Güneş Trabzon'da
Şenol Güneş Güney Kore ligine verilen aradan yararlanarak Türkiye'ye geldi. Güneş sabah saatlerinde Trabzon'a gelirken Trabzonspor'a transferi ile ilgili olarak geniş çaplı bir açıklama yaptı.
Şenol Güneş Güney Kore ligine verilen aradan yararlanarak Türkiye'ye geldi. Güneş sabah saatlerinde Trabzon'a gelirken Trabzonspor'a transferi ile ilgili olarak geniş çaplı bir açıklama yaptı.
BIRAKMAK İSTEMEDİLER
Güneş FC Seul kulübünün kendisini bırakmak istemediğini ifade ederek 3 yıl önce FC Seul kulübüyle anlaştım.Ancak o dönem Trabzonspor beni istedi. Trabzon beni çağırınca gitmek için söz verdiğim FC Seul kulübü sportif sorumlusuna dedim ki Bu takım benim kentimin takımı. Doğup ,büyüdüğüm futbol oynadığım kentin takımı. Beni istiyorlar ben onlara hayır diyemem gidiyorum dedim
İlkkez duruşumdan taviz verdim.Trabzon'a geldim.
Bu kez aynı durum olunca, yini sportif direktöre Kentimin takımı beni istiyor bayağı baskı var ne diyorsunuz dedim
Bana cevabı şu oldu. 3 yıl önce seni elimizden kaçırmıştık bu kez aynı hatayı yapmayacağız.Buna bir kez daha izin veremem dedi
Bakın Dün güzel bir söz duydum Bu gün dost olduğun birileriyle düşman olabilirsin düşman olduğun birileriyle de dost olabilirsin. Onun için bu gün konuştuklarınıza dikkat etmeniz gerekiyor.
Onun için vizyon olarak baktığında yarın ne olur bilemem. Senin karalarınla çevre şekillenmiyor Örneğin ben ailemle birlikte İstanbul'a' taşındım ancak ben onları orda bırakıp Güney Kore'ye gittim. Yanı Yarın ne olacağı belli olmuyor Şuraya yerleşti, şurada şu süre kalırımın garantisi yok. Allah bilir bundan sonra nereye gideceğim belli değil
Trabzonspor ile antrenör değişikliğinden bir zaman sonra yakın tanıdığım insanlardan teklif aldım. Onlara benim şuan Trabzonspor ile ilgili bir düşüncem yok, kaldı ki kulübümle sözleşmem de devam ediyor dedim Onlarda beni tercih etmelerinin nedeninin aramızda ki dostluktan değil kamuoyunda bu yönde de beklenti olduğu için olduğunu söylediler Hatta bana ilk ve tek tercihimiz sen oldun dediler. Bununda bana şu yönde katkısı oldu.Yani sende bizim gibi düşünüp sorumluluk taşıyorsun dediler.Aynı düşünüp sorumluluk taşıman gerekir dediler. Onlara kulübümle sözleşmem var mümkün değil dedim . FC Seoul'u aşmam izin almam gerekiyordu.
Ancak FC Seul kulübüne ne diyecektim? Kulüp ismi vermeden FC Seul kulübüne şunu dedim.
Trabzonspor olayını düşündüğüm için Seul kulübüne kulüp ismi vermeden ben gelecek yıl zaten olmayacağım Şimdi bir kan değişikliği yapalım dedim Ancak FC Seoul kulübü bana asla olmaz dedi. Bu görüşmemem onlarla yaptığım ilk görüşmeydi.
Daha sonra tekrar beni çağırdılar Bana Ne oldu sorunu aşabildin mi diye sordular.Bende böyle bir durum var .Trabzonspor benim takımım kendi kentimin takımı. Başka takımlardan da teklif var ama ,bunu sizlere söylemedim.Ancak Trabzon benim kentim.Bunu söyleyememek, beni rahatsız ediyor.dedim. Onlara bir daha aynı şeyi tekrarladım. Bakın ben gelecek sezon olmayacağım.Seneye olmayacağıma göre eğer izin verirseniz Ben Trabzonspor'a gitmek istiyorum dedim.
Ne yazık ki olumlu bakmadılar.Hayır burada bizimle kalacaksın dediler.
