Trabzonspor'un yılmaz savaşçısı Burak Yılmaz, teknik direktör Şenol Güneş'in, kendisini başka yerlerdeki gibi silip bir kenara almadığını her zaman kazanmaya çalıştığını belirterek, "Allah ondan razı olsun" dedi. Burak, gol krallığı gibi bir hedefinin olmadığını ancak atabildiği kadar atmak istediğini belirtti.

Futbol kariyerine hızlı bir giriş yapan Burak Yılmaz, Trabzonspor Dergisi'ne röportaj verdi. ikinci ligde oynadığı dönemde A Milli Takım'a seçildi. Ardından Beşiktaş'a büyük rakamlar ve beklentilerle transfer edildi ancak hiçbir şey planlandığı gibi olmadı. Beşiktaş'ın ardından Manisaspor'a giden ve burada gösterdiği performans ile yeniden İstanbul'un yolunu tutan Burak Yılmaz, Fenerbahçe'de yaşadığı ikinci kötü deneyimin ardından bu kez Eskişehirspor'un yolunu tuttu. "Büyük takım oyuncusu

değil."yakıştırması yapılan golcü oyuncu, beklenen patlamayı Trabzonspor'da gerçekleştirdi.

Trabzonspor Teknik Direktörü Şenol Güneş ile yeniden doğuş hikayesine imza atan Burak Yılmaz maçlarda yılmayan azimli ve kazanmaya odaklı yapısıyla taraftarların gönlünde taht kurdu. "Beşiktaş maçında burnunun kırılması ve Konyaspor maçında beyin kanaması geçirdiğini öğrenmesine rağmen "Haftaya oynayabilecek miyim?" diyecek kadar takımına bağlı.

Bu sezon gösterdiği üstün performans ile yeniden A Milli Takıma seçilen Burak Yılmaz'ın en büyük derdi ise hiç peşini bırakmayan "kendini yere atıyor" suçlaması oldu. Bu yersiz suçlamalara kulaklarını tıkayan Burak Yılmaz'ın hedefi ise gelişim ve değişimini bordo-mavili forma altında sürdürmek ve Trabzonspor'un başarılarında pay sahibi olmak.

Başarılı oyuncu "Kendini yere atıyoru" suçlamalarına ise şu yanıtı veriyor. "Bende bazen ailemle ve arkadaşlarımla konuştuğum zaman bunu söylüyorum. Konyaspor maçında topu elimle kontrol edip golü attıktan sonra en büyük hatam , yaptığım yanlışı bile bile Konyaspor taraftarından hatta tüm futbol camiasından özür dilemememdir. Ama golden sonra hakeme gidip "Hocam golü elle attım" dememi beklemek ne kadar gerçekçi olurdu. Çünkü o zaman 20 yaşındaydım ve büyük bir camiaya yeni gelip ilk golümü atmıştım.

Ama sonrasında bu hatadan dolayı özür dileyebilirdim. İşte bu hatadan sonra insanların bakışı bana çok değişti."şeklinde konuştu.

"TEK DÜŞÜNCEM AYAKTA KALMAK VE FUTBOL OYNAMAK"

İddiaların aksine en çok ayakta kalan isimlerden biri olduğunu belirten başaralı oyuncu, " Eleştirilen her zaman oluyor ama onlara takılıp kalmıyorum. Eskiden yaşanmış , benimde eleştirdiğim birkaç olayı şimdiye taşımak ve bunu hep böyleymiş gibi göstermek haksızlık bence. Bana faul yapılmadan yere düşmüyorum. Tek düşüncem ayakta kalmak ve futbol oynamak. Bunu herkes görüyor. Futbolla alakalı olarak bazı görüşlerimin değiştiği de doğru. Doğru bildiğim bazı şeylerin yanlış olduğunu yavaş yavaş

öğreniyorum.Hem yaşadığım tecrübeler hem de hocalarımın ve arkadaşlarımın öğrenmeme yardımcı oluyor. Bu değişiklikler inşallah bundan sonra olumlu yönde devam edecek."

