Basın İlan Kurumu Genel Müdürü Mehmet Atalay, Trabzon'un, coğrafi konumu itibarıyla sanayi yatırımı almakta zorlansa bile eğitim, sağlık, turizm ve spor alanlarında yapacağı hamlelerle bu açığı kapatabileceğini belirtti.

Atalay, AA muhabirine yaptığı açıklamada, 2011 Avrupa Gençlik Olimpiyatları'nın Trabzon'un kaderini değiştirecek çok önemli organizasyon olduğunu ifade ederek, ''Bunu şimdiden gözlemlemek mümkün. Artık Trabzon kabuğuna sığmayan ve dünyaca tanınan bir kent görünümünde olacaktır'' dedi.

Trabzon'un, imparatorluklara başkentlik yapmış önemli bir şehir olduğuna dikkati çeken Atalay, şöyle devam etti:

''Böyle bir kentin varlığı bile sizi birkaç adım öne çıkarmaya yeter. Önemli olan eldeki değerleri en iyi şekilde kullanıp başarıya ulaşıp marka yaratmaktır. Olimpiyatlar bunun için müthiş fırsattır. Trabzon, coğrafi olarak sanayi yatırımı almakta zorlansa bile eğitim, sağlık, turizm ve spor alanlarında yapacağı hamlelerle bu açığını kapatabilir. Karadeniz Teknik Üniversitesi bir marka. Bu markaya sahip çıkmalıyız. Onun hamiliğinde yeni üniversiteler kurulmalı. Yörede bulunan tarihi, turistik ögeler arasındaki Uzungöl, Sümela, Ayasofya, Sera Gölü, yaylalar, kemençe, tereyağı, keşan, peştemal, fındık, çay, iyi işlenmeli.

Trabzonspor'u söylemeye gerek var mı? Trabzon'u futbol şehrinin dışına taşıyarak spor şehri yapmalıyız. Basketbolda, voleybolda, atletizmde, yüzmede, güreşte, kısaca her alanda sporcular yetiştirmeliyiz. Tesis bakımından da Trabzon'un şu anda sıkıntılı olduğu söylenemez. Türkiye'nin en önemli tesisleri burada. Bu tesislerde geleceğin Avrupa ve dünya şampiyonlarını neden yetiştirmeyelim? Karadenizlinin azmi ve kararlılığıyla çok önemli sporcular yetiştireceğimizden kuşkum yok.''   

     -''BÖLGE SÜMELA MANASTIRI İLE DÜNYANIN UĞRAK YERLERİNDEN BİRİ OLACAK''-

Sümela Manastırı'nın dünyada sayılı inanç merkezlerinden biri olduğunu vurgulayan Atalay, ''Manastırın ibadete açılması fikri son derece doğru ve yerinde bir karar. Önemli olan bundan sonra bunu en iyi şekilde değerlendirip turizme ve ekonomiye çevirmektir. Tabii bunları söylerken hizmet sektöründe çok iyi oluğumuzu da ifade edemeyeceğim. Bunun için de ciddi manada çalışma yapılmalı. Dünyanın en önemli inanç merkezi sizde olacak ama hizmet sektöründe eksiklik olacak, bu çok doğru değil. Bölge, Sümela Manastırı ile dünyanın uğrak yerlerinden biri olacak. Sümela için gelen turistleri Uzungöl'e, Ayasofya'ya, yaylalara, Ayder'e götürüp daha fazla kalmaları sağlanabilir. Bu da bölgede ekonomik olarak daha fazla akışın olacağını gösterir. Bunları yapabilirsek binlerce insana yeni iş ve aş alanları doğacaktır. Önemli olan doğru şeyleri doğru zamanda yapıp uzun vadede başarı beklemeyi bilmektir.''

Bölgenin ulaşım ağı içinde önemli bir yer teşkil ettiğine de dikkati çeken Atalay, ''Bazı eksiklikler olmasına rağmen hava ve karayolunda bir sorun kalmadı. Trabzon'un denizle bağı olmasına rağmen ciddi anlamda denizi kullandığı söylenemez. Bölgenin kaderini etkileyecek en önemli gelişmelerden biri de hiç kuşku yok ki tren yolu olacaktır. Erzincan-Trabzon demiryolunun yapılması şarttır. O zaman bölge çok daha aktif ve üretken olacaktır. Bu proje başlı başına sadece Trabzon'a değil, bölge hatta ülke ekonomisine de sirayet edecek büyüklüktedir'' diye konuştu.

     -''ŞENOL GÜNEŞ'E VE EKİBİNE SAHİP ÇIKMAK GEREKİYOR''-

Trabzon'un en önemli sanayisinin futbol olduğunu ifade eden Atalay, şunları belirtti:

''Futbol, Trabzon'da bir yaşam biçimi. Başarı ya da başarısızlık olunca hayatı nasıl etkilediği herkesin malumu. O nedenle bu sanayiye herkesin sahip çıkması ve destek olması lazım. Dünyada Trabzon'daki futbol kültürü gibi olan sayılı yerler var. Bunun değerini bilmek gerekiyor. Başarılı olmanın en önemli unsuru istikrar. Trabzonspor'un başarılı olduğu dönemlerin altında yatan en önemli etken istikrar değil miydi? Hem teknik ekipte hem oyuncu kadrosunda bu sağlanmamış mıydı? Bugün de durum çok farklı değil. Bu sözlerimi lider olduğu için değil, Şenol Güneş Bey'in geldiği günden beri ifade ediyorum. Sayın Şenol Güneş, Ahmet Suat Özyazıcı ve Özkan Sümer gibi iki değerle birlikte hareket ediyor. Şenol Güneş, dünya üçüncülüğü elde etmiş ve başarılı bir isim. Onun değerini bilmek ve ona sahip çıkmak hepimizin görevidir. Bugün gelinen noktada kalıcı olabilmek için bundan önce olduğundan çok daha fazla Şenol Güneş'e ve ekibine sahip çıkmak gerekiyor. Başarı akşamdan sabaha elde edilecek bir şey değildir.''