Trabzonlu gazeteciler sordu Koray Aydın yanıtladı

Trabzonspor maçı öncesinde Trabzon basınıyla Ankara'da buluşan Koray Aydın, Trabzonspor ve referandumla ilgili kendisine yöneltilen soruları cevapladı.

Trabzonlu gazeteciler sordu Koray Aydın yanıtladı

Haber61 / Haber Servisi

Haber: Emrah Paça


Trabzonspor'un Ankara'da oynayacağı Osmanlıspor maçı için Trabzonlu gazeteciler Ankara'ya adeta çıkarma yaptı. Maç öncesinde çeşitli ziyaretlerde bulunan gazeteciler Ankara'da MHP Trabzon eski Milletvekili ve MHP Genel Başkan Adayı Koray Aydın'la bir araya geldi.


Trabzonlu gazetecilerin sorunlarını yanıtlayan Koray Aydın, Trabzonspor'un geleceğinden referanduma varan çeşitli konularda önemli açıklamalarda bulundu.

Trabzonspor'un durumunu değerlendiren değerlendiren Koray Aydın, "İlk devre biterken Trabzonspor’un geleceğiyle ilgili olarak endişeliydim. Bununla ilgili endişelerimi yönetici arkadaşlarıma aktardım. Koyu bir Trabzonspor taraftarı olduğumu herkes bilir. Bağırıp çağırmam. Önerilerimi olması gerekenleri o mevkide olan kişilere aktarırım. Devre arası yapılan transferlerle Trabzonspor önemli eksikliklerini giderdi. Bence böyle 2 ya da 3 noktaya daha transfer yaparsak önümüzdeki yıl iyi bir iskelet oluşturulabilir. Ama bir iskelet oluşması bir takım için yetmiyor, istikrar da gerek. Taraftarların çok dikkatli davranması gerekiyor. Her sıkıştıkları zaman istifa dememeliler. Doğru bir şey değil, bunların arkasında tekrar kaos geliyor. Trabzonsporlular sabırlı olursa önümüzdeki yıldan itibaren ağırlığını lige koymaya başlar. Ben hemen şampiyonlukta beklemiyorum ama bu takım geçen sene kurulabilmiş olsaydı geçen senenin ligi çok kötüydü ve şampiyon olmak işten bile değildi. Takımlar çok güçlendiler. Türkiye’de futbol endüstrisi makas büyütüyor. Artık ligde oynayan bütün takımların tesisleri var, altyapıları var, bizde olan her şey onlarda da var.  Bazen onları izlediğimizde bu oyuncuyu nerden bulup almışlar diyebileceğimiz en az 5-6 tane o takımlarda oynayan iyi oyuncu söyleyebilirim. Ben Trabzonspor takımlarının da transfer yaparken iç pazarda da kendini gösterenlerin özellikle mukavelesi bitenleri takip ederek bunlar üzerinden transfer yapmasının doğru olacağını söylüyorum. 
 
TRABZONSPOR'UN GELECEĞİNİ KALİTELİ YÖNETİCİLER TAYİN EDECEK

Trabzonspor’un bu borçlarla işi kolay değil. Marifetli yöneticilere ihtiyaç var. Yönetici kalitesini yükseltti mi takım başarılı olur. Bunu en güzel örneği Beşiktaş. Başarılı bir başkan buldular, adam ilk sene transfer yaptı, ikinci sene eksikliklerini nokta transferlerle kapattı. Üçüncü sene yine nokta transferler yaptılar. Futbolcu alırken, satarken en uygun şartlar almak satmak prensibini çok iyi uyguladılar. Beşiktaş şu an Türkiye liginde liderse kurulan akıcı sistematiği bu liderlikle eline geçirdi. Sabrettiler, başardılar. Trabzonspor da bu yolda olmalı. Altını çizerek söylüyorum; Trabzonspor’un yönetici ve yönetici kalitesini geleceğini tayin edecek. Yakında bir kongre yok ama bundan sonra buna çok dikkat etmeli asla bir maceraya gidilmemeli. Trabzonspor bugün ulaşılan borç rakamları halledilemediği takdirde ayağa bir prangadır. Hareket alanını daraltır. Borcu sistematik biçimde düşürecek atılacak akılcı adımlarla bitirecek bir yapıya ihtiyaç var. İnşallah Trabzonspor’un geleceğini hep beraber görürüz.

YÜZDE YÜZ YERELLEŞME ROTADAN ÇIKARIR

Trabzonspor’un geleceğiyle ilgili Ankara’da yaşayan bir taraftar olarak söyleyeyim, olaya sadece Trabzon merkezinden bakmak yanlışına düşülmemeli. Bu büyük bir hata olur. Trabzonspor’un Trabzon’da olduğu kadar İstanbul’da da seyircisi var. Ekonomik olarak da iyi organize edilebildiği taktirde Trabzonspor’u besleyebilecek altyapı diğer şehirlerde de var. Trabzonspor bu potansiyelini bütün olarak kullanmalı. Yüzde yüz yerelleşme Trabzonspor’u büyüklük rotasından çıkarır. Bu hataya düşülmemeli. Trabzonspor ancak bütün Türkiye’nin kulübü olarak ancak İstanbul’un büyükleriyle mücadele edebilir. Trabzonspor’un kendi dışındaki diğer takımlardan farkı Türkiye’nin her yerinde taraftarı olmasıdır.
 
