Teknik Direktör Şenol Güneş, gündeme dair değerlendirmelerde bulundu.

Bu gün Mehmet Ali Yılmaz tesislerinde saat 13 00 da  bir basın toplantısı düzenleyen Güneş Trabzonspor 'daki gelişmelerle ilgili bilgi verdi.

Güneş,   " Basın toplantısına  kötü haberle başladığını belirterek" Afyon'da meydana gelen patlamada 25 askerimiz şehit oldu. Basın toplantısna bu  kötü haberle başlamak istiyorum. Hepimiz üzüntüye boğulduk. Hayatını kaybeden askerlerimize Allahtan rahmat yakınlarına ve Türk Halkına başsağlığı diliyorum.

Türkiye’nin üzerinde olan olayları görmek durumundayız. Hollanda ve Estonya maçında Milli Takım’a başarılar diliyorum.

Yeni bir toplantı yapma ihtiyacı duydum. Söylediklerimizle algılananlar farklı olsa da biz görevimizi yapmak durumundayız.

Kupadan elenmek üzücü bir olay. İki maçta da üstün olmamıza karşın kabul edilebilir bir durum değil. İlk üç maçta dört puan almak da başarı hanesine yazılamaz. Kamuoyunda umutsuzluk olduğunu görüyorum. Bunun sorumlusu benim. Evelemek gevelemek doğru değil"

Güneş, "Yeterli olmayan oyunumuz sonuca yansıdı. Özellikle beklentiye cevap verememek baskı ve güvensizliği arkasından getirdi.

Geçmişteki sorunları bugüne mazeret göstermek doğru değil. Daha iyisini yapmalıydık. Üzgün olduğumuz taraf da bu.

Bu arada Giray, Olcan, Volkan, dün itibariyle de Soner ve üçüncü kalecimiz Zeki sakat. Milli Takım’a giden oyuncularımız var. Az sayıdaki oyuncuyla birlikte çalışıyoruz. Cumartesi günü 1461 Trabzon’la maç yapacağız. Sayımız az onlardan takviye de yapabiliriz bu maç için" diye konuştu.

TRANSFERDEN OLUMSUZ ETKİLENDİK

Güneş sözlerini şöyle sürdürdü: "Transfer bitti. Bundan da olumsuz etkilendik. Gidecek, kalacaklar konusunda oyuncularımızın kafası sahada değildi. Sayısal fazlalığımız var. Bu oyuncularımızı antrenmanda göreceğiz. Beklentimiz herkesin profesyonel olması.

Oyuncuların da beklentinin altında olması sahadaki güvensizliği arttırırken biz de analizler yapıyoruz. Yol göstermeye çalışıyoruz. Sorunu kabul etmek yerine çözümü düşünmek durumundayız. Hem kendimi hem de takımı motive etmek durumundayım.

Şehirde bir sıkıntı var. Saha sonuçlarını olumsuz havaya çevirirsek hem takım hem şehir kaybeder. Spekülasyon yapmaya gerek yok. Bunun Trabzonspor’a yararı olmaz.

Zaman zaman kamuoyunda saha sonuçlarıyla ilgili hoca, yönetim bazında bir spekülasyon seziyorum. Benim üzerimden yönetime vurmak isteyenler başka yöntemler denesin. Bu sağlıklı bir yol değil. Herkesin ne iş yaptığı bellidir. Bu yönde bir prensip zarar verir. Eleştirilerini yapsınlar, biz de saygı duyalım.

Buna bağlı olarak benim futbolcuya fatura kestiğim bir dönem olmadı. Oyuncu görevini yapacak, biz eleştirebiliriz ancak suçu onlara atmayız. Hesap vermek için bu tür konuları da gündeme getirmem. Benim ağzımdan oyuncuları hedef göstermek yanlıştır.

Yıkmadan yapmaya çalışıyorum. Futbol anlayışını oluştururken oyuncuya fikir aşılama, yönetimle de bazı konuları paylaşma yolunu seçiyorum. Eksikler görülebilir ancak şikayet yerine çözüm aramalıyız. Bu tip ilkelerde daha hassas olmalıyız. Doğru böyle yakalanabilir. Günü kurtarmak yerine geleceği kurtarmak bu ilkelerden geçer. Yönetim ve teknik heyet arasında kesinlikle sorun yoktur. Fikir ayrılığı olabilir ancak sorun asla olamaz. Ben oyuncuyu oynatmayınca oyuncunun fikri benimle aynı mı olur. Ama bunu kavga gibi göstermek yanlış. Herkes eleştirilebilir, ben de eleştirilebilirim ama bunun üzerinden saygısızlık kimseye yakışmak"

SİVAS MAÇI YENİ DÖNEM OLACAK

"Sivas maçı yeni bir dönem olacak. Oyun anlayışımızdaki tempo ve hızımız yukarıya çıktığında daha iyi olacağız. Gol skorunu daha arttırmalıyız" diyen Şenol Güneş, "Öndeki oyuncuları çok değiştirdik. Volkan’ın sakatlığı, Olcan’ın sakatlığı, Halil’in istikrarlı gitmemesi, Volkan – Vittek değişikliği skora olumsuz yansıdı.

