Erdoğan'a mürebbiye yanıtı
Başbakan Erdoğan'ın muhalefete mürebbiye sözleriyle seslenmesine muhalefetin yanıtı da gecikmedi.MHP Grup Başkanvekili Oktay Vural, ''Başbakan Recep Tayyip Erdoğan artık George Orwell'in roman kahramanı Big Brother. Herkesi izler, işinden attırır. Karşısı
Başbakan Erdoğan'ın muhalefete mürebbiye sözleriyle seslenmesine muhalefetin yanıtı da gecikmedi.
MHP Grup Başkanvekili Oktay Vural, ''Başbakan Recep Tayyip Erdoğan artık George Orwell'in roman kahramanı Big Brother. Herkesi izler, işinden attırır. Karşısında kim varsa mürebbiye gibi davranıyor'' dedi.
Vural, Parlamento'da düzenlediği basın toplantısında, Erdoğan'ın konuşmalarında, sanattan edebiyata, ekonomiden siyasete her konuyu değerlendirdiğini hatırlatarak, ''Sanatçı, sporcu, tiyatrocu oldu oldu herkese ders verdi. Büyük usta o çünkü, her şeyi bilir, her şeyin en iyisini o yapar. Recep Usta, tiyatrocular ve sanatçılar konusunda da haklıdır. Çünkü, Türkiye'de hiçbir oyuncu ondan daha iyi rol yapamaz o oyunları Oscarlık yapar'' diye konuştu.
''Onun oyunları Bağdat'tan Şam'a, Brüksel'den Washington'a kadar kapalı gişe oynar'' ifadesini kullanan Vural, sözlerini şöyle sürdürdü:
''O her türlü emperyal dekoru getirir, allar, pullar bir de sıkılmadan oyunu 'İslam', 'millet' adına oynadığını söyler. Oynadığı oyunu Papa'dan Washington'a kadar alkışlayanlar olur. Ortadoğu ve Balkanların en iyi rol kesicisidir. Rol kesen, hayatın gerektirdiği gerçek davranışları 'mış' gibi oynayan bir avantürdür. Kimi zaman solcuymuş gibi kimi zaman milliyetçiymiş gibi yapar. Dün Özal için 'lanetle anılacak' der, bugün 'hizmetlerinden dolayı rahmetle anılacak' der. Sanırsın, 'Bugün Ne Giysem Programı'nda oynuyor. Formatı oradan almış. Her gün başka bir maske.''
''Demokrasi, millet adına milletin sesi soluğu kesilir mi?'' sorusunu yönelten Vural, ''Ne zamandan beri Recep Usta kendini milletin yerine koymaya başladı? En son bunları Evren Paşa yapıyordu, şimdi de Tayyip Paşa. Başbakan Erdoğan artık George Orwell'in romanındaki Big Brother. Herkesi izler, işinden attırır. Karşısında kim varsa mürebbiye gibi davranıyor. Otur oturduğun yerde bu irade milletin iradesi. Herkese parmak sallamak yok öyle'' şeklinde konuştu.
DARBECİ ZİHNİYET
''Tiyatro ve sanatçı tartışmasında aslında Türkiye'yi yöneten zihniyetin nasıl parmaklarıyla milleti tehdit ettiğini görüyoruz'' diyen Vural, ''Bu zihniyet, kendisi gibi düşünmeyenleri ezmeye çalışan darbeci bir zihniyettir'' ifadesini kullandı.
Başbakan Erdoğan'ın, ''Kökü mazide gözü atide bir partiyiz'' dediğini hatırlatan Vural, ''Uyarıyorum gençleri; bunlara inanmayın. 9 yıldan bu yana ülkeyi yöneten bu iktidarın kökü başka yerdedir, gözü başka yerdedir. Kökü ABD'nin projelerinde, gözü yalnızca iktidarda ve iktidarda kalmak için her türlü oyunu oynamakta'' şeklinde konuştu.
Hayatın her alanına hakim olmak isteyen renksiz bir Türkiye oluşturulmak istendiğini öne süren Vural, ''Milletin hangi ferdi olursa olsun güç sahiplerinin azarlamaya, korkutmaya hakkı yoktur'' dedi.
AZAMİ BİR MUTABAKAT!
Vural, gazetecilerin sorularına da yanıtladı.
Bir gazetecinin, ''AKP Grup Başkanvekili Elitaş, tutuklu milletvekilleriyle ilgili yapılması planlanan düzenlemeye yönelik, 'Karayılan'ın milletvekili olmasının yolun açar, destek vermeyiz' dedi. Nasıl değerlendiriyorsunuz?'' sorusuna, ''Asıl soru, milletin oyunu almış milletvekillerinin içeri tıkılması konusunda doğrudan doğruya siyasal iradenin tavır alıp almadığı konusudur. Yargı yürütmenin talebiyle mi bunları yaptı? Elitaş'ın niyeti, Karayılan'ı aday yapmaksa buyursun kendi partisinden yapsın, belki Öcalan'ı da yapar. Biz bunlara izin vermeyiz'' yanıtını verdi.
''Milli Eğitim Bakanlığı ortaöğretim ile ilgili düzenleme yapmış. Lise çağındaki kızların evlenmesinin önünün açılması söz konusu. Değerlendirmeniz nedir?'' sorusu üzerine Vural, ''Bakanın ne yaptığını bilen var mı? Al birini vur ötekine. Ne yapmak istediklerini bilmiyorlar. Asıl bu bakanı eğitime almak lazım'' diye konuştu.
Gazetecilerin, yeni anayasaya ilişkin yazım sürecinin başladığını anımsatması üzerine Vural, ''Hayırlı olsun. Mücevher taşa yazılanlar var. Milli egemenlik, bölünmezlik, dilimiz gibi konular. Bunlar beraber ve birlikte geleceğe bakış açımızda temel teşkil etmelidir'' dedi.
''Masadan çekilmek gibi bir durumunuz yok, öyle değil mi?'' sorusunu Vural, ''Bizi millet getirdi buraya. Hep masadayız. Anayasanın temel değerler ekseninde yapılmasını istiyoruz. Azami bir mutabakatın oluşturulması yönünde girişimlerimizi ortaya koyacağız'' karışlığını verdi.