Trabzonspor başkanına ilk ödül!
Karadeniz Teknik Üniversitesi Beden Eğitimi ve Spor Yüksekokulu, Beden Eğitimi ve Spor Öğretmenliği Bölümü 2012-2013 dönemi mezunu öğrenciler tarafından yapılan ankette ‘Yılın Onur Ödülü’ne Trabzonspor Başkanı İbrahim Ethem Hacıosmanoğlu layık görüldü.Ay
Karadeniz Teknik Üniversitesi Beden Eğitimi ve Spor Yüksekokulu, Beden Eğitimi ve Spor Öğretmenliği Bölümü 2012-2013 dönemi mezunu öğrenciler tarafından yapılan ankette ‘Yılın Onur Ödülü’ne Trabzonspor Başkanı İbrahim Ethem Hacıosmanoğlu layık görüldü.
Aynı anketteTrabzonspor Basketbol Takımı Başkanı Mehmet Yiğit Alp’e ‘Yılın Spor Yöneticisi’, 1461 Trabzon’a ‘Yılın Takımı’ ve Mustafa Reşit Akçay’a ‘Yılın Teknik Direktörü’ ödülü verildi.
Tören bu akşam Fatih Eğitim Fakültesi Mahmut Goloğlu Oditoryumu’nda yapılıyor.
Öğrencilerin ve çok sayıda davetlinin katıldığı ödül törenine Mustafa Reşit Akçay katılırken, Trabzonspor Başkanı İbrahim Hacıosmanoğlu katılamadı.
Hacıosmanoğlu'nun ödülünü Trabzonspor'da Genel Saymanlık görevinde bulunan Engin Hacısalihoğlu'nun alacağı bildirildi.
AKÇAY TÖRENİN ARDINDAN NELER SÖYLEDİ? SAYFA 2'DE
AKÇAY ÖDÜL TÖRENİNDE KONUŞTU
Karadeniz Teknik Üniversitesi Beden Eğitimi ve Spor Yüksekokulu, Beden Eğitimi ve Spor Öğretmenliği Bölümü 2012-2013 dönemi mezunu öğrenciler tarafından yapılan ankette "Yılın Teknik Direktörü" ödülünü alan Mustafa Reşit Akçay tören çıkışı sonrası basın mensuplarının sorularını yanıtladı.
Trabzonlu bir teknik adam olarak göreve getirilmenin onurunu yaşadığını belirten Akçay, "Benim adıma çok onur verici. Ama bu cesaretli kararı olan İbrahim Bey'i ve yönetim kurulu taktir etmek gerekiyor. Çok büyük desteği hissettiğim toplumun katmanlarına da çok teşekkür ediyorum. Laik olmaya çalışacağım buna gönülden inanıyorum" dedi.
"SORUNLARDAN KORKMUYORUM"
Göreve geldikten sonra karşılaşacağı sorunlardan korkmadığını dile getiren Akçay, "Bugün Türkiye'de 4 büyük takımın içerisinde yer alan ve çok kitlesi olan camiadan söz ediyoruz.
Trabzonspor'un sorunları yok bu sorunları Trabzonspor'un için hiçbir zaman sorun olarak getirilemez. Çok büyük bir camia enerjimizi bir araya getirdiğimiz zaman bunlar gibi yüzlerce, binlerce sorunu çözebiliriz. Hiçte korkmuyorum, sorun olarak bakmıyorum. Bize gelen her türlü şartı, ihtiyaçları istediğimiz gibi kullanıp, her türlü argümanı bir araya getirerek gücümüzü ve enerjimizle bunları aşabiliriz" ifadesini kullandı.
"ELİMİZDEKİ YABANCI OYUNCULARI KULLANACAĞIZ"
Akçay, Trabzonspor'un çok kaliteli yabancıları olduğunu belirterek, "Çeşitli nedenlerle geçen sene randıman alınamamış olabilir ancak bu alınamayacak anlamını taşımaz. Değişik stratejilerle bu elimizdeki yabancıları kullanacağız. Kullanamazsak gerekirse transfer edebilir, eğer gerekmiyorsa ona göre strateji gerektirebilir. Hiçte sorun değil" şeklinde konuştu.
"Trabzonspor herkesin nadide bir çiçeğidir" diyen Akçay, "Güneşte çok bırakırsanız kurutursunuz, yağmurda çok bırakırsanız çürütürsünüz. Toplumun büyük bir kesimi bu çiçeğini kime emanet ettiğiyle ilgili güveni var bize karşı, bir kısmının da güvensizliği var. Bu çok doğal bir reflekstir. Dolayısıyla bu reflekse sahip olan insanların rahatlatmak ve onlara biraz daha güven duygusu yaşatmak için bu sürede bahsediyorum. Bu süre içerisinde felsefemizi ve sahada dik duran horon oynarken nasıl dik duruyorsak, oyunumuzda da dik oynamayı yansıtarak onlarında güvenini alacağımızı düşünüyorum. 6 aylık süreyi bunun içi istiyorum" açıklamasını yaptı.
Akçay, transferle ilgili sorulara ise "Transferle ilgili hiç bir talebim yok. Trabzon'un havası, enerjisi, insanının sıcaklığı her şeyi düzeltmek için yeterlidir" yanıtını verdi.
Trabzonspor ile prensipte anlaşan Mustafa Reşit Akçay ulusal bir gazeteye verdiği röportajla ilgili yaşanan gelişmeleri de şöyle değerlendirdi:
"Bir gün bir ihtiyar dağa gider ve kovukta bir yılanla karşılaşır. Yılana ekmek verir, yılanda ona diliyle altın verir günlerce bu böyle sürer. Bir süre sonra hastalanan adam kendisinin yerine evladını gönderir. Çocuk yılanla karşılaşır ekmek verir ve yılan ona altın verir. Sonra karnında daha fazla altın var yuvalarında daha fazla altın var diye yılanı öldürmeye çalışır. Yılan onu sokar, zehirler ve ölür. Yılan bu arada kuyruğunu kaybetmiştir. Yaşlı adam bir süre sonra kovuğa gittiğinde yılanla karşılaşır. Yılan ona şunu söyler; Sizde evlat acısı, bende kuyruk acısı olduğu sürece bizim bir araya gelmemiz mümkün değil. Bir halkı bilgilendiren bir gazeteciye toplumu yönlendiren bir kamuoyu oluşturan gazeteciye ben güvenemeyeceksem bir Türk antrenörü olarak kime güveneceğim. Ben bir gazeteciye güvenip de ona demeç veremeyeceksem ve onunla bir program yapamayacaksam onun sözüne güvenmeyecek kime güveneceğim. Basın toplumu bilgilendiren insanlar, basınla yardımlaşmaya devam edeceğim. Ben Trabzon yerel gazetelerine güvenmeye devam edeceğim. Basınla ortak bir iş yapmayı istiyorum. "dedi