Şener'in istifasına kahroldu
Arınç, AK Parti'nin Şener'in istifasıyla birlikte bir kayba uğradığını ifade ederek, "Keşke o bilgi birikimini AK Parti ile paylaşabilseydi, AK Parti bundan kazançlı çıkardı. Aldığı karar yeni bir parti, yeni bir oluşum için ise bunun sonunu şimdiden göre
Yayınlanma:
Arınç, AK Parti'nin Şener'in istifasıyla birlikte bir kayba uğradığını ifade ederek, "Keşke o bilgi birikimini AK Parti ile paylaşabilseydi, AK Parti bundan kazançlı çıkardı. Aldığı karar yeni bir parti, yeni bir oluşum için ise bunun sonunu şimdiden görebiliyoruz, bu başarısızlığa mahkum bir girişimdir. Çünkü Türkiye'de AK Parti var" dedi.
Spil Dağı Milli Parkı'nda düzenlenen 16. Hafızlar ve Mevlithanlar Kültür ve Sanat Şöleni'ne katılan TBMM 22. Dönem Başkanı Bülent Arınç, burada bulunan Kır Kahvesi'nde gazetecilerin gündeme ilişkin sorularını cevapladı. Belediye Başkanı Bülent Kar, AK Parti Manisa Milletvekilleri Mehmet Çerçi, İsmail Bilen ve Recai Berber ile parti yöneticilerinin katıldığı toplantıda, dün AK Parti'den resmen istifa eden eski başbakan yardımcılarından Abdullatif Şener ile ilgili bazı değerlendirmelerde bulundu. Şener'in istifasına üzüldüğü ifade eden Arınç, "Sayın Şener'le birlikte yıllardan beridir siyaset yapıyoruz.
Abdullatif Şener'in dün AK Parti'den ve Merkez Karar Yürütme Kurulu üyeliğinden istifa etmesine üzüldüğümü ifade etmeliyim. Sayın Şener çok değerli bir insandır, bakanlık yapmıştır, parlamentoda görevler üstlenmiştir. Bilgi birikim sahibi bir insandır. Biz onun AK Parti'de dostlarıyla arkadaşlarıyla kucaklaşarak yola devam etmesini istediğimizi daha önceden ifade etmiştik. Ama siyaset öyle bir şey ki eğer
yeni bir parti yeni bir oluşum için karar vermişse o zaman AK Parti'de kalamayacağını ifade etmiştik. Çünkü doğru olan, ahlaki olan da budur. O da kibar bir şekilde partimizin Merkez Karar Yönetim Kuruluna gelerek istifasını sunmuş ve arkadaşlarıyla vedalaşmıştır.
Zaten çıktıktan sonra da kimseye kırgın olmadığını söylenmiştir. Ben bu olaya 2 sebeple üzülüyorum. Bir dostu bir arkadaşı bir kardeşi olarak, yıllarca birlikte siyaset yaptığımız, AK Parti'yi birlikte kurduğumuz bu insanın ayrılmasına iki sebeple üzüldüm. Birincisi AK Parti Abdullatif Şener'in istifasıyla birlikte bir kayba uğramıştır. Keşke o bilgi birikimini AK Parti ile paylaşabilseydi, AK Parti bundan kazançlı çıkardı. İkinci üzüntüm kendisi içindir. Çünkü aldığı karar yeni bir parti yeni oluşum içinse bunun sonunu şimdiden girebiliyoruz, bu başarısızlığa mahkum bir girişimdir. Çünkü Türkiye'de AK Parti var, AK Parti'nin gücü var, AK Parti'nin arkasında 20 milyona yakın halkın desteği var ve bu parti iki dönemdir tek başına iktidarda.
Bir siyaset boşluğu yok, bir lider boşluğu yok. Türkiye'de AK Parti alnı açık başı dik yoluna devam ediyor. AK Parti varken kurulacak hiç bir partinin, meydana getirilecek hiç bir siyasi oluşumun başarılı olma şansı yok. Yani biz AK Parti olarak böyle bir parti kurulmasına Türkiye'nin ihtiyacı olmadığını düşünüyoruz.
AK Parti hakkında açılan kapatma davasının reddedileceğine, AK Parti'nin yoluna devam edeceğine inanıyorum. Bunun dışındaki bütün formülleri bugünden ne konuşmak ne de aklımıza getirmek istiyoruz. Şimdi Abdullatif Şener AK Parti'den istifa etti, eğer onunla birlikte hareket etmeyi düşünenler varsa, ki sanmıyorum, AK Parti bir bütündür. Bugüne kadar bu bütünlüğünü muhafaza etti. Ayrılan kim olursa olsun ona arkadaşlık edecek bir AK Partilinin olmayacağını düşünüyorum" dedi.
