Futbol kamuoyu günlerdir Vestel'in, Manisaspor'dan desteğini çekme kararını ve ardından yaşanan süreci konuşuyor. Şimdi ne olacak? 20 Eylül'de yapılacak Olağanüstü Genel Kurul'da şu ana kadar bir aday yok. Kısacası tam anlamıyla bir belirsizlik var.

"DİRENÇ GÖSTERE GÖSTERE YÜKSELECEĞİZ"
-Giray hocam, bir yerlerde kara bulutlar mı dolaşıyor?
“Maalesef öyle. Bu hem sonuçsal anlamda hem takımsal anlamda hem de bireysel anlamda böyle. Ve hep üstüste geliyor. Ama ben şunu söylüyorum, ben futbolla ilgileniyorsam, futbol adamıysam dünyanın en şanslı insanıyım. O bakımdan bu kara bulutlara aldırış etmiyorum. Normaldir, olabilir. İnsanın hayatında inişler çıkışlar olabilir. Kaybettiği, kazandığı günler olur, hasta olduğu günler olur. Dolayısıyla bunlar olacaktır mutlaka, önemli olan zaten dirençli olabilmektir, bunlara karşı gelebilmektir. Zaten güzel bir laf vardır. Uçurtma nasıl yükselir? Uçurtma rüzgara direnç gösterdiği için yükselir. Dolayısıyla bizde direnç göstere göstere yükseleceğiz.”

"KARA BULUTLAR DOLAŞIYOR"
-Şu rüzgarı ve kara bulutları sırasıyla sayacak olursan hocam, sezon başından beri yaşandı? En son şanssızlıkta kaleci Ufuk'un kolunun kırılması ve Ümit milli maçın son 20 dakikasını kırık kolla oynaması oldu.
“Ufuk'un pozisyonunu kimse bilmiyor zaten. Öyle bir kırık oldu ki kolunda Ümit milli maçın 70. dakikasında kolu kırılıyor fakat o farkında değil. O sıcaklıkla onu anlamıyor. Maçı bitiriyor ondan sonra kolunda ağrılar başlıyor ve hastaneye gidip film çekiyorlar, kırık olduğu meydana çıkıyor kolunda. Dolayısıyla kolunun kırıldığı o pozisyon basına da yansımadı. Tabii ondan önce kulüp olarak ve şirket olarak bazı sıkıntılar yaşıyoruz. Sponsor firmamız Vestel bizi bıraktı, bizden ayrıldı. Şimdi ayın 20'sinde bir olağanüstü genel kurul var. Yeni bir yönetim gelecek. Ama artık yeni bir sponsor bulunur mu yoksa kulüp Manisa'daki yönetici arkadaşlar tarafından mı yönetilir, bu durum var. Bunun yanında işte oyuncuların durumu var. Bunları yanyana getirdiğinizde hakikaten kara bulutlar dolaşıyor ama biraz önce ifade ettiğim gibi inşallah bunlar bitecektir.”

"TEKLİF GELDİ AMA BIRAKAMADIM"
-Vestel'in bu ayrılma kararı senin kafandaki hedefleri etkiledi mi?
Tabii etkilemez mi? Geçen sezon göreve geldiğimizde 9 maç vardı. Yönetici arkadaşlarla konuştuğumuzda bana hep, 'hocam bu sene takımı ligde tutalım, seneye hamle hamle yapacağız ve daha iyi işler yapacağız, hedef takım olacağız' demişlerdi. Fakat ligde kaldık o ara Vestel tekrar çekilme kararı aldı ve transfer yapamadık. 2-3 tane oyuncumuz gitti ve biz transfer yapamayınca sıkıntı yaşamaya başladık. Bu da bizi hedeflerimizden saptırdı. Aslında takıma 3-4 tane oyuncu katabilseydik farklı yerlerde olabilirdik. Ben de bırakamadım. Hakikaten önemli bir takımdan transfer teklifi almama rağmen, işte kulübü sevmem, takımı sevmem, yöreyi sevmem, çocukları sevmem, onlarla beraber bu savaşın içerisinde bulunmak istemem beni burada tuttu. Ama bugün görünüyor ki önümüz biraz flu.”

