Zokora: Aç bir insanım!

Sevilla'dan 6 milyon euro karşılığında transfer edilen Trabzonspor'un Fildişi yıldızlı futbolcusu Didier Zokora, verdiği röportajda bordo-mavili takımı neden tercih ettiğini anlattı.Didier, öncelikle Trabzonspor'a transferin için seni tebrik ediyorum. İlk

Zokora: Aç bir insanım!

Sevilla'dan 6 milyon euro karşılığında transfer edilen Trabzonspor'un Fildişi yıldızlı futbolcusu Didier Zokora, verdiği röportajda bordo-mavili takımı neden tercih ettiğini anlattı.

Didier, öncelikle Trabzonspor'a transferin için seni tebrik ediyorum. İlk sorum, Bordo-Mavililerin teklifini kabul etme sebeplerine dair. Neden Trabzonspor'u seçtin?
Ben her konuda çok tutkulu ve aç bir insanım. Bu, futbolda da böyle. Her zaman yeni mücadele alanları ararım. Sıkı çalışan biriyimdir.

Trabzonspor da benim için yeni bir mücadele alanı olacak. Her zaman kendimi yeniden kanıtlama peşindeyimdir. Trabzon'a giderken de aklımda bu var. Tabii ki takımın bu sezon Şampiyonlar Ligi'ne katılacak olması da önemli bir faktör. Ben de Şampiyonlar Ligi'nde mücadele etmek istedim.

Voodoo yapmış!
Karadeniz insanı her konuda çok tutkuludur. Özellikle de futbol konusunda. Bir futbolcuyu severlerse, ölümüne severler. Ona bir kahraman gibi davranırlar. Ama hatalara karşı pek de toleranslı oldukları söylenemez. Bu senin için bir baskı unsuru mu, yoksa bunu bir meydan okuma olarak mı görüyorsun?
Tabii ki bunu bir meydan okuma olarak görüyorum. Ben İngiltere'de oynamış bir futbolcuyum. Orada da durum çok farklı değildir. Seyirciler sizden her zaman başarı bekler. Aslında dünyanın her yerinde bu böyledir. Ben İngiltere'de Tottenham taraftarlarının sevgisini kazanmayı başardım. Trabzonspor'da da böyle olması için oynayacağım. Kesinlikle korkmuyorum. Her taraftar, kazanan oyuncular görmek ister. Ben de takımım ve taraftarlar için elimden geleni yapacağım.

Trabzonspor'da bireysel olarak ne hedefliyorsun? Bu kentte ve takımda nelerin ön plana çıkmasını istersin?
Ben hem kulüple hem de taraftarlarla iletişime çok önem veririm. Trabzonspor'da en çok dikkat edeceğim şey de iletişim olacak. Zaten bunun için şimdiden harekete geçtim. Hem idarecilerle hem de futbolcu arkadaşlarımla sağlıklı bir iletişimim olması için elimden geleni yapıyorum.

Takımın penaltı atarken bakamadığını biliyoruz. Tottenham'da işlerin kötü gittiği dönemde de "Sanıyorum takıma voodoo büyüsü yaptım" şeklinde bir açıklaman var. Penaltılardaki tavrın da yanlışlıkla voodoo büyüsü yapmaktan korkman yüzünden mi?
(Bir kahkaha patlatıyor) Eh, yakın sayılır.

Çok gençken önemli bir penaltı kaçırmıştım. Ondan sonra da penaltı atılırken bakmamaya başladım. Uğursuzluk getirmeyeyim diye... Takımım penaltı atarken ben kalecimizi izlerim. Atıştan sonra kollarını kaldırıp ileriye koşmaya başlarsa, anlarım ki gol olmuştur. Ben de sevince katılırım.

Bu durum hâlâ böyle mi? Hâlâ penaltıları seyretmiyor musun?
Hâlâ böyle adamım. Ben değişmem. Ben asla değişmem!

