Toroğlu'ndan şikecilere; Kafatası kalın olanlar...
Şike sürecindeki tutumuyla Trabzonsporlu taraftarların beğenisini kazanan Erman Toroğlu son yazısıyla şikeci Fenerbahçe ve saz arkadaşlarını yazdı. İşte Toroğlu'nun yazısı;F.Bahçeliler, 'Biz hangi takımla şike yaptık?' diyordu. Bu takımlar neredeymiş, gör
Şike sürecindeki tutumuyla Trabzonsporlu taraftarların beğenisini kazanan Erman Toroğlu son yazısıyla şikeci Fenerbahçe ve saz arkadaşlarını yazdı.
İşte Toroğlu'nun yazısı;
F.Bahçeliler, 'Biz hangi takımla şike yaptık?' diyordu. Bu takımlar neredeymiş, görüldü! UEFA gerekeni yapmayan TFF'ye cezayı basıp, Türk futbolunu 1-2 yıl uzaklaştırırsa kimse ağlamasın
Şimdi fazla uzatmadan, basit mantıkla olaya bakalım; Futbol Federasyonu Başkanı Yıldırım Demirören'e göre artık şike süreci bitmişti.
Bu arkadaş ne zaman "Türkiye için şike süreci bitti" dese UEFA anında balyozu beynimizin ortasına geçiriyor.
Türkiye Futbol Federasyonu bu yıl oynanan Türkiye Süper Ligi'ni tescil etti. Ve bunu Futbol Federasyonu'nun resmi sitesinden açıkladı.
Şimdi sıkı durun; bu açıklamadan 1 saat sonra UEFA, Eskişehir ile Sivas'ı Avrupa Kupaları'ndan men etti. Neden dolayı? Şikeden dolayı.
Bu ne demektir? (Kafatası kalın olanlar anlayamayabilirler. Ama biraz normal beyine sahip olanlar anlayabilirler) Bu şu demektir; UEFA bu dosyayı kapatmamıştır ve çok yakından takip etmektedir.
UEFA, ŞİKEYE BULAŞANI ALMAZ
Şimdi ikinci bölüme geçelim; Gene kısa ve net. Fenerbahçe diyor ki "Bizim için UEFA defteri kapandı." Evet doğru Fenerbahçe 3 yıl Avrupa Kupaları'ndan ihraç edilerek, yani "atılarak" cezasını çekti. Onun işi bitti. Şimdi sonuca gelelim; hani Fenerbahçeliler diyordular ya onlar akıllıydı? "Yahu kardeşim biz hangi takımla şike yaptık? Bu takımlar nerede?"
Evet bu takımların nerede olduğunu şimdi herkes gördü, neredeymişler? Bu takımlar Fenerbahçe ile şike yaptıkları için Avrupa Kupaları'na alınmıyorlar. Peki bu karar ne zaman çıkıyor? Şike olayına ismi karışan Eskişehirspor ve Sivasspor ne zaman Avrupa Kupaları'na katılmaya hak kazandılar o zaman UEFA onları dışarda bıraktı.
Peki yarın Bursaspor veya bir başka bir takım" Beni niye almıyorsun?" diye UEFA'ya başvurabilir mi? Eğer o takım veya takımlar Türkiye'de şike olayına bulaşmışlarsa UEFA onları da almaz.
Daha da önemlisi almadığı takımların yerine o ülkeden başka takımları da almayabilir. Çünkü UEFA bu konuda yüzde yüz serbesttir ve hiçbir şekilde kimse "Beni niye almıyorsun?" diye de hesap soramaz.
AMELİYATI YAPSAYDIK BUNLAR OLMAZDI
Bakınız bu sene Türkiye Süper Lig şampiyonluğunu kazanan Fenerbahçe, UEFA'dan cezalı, 3 yıldır Avrupa'ya gidemiyor.
Süper Lig'de ikinci olan Galatasaray, o şimdilik gidiyor.
Ama şimdilik! Üçüncü Beşiktaş, o da şimdilik gidiyor. Dördüncü olan Trabzonspor da şimdilik Avrupa'ya gidecek .
