3 Temmuz'dan buyana yaşanan şike soruşturması kapsamında zor günler geçiren Türk futbolunun içinde bulunduğu durumu, buna bağlı olarak Fenerbahçe'nin Şampiyonlar Ligi'nden men edilmesi kararını Milli Takımlar Teknik Direktörü Guus Hiddink'e sorduk.

Milli takımın kamp yaptığı Swissotel'in kapılarını Yeni Şafak'a açan Hollandalı teknik adam, soruları yanıtladı.

"Ben bir futbol sevdalısı olarak Fenerbahçe'yi Şampiyonlar Ligi'nde Avrupa'nın belki dünyanın en büyük liglerinde görmek isterdim. Ama önemli bir nokta var ki futbol temiz olmalı. Özellikle bizim içimizde çalıştığımız Tük futbolu da temiz olmalı. UEFA'nın bu konuda başka bir seçeneği yoktu ne yapabilirlerdi. UEFA, hem A Milli Takım'ı hem de diğer takımları yarışmalardan men edebileceği tehditinde bulundu. Diğer kulüp takımları da bu durumdan olumsuz etkilenebilirdi. Bu şartlar içerisinde Türk futbolu da zarar görebilirdi. Türk futbolunda büyük yaralar açılmaması için böyle bir karar alınması gerekti."

Milli olmalarından gurur duymalılar

Normal ceza muhakemesinde herhangi bir şekilde hüküm giymediyseniz suçsuz olursunuz. Ceza muhakemesinde böyle bir şey var. F.Bahçeli oyuncular da Şampiyonlar Ligi'ne gitmeyi hak etmişlerdir. Üzülmeleri doğal. Şu an kanıtlanan bir şey yok ancak olaylardan haberi olan UEFA, Türk takımlarına Milli Takım da dahil 8 yıl ambargo koyabilirdi." "Son aylarda yaşanan olayların futbolcuları etkilediğini gördüm. Geçtiğimiz günlerde yaptığımız bir antrenmanda sahada onlara şu vurguyu yaptım. 'Siz milli takım oyuncularısınız ve milli takım oyuncusu olmaktan gurur duymanız gerekir. Bu gurur Türk futbolunun imajını kurtarmak için kullanmalısınız. Bu görev size düşüyor' dedim."

İmajı düzeltmek için başarmalılar

"Milli Takım oyuncuları kendi gururlarını ortaya koyarak Türk futbolunun sadece kulüp takımlarında yaşanan olaylardan ibaret olmadığını göstermeli. Uluslararası arenada ne kadar başarılı olunabileceğini göstermek için ellerinde bir fırsat var. Oynayacağımız maçlar bunun için bir vesile olacak. Sahada sergileyecekleri futbolla bunu gösterecekler. Biz burada milli takım olarak suçlu olmasak da Türk futbolunun imajını kurtarmak adına bir bayrak taşıyıcısı olmamız gerekiyor. Tüm olumsuzluklara rağmen Türk Futbolunun imajını kurtarabilmek için, milli takım için çalışacağız, ben de çaba göstereceğim."

Kimi tatil yaptı kimi çalıştı

Hiddink, şike olayları nedeniyle ertelenen ligin futbolcuları olumsuz etkilediğini belirterek endişesini dile getirdi.

"Türk futbolunda yaşanan olaylardan dolayı takımlar hazırlık dönemlerinde çok inişli çıkışlı tarzlar sergiledi. Kimi takım sürekli olarak bir çalışma içine girerken, bazıları ise kimi oyuncularına izinler verip tatil imkanları sergiledi, kimi oyuncu çalışmasına aynen devam ederken kimileri ise önce tatil yapıp sonra tekrar çalışmaya başladı. Hal böyle olunca inişli çıkışlı bir hazırlık dönemi ortamı yaşandı. Bu beni en üst seviyede oynanacak uluslar arası maçlar öncesinde ciddi bir şekilde endişelendiriyordu. Aslında hala aynı endişeyi taşıyorum. Ama Temmuz ayından beri yaşanan teşvik pirimi ve şike soruşturmasının milli takımının hazırlıklarına ne olumlu ne de olumsuz etkisi olmadı."

Hazırlıklar için zamanımız çok kısa

"Hazırlıklar için çok kısa zamanım olduğunu biliyorum. Bu da kısa sürede çok şey yapmak zorunda olduğumuzu, taktiksel ve stratejik konulara daha fazla eğilmemiz gerektiğini gösteriyor. Milli Takım'a oynatmak istediğim modern futbolu sağlamak için de bu konuları oturtmalıyız. Böylelikle Avrupa'nın en iyi takımlarına karşı mücadele edebiliriz. Şu anda en yakın rakiplerimiz olan Kazakistan ve Avusturya'nın oyun tarzlarını inceliyoruz. Mesela Belçika karşısında Haziran'da oynadığımız maçta çok stratejik çalışma yapmıştık ve istediğimiz sonuçla döndük. Bu sayede de hala sürücü koltuğunda biz oturuyoruz. Takımımız kendi kaderini kendi çizebilecek durumda. Finallere gidebilecek miyiz, gidemeyecek miyiz tamamen bizim alacağımız sonuçlara bağlı. Sadece maça çıkan 11 oyuncu değil kadroda yer alan tüm oyuncular iyi işler yaptılar. Özellikle Türk futbollun içinde ki mevcut durumu düşünürsek buna rağmen çok gayretli özverili bir çalışma sergiliyorlar."

Futbolcu zeki ve yetenekli olmalı

"Öncelikle oyuncu yetenekli olmalı. Bunun dışında zeki olacak. Eğer zeki değillerse ben onlara modern futbolun gerektirdiği taktikleri ve stratejik yönleri veremem. Fiziksel olarak üst seviyede olması gerekiyor. Hızı, dayanıklılığı önemli, yorulması ne kadar kısa sürüyor bu da önemli."

Zorlu bir süreç bizi bekliyor

Avrupa Şampiyonası bütün güçlü Avrupa takımlarının bulunduğu bir yer. Belki Dünya Şampiyonası'ndan daha zorlu bir süreç bekliyor bizi. Benim ilk gelişimden sonra takımda çok fazla radikal değişiklikler yapmadan bir gençleştirme operasyonu yaptık. Yeni isimler ekledik. Bu isimleri takıma kazandırarak uluslararası alanda mücadele gücünü artırmaya çalışıyoruz. Avrupa Şampiyonası finalleri elde ettikten sonra takımı en üst düzeyde rakabet edebilecek hale getirmeye çalışacağız. Eylül, Ekim ve Kasım ayında zorlu maçlarımız olacak umarım hepsini geçeriz."