Yeni havalimanının açılışı ertelendi mi?
Cumhurbaşkanı Erdoğan merak edilen sorunun yanıtı verdi ve herhangi bir erteleme olmadığını söyledi.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, New York'a hareketinden önce Atatürk Havalimanı'nda basın toplantısı düzenledi.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın konuşmasının satır başları şöyle;
Birleşmiş Milletler 73. Genel Kurulu'na katılmak üzere biraz sonra buradan New York'a hareket ediyoruz. Bu yıl Genel Kurul görüşmeleri, "Birleşmiş Milletler'i Tüm İnsanlarla İlgili Kılmak: Barışçıl, Eşitlikçi ve Sürdürülebilir Toplumlar İçin Küresel Liderlik ve Ortak Sorumluluklar" temasıyla yapılıyor. Birleşmiş Milletler Genel Kurulu görüşmeleri öncesinde 24 Eylül Pazartesi günü Birleşmiş Milletler üyesi Ülke liderlerinin iştiraki ile küresel mülteci mutabakatı yüksek düzeyli etkinliğine katılacağım.
New York'taki yoğun programımıza büyük önem verdiğimiz bu etkinlikle başlayacağız.
Genel Kurul görüşmelerinin ilk gününde 25 Eylül Salı günü Birleşmiş milletler Genel Kurulu'na hitap edeceğim. Konuşmamda insani krizlere dikkat çekerek, vicdanları derinden yaralayan bu sorunlara çözüm bulunması için çağrıda bulunacağım.
"Suriye konusunda kimse bizim kadar bedel ödemedi"
Bu noktada özellikle Suriye'deki gelişmelere dikkat çekeceğiz. Suriye krizinin üzerinden 7 yılı aşkın bir süre geçti ancak hiçbir ülke Türkiye kadar büyük bir sorumluluk almadı, elini taşın altına koymadı, bizim kadar da bedel ödemedi.
Suriyeli kardeşlerimizin sorunlarını gündeme getirmek, bu zulmün sona erdirilmesi için gayret sarfetmek bizim insani sorumluluğumuzdur. Şuan Suriye'nin geleceği için en büyük sorun Fırat'ın doğusunda kimi müttefiklerimizin himayesinde büyüyen terör bataklığıdır.
Bir taraftan da malum İran'daki son meydana gelen terör eylemi. Saldırının içeriğinden neler var neler yok bilemiyoruz fakat dün akşam itibarıyla 29 kişinin öldüğü, yaralıların sayısının ise çok fazla olduğu bunun da 25'i asker böyle bir durumla bölgedeki hassasiyetler daha da artıyor.
"İran halkının başı sağolsun"
Bir taraftan Suriye krizinin siyasi çözümü yolunda adımlar atılırken, bu bataklığın kurutulması için de gerekenler yapılmalı ve yine bu arada İran yönetimine geçmiş olsun derken tüm İran halkının da başı sağolsun diyorum.
Türkiye olarak bölgedeki tüm bu gelişmelerde gerek Tahran Zirvesi, gerek arkadan Soçi Zirvesi bunlar hassasiyetimizi aynen artırmamızı gerektiriyor. New York'ta Birleşmiş Milletler Genel Sekreteri'nin yanı sıra çok sayıda devlet ve hükümet başkanı ile ikili görüşmeler gerçekleştireceğiz.
Ekonomik alanlardaki temaslarımız kapsamında Amerika Birleşik Devleti mensubu yatırımcılarla bir araya geleceğiz. Türkiye'deki Amerikalı yatırımcılarla bildiğiniz gibi görüşmeleri yaptık. Çok etraflıca bunları ele aldık. Şimdi de Amerika'da bunun bir başka katılımını yönetim kurulu başkanları ile CEO'ları ile gerçekleştireceğiz.
Medya kuruluşlarının temsilcileri ile kanaat önderleri ve Amerika'daki Türk ve Müslüman toplum temsilcileri ile istişarelerimiz olacak.
"ABD sonrası 27-29 Eylül'de Almanya'ya gideceğim"
New York'taki temaslarımızı müteakip ise Almanya Cumhurbaşkanı sayın Frank-Walter Steinmeier'in davetine icabetle 27-29 Eylül tarihleri arasında Almanya'yı ziyaret edeceğiz. Sayın Steinmeier'in önerisi ile ziyaretim devlet ziyareti niteliğinde olacaktır. Kendilerine öncelikle bu davetten ötürü bir kez de sizlerin huzurunda teşekkürlerimi ifade etmek istiyorum.
Bu aynı zamanda Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi akabinde yurt dışına yapacağımız ilk devlet ziyaretini teşkil edecektir. Almanya'da sayın Steinmeier'in yanı sıra Şansölye sayın Angela Merkel ile de bir araya geleceğiz. Ayrıca Türkiye'de yatırımları bulunan büyük Alman firmalarının üst düzey yöneticilerini de kabul edeceğim. Ziyaretimin son günü Köln'e geçerek burada Almanya'nın en büyük ve ihtişamlı camisi olan Köln Merkez Camii'ni ziyaret ederek resmi açılışını yapacak ve burada inşallah vatandaşlarımızla da buluşacağız.