"BURAYA YAZIYORUM, TUNCELİ'DE KAZANACAĞIZ"
Yaklaşan yerel seçimlerle ilgili de açıklamalarda bulunan Bülent Arınç şunları söyledi: "AK parti iddialı bir parti. 2007 yılında yapılan genel seçimlere kazandığımız başarıyı yerel seçimlerde katlayarak devam ettireceğiz. Bu başarının önüne hiç kimsenin geçme imkanı yok. Şuanda da partimiz yapılan anketlere göre yüzde 50'lilaere yakın oy oranlarına sahiptir. CHP, MHP oy kaybına uğratmıştır. Türkiye'de meydana gelen her olay AK Parti'nin oy oranını artırmıştır. Önümüzdeki yerel seçimlerde kazandığımız yerleri yeniden kazanacağız.
Kazanamadığımız yerlerde ise ki bunların içinde İzmir de var, kazanmak için elimizden gelen gayreti sarf edeceğiz. Tunceli'de 2009'da belediye başkanlığını AK Parti alırsa, burada söylüyorum ve yazıyorum, herkes bilsin ki Tunceli Belediye Başkanlığını dahi AK Parti kazanacaktır. Hiç endişeniz olmasın. Türkiye AK Parti'nin yerel seçimlerdeki gücüne muhtaç. Bu ihtiyacı biz gidereceğiz. İddiası olan parti derki; 'Ben İzmir'i kazanacağım. Kaleyi fethetmiyoruz. İzmir memleketimizin en güzel illerinden birisi. AK Parti olarak isteğimiz odur ki, İzmir Büyükşehir
belediyesini düğer belediyelerde olduğu gibi kazanmak hedefimizidir."
"ERGENEKON BİR ADLİ OPERASYONDUR"
Ergenekon davasıyla ilgili de çarpıcı açıklamalarda bulunan Arınç, "Bu dava Türk Silahlı Kuvvetlerine nasıl sıçrayabilir? Ergenekon bir adli operasyondur. Bu bir adli davadır. Bugüne kadar tutuklanmış veya tutuksuz olarak yargılananlar arasında emekli TSK mensupları da olabilir, yazar da olabilir, gazeteci de olabilir, serbest meslek erbabı da olabilir. Nihayet bu hakimlerin ve savcıların yürüttüğü bir operasyondur.
Bunu TSK'ya mal etmek ve onu yıpratmak kesinlikle doğru değildir. Her kurumun içinde yanlış yapan bir insan olabilir. Önemli olan hiç kimsenin suç işleme imtiyazının olmamasıdır. Türkiye bunu bu devirde görüyor. İşin güzel olan yanı da budur. Hiç kimse ulaşılmaz, hiç kimse dokunulmaz, hiç kimse hesap sorulmaz değildir. Artık Türkiye bir hukuk devletidir. Bu hukuk devletinde suç işlediği konusunda delil bulunursa bu insanlar tutuklanabilir, gözaltına auci üzüntüm kendisi içindir. Çünkü aldılınabilir, tutuksuz yargılanabilir.
Bu Türkiye için olumlu bir gelişmedir. Bizim tüm arzumuz hukuk devletine yakışır bir yargılama süreci olmasıdır. Ve mevcut yasalar çerçevesinde herkese isnat edilen suçların gerçekleşip gerçekleşmediğinin ortaya çıkarılmasıdır. Şuanda herkese masum gözüyle bakarız ki bu evrensel hukukun bir gereğidir. Ama yargının sonunda vereceği karara da herkesin saygı duyması gerekir. Her şey normal mecrasında devam ediyor. TSK kendi içinde bir kuvvet komutanını adi bir suçtan dolayı yargılamıştır, cezaevine göndermiştir. Oda bildiğiniz gibi İlhami Erdil isimli bir Deniz Kuvvetleri Komutanıdır.
Bir çok albayın, yarbayın, astsubayın yargılandığını biliyoruz. Bu doğru onladır. Valiler de yargılanabilir, askerler de önemli olan suç işlememektir. Bu sürece bu gözle bakmak gerekir. Ancak sadece Ergenekon'u konuşuyoruz. Son 5 yıl içinde çok önemli operasyonlar yapıldı, çeteler çökertildi. Türkiye artık bir olay olduktan sonra dosyanın kapatıldığı, faili meçhul Kalamış davaların olduğu ülke olmaktan kurtulmuştur. İşte en son ABD Başkonsolosluğu'na yapılan saldırı bunun bir örneğidir. Hiçbir olay faili meçhul kalmamıştır. Son altı yılda yapılan Sauna'dan Paraşüt operasyonuna kadar."