Oyuncularımıza sahip çıkarsak daha iyi olurlar. Oyunculara sahip çıkıldığı hissini vermeliyiz. Sıcak bir ortamda oynayıp huzur bulmalılar. Bunu taviz vererek yapmayacağız. Bu takım tüm Trabszonsporlularındır. Eskisi yenisi tüm yöneticiler değerlidir. Bu yönde bir ayrım yapmak zarar verir. Kin ve intikam duyguları ne takıma ne camiaya yarar getirmez.

Oyun ve seyir keyfimizi artırmalıyız. Bu benim işim. Sevgiyi saygıyı kaybetmeden bunu aşılayacağız. Hesap görmek yerine katkı sağlamanın faydalı olacağını düşünüyorum.

Ben ihtiyaç duyulduğu bir dönemde çağrıldığım için geldim. Hep birlikte sıkıntıları aştık. Desteği esirgemek kimseye yarar getirmez.

Kadromuz değişime uğradı. Bu bir gerçektir. Elimizde 28 oyuncu var. Keşke daha dar olsaydı. Şartlar böyle. Sorun yaratmak yerine yarıştırmanın yolunu bulacağız.

Bir adım ileri gitmek, anlaşıyı değiştirmek için buradayım. Çok çalışarak düzeleceğini düşünüyorum. Benim söylediklerimde algılamalar farklı oluyor. Trabzonspor’un gerçeğini söylemek birini suçlamak değildir. Hem benim, hem yönetimin hem de kamuoyunun aynı duyguyu paylaşmak gerek.

Trabzonspor yepyeni bir anlayışla yoluna devam etmeli. Hesap görmek yerine destek olunmalı"

Devamı Sayfa 2'de

"Profesyonel oyuncular hem para kazanmak hem de futbol oynamak ister. Parasını alamazsa, şehirde huzurlu olamazsa verim veremez" diyen Güneş, "Oyuncuların yanlışlarına taviz verelim demiyorum, onları nasıl motive edebiliriz, bunun çaresine bakalım. Bizim kaybettiğimiz oyuncular takımın iskeletini oluşturan isimlerdi. Onların yerine gelenlere aynı motivasyonu sağlayabilmeliyiz. Son şampiyon olunduğu dönemdeki kadroyla bugünkü oluşum aynı değil. Oyuncu bir hata yaptığında dünyası yıkılıyor. Buna destek olmak gerek. 

Onları nasıl kazanırız bunu düşünmeliyiz. Oyuncu karakteri sağlam olmalı. Başarısızlıklara hazırlıklı olmalı. Takım içerisindeki uyumu yüksek olmalı. Ama bunu her futbolcu kendi içerisinde başaramıyor. Onlara yardımcı olmalıyız" dedi.

Geçen sezonki kadrodan sadece Burak eksik. Takım olma yönünde bir sıkıntı var gibi görünüyor yönündeki soruya:

"Kendimle ilgili kanaatlerimi yönetimle paylaştım. Geçne sezondan kalan karamsarlıkları kapattık. Benim işime dört elle sarıldığımı çalışmalara katılanlar bilir.

Trabzonspor’un marka değerinin büyük olmasından uzak kaldıkça bundan olumsuz etkilenirim. Saha sonuçları kötü oldukça bundan olumsuz etkilenirim.

Kendi futbolumuzun altında olunca yine etkileniyorum. Özellikle bu sene yabancı oyuncular konusunda gidecek gelecekler için ben de işin içine katıldım. Gidecekler olacaktı, olmadı. Çok sağlıklı bir dönüşüm yaptığımız söylenemez. Örneğin Sapara’yı gitsin derken Gaziantepspor maçında oynattık" cevabını verdi.

COLMAN'LA İLGİLİ BİR SORUN YOK - Devamı Sayfa 3'te

Güneş, "Adrian oynama savaşı vermediğinde geride kalıyor. Savaş vermezseniz kadroya giremezsiniz. Cech’te, Vittek’te, Paulo’da bu tür sıkıntılar yaşadık. Dalgalanmalardan etkileniyorlar.

Halil ve Volkan’ın bile transferde ismi geçti. Oyuncular etkileniyor mu etkilenmiyor mu bunun net cevabı yok. Halbu ki kampta iyi çalıştılar.

Colman’la ilgili hiçbir sıkıntımız yok. bir maç öncesi geldi ve 15 gün süreye ihtiyacının olduğunu söyledi. Ben de kendisini iyi gördüğümü söyledim. Oynattım ancak iyi oynayamadı. Elazığspor maçına almadım. Şimdi tekrar kadroda. Bir sıkıntısı yok gibi görünüyor.

