G20 bakanlarına ekonomik büyümenin formülünü anlattı
Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Hem ulusal ölçekte hem de küresel düzeyde güçlü bir ekonomik büyüme sağlamanın en etkin yolunun istikrar ve güvenin tesis edilmesi olduğuna inanıyoruz" dedi.Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Türkiye'nin ev sahipliğinde bu yıl ilk
Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Hem ulusal ölçekte hem de küresel düzeyde güçlü bir ekonomik büyüme sağlamanın en etkin yolunun istikrar ve güvenin tesis edilmesi olduğuna inanıyoruz" dedi.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Türkiye'nin ev sahipliğinde bu yıl ilk kez düzenlenen "G20 Enerji Bakanları Toplantısı"na katıldı. Grand Tarabya Otel'de düzenlenen toplantıda konuşan Erdoğan, G20'nin dünya ekonomisinin yüzde 85'îni, dünya ticaretini yüzde 75'ini ve dünya nüfusunun üçte birini oluşturan önemli bir platform olduğunu söyledi.
2008 yılından bu yana G20'nin attığı adımların küresel krizin etkilerinin giderilmesi ve özellikle de küresel finans sisteminin daha dayanıklı hale getirilmesi konusunda son derece faydalı olduğunu anlatan Erdoğan, "Dünyanın önde gelen ekonomileri arasında finansal ve makro ekonomik konularda daha güçlü bir koordinasyon mevcutsa bunda G20'nin çok büyük bir payı var. Esas hedefimiz de krizlere sebep olan ortamı önleyecek tedbirleri almak ve küresel ekonomiye ilişkin işbirliğini kurumsal bir yapıya kavuşturmak olmalıdır" dedi.
Hem ulusal ölçekte, hem de küresel düzeyde güçlü bir ekonomik büyümenin en etkin yolunun istikrar ve güvenin tesis edilmesi olduğuna inandıklarını anlatan Erdoğan, "Son 13 yıllık Türkiye2nin ekonomik performansının altında da bu yatmaktadır. Bunun için verilen taahhütlerin etkin bir biçimde uygulanması gerekiyor. G20 üyeleri olarak geçtiğimiz yıl kabul ettiğimiz büyüme stratejilerini uygulamaya geçirdiğimiz takdirde 2018 yılına kadar yüzde 2,1 oranında ilave büyüme sağlanmasını bekliyoruz. Bu da küresel ekonomiye 2 trilyon dolar ilave kaynak girişi anlamına geliyor. Bu yıl büyüme stratejilerimizi somut bir takvim çerçevesinde nasıl uygulamakta olduğumuzu gösteren bir raporu Antalya'da onaylamayı planlıyoruz. Böylece sözlerimizin arkasında durduğumuzu, kararlarımızın takipçisi olduğumuzu tüm dünyaya göstermiş olacağız" diye konuştu.
"KAMUNUN KISKANÇLIK DÖNEMİNİ KAPATMASI LAZIM"
Erdoğan, 2030 yılına kadar küresel alt yapı yatırım ihtiyacının 70 ile 90 trilyon dolar olarak hesap edildiğini ifade ederek, sadece Asya ülkelerinin 2010-2020 döneminde ihtiyaç duyduğu alt yapı yatırımları tutarının ise yaklaşık 8 trilyon dolar olduğunu vurguladı. Gelişmekte olan ülkelerin sürdürülebilir kalkınma hedeflerine ulaşmak için yılda yaklaşık 1,5 trilyon dolar alt yapı yatırımı gerçekleştirmeleri gerektiğini kaydeden Erdoğan, "Bu fotoğraf alt yapı yatırımlarının küresel düzeyde teşvik edilmesi gerektiğini ifade ediyor. Küresel alt yapı yatırımlarının finansman ihtiyacını karşılamak için özel sektörle kamunun el ele vermesi gerekir. Biz Türkiye'de özel sektörle kamu arasında verimli bir işbirliğinin gayet olumlu sonuçlar doğurduğuna şahit olduk. Eğer bunu ben milli bütçeyle çözeceğim derseniz çözemezsiniz. Nitekim bizler bu konuda kamu- özel işbirliği uygulamalarıyla milli bütçeyle gerçekleştirilemeyecek birçok alt yapı yatırımlarını hayata geçirdik. Özel sektörün dinamizmi ile kamunun yatırım ihtiyaçlarını verimli bir işbirliğiyle bir araya getirilmemiz halinde küresel ölçekte alt yapı yatırımlarını gerçekleştirebiliriz. Burada kamunun kıskançlık dönemini kapatması, onu ayaklar altına alması lazım. Bir dayanışma içerisinde, yardımlaşma içerisinde paylaşım anlayışıyla bunu gerçekleştirmek mümkündür" şeklinde konuştu.
