Eronat'ı meclise sokmayın!
Ortada çalınmış bir milletvekilliği olduğunu öne süren Elçi, Başbakan Tayyip Erdoğan'a Dicle'nin yerine mazbata alan milletvekilini (Oya Eronat) Meclis'e sokmaması çağrısında bulundu.PARLAMENTO DEMOKRASİNİN KIBLESİDİR“Bizler parlamentoya saygılı insanları
Ortada çalınmış bir milletvekilliği olduğunu öne süren Elçi, Başbakan Tayyip Erdoğan'a Dicle'nin yerine mazbata alan milletvekilini (Oya Eronat) Meclis'e sokmaması çağrısında bulundu.
PARLAMENTO DEMOKRASİNİN KIBLESİDİR
“Bizler parlamentoya saygılı insanlarız. Parlamento, demokrasinin kıblesidir kalesidir. Ancak bir parlamenter olarak orada gerekli şekilde layıkıyla görevimizi yerine getirebilmemizin şartlarının oluşması lazım.
Eğer bu haksızlık e bertaraf edilmezse arkadaşlarımız yarın bu tür haksızlıklarla karşı karşıya gelebilir. Esas amacımız olan barışı temin etme, huzur getirme ve sorunları çözme konusunda görevlerimizi yerine getirmekten ziyade kişisel problemlerimizde uğraşmak zorunda kalırız.
BAŞBAKAN'A BÜYÜK GÖREV DÜŞÜYOR
Bu konuda Sayın Başbakan’a büyük sorumluluk ve görev düşüyor. Çünkü ortada çalınmış, gasp edilmiş bir milletvekilliği var, bu milletvekilliği de AK Parti’nin hanesine kaydedilmiştir. AK Parti’nin bu çalınmış milletvekilliği lekesini kendi grubuna vurmaması lazım. Mutlaka bu arkadaşın yemin törenine katılmasını engellemesi ve istifaya davet etmesi gerekir ki bundan sonra Hatip Dicle arkadaşımıza yapılan haksızlığında giderilebilme yolları açık tutulsun. Haksız yere milletvekili seçilmiş kişi yemin merasimine katılmamalı ve istifasını vermelidir.
ARINÇ'IN YAPTIĞI AÇIKLAMA UMUT VERİCİ
Bülent Arınç’ın yaptığı açıklama umut verici. Yeter ki gereği yerine getirilsin, bunun somut adımlarını görelim. Aynı haksızlığa maruz kalan 2002 seçimlerinde Sayın Başbakan’dı. O zaman ki parlamento üstüne düşen görevi yaptı, Başbakan’a yapılan haksızlık giderildi. Aynı emsal bizim içinde geçerlidir. Başka hukuki mantık oyunlarını sapılmadan o emsal karar devreye girmeli ve Hatip Dicle’nin yeniden parlamentoya girme yolu açık tutulmalıdır.
Ne yazık ki mahkemeler Türkiye'de daima sorun olmuşlardır. Yargı hukukun, siyasetin önünü açan bir kurum değil, adeta pek çok olayda hukukun ve siyasetin önünü tıkayan bir kurum haline gelmiştir. Bu nedenle yasalar düzenlenirken bundan sonra hakimlerin keyfiliğine yer bırakmayacak şekilde yasalar net ve açık olarak düzenlenmeli ki kötü niyetli hakimler bu yasaları kötü uygulamasın. İnsanlarımız sadece devletin resmi ideolojisi ile ters düşüyor diye gereksiz yere mağdur edilmesinler.
CHP'NİN TUTUMU ÖNEMLİ
Bu konuda CHP’nin tutumu da önemlidir. Bizce onlara karşı yapılan da bir haksızlık. Bu bir kere halkın özgür iradesine saygısızlıktır. Ne yazık ki bizde sivil ve askeri oligarşi daima kendini milli iradenin üstünde tutan, milli iradeyi dikkate almayan bir tutum içindedir. CHP bunun altında kalmamalıdır. Biz parlamentoya katılmama kararı aldık ancak biz siyasi partilerle sorunları çözmek için diyaloga da açığız.”