Orta sahada Olcan’ın yerine Volkan’a şans vermesi beklenen Kafkas, Colman’ın yerine de Zokora’ya şans verecek. Orta alanda affedilen Yasin’i de oynatmayı planlayan Kafkas, Adrian ve Soner’e de bu bölgede şans verecek. Trabzonspor’da Teknik Direktör Tolunay Kafkas’ın forvet hattında ise son haftalarda olduğu gibi vazgeçemediği oyuncusu Henrique’yi oynatması bekleniyor.

Kendisi hakkında bilgiler vererek başladığı konuşmasında Kafkas, 1968’de Ankara’da doğduğunu aktararak, “Aydınlık evler İlkokulu, Mehmet Akif Ortaokulu ve Aydınlık evler Lisesi’nde okudum. Daha sonra amatör futbol hayatına başladım. Amatör olarak İstanbul Bankası Yenişehir’in genç takımında oynuyordum. İlk lisansım orada 15 yaşında çıktı. Daha öncesinde Ankaragücü minik takımında bir süre oynamıştım. Lisansız olarak 19 yaşımda Emlak Bankası’nda oynamaya başladım. Yılmaz Erdoğan ile mahalleden samimi arkadaştık. Sadece futbol değil miskette oynardık güzel günlerdi. Duvarlar ve kaldırım taşlarıyla duvar pasları yapıp sabahtan akşama kadar topun peşinde koşardık. Okul dışında hep futbol oynardık. Doğaçlama oynayarak futbolu öğrendik diyebilirim. Özel bir çalışmanın ürünü değildi yeteneğimiz. Müsait bir mahallede oturuyorduk. Okul bahçesinde oynardık. Zaten sokaklardan da çok araba geçmezdi. Arsalar vardı. Oralarda oynayarak daha sonra amatör ve sonrada PTT’de 1987-88 sezonunda 2. ligde profesyonel olarak oynamaya başladım” dedi.

 

Çocukluğunun mahalle aralarından topun peşine koşmakla geçtiğini ifade eden Kafkas, “Benim babam Toprak Mahsulleri Ofisi Şube Müdürüydü. Yurt dışı seyahatleri olduğunda bana top getirirdi. Mikasa toplar vardı. Türkiye’de bulunmazdı. Onlarla oynamak büyük bir hazdı. Bir de naylon toplarımız vardı bakkallardan satın aldığımız. Patlayan bir plastik topu diğerinin dışına geçirip daha sağlam olmasını sağlardık. Futsal toplarına benzerdi. O toplar bizim topa vuruş tekniğimizi geliştirmiş bilmeden. Çocukluğumuz mahalle aralarında topun peşine koşmakla geçti. Çocukken az şeye sahiptik ancak mutluyduk. Şimdi çok şeye sahibiz ama zor mutlu oluyoruz. Topla yattığım olurda ama oyunu bırakıp topu eve alıp gittiğim hiç olmadı. Memur çocuğuyduk ve babamın bize tembihlediği ayda bir ayakkabı hakkımız vardı ama biz 15 günde bir yırtardık. Sağ olsun sürekli ayakkabı alırdı bize. Halalar, teyzeler anneannemde bu ayakkabı alma konusunda yardımcı olduğu olurdu. Mekap vardı. Onlarla top oynardık. Paramparça olurdular” şeklinde konuştu.

 

Yetenekleri çok olan bir oyuncu olduğunu kaydeden Kafkas, “Ama bunların farkına varamadım. Bu yeteneklerimi ta ki 30 yaşlarına kadar kullanma becerisi gösteremedim. Futbolun nasıl oynanacağını kendim öğrendim. Geriye dönüp baktığımda hayatımı şekillendiren iki olaydan biri henüz 18 yaşındayken babamı kaybetmem, diğeri Diyarbakırspor’a transfer olmamdı. Diyarbakırspor’a transfer olmam Trabzonspor’a uzanan yolun başlangıcıydı” ifadelerini kullandı. 

