Meral Akşener ateş püskürdü!
Sessizliğini bozdu...
Yayınlanma:
MHP Genel Başkan Adayı Meral Akşener, "Ben FETÖ/PDY konusunda, üç ay önce, Bolu'da 'iktidar olursak FETÖ VE PKK'ye yardım ve yataklık yapanları da yargılayacağız' demiştim. Şimdi beni linç ediyorlar" dedi.
Üç ay önce böyle bir örgütün olduğunu ve gereğinin yapılmasını söylediğini savunan Akşener, eleştirilere "Şimdi bana soruyorlar; "FETÖ demiyorsun" diye. Üç ay önce dedim. Yine söylüyorum Ahanda FETÖ... FETÖ..." sözleriyle tepki gösterdi.
Bahçeli'nin en kuvveli rakibi olarak gösterilen Akşener konuştu. İşte o röportajdan bir bölüm:
"BEŞTEN ŞAŞMA ALTIYI AŞMA" BİTTİ
* Bu kalkışmanın sonuçları devam ederken, MHP'nin iç meselesi olan kurultay veya genel başkanlık meselesi de gündemden düştü. Bu iddiayı nasıl sürdüreceksiniz?
"Biliyorsunuz, "Ben başbakan olacağım" demişim. Önce yüzde 25'le başlayacağız sonra hep birlikte çalışırsak ucunu göremediğim büyük bir sonuçla karşılaşabiliriz diye ülküdaşlarıma güvenerek ortaya koyduğum iddianın milletimiz tarafından da büyük kabul görmesi, benim linç edilmemin ana faktörüdür. Yani "altıyı aşma, beşten şaşma" anlayışının, "Bizim iktidar olmamıza gerek yoktur, biz fikir partisiyiz" gibi sinik, pısırık bir tutumun benim tarafımdan, bana inanan insanlar tarafından yıkılması ve milletimizin de bizi desteklemesi yüzünden ben bir linç kampanyasına tabi tutuluyorum.
Nasıl oluyor da bir partinin iç meselesi ülkenin milli güvenlik meselesi haline getiriliyor. Benim "İktidar olalım; PKK'yı 6 ayda bitiririm" sözüm, "6 ayda başbakan olurum"a çevrildiyse gerçekten bundan çok korktular demektir. Genel Merkez, "beşten şaşma, altıyı aşma" modelinin tehdit altında olduğunu gördü. Tarih ve talih, 1919'dan sonra ilk defa Türk Milliyetçileri'ne, ülkücülere "Bu ülkeyi yönetin" diyor. Tarihin ve talihin bize verdiği bu fırsatı değerlendireceğimizi milletimiz de kabul ettiği için bu linç kampanyasını başlattılar."
"VERDİĞİM KARARDAN DÖNMEM"
* Bunu nasıl aşacaksınız?
"Aşmaz mıyız? Şimdi bana soruyorlar; "FETÖ demiyorsun" diye. Üç ay önce dedim. Yine söylüyorum Ahanda FETÖ... FETÖ... Bunu söylemelerinin asıl sebebi şu. İstiyorlar ki, "Özür dilerim. Ben yanlış yaptım. Ülkücüler, beşten şaşma, altıyı aşma modeline devam etsin, koltuk değneği olmaya devam etsin. 16 yaşımızdan beri savunageldiğimiz Türk Milliyetçiliği'nin fikir babalarının bugün de geçerli olan projeleri, tasavvurlarımız hayata geçmesin. Ben hadsizlik ettim. Evime dönüyorum. Hacıanne, babaanne olacağım" diyeyim. Bunu dediğim gün bu iftiralar bıçak gibi kesilmezse ben namerdim. Bunu bana söyletebilirler mi? Mümkün değil. Ben çok zor karar veren bir insanım. Ama verdiğim karardan da tek başıma da kalsam, Meral olarak ne ödeyeceksem ödeyeyim, dönmem. Çünkü bu ülkenin kuruluş iradesini Türk Milliyetçileri koydu. Fabrika ayarları dediğim kurucu değerler budur. Kurucu değerlere dönmeyi yalnız biz sağlayabiliriz. Dediğim budur. Bir kardeşlik hukuku ortada iken, siyasal İslamcılar, kurucu değerleri tek tek yıkıyor. FETÖ'nün yapmaya çalıştığı şey nedir? O da kurucu değerlerle ve cumhuriyetle mücadele ediyor. Dolayısıyla bir terör örgütünün şaşırtma yapma amacı ile kullandığı Yurtta Sulh Konseyi laflarını Türk Milliyetçileri yemez.
Şimdi bize ihtiyaç var. Bende 734 delegenin kaydı var. Bu delege aynen yerinde duruyor. Beni ister öldürsünler, ister hapsetsinler, ülkücüler artık beşten şaşma, altıyı aşma modelini yıkacak. Tabandan gelen bu hareketi, ister iktidarın desteğiyle isterse başka şekilde engellemeleri mümkün değildir. Ben bu hareketin sözcüsüyüm. Meral gider, başkası gelir...Bir şey daha var; biz "sokaktan çekilmiş ülkücü" çerçevesine hapsedilmemeliyiz, Rakiplerimizin tanımladığı o çerçevede Sayın Bahçeli ülkücüleri terbiye eden bir kişi olarak alkışı alırken, psikolojik olarak sopayı yiyen biz olduk. Bunu yıktığım ve Başbakan olacağım dediğim, millet de bize güvendiği için bu hareketi durdurmaya çalışıyorlar ama biz başaracağız."
