Yusuf, kısa sürede büyük patlama yapabilir. Ayrıca Caner ve Göksu da beklenenin üzerinde bir performansla Akçay'ın yüzünü güldürebilir.

Abdulkadir Özdemir
1461 Trabzonspor’un elde ettiği başarının görünmez kahramanlarından biriydi. Takımın yıldızlaşan isimlerinin perde arkasında kaldı belki ama Abdulkadir bu takımın olmazsa olmazlarından biriydi. Akçay’ın, “Herkes birbirinin arkasını kollayacak” felsefesinde, o herkesin arkasını topladı. Savunmayla hücum arasında köprü oldu. Her maç sahanın en çok koşan isimleri arasında yer aldı. 31 maç oynadı, istikrarıyla da göze çarptı. Korkusuzca müdahaleleri ve sürekli oyunun içinde yer alması ona Trabzonspor kapısını da açtı. Bundan sonrası onun elinde. Eksiği, gol atmayı çok fazla düşünmüyor olması. Mevcut özelliklerine skorer bir kimlik katarsa Fırtına’da da çok iş yapar. Ancak şu aşamada o da iyi bir alternatif konumunda.

Yusuf Erdoğan
Sezonun ilk yarısında fırtınalar estiren Sercan ve Eren’in gölgesinde kaldı. Ancak bu ikilinin Rize’nin yolunu tutmasının ardından takımını hücumda taşıdı, “1461’in artık işi zor” diyenleri yanılttı. Yusuf her hocanın istediği tipte bir oyuncu. Mustafa Akçay ondan sol kanatta, forvette, sağ kanatta yararlandı. Hatta bir ara sol bek bile oynattı! Genç oyuncunun parlamasında en büyük etken de buydu zaten. Mevki seçmedi. Oynadığı her maçın hakkını verdi. ‘Pırpır’ diye tabir edilen kanat oyuncularından fazlası, ayak bileklerini çok iyi kullanmasıydı. Trabzon’a aşık bir futbolcu. Tek hayali Bordo-Mavili formayla başarılı olabilmek. Çok hırslı. Tek eksiği bu hırsı yüzünden topu bazen arkadaşlarına vermeyi unutması. Hatırlatılması gereken bir başka konu da; 30 maçta 8 gol, 9 asist gibi bir istatistik ortaya koymuş olması.

Caner Osmanpaşa
Özellikle ikinci yarıda gösterdiği performansla, Trabzonspor teknik heyetine, “Acaba Abdullah Karmil’in yerine onu mu alsaydık” dedirtti. En büyük handikapı stoper mevkii için fiziğinin yetersiz kalmasıydı. Ancak 1461 Trabzonspor’da bu eksiğini kapattı, bu da onun aranan bir stoper olmasını sağladı. Saha içinde sadece oyunu düşünüyor. Konsantrasyonu üst düzeyde. Her iki ayağını da kullanıyor. Çok iyi kullandığı zamanlamasıyla hava toplarında da sıkıntı yaşamıyor. Çabukluğu da onu diğer stoperlerden bir adım daha öne çıkarıyor. Tek handikapı Süper Lig tecrübesi olmaması...

Fatih Öztürk
Tecrübeli sayılacak bir yaşta olan Fatih Öztürk, daha önce Eyüp ve Gölcük formalarını terletti. 1461 Trabzon’a gelişi ise onun için dönüm noktası oldu. Mustafa Akçay’ın elinde yeniden doğdu. “İyi kaleci az gol yiyendir” mantalitesiyle değerlendirecek olursak Volkan Babacan’dan sonra sezona damga vuran ikinci isimdi. En önemli özelliği sahip olduğu üst düzey özgüveni. Bir kalecide olması gereken güven duygusu onda fazlasıyla mevcut. Planjonları çok kuvvetli. Deyim yerindeyse ona uzaktan gol atmak imkansız. Çabukluğu, ceza alanı içinde de rakip forvetlere geçit vermemesi için önemli bir artı. Trabzonspor’da oynamayı çok istiyor. Rahatlıkla kaleyi teslim alabilecek kapasitede. Stil olarak Tolga’nın hırsına, Onur’un ise reflekslerine sahip.

Göksu Alhas
Kariyeri boyunca Trabzon’un dışına çıkmadı. Ama Bordo-Mavili takımda da kendisini bir türlü ispatlayamadı. Ta ki, Mustafa Akçay’ın sihirli değneği ona da değene kadar... PTT 1. Lig’de bu sezon gösterdiği performansla öne çıkan 3 sağ bekten biriydi. Belki iddialı bir deyim olacak ama Göksu Alhas, Fırtına’nın yollarını ayırdığı Serkan Balcı’yı aratmaz, hatta hatırlatmaz! Kısa boyu bir sağ bek için avantajlı olmasını sağlıyor. Çok hızlı, zayıf gibi görünse de bir o kadar da kuvvetli. Sağ kanadı koridor gibi kullanıyor. Hücumcu özelliğini, ligde ve kupada yaptığı 8 asistle ispatladı. En büyük şansı Akçay’la çalışacak olması.

Kadir Keleş
Yeni yönetimiyle ve teknik heyetiyle başarı hedefleyen Bordo-Mavililer’de sol bek, belki de ona emanet edilmek için risk... Ancak Avrupa, kupa ve lig maratonu düşünülürse kurulması planlanan geniş kadroda olması gereken alternatiflerden biri. Çalışkan kimliğiyle PTT 1. Lig’de hocasının vazgeçilmez isimleri arasında yer aldı. Yusuf gibi bir hücumcunun arkasında oynadı. Dolayısıyla savunmada çoğu zaman yalnız kaldı ama deyim yerindeyse rakiplere orta yaptırmadı. 25 yaşında fakat her geçen gün kendisini geliştiriyor. Banko oynamasa da rotasyonların önemli oyuncularından biri olacaktır.