 

Trabzonspor Teknik Direktörü Tolunay Kafkas, enkaz edebiyatı yapmayı sevmediğini vurgulayarak, “Genelde süreç şöyle gelişiyor. ‘Şurada bir arıza var gel burayı tamir et Tolunay’ benim işimde o arızayı tamir etmek. Trabzonspor’a gelirken bizden önce görevde bulunanların yanında ismimiz bile geçmeyeceği bir camiaya geldik. Tabiî ki bizden öncekilere teşekkür edeceğiz. Şenol Hoca ve Ünal Hoca ile her zaman yüz yüze bakacağız. Onlar benim ağabeylerim. Birisi hocalığımı diğeri takım kaptanlığımı yaptı. Zaman zaman profesyonellikte değişmeler oluyor. Bugün bu görev bana geldi. Umarım altından kalkabilirim. Futbolu bıraktıktan sonra Avusturya’da yardımcı antrenörlük yaptım. Oradaki antrenörlük kurslarını bitirdim. Buraya döndüğümde TFF’nin eğitimlerine katıldım. İlk jira konvansiyonuna dahil ilk grupta UEFA Pro Lisans sahibi oldum. Bunun için büyük bir zaman ve emek harcadım. Buradan ayrılırken bir sözüm vardı. ‘Bir gün buraya teknik direktör olarak döneceğim’ demiştim. Allah bana bunu nasip etti. İnşallah hayırlısı buysa nasip etmiştir” dedi.

 

Eleştirilere her zaman açık olduğunu belirten Kafkas, sözlerini şöyle sürdürdü:

“Eleştiri olacak ben işimi yapıyorum ve bu işin eleştirilmemesi mümkün değil. Bizim tek derdimiz eleştirinin hakaret boyutuna varmaması. Beğenenlere de beğenmeyenlere de saygı duyuyorum. Önemli bir camiadayım. Bizim kulübümüz burası. Biz olsak ta olmasak da Trabzonspor’un her zaman iyi olmasını isteriz. Ateşle-barutu, tribünle takım bütünleştiğinde his edilmeye başlanacak. Genel anlamda bu sezon bizim için çok iyi geçmedi ve geçmiyor da. İstediğimiz oyun ve takımla bu seyirciyi birleştirdiğimizde ateşle barut yan yana gelecek.”

 

Kafkas, kurmak istediği takım oyunu hakkında ise, “Agresif, hücum gücü yüksek ve oyunu devamlı forse eden bir takım oluşturmak istiyorum. Bu kolay bir iş değil önce bir kültür oluşturmak gerekiyor. Bir pres kültürü oluşturmak gerekiyor. Bunu oluşturmak zaman alacak. Bu anlayışa sahip oyunculardan kurulu bir takım olmalıyız. Trabzonsporlular bunu istiyor bunun için buradayız” açıklamasında bulundu.

 

Tolunay Kafkas, “Herkes adalet istiyor ama kimse adil olmak istemiyor” diyerek, “En büyük sorunlarımızdan biri gençlik geliştirme merkezleri dediğimiz birimlerde kendi insanımıza değer vererek kendi sistemimizi oluşturamamış olmamız. Biz TFF’deyken bunun temellerini attık. Umarım bundan sonra gelen arkadaşlarda bu projeyi devam ettirirler Bunlar makro planlar 2030’larda ancak kendini gösterebilecek. Bugün 7 yaşında futbola başlayan çocuğun Milli Takımda oynayabilmesi için kendini nasıl geliştirmesi gerektiğini programlamak gerek. Bunu yapamazsak Türkiye yabancı futbolcular için cennet olmaya devam edecek. Paralarımızı alıp gidecekler ve biz suni başarılarla mutlu olacağız” ifadesini kullandı.

 

