MGK sonrası milletvekilliği işlemleri için TBMM’ye gelen Başbakan Erdoğan, gazetecilerin sorularını şöyle yanıtladı:

“Bizi, halkımız parlamento çalışmalarına katılmak üzere buraya gönderdi ve biz de hepsinin parlamento içerisinde hallolacağı inancıyla yeminlerimizi yapacağız. Ondan sonra da parlamentoda milletimizin verdiği görevi yerine getireceğiz. Millet boykot istemiyor, millet ‘git orada haklarımı savun, sorunlarımı çöz’ diyor.

Söz verenler gelir

Onun için de en önemli hedefimiz bu dönemde yeni bir anayasayı yapma teşebbüsünde bulunmaktır. Meydanlarda hep birlikte bunun sözünü verdik. Bunun sözünü verenler gelirler, parlamentoda oturur konuşuruz, nerede bir sıkıntı var, nerede bir sorun varsa bu sorunları çözmenin gayreti içerisinde oluruz.

(Dicle’nin ve Silivri’deki milletvekillerinin sorununun çözülmesi için bir öneriniz var mı?) Bu konunun hepsi yargı içinde yürütülür. Dicle ile ilgili olan konu çok açık ve net, her şeyiyle ortada zaten. Bu konuda Mart ayına dayanan bir süreç var. Mahkumiyet kararı var. Mahkumiyet kararı olanın durumu bellidir. Tutuklularla olan süreç bellidir. Ve aslında gerek siyasi partiler gerekse bağımsız aday olanlar ne olacağını bile bile bu adımları atıyorlar. Ve bu gerçeği gözardı etmeyin, yani bu tip sıkıntıların olabileceğini bilerek bu adımı attılar. Başka aday mı bulamadılar? Niçin bu tür sıkıntıları olacağını bildikleri insanları aday yaptılar? Bu soruları niye sormuyorsunuz? Sıkıntı buradan geliyor. Demek ki buralarda yasaları zorlamak suretiyle ülkede yeni gerilimlere zemin hazırlamaktı. Ta bu işler konuşulduğu zaman düşüncelerimizi, kanaatlerimizi söyledik: ‘Yanlış adım atıyorsunuz’... Bunların hepsini söyledik. Ama ne yazık ki bunların hiçbiri yer bulmadı ve bugüne gelindi. Ve şu anda yargının kararı neyse herkes ona saygı duyacak.”