Ziyaretim sırasında öncelikli gündemimiz siyasi ilişkilerimizde son bir kaç yıldır yaşanan dönemin tamamen geride bırakılması olacaktır. Öte yandan ekonomik ilişkilerimizi karşılıklı fayda temelinde daha da ileriye taşıyabilmek adına atabileceğimiz adımlar olacaktır. Bu arada malum Hazine ve Maliye Bakanımız, Ticaret Bakanımız birlikte yapmış oldukları Almanya ziyareti ile de ön görüşmeler başlatılmıştı. Şimdi bunları Enerji Bakanının da katıldığı bu ziyarette tekrar ele alma fırsatımız da olacak.
Avrupa Birliği'nin lider ülkelerden Almanya'nın gerek Avrupa Birliği'ne tam üyeliğimiz, gerek gümrük birliğinin genişletilmesi ve Türk vatandaşlarına vize serbestisi tanınması süreçlerini de yapıcı bir rol üstlenmesini de bekliyoruz.
Bir diğer başlık elbette bölgesel konular ve yakın coğrafyamızda cereyan eden gelişmeler olacaktır. Esasen bu konuda Almanya ile yakın bir diyaloğumuz telefon diplomasisi ile bugüne kadar hep sürmüştür, sürmektedir. Bizler bu istişareleri önümüzdeki dönemde de artırarak devam ettireceğiz. Almanya'nın 2019-2020 dönemi Güvenlik Konseyi geçici üyeliğinin uluslararası meselelerdeki etkin rolünü daha da güçlendirmesine yardımcı olacağına inanıyorum.
Almanya'nın özellikle insani meseleler karşısında gösterdiği duyarlılığı takdirle karşılıyoruz. Görüşmelerimizde değineceğimiz bir diğer husus Avrupa'da artış gösteren ırkçılık, İslam karşıtlığı ve yabancı düşmanlığıdır. Alman toplumu içerisindeki geniş çoğunluğun ırkçılığı reddeden tavrını biliyor ve bunu takdirle karşılıyoruz. Cumhurbaşkanı Steinmeier'in ortak aidiyeti ve farklılıklara saygıyı öne çıkaran yaklaşımını aynı şekilde değerli buluyoruz. Sayın Merkel'in de ırkçı eğilimler ve aşırı sağa karşı kararlı bir duruş ortaya koyduğunu memnuniyetle görüyoruz. Ziyaretim sırasında PKK ve FETÖ gibi terör örgütlerine karşı daha etkin mücadele beklentimizi de Alman muhataplarımla paylaşacağım. Terörizmle mücadelede işbirliğimizi geliştirmeye hazır olduğumuzu vurgulayacağım. Gerek New York gerekse Cumhurbaşkanı sıfatıyla Almanya'ya ilk kez gerçekleştireceğim bu ziyaretin hayırlara vesile olmasını temenni ediyorum.
ABD Başkanı Donald Trump ile görüşme
Amerika tarafından bir talep gelirse değerlendiririz. Şu anda herhangi bir şey söz konusu değil.
"Suç şahıslara karşı işleniyorsa bunun af yetkisi devlette değil"
Konuyla ilgili bazı açıklamaları duyduk. Fakat bu konudaki temel ilkemiz şudur; eğer bir af, devlete karşı işleniyorsa devletin bunu af yetkisi olabilir.
Fakat şahıslara karşı işleniyorsa, bunun af yetkisi devlette değildir. Ancak bunu affedebilecek merci, o şahısların, mazlum, mağdur insanların ta kendisidir. Biz o yetkiyi devlet olarak kendimize alamayız. Düşünün ki bir ailede, bir kişinin eşi, kardeşi öldürülmüş, devlet olarak biz bunu affedebilir miyiz? O yetki ancak o ailenin kendine aittir. Bunun dışında parasal suçlar, hırsızlık, şu, bu... Aynı şekilde edebilir miyiz?
Bu afla ilgili talebin içeriği A'dan, Z'ye ancak Meclise gönderildiğine göre bunların üzerinde arkadaşlarımız da gerekli çalışmaları yaparlar. Bakılır, atılabilecek adım varsa, üzerinde durulur. Ama şu anda televizyonlarda konuşulanlara bakıldığı zaman, tabii bunlar genelde kişileri de ilgilendiren bir konu... 164 bin veya 162 bin kişi... Bunların devletle alakası noktasında arkadaşlarıma sordum. 'Devlete karşı işlenmiş bu tür veya bu sayıda bir suç söz konusu değil' dediler. Gelsin, görürüz, bakarız, üzerinde çalışırız. Ona göre de atılabilecek adımlar varsa, buna göre atarız veya nereye kadar, ne kadarı ayrı bir konu. Bunlar üzerinde çalışırız.