Yönetimin hakkını vermek gerek, hiçbir oyuncunun alacağı yok. Ama bir mutsuzluk sezinleniyor. Sonuçların arka arkaya olumsuz gelmesi geriye attı bizi. Özellikle Avrupa’dan elenmek takımı olumsuz etkiledi. Gaziantep maçında gol yemek aklımızdan geçmezken mağlup oldu.

Benim hayatımda pes etmek olmaz. Tam tersine savaşırım. Daha kötü günleri aştım ben.

Emerson’la ilgili gündem var. İzin istedi gitti ve bu akşam gelecek. Konuşacağız. Bu söyleniyor ancak sahaya çıktığında kendisini net bir şekilde görebileceğiz. Kariyeri olan bir oyuncu. Sakatlığının oynamaya mani olup olmadığını bilmiyorum. Sağlık kontrolünden geçmeden alındığı doğru değil"

Devamı Sayfa 4'te

Güneş, "Benim konumum farklı. Teknik direktörlük yapmak farklı, moral motivasyon olarak üst düzeyde olmak farklı. Ben gelirken bir söz verdim. Çok çalışacağım dedim. Başarılı olacağız dedim. Bu sorumluluğun altında kalmak istemiyorum. Bir iş yapıyorum. Burada şikayetçi olabilirim. Ancak sorunu çözmez.

Olabildiğince çözüm üretmeye çalışıyorum. Gücümün yetmediği oluyor. Ama söylemlerim zarar verecekse söylemenin anlamı yok. Benim yöneticilerle ilgili mesafem bellidir. Benim için Trabzonspor’un başarısı önemlidir. Bazen gitmek de kalmak da çözüm olmuyor. Kolay bir iş değil. Bu sorumlulukların tümü benim üzerimde. Tek mutlu olacağım şey, Trabzonspor’un adım adım ileri gitmesidir. Sıkıntılar var ve bu sıkıntılar büyüdü. Bunu durduramamanın üzüntüsü var bende.

Tüm camia sesli düşünmeli. Nasıl bir Trabzonspor olmasını istiyoruz. Düşünce bir olmadıkça, hoca gider, futbolcu gider, yenileri gelir. Ana ilkelerde işimiz kolay değil. Bu ilkelere bağlı kalmalıyız ki değişimlerde sıkıntı yaşamayalım"

BJK VE TRABZONSPORLU SORUNLU

Güneş, "Bugünkü duruma baktığımızda en iyi transferi yapanlar da puan kayıpları yaşıyor. Oyuncunun ne vereceği önemli. Skorlarla oyuncularımıza katkı yapmak istiyorduk ancak olmadı. Fenerbahçe, Galatasaray oyuncu kadrosuyla önde görünüyor. Beşiktaş ve Trabzonspor sorunlu.

Beşiktaş kangren sorunlarını kestirip attı. Beşiktaş sonuçlarla moral ve güven yakaladık. Bizde tam tersi. Saha sonuçları size ivme kazandırabilir. Özellikle kamuoyunun beklentide olduğu dönemde bunu aşmak kolay iş değil. Oynanan oyun kimseyi tatmin etmiyor. Sadece bizim takımda değil. Sezon başındaki hızlı ve akıcı futbolu henüz göremedik.

Kendi kimliğinden uzaklaşan bir takım görüntüsü var sorusuna: Şartlar bazen bunu gerektiriyor. Ünal hoca ayrıldı. Ama gelen Özcan Bizati onun yerine gelmedi. Akademik tecrübesini kullanmak için aldık. Şimdi yabancıdan kasıt nedir. Bizi de istemiyorlar. Mustafa’yı da istemiyorlar.

Burada ürettiklerimizi yarıştıralım. Ama bizi de istemiyorlar. Tayfun’u, Mustafa’yı görüyorsunuz. Sadece futbol oynamıyorlar. Saha dışında da mücadele ediyorlar. Bunu aşmak kolay değil. Ben hocayı Trabzonlu diye ayırmam. Yetişmiş eleman varsa herkese kapımız açık. Asıl sorun oyuncularla ilgili. 12 yabancı var. Bunu aşmamız gerek. Bir – iki yıl sonra bir dönüşüm yaşayacağız. Bugün bunun tersini yapıyoruz. Altyapıyla ilgili oyuncu üretemiyoruz diyoruz. 1461’in çıkmasını istiyoruz. İki yıl lige çıkamayınca herkes sinir oldu. Bugün de 1461’le bizi yarıştırmaya çalışıyorlar. Allah aşkına yapmayın. Oraya verdiğimiz oyuncular orada hazırlansınlar diye. Emre’yi niye kadroya almadın"

Onu alırsam, Yasin’i, Volkan’ı, Olcan’ı almayacağım. Günahtır oyuncuları bu yönde doldurmayalım. Sercan, Jebrin, Eren’i oynasın diye oraya verdik. Bize hazırlansınlar diye verdik. Üretmek istiyoruz.