Üç ay önce böyle bir örgütün olduğunu ve gereğinin yapılmasını söylediğini savunan Akşener, eleştirilere "Şimdi bana soruyorlar; "FETÖ demiyorsun" diye. Üç ay önce dedim. Yine söylüyorum Ahanda FETÖ... FETÖ..." sözleriyle tepki gösterdi.
Bahçeli'nin en kuvveli rakibi olarak gösterilen Akşener konuştu. İşte o röportajdan bir bölüm:
"BEŞTEN ŞAŞMA ALTIYI AŞMA" BİTTİ
* Bu kalkışmanın sonuçları devam ederken, MHP'nin iç meselesi olan kurultay veya genel başkanlık meselesi de gündemden düştü. Bu iddiayı nasıl sürdüreceksiniz?
"Biliyorsunuz, "Ben başbakan olacağım" demişim. Önce yüzde 25'le başlayacağız sonra hep birlikte çalışırsak ucunu göremediğim büyük bir sonuçla karşılaşabiliriz diye ülküdaşlarıma güvenerek ortaya koyduğum iddianın milletimiz tarafından da büyük kabul görmesi, benim linç edilmemin ana faktörüdür. Yani "altıyı aşma, beşten şaşma" anlayışının, "Bizim iktidar olmamıza gerek yoktur, biz fikir partisiyiz" gibi sinik, pısırık bir tutumun benim tarafımdan, bana inanan insanlar tarafından yıkılması ve milletimizin de bizi desteklemesi yüzünden ben bir linç kampanyasına tabi tutuluyorum.
Nasıl oluyor da bir partinin iç meselesi ülkenin milli güvenlik meselesi haline getiriliyor. Benim "İktidar olalım; PKK'yı 6 ayda bitiririm" sözüm, "6 ayda başbakan olurum"a çevrildiyse gerçekten bundan çok korktular demektir. Genel Merkez, "beşten şaşma, altıyı aşma" modelinin tehdit altında olduğunu gördü. Tarih ve talih, 1919'dan sonra ilk defa Türk Milliyetçileri'ne, ülkücülere "Bu ülkeyi yönetin" diyor. Tarihin ve talihin bize verdiği bu fırsatı değerlendireceğimizi milletimiz de kabul ettiği için bu linç kampanyasını başlattılar."
"VERDİĞİM KARARDAN DÖNMEM"
* Bunu nasıl aşacaksınız?
"Aşmaz mıyız? Şimdi bana soruyorlar; "FETÖ demiyorsun" diye. Üç ay önce dedim. Yine söylüyorum Ahanda FETÖ... FETÖ... Bunu söylemelerinin asıl sebebi şu. İstiyorlar ki, "Özür dilerim. Ben yanlış yaptım. Ülkücüler, beşten şaşma, altıyı aşma modeline devam etsin, koltuk değneği olmaya devam etsin. 16 yaşımızdan beri savunageldiğimiz Türk Milliyetçiliği'nin fikir babalarının bugün de geçerli olan projeleri, tasavvurlarımız hayata geçmesin. Ben hadsizlik ettim. Evime dönüyorum. Hacıanne, babaanne olacağım" diyeyim. Bunu dediğim gün bu iftiralar bıçak gibi kesilmezse ben namerdim. Bunu bana söyletebilirler mi? Mümkün değil. Ben çok zor karar veren bir insanım. Ama verdiğim karardan da tek başıma da kalsam, Meral olarak ne ödeyeceksem ödeyeyim, dönmem. Çünkü bu ülkenin kuruluş iradesini Türk Milliyetçileri koydu. Fabrika ayarları dediğim kurucu değerler budur. Kurucu değerlere dönmeyi yalnız biz sağlayabiliriz. Dediğim budur. Bir kardeşlik hukuku ortada iken, siyasal İslamcılar, kurucu değerleri tek tek yıkıyor. FETÖ'nün yapmaya çalıştığı şey nedir? O da kurucu değerlerle ve cumhuriyetle mücadele ediyor. Dolayısıyla bir terör örgütünün şaşırtma yapma amacı ile kullandığı Yurtta Sulh Konseyi laflarını Türk Milliyetçileri yemez.
Şimdi bize ihtiyaç var. Bende 734 delegenin kaydı var. Bu delege aynen yerinde duruyor. Beni ister öldürsünler, ister hapsetsinler, ülkücüler artık beşten şaşma, altıyı aşma modelini yıkacak. Tabandan gelen bu hareketi, ister iktidarın desteğiyle isterse başka şekilde engellemeleri mümkün değildir. Ben bu hareketin sözcüsüyüm. Meral gider, başkası gelir...Bir şey daha var; biz "sokaktan çekilmiş ülkücü" çerçevesine hapsedilmemeliyiz, Rakiplerimizin tanımladığı o çerçevede Sayın Bahçeli ülkücüleri terbiye eden bir kişi olarak alkışı alırken, psikolojik olarak sopayı yiyen biz olduk. Bunu yıktığım ve Başbakan olacağım dediğim, millet de bize güvendiği için bu hareketi durdurmaya çalışıyorlar ama biz başaracağız."
Haberlerde yapılan yorumlarda Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan yorumlar onaylanmamaktadır.