Kılıçdaroğlu: Yer altında ölümlere son verelim
HP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Başbakan Ahmet Davutoğlu'na yeraltındaki maden işçileri için çağrıda bulunarak, "Senin görevini ben yapmak zorunda kaldım. Sen bu önerileri getir biz de getirelim, gerekirse ortak komisyon kuralım, artık yeraltında ölü
Yayınlanma:
HP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Başbakan Ahmet Davutoğlu'na yeraltındaki maden işçileri için çağrıda bulunarak, "Senin görevini ben yapmak zorunda kaldım. Sen bu önerileri getir biz de getirelim, gerekirse ortak komisyon kuralım, artık yeraltında ölümlere son verelim" dedi.
Kılıçdaroğlu, partisinin grup toplantısında yaptığı konuşmada, grupta kadınların sayısının erkeklerden fazla olmasından duyduğu memnuniyeti dile getirdi. Kılıçdaroğlu, 2015 seçimlerinde kadınların ağırlıkta olduğu bir süreci başlatacaklarını belirterek, "Güzel Türkiye'yi haramilerden temizlemek için hep beraber çalışacağız" dedi.
Atatürk'ün vefatının, dün 76. yılı olduğunu anımsatan Kılıçdaroğlu, Atatürk'ü 76 yıldır özlem ve şükranla andıklarını belirtti. Kılıçdaroğlu, bu kez anmanın daha görkemli olduğunu, eline bayrağını alanın Anıtkabir'e koştuğunu, her yaştan kişinin Atatürk'e şükranlarını sunduğunu anlattı. Kılıçdaroğlu, Anıtkabir'e, "Senin kurduğun Cumhuriyet'e sahip çıkmak için buradayız", "Hep beraber Mustafa Kemal Atatürk'ün koyduğu ilkeleri hayata geçirmek için buradayız", "Kimsenin kulu değiliz, artık Cumhuriyet'in özgür yurttaşlarıyız" demek için gittiklerini kaydetti.
-"Bu karşılaştırmayı yaparsanız daha iyi anlarsınız"
Kılıçdaroğlu, Atatürk'ü ve onun büyüklüğünü anlamak için kısa bir karşılaştırma yapmanın yeterli olduğunu dile getirerek, "Atatürk gibi bir liderin kurduğu Türkiye Cumhuriyeti'ne bakın bir de Atatürk'ün olmadığı İslam coğrafyasına bakın. Bu karşılaştırmayı yaparsanız Atatürk'ün büyüklüğünü daha iyi anlarsınız. O kadar büyük ki düşmanları bile saygı gösteriyor, Nobel'e barış adayı olarak gösteriyor. Churcill, 'Yüz yılda bir çıkar böyle bir lider, o da Türklere nasip oldu' diyor. Bize nasip olduğu için son derece mutluyuz" diye konuştu.
Atatürk'ün güzel laflarla anlatılabileceğini ancak asıl yaptıklarının önemli olduğunu dile getiren Kılıçdaroğlu, Cumhuriyet'ten önce 1921'de Çocuk Esirgeme Kurumu'nu kurduğunu, 1923'te "Türkiye Cumhuriyeti cihangir devlet olmayacak, iktisadi bir devlet olacaktır" dediğini, aynı yıl İzmir İktisat Kongresi'ni topladığını anımsattı. Kılıçdaroğlu, Atatürk'ün, savaş meydanlarında kazanılan zaferlerin ekonomik zaferlerle taçlandırıldığında ülkenin itibarının artacağını bildiğini kaydetti.
Kılıçdaroğlu, "Köylü milletin efendisidir" diyen Atatürk'ün, 17 Aralık 1925'te köylülerin en çok şikayet ettiği aşar vergisini kaldırdığını anlattı. Kılıçdaroğlu, 15 Ağustos 1925'te Kayseri'de uçak fabrikasının temelinin atıldığını, Atatürk hayattayken Türkiye'nin uçak ihraç eden bir ülke olduğunu, 3 Mayıs 1934'de Kayseri'den kalkan uçağın Ankara'ya indiğini, 11 Ağustos 1937'de Haliç'te ilk Türk denizaltısının yerleştirildiğini söyledi.
-"20 ve 21. yüzyıllara damgasını vuran"
Merkez Bankası'nın 1930'da kurulduğunu, kendi parasını basan bir devlet olduklarını, 1 Aralık 1933'te Birinci Beş Yıllık Sanayi Planı uygulamaya konulduğunu vurgulayan Kılıçdaroğlu, Atatürk'ün, Toprak Mahsulleri Ofisi'ni, Fiskobirlik'i kurduğunu ifade etti. Atatürk, "Onun için bu millet Mustafa Kemal Atatürk'e şükran duydu. Onun çağdaşı olan pek çok devlet adamı gitti, devrim yapan pek çok lider tarihin çöp sepetine gitti. Ayakta kalan 20 ve 21. yüzyıla damgasını vuran Atatürk ve devrimleridir. Herkes bunu çok iyi bilsin" dedi.