Spil Dağı Milli Parkı'nda düzenlenen 16. Hafızlar ve Mevlithanlar Kültür ve Sanat Şöleni'ne katılan TBMM 22. Dönem Başkanı Bülent Arınç, burada bulunan Kır Kahvesi'nde gazetecilerin gündeme ilişkin sorularını cevapladı. Belediye Başkanı Bülent Kar, AK Parti Manisa Milletvekilleri Mehmet Çerçi, İsmail Bilen ve Recai Berber ile parti yöneticilerinin katıldığı toplantıda, dün AK Parti'den resmen istifa eden eski başbakan yardımcılarından Abdullatif Şener ile ilgili bazı değerlendirmelerde bulundu. Şener'in istifasına üzüldüğü ifade eden Arınç, "Sayın Şener'le birlikte yıllardan beridir siyaset yapıyoruz.
Abdullatif Şener'in dün AK Parti'den ve Merkez Karar Yürütme Kurulu üyeliğinden istifa etmesine üzüldüğümü ifade etmeliyim. Sayın Şener çok değerli bir insandır, bakanlık yapmıştır, parlamentoda görevler üstlenmiştir. Bilgi birikim sahibi bir insandır. Biz onun AK Parti'de dostlarıyla arkadaşlarıyla kucaklaşarak yola devam etmesini istediğimizi daha önceden ifade etmiştik. Ama siyaset öyle bir şey ki eğer
yeni bir parti yeni bir oluşum için karar vermişse o zaman AK Parti'de kalamayacağını ifade etmiştik. Çünkü doğru olan, ahlaki olan da budur. O da kibar bir şekilde partimizin Merkez Karar Yönetim Kuruluna gelerek istifasını sunmuş ve arkadaşlarıyla vedalaşmıştır.
Zaten çıktıktan sonra da kimseye kırgın olmadığını söylenmiştir. Ben bu olaya 2 sebeple üzülüyorum. Bir dostu bir arkadaşı bir kardeşi olarak, yıllarca birlikte siyaset yaptığımız, AK Parti'yi birlikte kurduğumuz bu insanın ayrılmasına iki sebeple üzüldüm. Birincisi AK Parti Abdullatif Şener'in istifasıyla birlikte bir kayba uğramıştır. Keşke o bilgi birikimini AK Parti ile paylaşabilseydi, AK Parti bundan kazançlı çıkardı. İkinci üzüntüm kendisi içindir. Çünkü aldığı karar yeni bir parti yeni oluşum içinse bunun sonunu şimdiden girebiliyoruz, bu başarısızlığa mahkum bir girişimdir. Çünkü Türkiye'de AK Parti var, AK Parti'nin gücü var, AK Parti'nin arkasında 20 milyona yakın halkın desteği var ve bu parti iki dönemdir tek başına iktidarda.
Bir siyaset boşluğu yok, bir lider boşluğu yok. Türkiye'de AK Parti alnı açık başı dik yoluna devam ediyor. AK Parti varken kurulacak hiç bir partinin, meydana getirilecek hiç bir siyasi oluşumun başarılı olma şansı yok. Yani biz AK Parti olarak böyle bir parti kurulmasına Türkiye'nin ihtiyacı olmadığını düşünüyoruz.
AK Parti hakkında açılan kapatma davasının reddedileceğine, AK Parti'nin yoluna devam edeceğine inanıyorum. Bunun dışındaki bütün formülleri bugünden ne konuşmak ne de aklımıza getirmek istiyoruz. Şimdi Abdullatif Şener AK Parti'den istifa etti, eğer onunla birlikte hareket etmeyi düşünenler varsa, ki sanmıyorum, AK Parti bir bütündür. Bugüne kadar bu bütünlüğünü muhafaza etti. Ayrılan kim olursa olsun ona arkadaşlık edecek bir AK Partilinin olmayacağını düşünüyorum" dedi.