Alt yapı yatırımları konusundaki asıl meselenin finansman sorunundan ziyade, özel sektörün güveninin kazanılması olduğunu belirten Erdoğan, özellikle finans sektörünün kıskanç davranmaması gerektiğini söyledi. Erdoğan, "Zira özel sektörde sürekli olarak reel sektörün içerisindeki yatırımcıyı sıkıştırmak da bunun önünü tıkıyor. Onların da ön tıkamayı bir kenara koyup, ülke için yerli ve milli anlayışını teşvik etmesi lazım" dedi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, alt yapı yatırımları kapsamında özellikle enerji alanındaki yatırım ihtiyacının karşılanmasına özel önem verdiklerini söyledi. Uluslararası Enerji Ajansı'nın 2035 yılına kadar enerji yatırım ihtiyacını 48 trilyon dolar olarak hesapladığını belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Dünya genelinde enerji talebinin artmaya devam edeceği açıktır. Dünya gelişiyorsa, işleri teknoloji sürekli artıyorsa bu enerjisiz olmaz. Enerjide çeşitlenmeye gidilmesi ayrıca şart. Özellikle gelişmekte olan ülkeler küresel ekonomiye entegre oldukça, enerji ihtiyaçları ciddi oranda yükselecektir. Bugün ertelenen yatırım kararlarının gelecekte enerji güvenliği üzerinde olumsuz bir etkide bulunmasını önlemek için şimdiden harekete geçmeliyiz" ifadelerini kullandı.
G20'nin geçtiğimiz yıl kadınların iş gücü piyasasına katılımını artırmak için tespit ettiği hedefe ilaveten bu yıl genç işsizliğini artırma hedefi üzerinde de uzlaşma sağlandığını belirten Erdoğan, "Bu çerçevede G20 ülkeleri düşük beceri seviyesine sahip veya kayı dışı sektörde istihdam edilen gençlerin sayısını 2025 yılına kadar yüzde 15 oranında azaltmayı taahhüt ediyor" dedi.
"DÜNYADA 1,3 MİLYAR İNSANIN ELEKTRİKTEN MAHRUM OLMASI VAHİM BİR DURUMDUR"
Cumhurbaşkanı Erdoğan, bugün Afrika ülkelerinin önemli bir bölümünün yakalamış olduğu büyüme hızının gelişmiş, hatta bazı yükselen ekonomilerin üzerinde olduğunu ifade ederek, şöyle devam etti: "Ancak bu ülkelerin karşı karşıya olduğu sınamalar devam ediyor. Enerjiye erişim bu sıkıntıların başında geliyor. Enerjiye erişim sağlanmadan, kalkınmadan, yatırımdan, büyümeden, sağlıktan beslenmeden ve ısınmadan bahsedebilmemiz mümkün değildir. Dünya genelinde 1,3 milyar insanın elektrikten mahrum olarak hayatını sürdürüyor olması vahim bir durumdur ve bu insanların 650 milyonu sahra altı Afrika'da yaşıyor. Bu kıtanın nüfusunun yarıdan fazlasının elektriğe erişimi yok. Bu nedenle G20 enerji işbirliği ilkelerinin ilk sırasında yer alan enerjiye erişim konusuna özel önem veriyoruz. Sahra altı Afrika'daki durumun aciliyeti nedeniyle çalışmalarımızı bu bölgede yoğunlaştırdık."
Erdoğan, enerji alanında başarılı işler yapmanın, yatırımları artırmanın kamu ve özel sektörün işbirliğinden geçtiğine inandıklarını söyledi. Enerjinin yatırım ve finansman boyutunun çok önemli olduğunu vurgulayan Erdoğan, "G20 ülkelerinin bu alanda işbirliğini geliştirmeleri için zemin bana göre müsaittir. Afrika odaklı G20 enerjiye erişim eylem planı temelinde bu alandaki çalışmaların önümüzdeki yıllarda Asya gibi diğer bölgeleri de kapsayacak şekilde genişletilmesi gerekiyor. Aynı şekilde küresel bir sorun olan iklim değişikliğiyle mücadele noktasında da enerji politikaları büyük önem taşıyor. 2015 iklim değişikliği müzakereleri bakımından kritik bir yıl. Bunun için yenilenebilir enerji ve verimliğinin artırılmasını öncelikli konularımız arasına aldık. G20 Enerji Verimliliği Eylem Planı çerçevesindeki çalışmaların somut sonuçlar üretmeye başlaması son derece ümit vericidir. Bu alanda hep birlikte çalışmaya devam etmeliyiz" dedi.
Enerji dünyasının son yıllarda farklı aktörlerin yer aldığı büyük bir değişim ve dönüşüm sürecine sahne olduğunu belirten Erdoğan, "Bilhassa enerji güvenliği küresel gündemin üst sıralarına tırmanıyor. Yaşanan değişim süreci enerji güvenliğinin sağlanmasında üretici, transit ve tüketici özellikler büyük önem arz ediyor. Bu, ülkeler arasındaki işbirliği ve diyaloğu tahrik ediyor gerektiriyor. Sorunların küreselleştiği bir dünyada dayanışma, diyalog ve işbirliğine önem vermezsek, karşılaştığımız meselelere uygulanabilir çareler üretemeyiz" diye konuştu.
Erdoğan, TANAP'ın şu anda hızla devam ettiğini ifade ederek, "Burada bir dayanışmanın olması, gerek Azerbaycan'ın, gerek Gürcistan'ın, gerek Türkiye'nin, gerek AB üyesi ülkelerin, gerekse TANAP'a ortak ülkelerin dayanışması, el ele vermesi, TANAP'ın yatırım sürecini hızlandıracaktır. Buna ihtiyacımız var ve bunları da başarılı bir şekilde yürütmemiz gerekiyor" şeklinde konuştu.