Hekimsen Trabzon Şubesi: "Değerimizi yokluğumuzla hissettirmek zorunlu hale gelmiştir"
Hekimsen Trabzon Şubesi, 11 Temmuz iş bırakma eylemiyle ilgili olarak toplandı. Başkan Dr. Serpil Tuncay Yetişkul'dan açıklama geldi.
Hekimsen, aldığı kararla Türkiye genelinde 11 Temmuz günü iş bırakma eylemi gerçekleştirmişti. Hekimsen Trabzon Şubesi konuyla ilgili olarak toplandı ve Şube Başkanı Dr. Serpil Tuncay Yetişkul'dan açıklama geldi.
Şube Başkanı Dr. Serpil Tuncay Yetişkul, açıklamasında şu ifadelere yer verdi;
Hekimlerin gelir düzeyleri ve alım güçlerinde yıllardır düzenli bir aşınma gerçekleşmiş, artık hekimlerin gelirleri, kamu işçisinin gelirleri ile kıyaslanır hale gelmiştir. Mevcut durum, hekimlik mesleğine değer verilmemiş olmasının bir tezahürüdür. Sadece hekimlerin değil, tüm kamu çalışanlarının ücretlendirilmesinde ipin ucu kaçmış, işler Arap saçına dönmüştür. Eğitim, teknik bilgi, iş zorluğu, mesleki risk ve sorumluluk gibi kıstaslar göz ardı edilerek hekimlik değersizleştirilmiştir. Kamu işçilerine yapılan son maaş zammı ile memur maaşının çok üzerine çıkması ve hatta Ocak ayından geçerli olarak geriye dönük fark ödenmesi ile eğitimli kamu çalışanı olan memurlarda hiyerarşinin muhafaza edileceği beklentisi oluşmuş, ancak bu beklenti maalesef karşılanamamıştır. Hekimler; aldıkları eğitim, üstlendikleri sorumluluk, meslek hastalıkları riski, devlet hizmet yükümlülüğü, stratejik personel olmaları gibi nedenlerle kamuda en üst düzeyde ücretlendirilmeleri gerekirken kamu işçisinin dahi altında maaşa mahkum edilmek istenmektedir. Ayrıca nöbet ücretlerinin trajikomik düzeylerde olması, gece ve gündüz mesailerinin eşit sayılması gibi adaletsizlikler de çözüm beklemektedir. Maaş, mesai, nöbet gibi konularda çalışma yapılmasına ilişkin uyarı ve taleplerimiz kuruluşumuzdan bu yana defalarca dile getirilmiş, seçimden sonra da yoğun bir biçimde gündemde tutulmuştur. Ancak taleplerimiz görmezden gelinmeye devam etmekte olsa gerek ki açıklanan zamlarla karşılık bulmamıştır. Aile Hekimliği cari gider ödemelerine yapılan artış asgari ücret, elektrik, doğalgaz gibi kalemlere yapılan zam oranlarının altında kalmıştır. Memuru enflasyona ezdirmeme sözü gerçekleştirilmemiş, içi boş bir seçim vaadi olarak kalmıştır. Ekonomideki sıkışmanın çözümünde fedakarlık yapması gereken sadece memurlar değildir. Ücrette de fedakarlıkta da adaletli olunması gerekirken açıklanan zamlar adaleti tesis etmekten çok uzaktır. Şiddet ve malpraktis sorunu halen çözüme kavuşturulmamıştır. Yöneticilerde liyakat sorunu ve çalışanlara mobbing gibi sorunlar görmezden gelinmeye devam etmektedir. Deprem bölgesinde hekim ve sağlık çalışanlarının barınma sorununun çözümünde adım atılmamış, asistan ve öğrencilerin sorunları halı altına süpürülmüştür. Açıklanan zam sonrası, oransal olarak en düşük artışların hekimlere yapılması hekime verilen değeri açıkça ortaya koyan, bardağı taşıran son damla olmuştur. Seyyanen zamların maaş hiyerarşisinde bozulmaya neden olacağı, uyarılarımıza rağmen görmezden gelinmiştir. Bu şartlar altında değerimizi yokluğumuzla hissettirmek zorunlu hale gelmiştir. Kıymetli meslektaşlarımıza ve kamuoyuna saygıyla duyurulur.