Ali Kemal Başaran, " Derin Trabzonspor'a teslim olmayız"
Trabzonspor Asbaşkanı Ali Kemal Başaran, çarpıcı açıklamalarda bulundu. Başaran, gelecek yıl şampiyonluğa oynayan bir takım kuracaklarını ve şampiyon olacaklarını belirterek, "Eğer başarılı olamazsak kendiliğimizden gideriz" dedi. Trabzonspor'un Başbakan'
Yayınlanma:
Trabzonspor Asbaşkanı Ali Kemal Başaran, çarpıcı açıklamalarda bulundu. Başaran, gelecek yıl şampiyonluğa oynayan bir takım kuracaklarını ve şampiyon olacaklarını belirterek, "Eğer başarılı olamazsak kendiliğimizden gideriz" dedi. Trabzonspor'un Başbakan'la yakın ilişkiler içerisinde olmasına değinen Başaran, "Geçmişte Mesut Yılmaz devreye girerek kulübün borcunu yapılandırdı. Bunlar normal şeyler. Trabzon'da bir grup var ki sanki Trabzonspor onların, bizim değil. Bunların icazeti olmadan buraya gelmeyeceksin. Öyle düşünüyorlar. Ne yapacağını nasıl yöneteceğini onlara soracaksın. Biz bunda yokuz. Derin Trabzon'a teslim olmayız" ifadelerini kullandı. Trabzonspor Başkanı İbrahim Hacıosmanoğlu'nun sonuna kadar arkasında durduklarını vurgulayan Başaran, "İbrahim Bey ile birlikteliğimizin en önemli noktası düzgün insan olmasıdır. Hilesiz yürüyüşüdür. Bu yürüyüşte başkanı yalnız bırakmayız" diye konuştu.
BAŞBAKAN BİZİ DESTEKLER
Trabzonspor gelecek sezon şampiyonluğa oynayan bir takım kurabilecek, takviye yapabilecek mi?
Şu anda her şey çok güzel ilerliyor. Öncelikle yabancı fazlalığını azaltmaya dönük hamleler yapıyoruz. Yerli transferlerden sonra yabancı transferlerle birlikte iyi bir kadro kuracağız. Ancak sadece iyi bir kadro kurmak yetmez. Bazen çok iyi kadro kurarsınız, başarılı olamazsınız. Zaman zaman Fenerbahçe, Galatasaray, Beşiktaş çok iyi kadro yaptılar ama şampiyon olamadılar. Başarılı olmanın temel şartı, futbolcu, teknik kadro, yönetim kurulu ve taraftarın birleşmesidir. İnşallah bu sezon şampiyon oluruz diye düşünüyorum.
Trabzonspor ekonomik olarak zor durumda. Görünen o ki, siz yeni bir ekonomik yapılanmaya gidiyorsunuz.
Burada iki önemli durum var. Birisi sponsorlar diğeri de Akyazı. Yeni stadyumun isim hakkını satabilirsek, Trabzonspor'un borçlarını minimuma indiririz. Mesela Beşiktaş, isim hakkını 75 milyon dolar gibi bir rakama sattı. Biz de böyle bir şey yapmayı amaçlıyoruz. Özellikle Sayın Başbakanımız'ın bu yönde desteği olacağını düşünüyorum. Burada siyasi yönü konuşmamak gerekiyor. Çünkü Özkan Sümer'in başkanlığı döneminde Trabzonspor'un 4 milyon dolar borcu vardı. Ben o dönem Mesut Yılmaz ile görüşmüş, bu borcu 4 yıla yayarak yapılandırmıştık. Siyaset her zaman bu desteği Trabzonspor'a sağladı. Biz göreve geldiğimizde '3 ay gidemezler' demişlerdi. Bu kulübü 191 milyon borçla devraldık. Ama şükürler olsun bugünlere getirdik, 4'üncü yaptık, UEFA'ya katıldık, borcu da biraz olsun azalttık. Trabzonspor'un yıllık yaklaşık 90 milyon geliri var.
Trabzonspor'da son zamanlarda yaşanan tartışmalar çok sert ilerliyor. Sadri Şener'in mahkemeye verilmesi fitili ateşledi.
Sadri Şener bu kulübe başkanlık yapmış birisidir. Ben şahsi olarak Sadri Bey'e karşı hatalarımız olduğunu düşünüyorum. Bizim görevimiz Trabzonspor'u koruyup-kollayıp her şeyden de esirgemektir. Bu kulübün menfaatlerini korumak asli görevidir. Bizim yaptığımız harekette hedef asla Sadri Şener değildir. Bu kulübe karşı hatalar yapılmışsa ve nereden geliyorsa onları önlemektir. Yani Sadri Şener'in üzerine gitmek gibi bir düşüncemiz yok. Sayın başkanımızın konuşmalarındaki ifade tarzı başkadır ama başkanın da benim gibi düşündüğünü biliyorum. Bizim Trabzonspor'u her şeyden esirgememiz lazım ki bizden sonra gelenler de bizi yargılamasınlar. Biz hata ve yanlış olan şeylerin üzerine gidersek gelen yönetimler de dikkatli davranırlar. Ama görüyorum ki bir kesim bize sürekli tepki gösteriyor. 'Trabzonspor kötü yönetiliyor' diyorlar. Bunlar bizi üzüyor.