Bunun öncesi vardı.İlk konuştuğumuzda Asya şampiyonlar ligi hesapta yoktu. Bende anlaşma yaparken Asya şampiyonasını tercihimdi. Ancak Ailem geçen sezon dönmemi istiyordu.Sözleşmemede 2 artı 1 yıldı. Fakat Asya şampiyonlar ligine katılma hakkı elde edince gelmem daha da zorlaştı. Kulüp bu lige ilk kez gidiyordu .Benim içinde iyi bir tecrübe olacaktı.Orayı da bir göreyim dedim.Nasıl bir yarışma olacak diye merak ediyordum Asya şampiyonlar ligine katıldık.Eğer elenseydik Trabzon'a gelişim belki çok daha kolay olacaktı.Bunu o zaman kullanabilirdim. Ancak olmayınca bir şey diyemedim.
Ben hala bana izin verirler diye düşünüyordum.Zaten Hasan Yener bey de bu nedenle Kore'ye yöneticilerle görüşmeye geldi.
Ancak sonuç olumlu olmadı.İşin ilk boyutu bu.Eğer izin alabilseydim Trabzonspor iyi şartları konuşacaktık. Ancak izin verilmeyince bu konuya geçmedik.
Benim yöneticilerle dostluğum Trabzonspor'un üstene çıkmadı. O aşamadan sonra Trabzon yöneticilerine Beni de son tercih düşünün ancak size her türlü yardımı yaparım dedim
Yani ben kendime de zarar veriyorum. Bunu biliyorum. Trabzon yönetimi de tüm şartları zorladı. Olmadı. Trabzonspor ile anlaşma yapmam şansım yok.Trabzon kendi yolunu çizdi yeni hoca alacaklar. Trabzonspor yönetimi iyi şeyler yaptı. Kamuoyunda edindiğim intiba Trabzon bütünleşti. Saha sonuçları üçüncü yaptı birincide olabilirlerdi.Bu önemli değil önemli olan Trabzonspor'un yönetimi doğru yoldu. Buraya bakmak gerek.Bende görevde olsam hoca ve futbolcular gelip geçicidir.Önemli olan yönetimin kendi içersine sindireceği bin hoca bulması Bu yapılırsa sorun olmaz. Hoca teknik olarak sahada görev yapacak zaten
Ancak benim konumumu farklı olacaktı. Ben teknik olayların yanı sıra düşünce olarak halkın beklentilerini duygu ve beklentilerin anlayıp uygulama yapmak isterdim. Ama onu dışarıdan nasıl yapabilirimi bilmiyorum.
Ben Türkiye'den bir iki kulüpten teklif aldım .Biri önce gelmişti biri sezon sonuna doğru.Trabzon'la isminin sürekli gelmesi benim Trabzonlu olmamdan kaynaklanıyor.
Bütün medya mensupları biliyor. Ben Milli takımda olduğum zaman ne bana sürekli olarak hep zaman istifa edeceksin diye sorular soruluyordu. Bende şöyle cevap veriyordum.Bir antrenör şartlar ne olursa olsun ,iyi veya kötü, durup dururken bir görevden ayrılmaması gerekiyor. Kulübü terk etmemesi gerekiyor. Bunu etik bulmadığımı defalarca söyledim. Kulübünde antrenörün işine son vermemesi gerekiyor. Şimdi bu yaptığım birazda öyle oldu. Benim anlatmaya çalıştığımda bu. Şimdi Seul kulübüne niye Trabzon'a gitmek istediğimi söyledim.İşte benimde anlatmaya çalıştığım bu. Seul kulübüne Trabzon'un kendi şehrim olduğunu ve yöneticilerin çoğunun yakın arkadaşlarım olduğunu dile getirdim. Onlar evet dese gelecektim. İki tarafında anlaşması olsaydı bu transfer olacaktı .Yoksa hiç düşünmem yani. Ben Seoul'de iki bucuk yılda yaptıklarımı 6 ayda yıkıp , hem Trabzon hem de Türkiye hakkında kötü bir intiba bırakmazdım. Bunu doğru bulmuyorum, bu bana da yakışmazdı. bide hakkeden oradaki FC Seul taraftarlarının sempatisinden çok Kore halkının Kore futbol severlerinde sadece Kore futbol severlerin de değil bürokratlarında ilgisi fazla. 2 ay önce Ankara'ya Kore büyükelçi atadı. Büyükelçi ilk olarak beni arayarak Birlikte yemek yiyelim sizle görüşelim dedi.
Ardından Büyükelçiyle yemekte bir araya geldik Ne yapabiliriz ,ilişkilerimizi nasıl artırabiliriz diye sordu.