"BURAYA YAZIYORUM, TUNCELİ'DE KAZANACAĞIZ"
Yaklaşan yerel seçimlerle ilgili de açıklamalarda bulunan Bülent Arınç şunları söyledi: "AK parti iddialı bir parti. 2007 yılında yapılan genel seçimlere kazandığımız başarıyı yerel seçimlerde katlayarak devam ettireceğiz. Bu başarının önüne hiç kimsenin geçme imkanı yok. Şuanda da partimiz yapılan anketlere göre yüzde 50'lilaere yakın oy oranlarına sahiptir. CHP, MHP oy kaybına uğratmıştır. Türkiye'de meydana gelen her olay AK Parti'nin oy oranını artırmıştır. Önümüzdeki yerel seçimlerde kazandığımız yerleri yeniden kazanacağız.
Kazanamadığımız yerlerde ise ki bunların içinde İzmir de var, kazanmak için elimizden gelen gayreti sarf edeceğiz. Tunceli'de 2009'da belediye başkanlığını AK Parti alırsa, burada söylüyorum ve yazıyorum, herkes bilsin ki Tunceli Belediye Başkanlığını dahi AK Parti kazanacaktır. Hiç endişeniz olmasın. Türkiye AK Parti'nin yerel seçimlerdeki gücüne muhtaç. Bu ihtiyacı biz gidereceğiz. İddiası olan parti derki; 'Ben İzmir'i kazanacağım. Kaleyi fethetmiyoruz. İzmir memleketimizin en güzel illerinden birisi. AK Parti olarak isteğimiz odur ki, İzmir Büyükşehir
belediyesini düğer belediyelerde olduğu gibi kazanmak hedefimizidir."
"ERGENEKON BİR ADLİ OPERASYONDUR"
Ergenekon davasıyla ilgili de çarpıcı açıklamalarda bulunan Arınç, "Bu dava Türk Silahlı Kuvvetlerine nasıl sıçrayabilir? Ergenekon bir adli operasyondur. Bu bir adli davadır. Bugüne kadar tutuklanmış veya tutuksuz olarak yargılananlar arasında emekli TSK mensupları da olabilir, yazar da olabilir, gazeteci de olabilir, serbest meslek erbabı da olabilir. Nihayet bu hakimlerin ve savcıların yürüttüğü bir operasyondur.
Bunu TSK'ya mal etmek ve onu yıpratmak kesinlikle doğru değildir. Her kurumun içinde yanlış yapan bir insan olabilir. Önemli olan hiç kimsenin suç işleme imtiyazının olmamasıdır. Türkiye bunu bu devirde görüyor. İşin güzel olan yanı da budur. Hiç kimse ulaşılmaz, hiç kimse dokunulmaz, hiç kimse hesap sorulmaz değildir. Artık Türkiye bir hukuk devletidir. Bu hukuk devletinde suç işlediği konusunda delil bulunursa bu insanlar tutuklanabilir, gözaltına auci üzüntüm kendisi içindir. Çünkü aldılınabilir, tutuksuz yargılanabilir.
Bu Türkiye için olumlu bir gelişmedir. Bizim tüm arzumuz hukuk devletine yakışır bir yargılama süreci olmasıdır. Ve mevcut yasalar çerçevesinde herkese isnat edilen suçların gerçekleşip gerçekleşmediğinin ortaya çıkarılmasıdır. Şuanda herkese masum gözüyle bakarız ki bu evrensel hukukun bir gereğidir. Ama yargının sonunda vereceği karara da herkesin saygı duyması gerekir. Her şey normal mecrasında devam ediyor. TSK kendi içinde bir kuvvet komutanını adi bir suçtan dolayı yargılamıştır, cezaevine göndermiştir. Oda bildiğiniz gibi İlhami Erdil isimli bir Deniz Kuvvetleri Komutanıdır.
Bir çok albayın, yarbayın, astsubayın yargılandığını biliyoruz. Bu doğru onladır. Valiler de yargılanabilir, askerler de önemli olan suç işlememektir. Bu sürece bu gözle bakmak gerekir. Ancak sadece Ergenekon'u konuşuyoruz. Son 5 yıl içinde çok önemli operasyonlar yapıldı, çeteler çökertildi. Türkiye artık bir olay olduktan sonra dosyanın kapatıldığı, faili meçhul Kalamış davaların olduğu ülke olmaktan kurtulmuştur. İşte en son ABD Başkonsolosluğu'na yapılan saldırı bunun bir örneğidir. Hiçbir olay faili meçhul kalmamıştır. Son altı yılda yapılan Sauna'dan Paraşüt operasyonuna kadar."
Haberlerde yapılan yorumlarda Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan yorumlar onaylanmamaktadır.