Sendikamıza yeni bir dinamizm kazandırmak ve yeni bir ufuk açmak için adayım diyen Balta “Sekiz yıldır bu sendikayı yönetenler, sendikamızın bütün değerlerine, örfüne, âdetine, kurum kültürüne, kuruluş amacına, çalışma ahlakına yabancılaşmışlar” ifadelerini kullandı. Haber61’i ziyaret den ve yapacağı çalışmalar hakkında bilgi veren Balta, “Konuşulacak çok konu var ama Bakanlığın önmüzdeki günlerde yapacağı 3 yıllık eğitim planı açıklamasını bekliyorum. Daha sonra detaylı olarak yol haritamızı belirleyeceğiz” şeklinde kullandı.

Arslan Balta “Sivil Toplum Kuruluşları (sendikalar), kuruluş amaçlarını gerçekleştirdiği, faaliyet gösterdiği iş kolunun sorunlarına çözüm ürettiği, örgütsel bilgi, beceri ve kültürünü geliştirdiği, dinamik tuttuğu oranda varlığını sürdürür. Günümüzde tüm dünyada değişen sendikacılık anlayışı gereği sendikaların, ait oldukları alanda (eğitim alanında) daha etkili hizmet üretilmesini sağlamak için, alternatif modeller ve çözüm önerileri üretmesi; bu çerçevede karar alıcılar ve siyasilere ufuk göstermesi, bir vizyon ortaya koyması kaçınılmaz bir görev olarak önünde durmaktadır. Ancak bazı Sivil Toplum Örgütleri özellikle sendikalar, elde ettikleri imkanların etkisiyle zaman içerisinde örgütsel dinamizmini kaybetmekte, oluşan durağanlıkla kendini tekrar etme durumuna düşebilmektedir. Bu statik durum, örgütlerden beklenen asıl faaliyetlerin gerçekleştirilmesine engel olmaktadır. Bizler sendikamızın bu duruma düştüğünü ve asıl amacının dışına çıktığını düşünmekteyiz. Tam da bu nedenle Sendikamıza yeni bir dinamizm kazandırmak ve yeni bir ufuk açmak için adayım.

Maalesef ifade ediyoruz ki, sendikamızı yönetenler, ehliyet ve liyakat, hak ve adalet konularında gerekli özeni göstermeyerek, ülkenin insan kaynakları yönetiminde başarısız olmuş, sendikayı keyfi uygulamalarının aracı haline getirerek, sendikamızı kamuoyu önünde itibarsızlaştırmışlardır. Bu itibar kaybına son vermek için adayım.

Sekiz yıldır bu sendikayı yönetenler, sendikamızın bütün değerlerine, örfüne, âdetine, kurum kültürüne, kuruluş amacına, çalışma ahlakına yabancılaşmışlar, dünya görüşümüzün temel referanslarını göz ardı etmişlerdir. Yöneticiler kuruluş dönemlerindeki tertemiz adanmışlık ruhunu kaybetmiştir.

Sendikayı yönetenlerin, yeni durumları yönetecek bilgi ve beceriden yoksun olduğunu düşünmekteyiz.

Sendikada yönetici konumunda olanların yapıp etmeleri, üyelerinin çoğunluğunda ciddi bir memnuniyetsizlik oluşturmuş, Sendikamız kendi bütünlüğünü koruyamayacak hale gelmiştir. Bu durumda gerilimi azaltacak, üyeleri rahatlatacak, üyelerinin çok yönlü beklentilerine cevap üretecek, kapsayıcı ve bütünlüğü sağlayıcı bir liderliğe ihtiyaç vardır.

Bilinmelidir ki bizler, hayatının en güzel yıllarını bu sendikanın örgütlenme çalışmalarına vermiş, en zor zamanlarda kendi ailesinden ve zamanından fedakârlık yapmış insanlarız. Onun için, bu sendikanın değerini herkes kadar bilir, bu yapıya zarar gelmesinden kesinlikle imtina ederiz. Bizim sendikamıza olan aidiyetimiz, sendikanın kuruluş değerleri ve ilkeleri üzerinden olmuş ve öyle olmaya devam edecektir. Ancak bu, gördüğümüz yanlışlara itiraz etmeyeceğimiz, her şeye kafa sallayacağımız, hataları olduğu gibi kabul edeceğimiz anlamına gelmemelidir. Bu sendikanın geleceğini kendine dert edinmenin, daha iyi yönetilmesi için alternatif oluşturmanın ve elini taşın altına koyma niyetinin bu sendikaya zarar vereceği kanaatinde değiliz. Tam aksine, sonuç ne olursa olsun, sendikamızı yönetmeye talip olanların kendini gözden geçirmesine, kendini yenilemesine ve zihinsel dinamizmine katkı sağlayacağına inanıyoruz. Kazanan sendikamız olacaktır.

Sivil Toplum Örgütleri demokratik yaşamın vazgeçilmezleridir. Demokratik yaşamın gerçekleşmesine ve yerleşmesine öncelikle sivil toplum örgütleri katkı sağlamalıdır. Bir sivil örgüt, kendi içerisinden alternatif yönetimler çıkarabiliyorsa, bu onun zenginliğine işaret eder. Bu alternatifleri sendika açısından sorun görmek, demokratik olgunluk ve farklılıkları tolare etme kabiliyetimiz açısından doğru görünmemektedir. Derdimiz bir şey olmak değil bir şey yapmaktır.

Sendikamızı açık, şeffaf, hesap verebilir bir anlayışla yönetmeye talibim. Bilinmelidir ki, hesabını veremeyeceğimiz ve gönül rahatlığı ile kamuoyuna açıklamasını yapamayacağımız hiçbir işin altına imza atmayacağız. Sendikamızın zarar görmemesi öncelikli hassasiyetimizdir. Değerli dostlarımızın da bu hassasiyet içerisinde olacağından eminiz. Tüm bilgi, görgü, tecrübe, iyi niyet ve heyecanımızla sendikamızı daha ileri taşımak niyetiyle çıktığımız bu yolda, Rabbim yar ve yardımcımız olsun, birlik, beraberlik ve kardeşliğimize katkı sağlasın.”