Şenol Güneş : Türk futbolu ölmek üzere

 Trabzonspor Teknik Direktörü Şenol Güneş düzenletiği basın toplantısıyla kamuoyunu bilgilendirirken, gündeme dair soruları da yanıtladı. "Öncelikle yarın başlayacak olan Kurban Bayramını kutluyorum. Tüm dünyanın barış ve huzur içinde yaşamasını diliyorum

Şenol Güneş : Türk futbolu ölmek üzere

 

Trabzonspor Teknik Direktörü Şenol Güneş düzenletiği basın toplantısıyla kamuoyunu bilgilendirirken, gündeme dair soruları da yanıtladı.
 
"Öncelikle yarın başlayacak olan Kurban Bayramını kutluyorum. Tüm dünyanın barış ve huzur içinde yaşamasını diliyorum. Savaşın olmadığı dostuk ve barışın hakim olduğu bir dünya istesek de bunu gerçekleştiremiyoruz." diye sözlerine başlayan Güneş, Trabzonspor gündemine dair şunları söyledi:
 
"Kendi doğrularımız ve gerçeklerimiz var. Doğrularımız kendi düşüncelerimizi ortaya çıkarmak. Lig sıralamasındaki yerimiz, zaman zaman bulunduğumuz konum, projelerin doğru ve yanlış olması, beklentiler gibi gerçeklerle yüz yüze gelip çözümler üretmek gerek. 
Beşiktaş karşısında düşündüğümüzden daha iyi başlasak da sonrasında istediğimiz gibi olmadı. İkinci yarının başında gol yiyinceye kadar oyun istediğimiz gibiydi. Hatalar yaptık. Son 30 dakikada rakibin daha çok pozisyon bulduğunu gördük. Panikler yaşadık. Oyun formatımızın dışına çıktık. Rakibin gol atamaması, bizim eksiğimizi görmemizi engellemez. Top tutma şansımız olmadı. Bu oyun eksikliği ve yanlışlarının giderilmesi gerekir. 1 Puan sevindirici mi? Değil. Kazanabilirdik de. 
Son bölümdeki oyun moral ve güven eksikliğine neden olabilir. 8 Maçta 13 puan da bir gerçek ama daha yukarısı olabilirdi. Başkalarının yanlışları ve eksikleri bizim eksiklerimizi ortadan kaldırmaz. 
Beklentilerimizin altındayız. Sezon başında kaybettiğimiz puanları arıyouz. Fenerbahçe ve Beşiktaş maçlarındaki beraberlikler sonuçsal anlamda normal kabul edilebilir. Ancak diğerleri beklenmeyen kayıplardı."
 
Oynamayan ve oynamayan oyuncular üzerinden spekülasyonların yapılmaya çalışıldığına dikkat çeken Güneş, "Bütün oyuncularımıza önem ve değer veriyoruz. Bu konuda ayrım yapmak isteyenler oluyor. Beklentileri ortaya koymak adına hatalar yapabiliyoruz. Bu yönde eleştirileri kabul ediyorum. Ancak övgüler ve yergileri yaparken hakarete ve ayrımcılığa varan anlayışı kabul etmiyorum. Bu yarar getirmez. Tüm oyuncularımız bizim. Bu kadronun dışında kalanlar da daha sonra oynayabilir. Son dakikada da ilk dakikada da görev alabilirler. Ancak oyunda bulunduğu sürede ne verdiğine bakmak gerek. Mühim olan sahaya çıkan oyuncunun yüzde yüzünü vermesi" dedi. 
 
Bazı haberlerin kısıtlı bazı haberlerin de bilgi eksiğine dayalı yanlışlarla sunulduğunu ifade eden Güneş, "Biz hiçbir işimizi gizli yapmıyoruz. Takım şehrin ve taraftarın takımıdır. Ama iş yaparken bazen yönetici, seyirci, medya gibi ortamlardan uzaklaşmak istiyoruz. Yanlış bilgi veriliyorsa bu verenlerin kendi eksikliğidir. Colman'ın sakatlığını göremiyorsanız bu sizin kötü niyetinizdendir. Herkesin gördüğü tabloyu farklı sunmaya çalışmak art niyettir. Spekülasyonlar çok çiğ. Bu tip haberleri yapmayalım. Hepsine de cevap vermek istemiyoruz. oyuncu tercihlerini eleştirebilirsin ama ilgisiz konularda yetersiz bilgiler aktarmak yanlış. Colman henüz bugün idmana başladı. Tolga zaten idmanda yok. Giray'ın kırığı vardı ama idmanlara katılmaya başladı. Aykut katılabilir. Sapara belinden kalçaya vuran ağrısı nedeniyle durumu belirsiz." diye konuştu. 
 
