Demeli: Çiğnediler, rezil ettiler
Trabzon Türk Ocağı Başkanı Mithat Kerim Arslan beraberinde yönetim kurulu üyeleri ile beraber Milliyetçi Hareket Partisi İl Başkanlığı’nı ziyaret etti.MHP Trabzon İl Başkanı Muammer Demeli ve il yönetiminin hazır bulunduğu buluşmada ülkenin gidişatı, yak
Trabzon Türk Ocağı Başkanı Mithat Kerim Arslan beraberinde yönetim kurulu üyeleri ile beraber Milliyetçi Hareket Partisi İl Başkanlığı’nı ziyaret etti.
MHP Trabzon İl Başkanı Muammer Demeli ve il yönetiminin hazır bulunduğu buluşmada ülkenin gidişatı, yaklaşan genel seçim ve güncel olaylar hakkın bilgi alışverişinde bulunuldu.
Oldukça zor bir süreçten geçtiğimiz bu günlerde birlik ve beraberlik adına daha da özverili ve sıkı bağlar içerisinde olunması gerektiğini vurgulayan MHP Trabzon İl Başkanı Muammer Demeli :
“Ülkemiz ateş çemberinden geçiyor. Her gün yeni bir yalan, yeni bir acziyet ve şer odaklı planlarla ortaya çıkan iktidar; her geçen gün bizleri daha da büyük felaketlere sürüklüyor. Ülkenin her köşesinde bir karmaşa ve ihanet var.
Geçtiğimiz hafta pkk lı hainler tarafından öldürülen Fırat kardeşimiz, Türkiye Cumhuriyeti tarihinde bir kara leke olan ve başarılı bir operasyon olarak nitelendirilen “Şah Fırat Operasyonu” esnasında ölen Hemşehrimiz Halit Avcı; yakın zamanda canlı bomba saldırısı ile öldürülen Hemşehrimiz Kenan Kumaş ve niceleri bu ihanetin, karmaşanın ve kirli pazarlıkların sonucunda şehit olmuşlardır. Kısacası bu kirli oyunların bedelini Türk Milleti ödemektedir.
Konuşmaya sıra gelince ahkam kesenler, İslam’ın ve Türklüğün yiğitliğini yapanlar herhangi bir olumsuzlukta kınıyoruz diyerek ve kaçarak ihanete nasıl çanak tuttuklarını ayan beyan ortaya sermektedirler.
Bunun yanında halkın oylarıyla yetki verdiği cumhurbaşkanı bugün hala bir siyasi parti lideri gibi çalışmalar yapmaktadır. Cumhurbaşkanı Erdoğan Anayasa Mahkemesi Başkanı Haşim Kılıç ve Türkiye Barolar Birliği Başkanı Metin Feyzioğlu’na “Siyaset yapmak istiyorsanız cübbelerinizi çıkarın bir siyasi parti altında çalışın” demişti. Biz uydurmuyoruz. Bunu diyen kendisiydi. Şimdi biz de aynısı söylüyoruz. Cumhurbaşkanlık içine sinmediyse, Cumhurbaşkanlığı makamından rahatsız olmuşsan bırak git bir siyasi çatı altında çalış. Sen icra makamı mısın, yoksa siyasi parti lideri misin ?
Biz Cumhurbaşkanlığı Makamını böyle bilmiyorduk. Cumhurbaşkanı siyaset yapmaz. Objektif olur, taraf olmaz. Bugüne kadar Türkiye’de bu durum böyleydi. Ama bunlar geldikten sonra her şey değişti. Her şeyi çiğnediler, rezil ettiler.
Akp’nin bir tabanı, bir fikriyatı ya da ideali yoktur. Onlara göre her şey para, makam ve menfaatten ibarettir. Onlar geldikten sonra “Vatanseverliğin” “makamseverliğe” peşkeş çekildiğine şahit olduk.
Bir hedefleri, bir idealleri olduklarından bahsediyorlar. Neymiş? “Yeni Türkiye”. Nedir bu “Yeni Türkiye”… Açın bakalım altından neler çıkacak. Bölgesel siyaseti vazgeçin. Doğudaki söylemleriniz ve tavırlarınızı buyurun Trabzon’da da aynı şekilde sürdürün. Oralarda ve gizli gizli masa altlarında yaptıklarınızı hadi buyurun Trabzon’da da anlatın. Nerede bu Trabzon’un Akp’li milletvekilleri?
Sürekli pembe tablolar sunuyorlar piyasaya. Algı ile bunları halka yutturmaya çalışıyorlar. Pembe renginin bir güzelliği, hoşluğu vardı. Onu bile kirlettiler. Pembeyi yalan ettiler. Yeter artık. Bıktık bu pembe tablolardan. Beyaz günler, güzel günler görmek ve evlatlarımıza aydınlık bir ülke bırakmak istiyoruz. Bunun içinde canımızla her şeyimizle ülkemizin ve milletimizin yanında; hainlerin ve ihanetin karşısında duracağız.
Allah’ın izni ile 7 Haziran’da halk bunları tepetaklak edecektir. Allah’ın adaleti er geç tecelli edecektir" dedi.
Ardından konuşan Türk Ocağı Başkanı Mithat Kerim Arslan, “‘Yeni Türkiye” algısı hain planlarının bir parçasıdır. Bu laf ilk defa Diyarbakır meydanında okutulan o mektupta dile getirilmiştir. Bebek katili Öcalan'ın kafasındaki yapı ne ise bu lafın arkasındaki mana da odur.
Bunlar devlet içinden devlet çıkarmaya çalışıyorlar. Katil öcalan zaten kendini kurucu başkan olarak ilan etti. Amaçları bölmek, parçalamak. Yeni Türkiye diyerek eski Türkiye olmayacak haliyle eski sınırlar da kalmayacak demektedirler.
Milliyetçi Hareket olarak, ülkücüler olarak bunlara dur demeliyiz. Bunun için bütünlüğü; düşünce ve davranış birliğini sağlamak mecburiyetindeyiz. Haberleşme, yayın ve irtibatı daha sağlam bir şekilde yapmalıyız.
Tek yumruk, tek yürek olup halkla iç içe olarak gerçekleri gösterirsek; ülkemizi, milletimizi ve geleceğimiz olan çocuklarımızı bu durumdan kurtarabilir, her türlü zorluğun üstesinden gelebiliriz” dedi.