"ALLAH ŞENOL GÜNEŞ'TEN RAZI OLSUN"

Trabzonspor'a geldikten sonra hayatında çok şeyin değiştiğini belirten golcü oyuncu, şöyle konuştu. " En büyük etken hocam, yardımcıları ve takım arkadaşlarım. Burada mükemmel bir ortam var.

Herkes bir birine yakın yaşlarda. Herkes çok yetenekli oyuncu. Bu da takıma ve bana çok iyi yansıyor. Trabzonspor bir birinden farklı özelliklere olan çok kaliteli oyunculara sahip ve bende performansımı sürekli üst seviyede tutmak zorundayım. Şehri ve insanları çok seviyorum. Sonuçta en önemlisi Şenol Güneş faktörü. Allah ondan razi olsun. Benim Trabzonspor'da kötü olduğum maçlar olmadımı.? Oldu. Ama o benim başka yerlerdeki gibi silip, bir kenara almadı. Bazen kızarak, bazen bağırarak, bazen çok sert

konuşarak ama her zaman arkamda durarak beni kazanmaya çalıştı. Ben çok sert konuştuğu zamanlarda bile onun beni sevdiğini ve kazanmaya çalıştığını his ediyordum."

"Şenol hoca herkesin bildiği gibi bir öğretmen yani bir eğitimci ve öğretici. Bir kere oyuncuyu kazanmaya çalışıyor. Bizi hep biraz daha ileriye getirebilmenin peşinde. Geçen seneden buyana değişti derseniz., biraz daha kanat oyuncusu gibi oynuyordum. Bu sezon ise daha çok Umut'a yakın , tamamlayıcı forvet gibi oynamamı istedi.

Taktik anlamda bu değişiklik söz konusu ve dolaysıyla daha fazla gol atabiliyorum. Hoca oyuncularıyla sürekli konuşan, onlara bir şeyler anlatmayla çalışan birisi değil aslında Ama hareketleriyle , davranışlarıyla verdiği taktiklerle size güven veriyor. Arkanızda olduğunu his ettiriyor."dedi

"GOL KRALLIĞI HEDEFİM YOK"

Spor Toto Süper Lig'de en çok gol atan yerli oyuncu olan Burak Yılmaz, gol krallığı ile ilgili olarak ise şunları belirtti, "

Açıkçası böyle bir hedefim yok. Çünkü direkt santrfor oynayan bir oyuncu değilim. Ama elbette atabildiğim kadar gol atmak ve takımımın başarısına gollerimle de katkıda bulunmak istiyorum."dedi BURNUNUN KIRILMASI

Burak Yılmaz, Beşiktaş maçında burnunun kırılmasına rağmen maçı bırakmamasını ise şöyle anlattı, "

Siwok ile girdiğim ikili mücadelede aldığım darbe sonrası yanıma gelen doktora burnumun kırıldığını söyledim. Ançak maçı bırakamazdım.

Yapılan müdahale sonrası mücadeleye devam ettim. Ağrı ve acı vardı ama Beşiktaş maçı bizim için çok önemliydi. Kırılma maçıydı. Mutlak kazanmamız gerekiyordu. Son dakikalarda Allah bana nasip etti gol atmayı. Aldığımız 3 puan her şeyden çok daha önemliydi.

"AVRUPA OLMAZ İSE FUTBOL YAŞANTIMI TRABZONSPOR'DA TAMAMLAMAK İSTİYORUM"

Trabzon'da inanılmaz bir taraftar atmosferi olduğunu belirten Burak Yılmaz, "Trabzon'da inanılmaz bir atmosfer var. Taraftarlarımız sürekli yanımızda hangi stadyuma gitsek görebiliyoruz. Büyük takımın büyük camianın taraftarları onlar Trabzonspor'da hem değişim hemde gelişim gösteriyorum. Bu değişim ve gelişimim tamamlamak. Burada bir şampiyonluk görmek istiyorum. Sonrasında ise gidebilirsem Avrupa'ya gitmek amacındayım. Ama eğer Avrupa'ya gitmezsem futbol hayatımı Trabzonspor'da tamamlamak istiyorum" ifadelerini kullandı.