Hafta sonu oynanacak olan Bursaspor karşılaşmasına da değinen güneş, "Bursaspor iyi oynayan bir takım. Daha fazla puanı hak ediyordu. Zor maç olacaktır. Her maç zor. Önemli olan hem takım hem de oyuncu için o günü yaşamaktır. Üç puan için çalışacağız. Yeni takımların zamana, emeğe ve sabıra ihtiyaçları var ifadelerini tekrarlamak istemiyorum. Bunları ne kadar erken aşarsak o kadar artı olur. İstikrarlı sonuçlar almak önemli. Amacımız kendi doğrularımızı düzgün bir şekilde aktararak oyuncularımızdan üst düzey verim almaktır." dedi.
 
Güneş, toplantının kalan bölümünde basın mensuplarının sorularını yanıtladı.  
 
Soru: 8 hafta geride kaldı, iyi transferler yapanlarla yapmayanlar arasında puan farkı çok az. Buna rağmen Trabzonspor'un puanı yetersiz bulunuyor Neden?
 
Diğer takımların aldığı eksik puanlar bizim eksiklerimizi görmemizi engellememeli. Her maçı kazanacak durumda olmalıyız. Galatasaray'dan beklentiler çoktu. Hu nedenle eleştiri alıyorlar. normal bunlar. Trabzonspor'un oynadığı oyunla daha gurur verici düzeyde olmamasını eleştirenlere hak veriyorum. 
 
Kendi gerçeklerimiz var. 12 yabancımız var. Oynamayan oyuncuların motivasyonunu sağlamak kolay değil. Karabük, Antep ve Mersin'i yenmemiz gerekirdi. Beşiktaş karşısında daha iyisini yapmalıydık ancak o durumda değiliz. Son yıllarda alınan başarılar üzerinden bakıldığında değerlendirmeler haklı. Ancak bugüne bakmayı unutuyoruz. 
 
Hızlı bir büyüme gösterdik. Hem takım hem de kulüp olarak. Hep daha yukarı çıkacağı beklendi ama bunu yapamadık. Gidenin yerine daha iyisini alamadık deniyor. Ancak giden zaten en iyisiydi. Bu nedenle yanlış değerlendirme yapmayalım. Biz iyi oyuncumuz gitsin istemedik ki... Defansımız mesela eleştiriliyordu. Bu sezon bu yöndeki eksikliği kapattık. 
 
Ama gidenin yerini gerek transfer, gerek alttan gelenlerle kapatmak kolay olmuyor. Bu sadece bizim sorunumuz değil. Tüm kulüpler için geçerli. Daha çok puan almamız gerektiğini biliyorum ve istiyorum. Ama gerçekleştirmek için zorlanıyoruz. Bunu gerçekleştirmek için daha farklı yollar denemeye kalkarsak daha büyük sorunlarla karşılaşabiliriz. 
 
Beşiktaş maçı buna güzel bir örnek. İkinci yarıda 3-0 yapmayı planlarken oyuna koyduklarımız bekleneni veremedi. yaptıklarımızı yıkmayalım. Sabrı ve desteği gösterebilelim. 
Basit bir örnekle Galatasaray'ın dün akşam kolaylıkla yenebileceği düşünülürken olmadı. biz kendi oyunumuzdan memnun değiliz. daha iyi olması için çalışıyoruz. Bugün 20 puan alabilirdik. Ama yine de eksiklerimiz olacaktı. Gerçeklerimizi görüyoruz. Daha iyi oynayabilmek için oyuncularımıza nasıl bir zemin hazırlamak gerek, bunun peşindeyiz. Medyayı eleştirirken kendim için destek istemiyorum. Oyuncuya destek olmak gerek.
 