Devamı Sayfa 5'te

Ama bunları yapmak kolay değil. Bunu başarmaya çalışıyorsak başlanıyor eleştirilmeye. O zaman işler düzgün gitmiyor. Büyük kulüpler bundan etkilenmez ancak biz sadece büyük bir kulüp değil aynı zamanda şehir takımıyız da. Oyuncuyu burada tutarak A Takım’a kazandıramayız.

Zaten kadroyu zorlasa ben neden onu görmezden geleyim. 1461’de yok olsunlar diye değil var olsunlar diye oynuyorlar.

SONER OYNUYOR O GENÇ DEĞİL Mİ ?

Hangi gence şans vermedik de kayboldu. Genç olarak takımda düşünmediğiniz oyuncuyu kadroya aldığınızda kaybolup gidiyor. Barış Memiş’i herkes hatırlar. Çok hırslıydı. Sonra A Takım’a genç olduğu için çağrılıyordu. Ama geliş gidişler artık onu monotonlaştırdı. Gelişleri amaçsız oldu. Sonra başına bir iş geldi ve şimdi inşallah daha iyi olur. Günah değil mi? Şimdi Soner oynuyor. O genç değil mi?"

EMRE KAÇ YAŞINDA ?

Güneş, "Emre kaç yaşında 23. Soner 22. Emre Soner meselesi değil bu. Spekülasyon yapmak istersek bir çok konu bulunur. Adrian’ı neden almadık. E o zaman Soner’i almayacağız. Eleştiri yaparken biraz geniş bakmalı. Transfer üzerinden hem bana, hem yönetime vurmaya çalışıyorlar. Bu doğru değil. Sorunu aşmak mı, çözüm üretmek mi? Ben çözüm üretme tarafındayım. Yabancı sayısı zaten azalacak. Bu yönde çalışmalıyız. Transferle ilgili görüşlerimi her zaman beyan ettim.

Santraforda Burak gittikten sonra bir santrafor, Egemen gittikten sonra da sol ayaklı birinin alınmasını söyledik mi? Buraya yönetim kimi almışsa onu kullanmak durumundayım. Hoca görüşü mutlaka alınır ancak son kararı yönetim alır. Zokora’yı aldık. Ben bu ismi verdim diye oynatmayayım mı?

Bunun kavgasını yapabilirim ama oynatıp katkı yapmasını sağlamak durumundayım. Kavga edip yıkmak kolay. İsim versem bana kar veya zarar getirmez. Ama kulübe zarar verir. Trabzonspor’u benden daha iyi biliyorsunuz. Beni de tanırsınız. Kimseyi arayıp da haber vermem. Trabzonspor Avrupa’ya açılacak politikaya bakın.

Şampiyonluğa her yaklaştığımızda gerileme yaşadığımız söyleniyor ancak biz kendimizi şampiyon olarak görüyoruz. Biz söylemiyoruz hukuk söylüyor. Oynadığımız futbol ve aldığımız sonuçlar bizi şampiyon yaptı.

Daha önce yani 95 ve 2004’te şu oldu. Aldığımız iyi sonuçları korumayı beceremiyoruz. Başarıyı birine mal etmeye çalışıyoruz. O zaman altında kalıyoruz.

Sonuçlar oyuncuları büyütürken biz kulüp olarak aşağıya düşüyorsak bu sorgulanmalı.

Önce hocayı sonra yönetimi yıkalım. Tamam yıkın, başka hoca gelsin, başka yönetim gelsin. Sonra ne olacak. Kulüp ne olacak. Buna bakmak gerek. Bu kısır döngüyle hiçbir yere varamayız. Maalesef bu dönemleri yaşıyoruz. Çıkışlarımız inişlerimizin altyapısını oluşturmasın.  

Oyuncuyu taraftarların içine sokmak da bir çözüm olabilir ancak olumsuz da olabilir. Şimdi oyuncu maç kaybetmiş üzgün, taraftar kızgın. Oyuncu bir kariyer savaşı veriyor. Bu ikisini karşı karşıya getirmek daha büyük sıkıntılar doğurabilir.

Milli Takım entresan bir grupta mücadele edecek. Hollanda ile çekişecek gibi görünüyor. Yerli oyuncularımız formda görünüyor. İlk maçı iyi değerlendirirsek öne geçeriz. Macaristan ve Romanya’nın sürpriz yapabilir. Bunu daha önce çok yaşadık. Birinci olabilecekken, üçüncü de olabiliriz. Çok dikkatli olmalıyız"