Kafkas, kulüplerin futbolcularla yaptıklarını anlaşmalar ile ilgili olarak ise, “Yurt dışına giden insanlarımızda bizim insanlarımız. Kimse oralara keyfiyetten gidip yerleşmedi. Oradaki tek eksiğimiz 3. kuşağın kendi değerleri ve kültürüyle çatışmaya başlamış olması. Eğer kültürlerini kaybederlerse büyük sıkıntılar yaşıyorlar. Orada ya da burada olmaları bir şey değiştirmiyor. Önce kurulu düzenimizi oluşturmak zorundayız. Bunun içinde kulüpler TFF ile işbirliği içinde olmalı. Kulüpler TFF’ye altyapı konusunda zorlamalı. TFF’nin birinci görevi bu olmalı. Ama kulüpler istemiyorlar sanırım. Kulüpler hazır tüketen, günü kurtaran bir anlayışla yola devam ediyorlar. Yabancı oyuncunun az ya da çok olması hiç önemli değil. Eğer alt yapıdan oyuncular çıkarırsanız sorun kalmaz. Önemli olan sayısal sınırlama değil, önemli olan sorunu görmek. Yabancı oyuncuyu bugün 3 ile sınırlarsınız, onların yerlerini doldurabilecek miyiz buna bakmak gerek” şeklinde konuştu.

 

Trabzonspor Teknik Direktörü Tolunay Kafkas, Trabzon’da yaşayacağı her şeye hazırlıklı olduğunu belirterek, “Dibi de görebilirim ama hedefim şampiyonluk yaşamak. İyi çalıştığımı düşünüyorum takımı bir yere getirmeye çalışıyorum. Keş kelerim olmaz. Elimden gelini yapıyorum ve umarım Allah’da bize yardım eder” dedi.

 

Kafkas, hırsından hiçbir şey kaybetmediğinin altını çizerek, “Yaşın geldiği noktada her ne kadar duygularla hareket etsek de daha olgun ve dingin olduğunu düşünüyorum. Olaylara daha geniş açıdan bakmayı öğrenen bir Tolunay var. Ama hırsımdan hiçbir şey kaybetmedim. O da benim en büyük özelliğim. Başarılı insanlarla başarısız insanlar arasındaki tek farkı hırstır. İhtiras demiyorum. Hırslı olmak insana birçok konuda fayda sağlar. Gelecek sezon dinamik, genç, istekli ve arzulu bir takım oluşturmanın gayreti içersindeyiz. Kadromdaki yabancı oyuncu sayısının 8 olmasını istiyorum. Oyuncuların dışarıda kalmasını istemiyorum. Daha fazla olmayacak” diye konuştu.

 

Kafkas, takım planlamasıyla ilgili olarak ise, “3 aylık zaman bir geçiş süreci. Bu biraz yanlış anlaşıldı. Bu bir geçiş süreci. Bu süreçte bir takım planlarımız oluyor. Hem kısa, hem orta hem de uzun vadeli planlarımız var. Bunları gerçekleştirmek için buradayız” dedi.

1461 Trabzon’un başarılarından gurur duyduklarını belirten Kafkas, sözlerini şöyle sürdürdü: 

“Çok kıymetli bir hocaları var. O da Trabzonspor’un gerçek yüzlerinden biri. İyi gidiyorlar ve her türlü desteği vermeye hazırız. Hocayla da konuşuyoruz oradan oyuncuda katabiliriz ama şimdiden bir şey söylemek yanlış olur. Mustafa hocayla konuşuruz. Hem bize hem onlara fayda sağlayabilecek oyuncuları alıp verebiliriz.”

 

Bordo-mavili taraftarlar hakkında da konuşan Kafkas, “Taraftarımızla kanım uyuşuyor. Bu şehirle akan kanımız aynı. Deli akıyor bu akışı kontrol edebilirsek müthiş işlere imza atacağız inşallah. Bana her zaman sahip çıktılar. Bir taraflara oynamayı seven adam değilim. İnandıklarımı ve duygularımı ifade etmekten geri durmam. Doğruları söylemeye çalışan bir adamım. Burada futbol oynadığım dönemde de hiçbir tatsız olay yaşamadım. Buradan evlendim. İnsanları çok seviyorum. Bize her şeyi söyleyebilirler saygıda kusur etmeyiz. İş başka, dostluk başka, arkadaşlık başka, Kimseye gücenecek, kırılacak halimiz yok. Yeter ki Trabzonspor iyi olsun. Trabzonsporlu olmak bir kimlik, bir anlayıştır. Bir sevgidir bizim için çok farklı anlamlar içeriyor. Ne kazandıysak ne gördüysem bu kulüp sayesindedir. İnşallah Allah bu kulübü daha iyi yerlere taşımamıza yardımcı olur” şeklinde konuştu.