-Önemli bir takımdan transfer teklifi almama rağmen dediniz. Hangi takımdı?
“İsmi söylemeyeyim, orada çalışan arkadaşlarımız rahatsız olmasınlar. Ama gerçekten iyi bir takımdı.”

"TERS ORANTI YAŞIYORUZ"
-Manisaspor'un durumundan ötürü gelen teklifi kabul etmemenizden dolayı bir pişmanlık var mı?
“Yok hayır pişmanlığım yok. Bunlar yaşanması gereken şeyler. Çünkü kendi isteğim ve arzumla kaldım ben. Ama üzülüyorum. Çünkü Türkiye'de sonuç alamayan bir çok hocaya kulüpler prim tanıyor ve oyuncu transferi yapıyorlar. Biz transferi bırakın oyuncu kaybediyoruz. En son Hakan Balta'nın gidişi bizim için önemli bir eksik oldu. Bu takımdan çok oyuncu gitti yani. Sırasıyla saydığımız zaman Fevzi, Reinaldo, Caner gitti. Meduna sakatlandı bıraktı, Johanna gitti. Dolayısıyla bu takımdan önemli oyuncular gitti ve biz onların yerine gelen oyuncularla ligde kaldık. Bu bakımdan bizim oyuncuya ihtiyacımız var. Biz bu şekilde savaşırken Burak gitti, bir de Rafael sakat oynatamıyoruz derken Hakan gitti. Şimdi Ufuk'un kolu kırıldı, sıkıntı yaşıyoruz. Ama hiç sonuç yapmadan hiç başarılı olmadan da transfer yapan takımlar var. Biz ters orantı yaşıyoruz. Ben bundan dolayı üzülüyorum yoksa teklif gelen takıma gitmememden dolayı hiçbir üzüntüm yok.”

"BEN NECATİ'Yİ İSTEDİM AMA..."
-Hakan Balta'nın transferinde yinetim mutlaka size sordu. Ne dediniz?
“Bana, 'hocam bizden Hakan Balta'yı istiyorlar. Karşılığında bonservisiyle Ferhat'ı ve kiralık olarak Aydın'ı veriyorlar' dediler. Ben de 'Ferhat'ı alın ama ben kiralık olarak Necati'yi isterim' dedim. Yönetim de gitti Ferhat, Aydın ve Anıl'ı aldı. Benim bütün isteğim bir santrafordu. Çünkü bizim orada açığımız var. Şimdi biz santrafor alamadığımız gibi bir de sol bekimiz gitti. Yani 2 açığımız oldu. Halbuki biz Hakan'ı tutsaydık bir tane açığımız vardı. Hakan'ı verip, Necati'yle Ferhat'ı alsaydık, santrafor mevkiini Necati'yle doldururduk, Hakan'ın yeri boş kalırdı. Orayı yama yapardık, doldururduk. Ama şimdi Hakan yok, santrafor yok. Bir de kalecimiz yok. Dolayısıyla ben bu transfere çok olumlu bakmadım. Ama yönetimdir, işin ucunda maddiyat vardır, böyle bir tasarruf yaptılar.”

"ÇEKİLMEZ OLUYORUM"
-Peki hocam, ben sizi çok yakından tanıyorum diyebilirim. Yüzünüze baktığımda bazı şeyleri anlayabiliyorum.
“Evet moralim bozuk. Tabii ben de düşünme aşamasındayım.”
-Moralin bozuk olduğu zaman, canın sıkılırsa...
“Çekilmez oluyorum.

"BEN FARKLI DÜŞÜNÜYORUM"
-Laz damarın tutuyor. Peki bunun sonu nereye gider?
“Ben de tabii düşüneceğim. Yeni yönetim olarak gelecek arkadaşlarla oturup konuşuruz tabii ki. Ama biraz ben farklı düşünüyorum. Bu düşüncemi de gelecek olan arkadaşlara söyleyeceğim.”

