HDP Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş, "Anayasa tartışmasının Başkanlık üzerinden yapılması çok yanlış bir yaklaşımdır. Biz güçlendirilmiş parlamenter sistem ve güçlü yerinden yönetim modeli önerdik. Partimizin bu konudaki tavrında herhangi bir değişiklik yok" dedi.

HDP Eş Genel Başkanı Demirtaş, Diyarbakır'daki ofisinde basın mensuplarıyla bir araya geldi. Burada gazetecilerin sorularını yanıtlayan Demirtaş, son günlerde tartışma konusu olan Başkanlık sistemi ile ilgili partilerinin görüşlerinde herhangi bir değişikliğin olmadığını söyledi. Türkiye'nin darbe anayasasından, Kenan Evren anayasasından kurtulması gerektiğini kaydeden Demirtaş, "Ama tartışmanın Başkanlık üzerinden yapılması çok yanlış bir yaklaşımdır. Biz güçlendirilmiş parlamenter sistem ve güçlü yerinden yönetim modeli önerdik. Partimizin bu konudaki tavrında herhangi bir değişiklik yok. Değişiklik olmasını gerektirecek bir şeyde yok. Bizim başkanlık ile ilgili tavrımız kişisel değildir. Şahsen ben Başkan seçileceğimi bilsem de ne ben ne de partimiz HDP Başkanlık sistemi ile ilgili bir tartışmanın içerisine girmez" diye konuştu.

"YENİDEN ÇÖZÜM SÜRECİNE DÖNÜLMESİNİN ÖNÜNÜ HEP BİRLİKTE AÇMAMIZ GEREKİYOR"

Toplumun önündeki en acı sorunun, çatışma, gözyaşı meselesi olduğuna dikkat çeken Demirtaş, şu ifadeleri kullandı:

"İsmini şöyle veya böyle konulması çok önemli değil. Fakat çözüm sürecini buzdolabına koyanlar şu altı ay içerisinde neredeyse bin 500 insanın ölümüne yol açtılar. Bunun neden yapıldığı çok iyi ortaya çıktı. Yeniden çözüm sürecine dönülmesinin önünün hep birlikte açmamız gerekiyor. Bu HDP de olsa AK Parti de olsa sadece iki partinin çözüm sürecini yürütmesi sonuç almayabilir. Ama parlamento resmi olarak görev üstlenir bir komisyon aracılığı ile çözüm sürecinin resmi muhatabı haline gelirse bu herkesi rahatlatır. Doğru yöntem de odur. Biz silahların tümüyle devreden çıkacağı siyasi atmosferi tabi ki istiyoruz, arzuluyoruz. Arayışımız bunun için. Ama bunun yolu yöntemi diyalogdur, müzakeredir. Bu çağrıların muhatabı HDP değildir. PKK bu konu ile ilgili bir açıklama yaparsa kendileri bilir."

"BİZ ÇATIŞMALARIN OLDUĞU YERLERDE DEĞİL BATIDA DAHA FAZLA OY KAYBETTİK"

Çatışma ortamlarında partilerin etkileneceğini vurgulayan Demirtaş, şunları söyledi:

"Bizim en çok oy kaybettiğimiz yerler çatışmaların olduğu yerler değil. Biz batıda daha fazla oy kaybettik. İstanbul'da örneğin, daha fazla oy kaybettik. Ocak ayının ilk haftasında muhtemelen HDP'nin büyük bir kongresi gerçekleşecek. Bizde eş genel başkanlık, dayatma ile kendimizi dayatma ile elde edilmiş makam mevkiler değil. Burada mesele Demirtaş, Yüksekdağ mevzusu değil. Biz görev alabiliriz almayabiliriz bunların hepsine açığız. Önemli olan HDP'nin eksikliklerini, yetmezliklerini halka karşı sorumluluklarını yerine getirmede yetersiz kaldığı durumları iyi tespit edip onları tamamlamaktır. Bizde sırf lidere dayalı bir anlayış yoktur. Diğer partiler liderleri ile vardır liderleri ile yok olurlar bizde öyle bir anlayış yok. Partinin bütün geleceği ve kaderi bize bağlı değil biz partimizi o şekilde örgütlemedik."

"CHP'NİN KARNINDAN KONUŞMADAN ÇÖZÜM ALTERNATİFİ SUNABİLMESİ LAZIM"

Kürt oylarının AK Parti'ye gittiğinin yalan olduğunu aktaran Demirtaş, "Aldığımız yüzde 11'lik oyu kim verdi bize, Hindistanlılar mı verdi? Özellikle Cumhuriyet Halk Partisi'nin inisiyatif alması lazım. Ana muhalefet partisi olarak bu konularda ne diyorsa çok net bir şekilde karnından konuşmadan somut projelerle toplumun önüne bir çözüm alternatifi sunabilmesi lazım. Bizim bir çözüm alternatifimiz projemiz var diye" dedi.

"ŞEFFAF, AÇIK BİR ÇÖZÜM SÜRECİ HEYETİ OLMALI"

Abdullah Öcalan'ın da KCK'nın da sürece dahil edilmesi gerektiğini dile getiren Demirtaş, şöyle dedi:

"Öcalan'ın da KCK'nın da sürece dahil edilip silahsızlanma boyutu ile bununla ilgili çıkarılacak yasalarla ilgili en azından müzakere etme boyutu ile ve bir bütün olarak Türkiye'de artık PKK'nın silah kullanmadığı, kullanmayacağı ortamı yaratma boyutu ile mutlaka sürece dahil edilmeleri lazım. Artık bölünme korkularını paranoyalarını Türkiye'nin bir tarafa atması lazım. İşin muhataplarız ile oturup samimi güvene dayalı bir diyalog kurmak gerekir. Öyle HDP milletvekilleri adaya gidecek konuşacak, gelecek falan böyle bir mekanizma da olmaz, bu doğru değil artık. Şeffaf açık bir çözüm heyeti olmalı, kapsamlı bir heyet olmalı gider İmralı'da tartışmasını yürütür parlamentoda kendi üzerine düşeni yapar, yasa çıkarır, şeffaf olur her şey. İmralı'da ne konuşulmuş herkesin bilmesi lazım. Ne konuşulacak herkesin bilmesi lazım. Bütün bunlar parlamentonun işi başka nerede yapılacak. Anayasa İmralı'da yapılmaz, yasalar İmralı'da çıkmaz parlamentoda çıkacak."

"BİZ MHP İLE İKİ AYRI DÜNYAYIZ"

Milliyetçi Hareket Partisi (MHP) seçmenine saygı duyduklarını ifade eden Demirtaş, "Biz MHP ile iki ayrı dünyayız, iki ayrı ayrı siyasi partiyiz. Biz saygı duyarız, MHP seçmeninin bir bildiği vardır ki MHP'ye oy verdi, yüzde 12 oy almış bir parti. Dolayısıyla inkar ederek, reddederek hakaret ederek hiçbir şeye varılmaz. Uzlaşabileceğimiz herhangi bir konu yoktur MHP ile parlamentodaki oturma düzeni de çok önemli değil. Sonuçta önemli olan parlamento içerisinde ne söylediğinizdir hangi koltukta oturduğunuz değil" diye konuştu.