Bugün Trabzon'da bir gazetede yayınlanan ve büyük dikkat çeken "Koray Aydın yeni parti kurabilir" haberinin ardından Koray Aydın basın açıklaması yayınladı.

Yeni parti kurabiliriz demediğine dikkat çeken Aydın " Yeni parti kurulabilir" ifadelerini kullandığını söyledi.

İşte o açıklama;

Bir yerel gazetede "Yeni Parti Kurabiliriz" başlığıyla verilen ve ulusal basına taşınan haberde maksadı aşan ifadelere yer verilmiştir. Siyaset gündemi ve MHP ile ilgili yaptığım değerlendirmede "yeni bir parti kurulabilir" dedim, ancak "kurabiliriz" denedim. Geçtiğimiz Perşembe günü ömrünü davamıza vakfetmiş MHP’nin kurucularından Ali Sağır Bey'in verdiği iftarda kalabalık bir gazeteci topluluğu ile bir araya geldim ve sohbet etme imkanı buldum.  Sohbet esnasında Sayın Meral Akşener ve arkadaşlarının parti kurma çalışmaları ile ilgili sorular gündeme gelmiştir
.
Soruya cevap olarak, konunun bir süredir tartışıldığını, Sayın Akşener ve çevresi tarafından yeni parti kurulabileceğine dair bir değerlendirmede bulundum. Yapılan değerlendirme kongre sürecinin MHP'yi götürdüğü tehlikeli mecraya işaret etmeye yönelikti. Ne var ki konu maksadı aşan ifadelerle kamuoyuna yansıtılmıştır.  Yeni bir partinin kurulması sadece benim değerlendirmem değil, bir süredir siyasetin gündemindeki bir konudur. Demokratik muhalefet kanallarının tıkanması halinde, ayrılıkların ve yeni oluşumların gündeme gelmesi siyasetin doğası gereğidir. Üstelik partiiçi muhalefete dönük antidemokratik tutumuyla MHP yönetimi,  maalesef "Yeni Parti" fikrinin ve yeni oluşumların teşvikçisi olmuştur. MHP olağan kurultay süreci, tıpkı olağanüstü kurultay süreci gibi ne yazık ki çok kötü yönetilmektedir. MHP ile "üyelik" dışında herhangi bir bağı olmayan kişiler delege yazılırken ömrünü bu davaya adamış ülküdaşlarımızın üyelikleri silinmektedir. İhraçlar, görevden almalar ve parti üyeliğinden kaynaklanan hakların kullanılmasına bile tahammülsüzlükler MHP’yi göz göre göre tasfiyeye sürüklemektedir. Kongre kazanma hırsıyla, partimizle alakası olmayan kişiler eş, dost, akraba, bağı esas alınarak üye, delege ve üst kurul delegesi yapılmaktadır.

Her şeye rağmen demokratik cesaret gösterip aday olan ve kazanan ülküdaşlarımızın kongreleri iptal edilmekte, seçilen yönetimler görevden alınmaktadır. “İnsanı yaşat ki devlet yaşasın” diyen büyüklerimize nispet yaparcasına, MHP’de insanları kazanma yerine; kaybetme, ihraç etme ve ötekileştirmeye verilmiştir. “Arınma” adı altında partiiçi muhalefete yapılanlar, adeta bir sürek avına ve nihayet zulme dönüşmüştür. MHP ve Ülkücü Hareket’in genleriyle oynanmakta, başkalaştırılmakta ve nihayet MHP, “MHP olmaktan” çıkarılmaktadır. MHP yönetimi, ülküdaşlık hukuku ve demokrasi ile bağdaşmayan bu davranış şeklini bir kenara bırakmalı, hiç olmazsa olağan kongre sürecinde demokratik yarışın önünü açmalıdır. Bu tarihi uyarı ve tavsiyelerimizi dikkate almaması halinde, ayrılma, bölünme ve parçalanmaların vebalinde MHP yönetimi de önemli bir pay sahibi olacaktır. Özetle, MHP açısından bu gidişat iyi değildir. Bu kötü gidişatı görmemek için,  insanın basiretinin bağlı olması lazımdır. MHP’deki çizgimizden sapmadan, ülkemiz ve ülkümüz adına doğruları söylemeye ve davamıza sahip çıkmaya devam edeceğim.