"BAŞKASI OLSA VALİZİNİ TOPLAR GİDERDİ"
-Giray hoca gider gibi geliyor bana.
“Yani yeni gelecek arkadaşlarla konuşmama bağlı tabii. Şu anda bir şey söylemiyorum tabii. Kulübümdür, zor durumdadır, şu anda buradayım. Çünkü bir boşluk var, bir kaos ortamı var. Bu boşlukta bu çocukların bana ihtiyacı var, kulübün bana ihtiyacı var, bu şehrin bana ihtiyacı var. Bunlara cevap vermem lazım. Yoksa başkası olsa, sırf kendini düşünen bir insan olsa bugün valizini toplar, gider. Ama şu anda şehrin ileri gelenlerinden bir kişi de bana telefon açmış değil. Yani 'ne yapıyorsunuz, ne ediyorsunuz, ne yapabiliriz' diye. Belki onların da kafalarında önemli şeyler vardır, onların da toplantısını yapacağız tabii.”

-Bir kulübün yönetimine talip olacak kişinin, planlarını ve hedeflerini netleştirmek adına takımın teknik direktörünü arayıp, bazı şeyleri paylaşması gerekmiyor mu?
“Paylaşması gerekir, kesinlikle.”

"SIKINTI DOĞACAKTIR"
-Vestel'in çekilmesiyle gelir ve giderler arasında takviye edilmesi gereken bir ekonomi var. Sayın Haluk Çubukçu'yla konuştuğumda kendisi bunun yıllık 3.5-4 milyon dolar gibi bir rakam olduğunu söyledi. Dolayısıyla bu açığın ya gelecek yönetim tarafından karşılanması, ya bir şekilde gelir bir kaynağı bulunması, ya da bir sponsor bulunması lazım. Eğer olmazsa futbolcuların ödemeleri aksarsa, gerçekleşemezse otomatikman bu seni etkiler. Şu ana kadar net bir isim ortada yok ama yeni gelecek veya gelmeyi planlayan yönetimle temelde bunları mı konuşacaksınız?
“Aslında sorunun cevabını verdin. Bir takımın gelirleri ve giderleri var. gelirleri giderlerini karşılamıyorsa aradaki rakam bir şekilde bun kulübe girecektir ve dolayısıyla oyuncuların taksitleri, primler, deplasman masrafları ve diğer ödemeler bu şekilde hallolacaktır ama eğer bunu yatıramazsanız sıkıntı doğacaktır. Bende bunları gelecek olan yönetimle konuşacağım tabii ki. Bunlar yapılabilecek mi, ödenebilecek mi?

"FEDERASYON BİZE KALECİ TRANSFERİ YAPSIN"
-Eğer yapılabilecek denirse devam eder misiniz?
“Tabii, tabii. Yapılırsa ederim tabi. Niye etmeyeyim. Ama şimdi transfer dönemi de kapandı. Ama mesela bizim kalcimiz milli maçta sakatlandı, milli görev yaparken sakatlandı. Dolayısıyla Futbol Federasyonu'nun bize bir transfer hakkı tanıması lazım. Hatta hatta Futbol Federasyonu'nun bize ekonomisini karşılayarak bir kaleci transferi yapması lazımdır diye düşünüyorum. Sonuçta biz oyuncumuzu sağlam gönderdik.”

"BU YÜKÜ KALDIRAMAYIZ"
-Şimdi bu konu bir polemik olacak. Geçen sene Rüştü milli takımda sakatlandığı zaman Fenerbahçe'nin de federasyondan bazı talepleri oldu ama olumlu bakılmadı.
“Ama nedir yani, normal olan budur. Fenerbahçe oyuncusunun rakamlarını karşılayabilir ama biz şu anda zaten sıkıntıdayken, Vestel çekilmişken birde önemli bir oyuncumuzu hem oynatamayarak puan kaybına uğrayacağız hemde maddi kayba uğrayacağız. Biz bu kadar ağır bir yükü kaldıramayız.”