 
Soru: Trabzonspor'un son haftalarda isteksizlik ve arzusuz olduğu görülüyor. Sorumluluk alma konusunda bir sıkıntı var mı?
 
Bir de Emre Güral ve Janko ile İnönü'ye gidildi. İkinci yarıda Halil Altıntop'la değiştirilmeleri gerektiği eleştirilerine katılıyor musunuz?
 
İlk soruya katılmıyorum. İstek eksikği olduğunu düşünmüyorum. Rakip coşkusu ve deplasman baskısı etkili olmuş olabilir. Sorumluluk alma adına bir dirençsizlik yoktu ancak sonuç alma adına yetersizdik. Ofansta beklentinin altındaydık. Janko'nun yerine Emre'yi de oyuna alabilirdik. Ama daha önceki maçlardaki performanslar karar vermede etkili oluyor. Hatta Adrian'ı bile kadroya almadığımız için pişmanlık yaşadığımız da oldu. Önde yığıldığımızda Janko'nun etkili olabileceğini düşündüm. Volkan'la hızıyla topu ileriye taşıyabiliriz diye planladık ancak her düşündüğümüz gerçekleşecek diye bir durum yok. 
Halil bizim için tipik santraforun özelliklerinde değil. Attığımız golde etkiliydi bana göre. Orta saha ile bütünleşebiliyor. Janko'ya da haksızlık yapmak istemiyorum. İyi niyetli çalışıyor. Hücumda etkinliğimiz yeterli olmadığı için belki bize yeterli katkıyı veremiyor. Emre önde oynatılabilir ancak Halil ortada panik yapan takım için faydalı hamlelerde bulunuyor. Janko'yu oyuna alırken Halil'i geriye çekerek panik ortamından uzaklaşmak istesek de diğer oyuncular buna katkı sağlayamadı. Verdiğimiz pozisyonlara baktığımızda rastgele vurulan toplar vardı. Golden sonraki paniği üzerimizden atamadık.
 
 
Soru: Galatasaray stadını gördük akşam. Zemin çok kötüydü. Kış yaklaşıyor. Bu durum futbolu etkiliyor mu?
 
Maalesef Türkiye'de saha sorunu var. Ben olsam buna müdahale ederim. Sahayı ben yaptırır ve kulüplerin alacaklarından bunu keserim. Yoksa bu iş düzelmez. Futbol sahada oynanır. Halı gibi saha olmalı. Biz de en iyisini yaptırdığımızı düşünüyoruz ancak yeni yeni toparlayacak.
 
 
Soru: Milli Takımlar için iki görüş var. Şenol Güneş, Fatih Terim ve Mustafa Denizli Milli Takım'a zirve yaptırdılar ancak seçtikleri yardımcılarla yeni antrenörlerin yetişmesine katkı sağlamadılar. Bu konuda ne düşünüyorsunuz?
 
Eğer ortada bir başarısızlık varsa ben talibim. Türkiye teknolojide çok çağ atladı. İnsan ilişkilerimiz de gelişti ancak bazen öyle yorumlar geliyor ki ne diyeceğimizi bilemiyoruz. Başarı başkasının başasızlık senin oluyor. Milli Takım'a ben geldiğimde 30. sıradaydık. Şimdi 8. sıradayız. Bir gol bile ne kadar önemli. Her hareket her salise önemli. Ancak bunu anlatmak da bir o kadar zor. Bugünü düşünün. Galatasaray'la aramızda iki puan var ve ligin sonu olduğunu düşünün. Bir gol sizi Şampiyonlar Ligi'ne getirebilir ya da 8. sıraya düşürebilir. Bunu anlatmakta sıkıntı yaşıyoruz. 
Benim yardımcı hazırlamam, yumurta mı tavuktan çıkar, tavuk mu yumurtadan benzetmesine benzer. Beni kim yetiştirdi. Ben kaleci antrenörü olmadan yıllarca oynadım ve şimdi teknik direktörlük yapıyorum. Dünyada futbol ülkesi olarak gelişimleri yapmıyoruz. Ben bunu tek başıma yapamam. Herkesin katkı yapması gerekir. Karşılıklı olmalı. Ortam hazırlanmalı. Ben geldimle olup bitecek iş değil. Sadece ekonomik büyüyoruz. Bütün kulüpler ve oyuncular paramı alayımın peşinde. Geçmişe gittiğinizde bunu görürsünüz, amatör yönetici para verip keyif alıyorlardı. Antrenör ve futbolcu soğuk suyla duş alıp mutlu oluyorlardı. sadece sonuçlara endeksli hareket ederseniz herkes kendini kurtarmanın peşine gider. 
Üç antrenörden bahsediyorlar ama kötü bişey varsa beni bu üçlüye dahil ediyorlar. İyi bişey varsa beni orada zikretmiyorlar. Antrenörler ve oyuncular geçici düşünce ebedidir. Bu sıkıntıları aşamazsak durum değişmez. Ben konuşacağım kadar konuştum. Her antrenöre katkı yapmaya hazırız. Ama bizi dinlemeyecek kişiye ne katabilirsiniz...
 