Trabzonspor taraftarlarına nasıl bir mesaj göndermek istersin? Transferin daha resmileşmeden bile seni Twitter ve Facebook gibi sosyal ağlarda sevgi yağmuruna tuttular. Türkiye'ye gelişini de dört gözle bekliyorlar.

Türkiye'ye gelip Trabzonspor için oynama konusunda çok hevesliyim. Taraftarlarımıza şunun sözünü vermek istiyorum: Terimin son damlasına kadar Trabzonspor için mücadele edeceğim. Bu konuda emin olabilirler. Ben, çalışkan bir insanım. Burada sadece kendimi daha fazla geliştirmekle kalmayacağım; aynı zamanda hem takımın hem de ligin kalitesini arttırmak için elimden ne geliyorsa yapacağım. Beni beklesinler!

Kimlik
Doğum tarihi: 14 Aralık 1980
Oynadığı takımlar: 1999-2004 Racing Genk (126 maç/1 gol) 2004-2006 Saint Etienne (66 maç/2 gol) 2006-2009 Tottenham Hotspur (88 maç) 2009-2011 Sevilla (70 maç)
Fildişi Sahili Milli Takımı (91 maç/1 gol)

"Ben İngiltere'de Tottenham taraftarlarının sevgisini kazanmayı başardım. Trabzonspor'da da böyle olması için oynayacağım. Kesinlikle korkmuyorum. Takımım ve taraftarlar için elimden geleni yapacağım."

'Keita ile konuştum, Türkiye için güzel şeyler söyledi'
Trabzonspor seninle ilgilenmeden önce Türkiye futbolunu takip ediyor muydun? Hangi takım ve oyuncuları tanıyordun?

Etmez miyim! Trabzonspor, Fenerbahçe, Galatasaray ve Beşiktaş'ı zaten biliyordum. Bu takımlarda oynayan yakın arkadaşlarım var. Onlarla bir araya geldiğimizde konuşuyorduk. Mesela milli takımdan Keita, daha önce Galatasaray'da oynamıştı. Fenerbahçe'de oynayan Niang'la da sık sık konuşuruz. Yakınızdır.

Ben de konuyu oraya getirecektim. Keita'dan Trabzonspor ile ilgili referans almışsındır herhalde. Peki Drogba ile konuştun mu?

Galatasaray taraftarları onu takımda görmek için can atıyor.

Yok, Drogba ile son dönemde konuşmadım. Keita ile konuştum tabii. Bana Türkiye ve Trabzonspor ile ilgili güzel şeyler söyledi. Sadece onu değil, Türkiye'de daha önce oynamış birçok arkadaşımla görüştüm. Ayrıca şehir ve takımla ilgili içeriden bilgiler de aldım. Aldığım tüm referanslar olumluydu. Bu sayede de gelmeye ikna oldum.

Genelde Türkiye liginin teknikten ziyade fiziksel güce dayalı bir lig olduğu söylenir. Sen bu iki konuda da yeteneklisin. Peki, Türkiye'de hangi Zokora'yı izleyeceğiz?

Tekniğini konuşturan Zokora'yı mı, yoksa sert futboluyla konuşulan Zokora'yı mı?
Bilmem. Bu sadece bana bağlı bir şey değil. Biliyorsun, İngiltere'de futbol oldukça sert oynanır. Sertlik orada kabul gören bir şey olduğu için bu kart istatistiklerinize de yansır. Oysa La Liga'da aynı sertlikte oynarsanız daha fazla kart görürsünüz. Türkiye'deki durum da biraz bunun gibi.

İstatistiklerim, ligin genel sertliğine göre değişecek. Ama şunu söyleyebilirim; futbolun seviyesi ne olursa olsun, ben her zaman yüzde 100 performansla oynamaya gayret edeceğim. Bundan emin olabilirsiniz.

HABERE YORUM KAT
Haberlerde yapılan yorumlarda Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan yorumlar onaylanmamaktadır.
Önceki ve Sonraki Haberler