"Anlaşmanın sağlanmış olması bizi de bölgeyi de rahatlatmış oldu"
İdlib'de bir tarih verilmesi söz konusu oldu. Bu ağır silahların cinsleri, bütün bunlar, bu arkadaşlarımızın yaptığı detay çalışmalarda gizli. Bunları gerek dış işleri bakanlarımız gerek savunma bakanlarımız gerekse MİT Başkanlığımız, kendi elemanlarıyla takibini yapıyorlar. En kısa zamanda inşallah en isabetli, en hayırlı ne olacaksa, bölgenin barışı için bu adımı atacağız.
Mutluyuz çünkü, 3,5 milyon insanın yaşadığı İdlib'te siviller her an burayı nasıl terk edecekler? Terk ettikleri zaman gidecekleri yer neresi? Orada gidebilecekleri tek yer görünüyor, yine Türkiye. Biz zaten 3,5 milyon insana ev sahipliği yapıyoruz, misafirperverliğimiz malum. Şimdi yine böyle büyük bir mülteci akınını Türkiye'nin üstlenmesi kolay değildi. Onun için böyle bir barışın sağlanmış olması, anlaşmanın sağlanmış olması bizi de bölgeyi de rahatlatmış oldu. Temenni ederim ki bu süreci başarılı bir şekilde sürdürürüz.
"Aynı hassasiyeti tabii ki koruruz"
Şu anda seçimlere uzun zaman bir zaman var. Bu zaman dilimi içinde liderler olarak görüşmeye her zaman açığız. MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli'nin ifade ettiği gibi MHP'den görevlendirilecek bir kişiye karşı, AK Parti Yerel Yönetimlerden Sorumlu Genel Başkan Yardımcısını hatta Genel Başkan Vekilini görevlendirdim. Eğer bir değil, iki kişi olacak olursa bu görevlendirilen kişiler, Genel Başkan Vekilim ve Yerel Yönetimlerden Sorumlu Genel Başkan Yardımcım bu işe hazır. Onlar görüşmeleri kendi aralarında başlatacaklar. Burada da yine muhteva nedir, içerik nedir bilinmesi lazım. AK Parti olarak bütün hedefimiz, tüm belediyelerde seçime girmek üzere hazırlığımızı sürdürmektir. Ona göre hazır olmaktır. Şu anda Cumhur İttifakı noktasındaki hassasiyetimiz ne ise bundan sonraki süreçte de aynı hassasiyeti tabii ki koruruz. Böyle bir dayanışma içinde olmayı arzu ederiz. Bunun devamının da ülkenin geleceği açısından faydalı olduğuna inanırız." diye konuştu.
"Yeni havalimanı 29 Ekim'de açılacak"
Tarihte değişiklik yok. Dün zaten oradaydım. Tekraren arkadaşlarımıza sordum. 29 Ekim'de inşallah açılışını yapacağız. Ama nedir? Peyderpey oraya iniş kalkışlarda şeyler olabilir. Diyelim iç hatlarda kaç uçak, dış hatlarda kaç uçak... Bunların planlaması THY'nin İGA ile yapacağı görüşmeler çerçevesinde olacaktır. Çünkü bir anda Atatürk Havalimanı devreden çıkmayacak. Bir geçiş süreci var onun. Onun için 3. Havalimanı'nın bu geçiş süreci içinde, burayla müşterek olarak bu süreci işletecekler. Onun için 29 Ekim oranın açılış tarihidir. Test çalışmalarını TEKNOFEST'te yaptık. Daha önce biz bizzat oraya indik. Terminal binası her şeyiyle hazır durumda. Pist gayet güzel. Hatta beraber indiğimiz pilot arkadaşlara sorduğumda onlar da pistin çok kaliteli olduğundan bahsetti. Ama bu pistlerin sayısı ne olacak? Onlar da artacak, onun çalışmaları da devam ediyor.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, ABD'ye gitti
Cumhurbaşkanı Erdoğan ve beraberindeki heyeti taşıyan özel uçak "CAN", saat 11.30'da Atatürk Havalimanı Devlet Konukevi'nden hareket etti.
Erdoğan'ı, Cumhurbaşkanı Yardımcısı Fuat Oktay, Gençlik ve Spor Bakanı Mehmet Muharrem Kasapoğlu, İstanbul Valisi Vasip Şahin, Büyükşehir Belediye Başkanı Mevlüt Uysal ve bazı ilgililer uğurladı.
Cumhurbaşkanı Erdoğan ile eşi Emine Erdoğan, Hazine ve Maliye Bakanı Berat Albayrak, Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mustafa Varank, Milli Savunma Bakanı Hulusi Akar, Ticaret Bakanı Ruhsar Pekcan, Sağlık Bakanı Fahrettin Koca, Cumhurbaşkanlığı Sözcüsü İbrahim Kalın, Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanı Fahrettin Altun da ABD'ye gitti.