Ben Kore'de hem elçilik, hemde sportif faaliyet yaparak kalan 6 ayımı tamamlamak istiyorum. Eğer kırılma olmasaydı ve Seul bana izin verseydi tabiî ki tercihim Trabzonspor olurdu. O duygusallığım olacaktı . Ancak bu konu bile yanlış yöne çekiliyor.Benim için duygusal deniyor.İşini yapmaz duygusal karar verir hata yapar diye konuşuyorlar..Benim Trabzonspor konusunda duygusallığım vardır, ancak işimde duygusal olmam.Bunu da orda çalışanlar gayet iyi bilir. İki konu birbirinden farklıdır.
Trabzon olsaydı ha bu iyi mi kötümü olur mu ,o da tartışılır.
Kore kulübünün yaptırımı nelerdi
Kore kulübünün bürokratik olarak yapacağı bir şey yoktu. Aramızdaki anlaşmada tazminat var.Bu ilk sezon çok yüksek bir miktardı son sözleşme uzatmamda bu miktar aza indirildi. Parasal olarak bir sezon önceki tazminat yüksekti şimdi az. Kullanabilirdim onu. Ama bunu yapamazdım. Trabzon'dan gelen yöneticilere de aynı şeyi söyledim.Eğer tazminatımı ödemeye taahhüt eder bu konuya girerseniz ben Trabzon'a gelemem.Bunu Seul kulübüne yapamam dedim.
Onlarda bu konuya hiç girmedi. Etik olmayan şeyi yapıp ta iki buçuk yılda yaptıklarımı yıkamam.Bu duruşumu inkar olur. Beni saha içinde çok eleştiren olabilir, iyidir yada kötüdür derler ama duruşum konusunda eleştirilere katılmam. Beni saha içinde beğenirsiniz yada beğenmezsiniz.Bu farklıdır.Ama duruşum konusunda eleştiren varsa onun benle bir sorunu var demektir.
6 Ay sonra Türkiye'ye döneceksiniz
Benim sözleşmem bitiyordu geldim evet dedim bir yıl uzattım.Ailem dönmemi istiyor.Çünkü çok uzak mesafe. Oraya geldiler mi rahat ediyorlar ama geliş gidiş mesafesi çok çok uzak. Dönmemi istediler.Asya şampiyonası var.onu göreyim dedim.Türkiye'ye geleceğim burada boşta kalacağım.Buda speküle edilecek. Yazar mı olacağım antrenor mü olacağım.Yada çok uzak bir yerden teklif gelecek. Uzağa gideceksem oradan neden ayrılayım.
Bakın bana siyasi tekliflerde geldi.O dönem bunu onlara söyledim.Kamuoyuna da gelecek sezon olmayacağımı açıkladım.Kulüp yönetimi beni ikaz etti.Bu tür konuşmalar yapmasan iyi olur çünkü bize zarar veriyor dediler. Bunu bir daha söyleme oyuncular içinde iyi olmuyor dediler.
Ha kalmak istesem orda kalırım. Çünkü bir sorun yok. Onlar memnun.Orda bir takım oluşturduk. Hedefi olmayan takımı hedefi olan takım yaptık. Önümüzdeki sezon Türkiye'ye dönmek istiyorum. Dönersem ne olacak.Bir boşta kalacağım.Boşta durursam maddi manevi yıpranacağım.Hergün speküle edileceğim. Orda soru işareti var.Medyada yazacağım.bu tarzım değil. Yakın bir yerden teklif alır oraya gider miyim bilemiyorum.Net bir kararım yok.
Tutarlı olmak benim elimde ancak maç sonuçları elimde değil.Elimde olan şeyler konusunda tutarlı olurum. Trabzonlu olan herkes işini profesyonelce yapmalı.İyi yapmalı. Ama işin içinde olursa iyi yaparsa daha iyi olur. Boşta olsam da Trabzonspor'un fahri bir işi olursa onu yaparım,yapmalıyım da zaten.. Duygularınızı mantığınızla birleştirip kulübü büyütmelisiniz. Trabzonspor'un başarılı yada başarısızlığı antrenör değişikliği ile belirlenmez. Tabi antrenörün katkısı olur. Ancak benim konumum farklı zaten kendim için konuşmuyorum.Yönetim gelen antrenöre imkanlar verecektir. Herkes destek olacak.Sorun olmaz