 
Soru: Adrian'da son durum nedir? Altyapıdaki takımları takip etme fırsatınız oluyor mu? Bursaspor formda bir takım. Yıllardır Avni Aker'de galip gelemiyor. bu dezavantaj olabilir mi?
 
Sondan başlayayım. Çıkıp oynayacağız. Bursaspor iyi bir camia. İyi işler yapıyorlar. Politikaları doğru. ama ağır eleştiriler alıyorlar. O kadar doğruları var ki, yıkmamak gerek. Bizim amacımız Bursaspor'a üstünlük sağlamak ve yenecek gücümüz var. 
 
Adrian şuanda olumsuz değil. Son maçta alıp almamakta kararsız kaldım. Barış'ı defansif düşündüm. Sapara iyi olduğunu söyleyince onunla başladım. Hücüma dönük de Emre ve Janko'yu düşündük. Keşke Adrian'ı alsaydım dedim kendi kendime. Çalışması iyi. Bir olumsuzluğu yok. Adrian ya da Janko, hiçbir ayrım yok. Her an oynayabilirler. 
Altyapıyla ilgilenemiyorum. Sezon başında kendi içimizdeki sorunu halledemedik. Görüşüyoruz ancak yakın ilişkiler kuramıyoruz. Giray Hoca'nın bu konuda katkısı olacak. mutlaka yeni bir yapılanma olmalı. Altyapıyı yenileyip yeniden kurma fikrini destekliyorum. Ama yakın bir takibim yok. Gidip izleyemiyorum. 
 
Göstermelik işler yapmayacağız. Alttan gelen oyuncu önce A2'de kendini gösterecek. Yarışan bir takımız ve bu yarışı kaldıracak oyuncular olması gerek. Zeki oynuyor ama illa da oynasın diye oynatmıyoruz. hatalarını da görüyoruz.
 
 
Soru: Türk futbolunun bugüne gelmesinde şike sürecinin etkisi var mı?
 
Az önce saymaya çalıştığım nedenler futbolu olumsuz etkiler ama şike süreci başlı başına bir gündemdir. Adalet duygusunu etkiliyor ve Türkiye'de adalet zedelenmiştir. İnsanların güvenleri azalmıştır. Açlık ve sağlık da önemlidir ancak adaletin olmadığı yerde güçler dengesiz ve farklı işler. Kısır bir döngü var. Kupa verilsin verilmesin. Bu farklı bir durum. Biz kupa değil adalet peşindeyiz. Herkes birbirine şüpheyle bakıyor. Rekabet kavgaya dönüştü. 
 
Federasyonda yaptığım konuşmayı herkes duydu. Ama hiçbir şey yapılmıyor. Bu nedenle artık görüş belirtmenin de bir anlamı yok. Federasyon aklanmadığı sürece Türk futbolu değişmez.
 
 
Soru: Maçtan sonra tercihlerimde yanıldım dediniz. Bu kendi özeleştiri mi yoksa umduğunu bulamama mı?
 