Beşinci olan Sivasspor, Avrupa Kupaları'ndan ihraç edildi. 6. Kasımpaşa, onun da UEFA kriterleri ile sorunu olduğu için gidemiyor.
7. Karabük bakalım onu UEFA, alacak mı? 8. Bursaspor, onun da akıbeti belli değil.!
Evet beyler, Türk futbolunun bu rezil durumunu bundan daha iyi anlatamazsınız.
Ve bu tür futbolumuzu rezil duruma getirenler son iki Türkiye Futbol Federasyonu!
Şayet o gün ameliyatı tam yapsaydık, bugün bunları yaşamayacaktık.
Peki bundan sonra ne olur? Esas facia burda!
Sen futbol federasyonları olarak eğer gerekenleri yapmadıysan son Sivasspor ve Eskişehirspor kararları artçı depremlerdir.
Bu artçılar büyük depremin habercisidirler.
Yani Sivasspor ve Eskişehir'e ceza veren UEFA, Türk futbolunda şike sürecinde gerekeni yapmayan TFF'ye cezayı yapıştırıp bütün kulüpleri veya milli takımları, yani Türk futbolunu bir veya iki yıl uzaklaştırabilir.
Bugüne kadar olan rezillik UEFA'da ilk defa yaşanıyor, yani örnek!
TÜRK FUTBOLUNA YAZIK OLACAK
Daha evvel hiç yaşanmadı. Bundan sonra yaşanacak olanlar da ilk olacak.
O zaman kimse ağlamasın.
Ama o zaman ben bu yazıyı yazmayacağım. Çok daha ağır yazacağım. Herkes hazırlıklı olsun.
Ama Türk futboluna yazık olacak. UEFA 'kartondan kaplan' mı yoksa hakikaten 'kaplan' mı göreceğiz.
Bizimkiler de 'aslan' mı yoksa 'kedi' mi?
Onları da göreceğiz.
Olayın ahlak tarafına isterseniz şimdilik hiç girmeyelim. Yazılı ve görsel Türk basınındaki yalayıcılar ve tokmakçılar maalesef kamuoyunu doğru yönlendirmiyorlar. Ama hayrettir olaylar bittikten sonra ortaya çıkıp "Biz zaten tahmin edebiliyorduk" diye yüzsüzce yazabiliyorlar.
PİSLİĞİ HALININ ALTINA SÜPÜRDÜK
Aptal UEFA!.. Geri zekalı UEFA!.. İşi bilmez UEFA!.. Türkiye'yi sevmeyen UEFA!.. Tu kaka UEFA!
İşini bilir yöneticiler, akıllı idareciler, zeki Türkiye Futbol Federasyonu, Süper Türk Futbolu, aslan Türkler! Yani şike sürecinden sonra UEFA ile Türk futbolu arasındaki kestirmeden söylenenler.
Ya UEFA yalan söylüyor ya da bizimkiler! İnsanları aldatıyorlar.
Ben şike sürecinin başından bu yana hep karşıdan baktım. İki tarafı da görüyorum.
Daha da kötüsü iki tarafı da biliyorum.
İki tarafta da çok şeyler yaşadım, hem de köküne kadar.
Bakınız sevgili okuyucular, bilmek başkadır, okumak başkadır, yaşamak farklıdır!
Artık dönülmeyen yola girdik.
Şu anda mecburi istikamette yürüyoruz. Maalesef yolun sonu hayırlı gözükmüyor.
Hangi açıdan? Art niyetli, aptal, işi bilmeyen UEFA açısından! Onlar bir halt bilmiyor ama biz her şeyi süper biliyoruz!
Onlar keriz, biz akıllıyız!
Bütün pislikleri halının altına attık, "Biz temiziz" diye dünyayı kandırmaya kalkıyoruz.
Bakınız yıllarca kendi kendimizi aldattık.
Bazı insanlar göstere göstere yalan söylediler ve gene yıllardır işlerini götürdüler.
Ama bence deniz bitti, kara gözüktü.