Kim bunlar?
Bakınız Trabzon'da bir grup var ki sanki Trabzonspor onların, bizim değil. Ben yüreğimle Trabzonsporluyum. Burası kimsenin menfaatleneceği bir yer değildir. Fedakarlık yapılacak bir yerdir. Yürekli Trabzonsporlu'nun bunu demesi lazım. Bunu yapmayıp kulübü icraya veriyorsun, suistimal ediyorsun. İşte bu bahsettiğim grubun icazeti olmadan buraya gelmeyeceksin. Öyle düşünüyorlar. Ne yapacağını nasıl yöneteceğini onlara soracaksın. Onların istemediği gibi olursa yerden yere çalınırsın. Bu hoş davranış değil. Farz edelim ki ben bu gruba rağmen ters bir şey yaptım. Dışlanırım, yüzüme bakılmaz. Böyle Trabzonsporluluk olur mu?
YERDEN YERE VURMAK ÇOK YANLIŞ
Neden böyle davranıyorlar?
İbrahim Bey'in de bizim de bazı hatalarımız olduğunu söylüyorum. Burada bekleyip İbrahim Bey'in de sonunda nasıl davranacağını görmek lazım. Bir insanı yok etmenin yeri kongredir. 'Yok, İstanbul'dan geldiniz başkan olamazsınız', 'Eğer bizim lobinin içerisinde değilsen oraya gelemezsiniz' gibi. Ben Trabzonsporlu isem benim yürüyüşüme bakılır. Bu yerden yere vurma anlayışlarını anlamıyorum. Geçmişte yönetici deplasmana gidiyor. Arabası kaza yapıyor, Trabzonspor'a bunu fatura etmek istiyor. Trabzonspor'dan şunu isteyelim, biz isteyelim, Trabzonspor'u biz kullanalım, bizim dediğimiz olsun, başkasının dediği olmasın. Bu anlayışı sevmiyorum. Biz bunda yokuz. Derin Trabzon'a teslim olmayız. Maalesef kıyameti koparan da bu kişiler. Çok üzücü.
Şu anda da olağanüstü kongre için imza topluyorlar…
Ben bu imza toplama işini normal karşılıyorum. Yeterli imza bulunur ise kongre yapılır. Adaylar çıkar. Yalnız imza için yollara düşenlere bakıyorum. Trabzonspor taraftarı yandaşı olanlar değil. Sessiz sedasız, mütevazı olanlarda ses yok. Yönetime destekleri var. Eğer başaramazsak zaten gideriz. Burada duracağız diye bir derdimiz yok. Yani burası kimsenin babasının malı değil. Burası manevi sevdalığımız olan bir yerdir. Ben bu bahsettiğim gruptaki bazı arkadaşlarla da konuştum. 'Sabredin' dedim. 'Biraz dayanıklı olun, müsaade edin' dedim. Önemli olan Trabzonspor'u
rahatlatmak.
BAŞKANI BIRAKMAYIZ
Başkanın Faruk Özak'a yönelik ifadeleri de çok tepki çekti…
Bu imza işinin arkasında Faruk Özak yok. Kendisini aradım, konuştum. O böyle bir şey yapmaz. Faruk Bey, bizden daha fazla Trabzonsporlu'dur. Bunu verdiği hizmetlerden dolayı söylüyorum. Daha birkaç ay önce kendisini aradım, 'Kulüp zor durumda, para toplamamız lazım' dedim. Kabul etti. İbrahim Bey'in de o ifadeleri söylememesi gerekiyordu. Faruk Özak'ı yaralayarak yürümek hoş bir tavır değil. O hatayı bir defa yaptık. İnşallah bundan sonra yapmayız.
Yönetimde istifalar da oldu? Bunları nasıl değerlendiriyorsunuz?
O istifalar hiç olmamalıydı. Bizim de başkanımızın da hataları, yanlışları oldu. Arkadaşları tutabilirdik. Olmadı. Bizler, İbrahim Bey'i bırakmayız. Sonuna kadar beraber yürüyeceğiz. Yola çıktığımız arkadaşımız namuslu ve ahlaklı ise diğer meseleler teferruattır. Yalnız bırakmak hoş bir tavır olmaz. Ben şahsen bunu yapıyorum. Bilsem ki Trabzonspor'un parasına tenezzül ediliyor yanlışlar yapılıyor zaten burada bir dakika durmam. Personelimle toplantı yapıyorum. Onlara Trabzonspor'u her şeyden korumalarını, kendi menfaatlerinin üzerinde tutmalarını istiyorum. Çünkü Trabzonspor bize emanet edilmiş bir yer. Emanete hıyanet etmek hiç birimizin haddi değil.
Haberlerde yapılan yorumlarda Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan yorumlar onaylanmamaktadır.