Kılıçdaroğlu, Atatürk'ün, borçlanmanın ne olduğunu, borcun bir toplumu nasıl tutsak hale getirdiğini çok iyi bildiğini belirtti. Kılıçdaroğlu, Osmanlı'nın borcunun son kuruşuna kadar ödendiğini ve bütün bu yatırımların yapıldığını vurguladı.
-"Onlarda Allah korkusu yok"
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, şunları kaydetti:
"Bir ülkeyi ayağa kaldırıyorsunuz, köylüyü perişan eden aşar vergisini kaldırıyorsunuz, kendi uçağınızı, denizaltınızı yapıyorsunuz, Osmanlı'nın borcunu son kuruşuna kadar ödüyorsunuz, yolsuzluk yapanları Yüce Divan'a gönderiyorsunuz. Bu ülkenin insanları Mustafa Kemal'e şükranla bağlanmasın, saygı duymasın da ne olsun. Biz Atatürk'ü böyle biliyoruz, anıyoruz, bütün dünya da böyle biliyor, tanıyor. Bütün dünya Atatürk deyince düğmesini ilikliyor, saygı duyuyor. Bizden bazı dili uzunlar var. Sağlığında da Atatürk'ü sevmeyenler, şimdi de sevmeyenler var. Onlarda Allah korkusu yok. Bu kadar bu ülkeye hizmet etmiş biri, bütün mal varlığı bu ülkeye adadı, hayatı savaş meydanlarında geçti. Böyle bir insanı bizim yüceltmemiz kadar doğal ne olabilir. Mustafa Kemal'in Türkiyesi, bugünkü Türkiye'den daha görkemli olmalıydı, daha iyi olmalıydı, madenlerimizi daha iyi çalıştırmalıydık, katma değeri yüksek ürünler üreten bir ülke olmalıydık, kendi uçağımız bile yok. O zaman, o ilkelere sadık kalarak, tarihimizden güç alarak çağdaş uygarlığı yakalaması için hep beraber çalışacağız. Haramilerden bu ülkeyi kesinlikle temizleyeceğiz."
-"Hükümetin yapması gerekeni biz yaptık"
Kılıçdaroğlu, sadece Türkiye'de bu kadar yoğun şekilde maden faciası olduğunu, çünkü devletin akılla değil, önyargıyla yönetildiğini savundu.
Ermenek'teki faciaya işaret eden Kılıçdaroğlu, Şili'de de benzer bir olayda, işçilerin 69 gün yeraltında kaldığını anımsattı. Kılıçdaroğlu, dönemin Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Ömer Dinçer'in, "Türkiye'de olsa 3 günde çıkarırdık" dediğini ifade ederek, ancak Ermenek'te halen işçilere ulaşılamadığını kaydetti.
Kılıçdaroğlu, 6 Kasım'da TÜRK-İŞ, HAK-İŞ, DİSK, TMMOB, TTB ile biraraya geldiklerini, uzmanlarını topladıklarını, bu faciaların önlenebilmesi için 10 madde üzerinde uzlaştıklarını anımsattı.
Bu 10 maddeyi yeniden sıralayan Kılıçdaroğlu, iş yerlerinde taşeron işçi, rödevans olmaması, sendikalaşmanın önünün açılması, 176 sayılı ILO sözleşmesinin parlamentodan oybirliğiyle çıkması, havza sistemine geçilmesi, yeraltı maden işletmelerinde denetimin bağımsız organlarca yapılması, yeraltında çalışanlar için yaşam odalarının oluşturulması, Maden İşleri Genel Müdürlüğü'nün taşra örgütünün kurulması, eğitim ve uygulamanın yeraltında gerçekleştirilmesi, özerk İşçi Sağlığı ve İş Güvenliği Konseyi kurulmasını önerdi.
Hükümetin yapması gerekeni kendilerinin yaptıklarını öne süren Kılıçdaroğlu, sendikaları topladıklarını, mühendisleri, doktorları çağırdıklarını, konuştuklarını ifade etti. Kılıçdaroğlu, grup başkanvekillerinden 10 maddeyi kanun teklifi haline getirmesi istediğini, teklifi kuruluşlara gönderdikten sonra TBMM Başkanlığı'na sunacaklarını kaydetti.
Kılıçdaroğlu, "Maden işçileri onurumuzdur. Onların güvenliğini sağlamak bu çatı altında görev yapan bütün partilerin, milletvekillerinin görevidir. CHP olarak görevimizi eksiksiz yaptık. Sayın Davutoğlu'na çağrı yapıyorum. Senin görevini ben yapmak zorunda kaldım, kusura bakma, yeraltındaki maden işçileri için. Sen bu önerileri getir biz de getirelim, gerekirse ortak komisyon kuralım, artık yeraltında ölümlere son verelim. Görevimizi yapalım, parlamento görevini yapmış olsun. Davutoğlu bunları yapar mı, abisine danışacak önce 'abi gideyim mi gitmeyeyim mi?' diyecek" görüşünü dile getirdi.
Haberlerde yapılan yorumlarda Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan yorumlar onaylanmamaktadır.