TRABZONSPOR YÜKSELİRSE İSİM SPONSORU BULUR

Geriye dönüp konuşmanın anlamı yok. Artık yeni bir stadımız var ve ona bakmalıyız. Ama illa sorarsanız; Akyazı’ya değil mevcut yerinde de yapılabilirdi. Bunun çeşitli yolları vardı ama artık buraya yapıldı. Trabzonspor mevcut stadında keyfini sürsün. Türkiye’de yapımı en uzun süren stad bizde oldu. Yılan hikâyesine döndü. Kolay elde edilebilecek şeyler zorlaştı bunu çözebilecek irade gecikti. Biz bunu 3 sene önce yapabilseydik ekonomik olarak getirisi olacaktı. Belki de şu andaki borçlarımızın bir kısmı olmayacaktı. Trabzonspor ilk yarıdaki kötü performansı nedeniyle büyük düşüş yaşadı ve o süreçte sponsor isim bulmak çok mümkün değildi. Çıkıştaki Trabzonspor iyi bir sponsor bulup oradan iyi bir yere de gelebilir." 

MHP'DE YÜZDE 90 HAYIR DİYECEK

16 Nisan'da yapılacak referandum sürecini değerlendiren Koray Aydın MHP tabanının duracağı noktayı şöyle anlattı: "Referandumda MHP içerisinde hayır oyu vereceklerin yüzde 85-90’a gideceğini düşünüyorum. MHP içerisinde evet oyu verecek olan yüzde 10’luk bir kitle olur. Bu bizim çalışmamıza bağlı. MHP'de şu an tren hayır oyu vermeye yönelik. Baskın taraf hayır olduğu için evet diyen kitlede gevşek bir yapı var, hayır diyenler ise daha kararlı. Bun ayrışmanın partimiz içerisinde yaşanıyor olması çok üzücü bir şey ama bu referandum. Herkes bireysel karar verecek. Her partide fire var. Diğer partilerin firelerini de aşağı yukarı biliyorum. MHP’de olan fire aslında bütün partilerde var. Hepsi bir yana AKP’de fire var. Bunu kendileri de biliyor. Mecliste olan partiler düzeyinde söylüyorum aslında hepsinde var. Aslında bu da normal bir şey. Neticede referandum. Ülkenin Cumhurbaşkanı, Başbakanı değişmiyor. Sadece bir sistem değişikliği söz konusu. Bunu onaylayan da olur onaylamayan da olur. Oy verenler de partinin askeri değil. Bu konuda herkes kendi iradesini ortaya koyacaktır. Bence bu referandum çok renkli geçecektir." 

MHP BAŞKANLIK DİVANININ YARISI HAYIR DİYECEK

MHP yöneticilerinden şu an başkanlık divanını yarısının hayır diyeceğini ben biliyorum. Ama onların görevleri olduğu için çıkıp bir şey diyemezler. Hepsiyle görüşüyoruz ama genel başkan istiyor diye sesini çıkarmayan bir kitle var. Biz zaten onlara gel demeyiz, etik değil. Önce istifa eder ondan sonra destek verirler. Biz zaten o çalışmayı onlar olsa da olmasa da yaparız.


TÜRKİYE'Yİ SONU BELLİ OLMAYAN BİR SİSTEME TERK EDEMEYİZ

Şu anda ülkeyi yönetenler ülkenin beka problemi olduğunu söylüyorlar. Beka sorunu varsa bu ülke nasıl bu noktaya geldi sorusunu sormak lazım. Ülke tehlike altındaysa bu noktaya kim getirdi? Herhalde ben getirmedim, siz de getirmediğinize göre birileri bu noktaya getirdi. Dünyanın gittiği bir yön var. Dünya ülkeleri demokrasi kavramı üzerinden kendilerine bir gelecek dizayn etmişler. İnsan haklarına dayalı bir bakış açısı var. Türkiye bu yönde yapılanmışken, parlamenter sistemimin kurumsallaşması için 90 seneden fazla mücadele edilip bu noktaya gelinmişken, Türkiye Avrupa Birliği üyesi olabilmek için 10 seneden fazla mücadele edilmişken bütün bunlardan vazgeçip Türkiye’yi ne olacağı belli olmayan bir sisteme terk etmenin mantıklı olmadığını düşünüyorum. Yasama, yürütme ve yargı gücü birilerini iş yaparken başka birilerinin onu denetlemesi için vardır. Hatası varsa ülkeyi soyup soğana çeviriyorsa ortaya çıkaracak, kamuoyunun bunu bilmesini sağlayacak bir kuvvetler ayrılığı prensibi var. Bunun bir de adalet ayağı var, o olmazsa zaten olmaz. Adalet ayağı yeni kurulan sistemde yok ediliyor. Anayasa mahkemesi üyelerinin tümünü seçilen cumhurbaşkanı atayacak. Cumhurbaşkanınnı tamamının atadığı kurumlar Yargıtay ve Sayıştay atamalarını yapacak. Bana göre Türkiye'nin Osmanlı'dan gelen en köklü müessesesi Sayıştay'dır. Onun bile neredeyse bütün yetkileri elinden alındı. Bir de Varlık Fonu kurdular ve Türkiye'nin zenginliklerinin yüzde 90'ını oraya topladılar. Onu da Sayıştay denetiminin dışına çıkardılar. Neredeyse tamamen denetimsiz bir yapı oluşturdular. Ben sade vatandaş Koray Aydın'ım ve şöyle düşünüyorum. Ben daha önceden yargılandığımda şu sistem kurulsaydı da yargılansaydım ne olurdu? Kellemi kılıçla alırlardı. Yetmez, kolumu bacağımı da keserlerdi. Bu ülkede muhalefete mensupsan haklı olduğun konuda haksız çıkma ihtimalin yüzde 95. Yüzde 5 ihtimal de belki insaflı davranırlar diye bırakıyorum." 



 

HABERE YORUM KAT
Haberlerde yapılan yorumlarda Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan yorumlar onaylanmamaktadır.
Önceki ve Sonraki Haberler