"PEK İLGİ GÖREMEDİK"
-Takımla şehrin bütünleşemediği doğrultusunda bir sıkıntı var. Bunu hissediyor musunuz?
“Biz şehirle bütünleşme adına 2 tane hamlemiz oldu. Şehri ziyarete gittik ama yanımızda kimse olmadı. Halktan kimse gelmedi. Hatta Ulupark'a gittik, şehrin göbeğinde oturduk yemek yedik, çay kahve içtik ama 10-15 kişi geldi yanımıza. Hep şikayetle de bu oyuncular şehre çok gelmiyorlar şeklindeydi. Bu gibi sosyal aktivitelerin yapılmasından yanayım. Yani yaşlılar yurdu, çocuk esirgeme kurumu, okullar ziyaret edilebilir. Değişik etkinliklere katılabiliriz ama halkında bunun yanında olamsı lazım diye düşünüyorum. 2 kez katıldık pek ilgi göremedik. Ama eğer böyle bir şey devam ederse devam edeceğiz.”

"KONUŞMAKTA ZORLANIYORUM"
-Yani, burada kalırsam bu tür organizasyonlara devam edeceğim diyorsun gibi anlıyorum ben.
“Şimdi tabii biraz zorlanıyorum konuşmakta. Normalde çok akıcı konuşurum Erdem biliyorsun ama belirsizlik olunca insan ne diyeceğinide bilemiyor, hesap ederek konuşuyor. O bakımdan hiç hesap ederek konuşmayı bilmediğim için biraz temkinli konuşmak durumunda kalıyorum. Bu da beni bozuyor.”

"DEĞİŞİK İNSANLARA YAPILIYOR, FEDAKAR İNSANLARA NİYE YAPILMIYOR?"
-Bu yaşananlar gördüğüm kadarıyla duygusal olarak fazlaca etkilemiş seni.
“Bu sadece beni değil, hoca arkadaşlarımı etkileyecek, futbolcularımı etkileyecek, personelimi etkileyecek, şehiri etkileyecek. İnsan kırılgan oluyor yani niye daha değişik insanlar buraya geldiği zaman değişik harcamalar yapılıyorda daha fedakar çalışanlar bulunduğu zaman niye bunlar yapılmıyor. Bu da beni kırılgan ediyor yani.”

-Bir şeyler var, bir kızgınlık var ama kızılacak yer yok. Kime kızacaksın neye kızacaksın, böyle bir şey yok ama.
“Evet. Yok. Orası öyle.”

"GELECEK YILLARI NASIL KURTARIRSINIZ?"
-Buda bir belirsizlik ve bu belirsizliğin içindende çıkılmıyor.
“İnan çok samimi söylüyorum. Biz öyle çok yüksek rakamlarla da oyuncu transferi istemedik. Normal rakamlarda bir kaç tane oyuncu transferi yapsaydık, çok çok farklı bir takım olurduk. Ama yapamadık bunları.”

-Bu seneki gelir giderle bu sezon geçer. Çünkü iyi bir takım. Tamam sakatlar, eksikler var ama bu sezon bir şekilde halledilir. Ama bu belirsizlik, yönetim bazında, destek bazında, sponzor bazında aşılmazsa ki bu benim şahsi yorumum Manisaspor önümüzdeki sezon ligde tutunma yolunda büyük sıkıntılar yaşar. Çok büyük emekler, çok paralar harcandı, dolayısıyla çok yazık olur. Manisaspor'a sahip çıkılması gerekli.
“Kesinlikle. Ben mesela Vestel grubuna çok teşekkür ediyorum. Hakikaten zor bir iş başardılar. Bir çok fiziki şartları yerine getirdiler, bir kadro oluşturuldu, elde iyi bir altyapı var. Dolayısıyla bunlar yapılmışken bir boşluğun doğması bu şehiri sıkıntıya sokar. Gelecek adına hamle yapmada problemler yaşarsınız ve dediğin gibi bu yılı atlatırsınız ama gelecek yılları nasıl kurtarırsınız, işte orada büyük desteğe ihtiyaç var.”

erdem.erol@ligtv.com.tr