeyi; HDP'ye, CHP'ye, MHP'ye kime olursa olsun. Daha Demirtaş'tan bir kınama duymadık. Sayın Bahçeli'den bir kınama yada bir telefon almadım" ifadelerini kullandı.