Genel Başkan Alper Taş Trabzon’da düzenlediği basın toplantısında önemli açıklamalar yaptı. Genel başkan Taş ÖDP Trabzon il başkanlığında düzenlediği basın toplantısında Trabzon’a bir dizi ziyaretler için geldiğini belirterek, “Biliyorsunuz il başkanımızın  kendine ait işyerinde talihsiz bir kaza yaşandı. Kazada bir bayan kardeşimiz hayatını kaybetti. Başkanımız 11 Ekimden beri tutuklu. Onu ziyaret edeceğim. Ona geçmiş olsun kazada hayatını kaybeden kardeşimize Allahtan rahmet ailesine baş sağlığı diliyorum. Savcı beyden izin alıp cezaevinde il başkanımızı ziyaret etmeyi planlıyorum ”dedi

YARGI AKP VESAYETİNDEDİR

Genel başkan Taş 12 Eylül referandumun da AKP yargısının oluşturulduğunu da sözlerine ifade ederek” Referandumda daha özgür bir yargı sloganları atanların gerçek amaçlarının ortaya çıktığını da sözlerine ekleyerek” Referandumda yargıyı ilgilendiren maddelerin aslında yargı bağımsızlığını amaçlamadığı HSYK seçimleri ile ortaya çıktı. Biz referandum öncesi yaptığımız açıklamalarda Siyası iktidara daha bağlı bir yargının amaçlandığını söylemiştik. e HSYK seçimleri bitti ortaya çıkan tabloda bizim dediğimiz gibi Yargıda yeni bir dönem başladı bu dönemin adı AKP vesayeti dönemidir. ,Bu net olarak görüldü. HSYK seçimleri ile artık İktidara bağımlı bir yargı oluşmuştur. Adalet bakanlığı tarafından hazırlanmış HSYK listesi adliye koridorlarında dolaştırılıp destek istenmiştir. Adalet bakanlığı bürokratlarının oluşturduğu liste de HSYK ya seçilmiştir.

Kuvvetler ayrılığı diye bir ilke vardır. Bu demokrasinin ölçüsüdür. Yargı ve yürütme arasında olması gereken kuvvetler ayrılığı artık kuvvetler birliğine dönüştü. Yani AKP’nin etrafında kuvvetler birliği oluştu.

İstanbul’da Trabzonspor’un Kasımpaşa ile oynadığı maç öncesi parti olarak Galatasaray Lisesi yasa dışı dinlemelerle ilgili bir miting düzenledik. Bizim mitingimiz Koca kulakların gölgesinde demokrasi olmaz mitingiydi. Dinlemelere gözetmelere artık yeter çağrısıydı. Son günlerde özel yaşamın gizliliği diye bir şey kalmamış. Biz İstanbul’da bunları anlatmak için miting düzenledik. O sırada Kasımpaşa maçına gitmekte olan ve Trabzonspor taraftarı olduğunu söyleyen bir gurup taraftar partililerimize karşı önce sözlü sonra şişe atmaya kadar varan davranışlar sergiledi.

HEPİMİZ TRABZONSPORLUYUZ

Bizi üzen şu, Basında Trabzonspor ile ÖDP arasında kavga varmış gibi gösterildi.

Birincisi böyle bir şey asla olamaz. Biz hepimiz Trabzonspor taraftarıyız. Bizi üzen İstanbul’da Trabzonspor taraftarları adı altında bizi protesto eden insanların Yasin Hayal’i, Ogün Samast’ı öven sloganlar atmasıdır. Bizi üzen o gurubun. Bizi protesto etmesi ya da tavır koymaları değil bu katilleri öven sloganlar atmasıdır. Bu bizi oldukça yaraladı. Çünkü bunlar bu ülkenin bu toprağın çocuğu, kardeşimiz gazeteci Hrant Dink’i katlettiler. Bu hepimizin ayıbıdır. Bu katilleri sahiplenmek doğru bir tutum değil. Bu olayı Trabzonspor’a, Trabzonspor taraftarlarına ve Trabzon halkına mal edemeyiz. Trabzonspor Ogün Samast’ların Yasin Hayallerin değil, Kazım Koyuncu’ların takımıdır. Biz bunun böyle olduğuna yürekten inanıyoruz. O yüzden Trabzon adı bizim için çok önemlidir. Trabzon aydın, uygarlığın beşiği olan bir kenttir. Bu kent, adının bu çirkinliklerle anılmasını hak etmiyor.Ben bu bölgenin çocuğuyum.Siz buralısınız,ben Rizeliyim.Trabzon bu değil.Trabzon Rahip Santaro cinayetinin işlendiği kent olarak anılmayı hak etmiyor, Hrant Dink’in katillerin ortaya çıktığı bir kent değil. Trabzon’un başka bir yüzü var, başka bir damarı var. Artık o damarı ortaya çıkarmamız gerekiyor. Trabzon kimliğini bu tip insanlara terk etmemiz gerekiyor. Bir gurup çıkıyor, Trabzon’un adını çirkinleştiriyor. Trabzon’un saygınlığını azaltan davranışlar içine giriyorlar. Bu saldırı sadece Özgürlük ve Demokrasi partisine karşı yapılmadı, bir anlamda Trabzon’un tarihteki saygın kimliğine karşı da yapıldı. Aydınların yetkililerin buna tepki göstermesi gerek. Ben Trabzonspor taraftarlarının Kazım Koyuncu çizgisinde taraftar anlayışı geliştirmesini istiyorum” dedi.

KARADENİZ’İ TAHRİP EDECEKLER

Ülkeyi sevmenin Karadeniz’i sevmenin Trabzon’u sevmenin değişik yolları var. Karadeniz bölgesi Su ve Enerji tekellerinin istilasına uğradı.2000 adet Hidroelektrik santrali yapılıyor. Bütün akarsularımız derelerimize nehirlerimiz göz koymuşlar. Burada asıl amaç Karadeniz’in suyuna el koymaktır. Bir süre sonra doğası tahrip edilmiş yeşili yok edilmiş bir Karadeniz olacak.”dedi