Hata benim. Tercih takımın durumuna göre değişir. Yabancı sınırlaması var. Buna dikkat etmek durumundayız. Doğrular ve gerçekler var. Doğru oyuncu sayısı fazla. Gerçek bu oyuncular elimizde şuan. Sıkıntı bu ve tercih yaparken bir oyuncuyu dışarıda bırakmak oyuncunun kötü olduğunu göstermez. Oyuncuyu şunu yapar diyerek koydum, yapamazsa tercihim yanlış olmuş oluyor. Janko Kazakistan maçında 90 dakika oynadı ve son on dakikada ayağına kramp girdiğini söyledi. böyle bir oyuncudan 90 dakika şuan için yararlanamazsınız. Janko bizi biz de henüz Janko'yu tanıyamadık. Milli Takım araları oldu. Mesela şimdi Onur'u oynattık ve iyi oynadı. İyi oynayamazsa biz haksız oluruz. Kimin niye oynamadığını sorgulamak taraftarın hakkı. Neden oynatılmadığını bilemeyebilir. Bunlar normal.
 
 
Soru: Geçen sezon 4-3-2-1 sistemi vardı. Skor üretiliyordu. bu sezon daha farklı bir sistem var?
 
Geçen sezon hücum yaparken gol yiyorduk. Bu sezon yemiyoruz. Sistem değişikliğinin artıları ve eksileri olabilir. Elimizde oyuncularımız var. Bunları kullanacağız. Geçen sezon şampiyonlar Ligi oynadık. Savunma oynayan takımda hücum yapmaya kalktığınızda sıkıntılar yaşayabilirsiniz. takımın formatı değişti. Eksiklerimiz var. Yeni gelenler var. Oyuncu alınırken nasıl olduğu değil sizde ne vereceği önemlidir. Bamba en çok korkulan isimdi, en iyisi oldu. burası bir okul. Gelişmek isteyen için iyi bir yeriz. Bunu her oyuncu kullanmalı. 
 
Burak istenmeyen bir oyuncuydu. Biraz ders alalım. İyi örnekleri geliştirelim. Onur 6 ay oynamadı ama forumda. Burak formdaydı Avrupa'da oynadı ama elendik. Bu ikisi çok iyi birer örnek. Biz oyuncularımızı kullanmak istiyoruz. Ama oynamadığında küsmek gibi bir hakları olduğunu düşünmüyorum.  
 
Tolga eve gitmiyor, takımı toparlamaya çalışıyor, sen bunu yok sayıp Onur ile arasında bir rekabet ortamı varmış gibi gösterip bize vurmaya çalışmak art niyetli ve kötü bir yaklaşımdır. Daha fazla katkı yapması gereken oyuncularımız var.
 
 
Soru: Şenol Güneş'in kafası saha içinde değil, rahat değil deniyor. Böyle bir durum var mı? Rahat mısınız?
 
Şuan rahat değilim. Az uyudum. Açıklama yapmak için geldim. Gribal halim var, uykusuzum, belim ve midem rahatsız. Ama bilinç altında geldiğimden bu güne kadar şampiyon da olsak, kafamdaki projelerle ilgili yanlışlar beni rahatsız etse de işimi aksatmama neden olmaz. Geçen sezon dediler bunu. Kenara çekildi dediler. Sonra tam tersi yanındaki adama güvenmiyor dediler. Bunlar konuşulur. 
 
Trabzonspor ekonomik, sportif ve sosyal anlamda neler yapacağını tek başıma gerçekleştiremem. Trabzonspor'un ekonomisi belli. Buna bağlı transfer politikasını belirlemek gerek. burada yönetimi suçlamıyoruz. Transfer sistemi içime sinmiyor. Elimdeki 12 oyuncudan rahatsızım. Oynamayan oyuncu morali bozuluyor. Çalışıyor ama oynayamayınca değeri düşüyor. Giderse çok para kazandırır vs... Bunları benim düşünmemem gerek. Hayal ettiğim saha sonuçlarından daha çok uyumdur. Rakibi oynatmayan, ezen bir takım istiyorum. Oyuncu grubunun tepkileri şuan farklı. Tam olarak takımda değiller. Oyuncuları buna alıştırmak kolay değil. Daha ideal onbirimizi bulmuş değiliz. 

HABERE YORUM KAT
Haberlerde yapılan yorumlarda Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan yorumlar onaylanmamaktadır.
Önceki ve Sonraki Haberler