Sporda şiddetin önlenmesine ilişkin kanun teklifi sunuldu!

AK Parti Rize Milletvekili Osman Aşkın Bak ve AK Parti milletvekillerinin imzasıyla Sporda Şiddet ve Düzensizliğin Önlenmesine Dair Kanunda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi TBMM Başkanlığına sunuldu.

Sporda şiddetin önlenmesine ilişkin kanun teklifi sunuldu!

Sporda şiddetin önlenmesine ilişkin kanun teklifinin gerekçesinde, müsabaka öncesinde, esnasında veya sonrasında taraftarların sürekli veya geçici olarak gruplar halinde toplandıkları yerler, müsabakanın yapılacağı yere gidiş ve geliş güzergahları, takım veya taraftarların toplu olarak seyahat ettiği araçlar ya da takımların kamp yaptığı yerlerin spor alanı kavramına dahil edilerek, kanunun uygulama alanının genişletildiği belirtildi.

AK Parti Rize Milletvekili Osman Aşkın Bak ve AK Parti milletvekillerinin imzasıyla TBMM Başkanlığına sunulan Sporda Şiddet ve Düzensizliğin Önlenmesine Dair Kanunda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi'nin gerekçesinde, barışın, sevginin, toplumsal duyarlılığın, sağlıklı yaşamın oluşmasındaki en önemli faktörlerden birisi olan sporun, zaman zaman yaşanan şiddet olaylarıyla gündeme geldiği ifade edildi.

Sporun, çok geniş kitlelere ulaşması ve bu kitleleri etkilemesi sebebiyle modern dünyada bir endüstri haline geldiğine işaret edilen gerekçede, bu endüstrinin sergilendiği mekanların ise on binlerce taraftarı bir araya getirerek kitle psikolojisini hayata geçiren platformlara dönüştüğüne yer verildi.

Bu büyüme ve gelişmenin faydalı olmakla birlikte birçok olumsuzluğu da beraberinde getirdiğine dikkat çekilen gerekçede, gelinen noktada, sporda şiddet ve düzensizlik fiillerinde nicelik ve nitelik olarak gerçekleşen çeşitliliklere karşı, Sporda Şiddet ve Düzensizliğin Önlenmesine Dair Kanun'un güncellenmesi ihtiyacı doğduğu kaydedildi.

Gerekçede, spor müsabakaları öncesi, esnası ve sonrasında ortaya çıkan şiddet olaylarının ve düzensizliğin önlenebilmesi, bireylerin daha güvenli bir ortamda spor müsabakalarına katılabilmelerini sağlamak amacıyla kanunun bazı hükümlerinde değişiklikler yapılması gerektiği vurgulandı. 

Spor müsabakalarında şiddet ve düzensizliklerin, sadece müsabaka alanı içerisinde gerçekleşmediği anımsatılan gerekçede, "Müsabaka öncesinde, esnasında veya sonrasında taraftarların sürekli veya geçici olarak gruplar halinde toplandıkları yerler, müsabakanın yapılacağı yere gidiş ve geliş güzergahları, takım veya taraftarların toplu olarak seyahat ettiği araçlar ya da takımların kamp yaptığı yerler spor alanı kavramına dahil edilmek suretiyle kanunun uygulama alanı genişletilmektedir." değerlendirmesi yapıldı.

Uygulamada, başkaları adına düzenlenen elektronik kartlarla müsabakaya girenlerin engellenmesi için "biyometrik yöntemlerle kimlik doğrulama sistemleri"nin kullanılabilmesine imkan sağlandığı belirtilen gerekçede, karaborsanın önlenebilmesi amacıyla bilet satışının ilgili federasyon, spor kulüpleri ve yetkili diğer kişiler tarafından uygun görülen yerler ve görevliler haricinde satılmasının yasaklandığı ve bu kuralın ihlalinin, suç olarak düzenlendiği kaydedildi.

Kanun teklifinin gerekçesinde ayrıca, spor kulüplerinin, federasyonların veya bünyesinde sportif faaliyetler icra edilen tüzel kişilerin, yönetim ve denetim organlarında görev yapmalarının yasaklanmasına ilişkin tedbirin kapsamının genişletildiği ve süresinin uzatıldığı ifade edildi.

Teklifle bazı suçların cezalarıyla kabahatlerin yaptırımlarının, bu ihlallerle etkin mücadele etmek amacıyla artırıldığı bilgisine de yer verilerek, şöyle devam edildi:

"Caydırıcılığın sağlanması amacıyla grup halinde veya münferiden belirli bir kişiyi hedef veya muhatap alıp almadığına bakılmaksızın duyan veya gören kişiler tarafından tehdit olarak algılanacak tarzda aleni olarak söz ve davranışlarda bulunma fiili ile madde kapsamına giren hakaret ve tehdit fiillerinin yazılı, görsel, işitsel veya elektronik kitle iletişim araçlarıyla işlenmesi halleri de suç kapsamına alınmaktadır.

Kanun kapsamına giren suçlardan dolayı alınan mahkumiyet neticesinde verilen, 'seyirden yasaklanma tedbiri'ne ikinci kez karar verilen kişi hakkında bu tedbirin üç yıl, üçüncü kez karar verilen kişi hakkında ise beş yıl süreyle uygulanması sağlanmaktadır. Uygulamada yaşanan sorunların önüne geçilmesi amacıyla 'seyirden yasaklanma tedbiri'nin sona ermesine ilişkin kararların Cumhuriyet başsavcılığı veya mahkemelerce işlemi yapan kolluk birimine derhal bildirilmesi ve bu bilgilerin elektronik bilgi bankasına işlenmesi öngörülmektedir."

HABERE YORUM KAT
Haberlerde yapılan yorumlarda Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan yorumlar onaylanmamaktadır.
Önceki ve Sonraki Haberler