Trabzon'da yaşayan 20 yaşındaki otizmli Didar Bihter Kurt, annesinin desteğiyle hayata tutunarak, günlük yaşamına bir çok sosyal aktivite sığdırıyor.

Doğuştan otizmli olan Didar Bihter Kurt, diğer yaşıtları gibi tüm sosyal hayatını sürdürüyor.

Hayattaki en büyük destekçisi olan annesinin yardımlarıyla okuma yazma öğrenmenin dışında yüzme, masa tenisi, bilgisayar, el işi becerileri, yabancı dil ve piyano çalmayı öğrenen Kurt, engeli, hayatına engel olmadığı gibi herkese örnek olabilecek de bir yaşam sürüyor.

Kurt, piyano çalmasını öğretmeninden öğrendiğini belirterek, "Artık daha rahat çalabiliyorum. Piyano çalmayı seviyorum. 4 senedir çalıyorum. Piyano da Eski Dostlar, Çanakkale, Hatırla Sevgili'yi çalabiliyorum. Dinleyenler çok iyi çaldığımı söylüyorlar." ifadelerini kullandı.




"Bilgisayarımı İngilizceye ayarladım ve öğrendim" diyen Kurt. "Benim bir hayalim var. Ben yurt dışına gitmek istiyorum. Onun için İngilizce benim için çok önemli." diye konuştu.

Kurt'un annesi Ayşe Özdemir ise tek çocuğu olan Didar'ın otizmli olmasına rağmen gelişimini tamamlaması için elinden gelen gayreti gösterdiğini ve kızının çok özel bir çocuk olduğunu söyledi.

Birçok sosyal aktivitelerinin yanı sıra piyano çalmasını da öğrenen kızı için annesinin en büyük isteği ise bir sanatçının klibinde 20 saniyede olsa kızının piyano çaldığını görmek.

Özdemir, kızıyla gurur duyduğunu ifade ederek, "Bihter, öğrettiğiniz her şeyi algılar ve öğrenir. Bihter'in herşeye yeteneği var. Ona okuma yazmayı öğrettim. Sokağa çıktığımız zaman renkleri, cisimleri herşeyi sokakta öğrettim. Sinemaya gittik. Ve en önemlisi onu eve kapatmadım. Aksine sosyal faaliyetleri daha da artırdım." dedi. 

İNGİLİZCE ÖĞRENDİ

Bihter'in uzun bir süredir hayalinin Amerika'ya gitmek olduğunu söyleyen Özdemir, "Bana 'Anneciğim, İngilizce bilmeyenleri Amerika'ya almıyorlar mı?' deyince bende 'Evet' dedim. Çocukta internetten programlara girip, kendi kendine İngilizce öğrenmeye başladı." diye konuştu. 

Özdemir, kızının hastalığıyla ilgili ilk başlarda kendisine sürekli olarak, "Neden ben" diye sorduğunu belirterek şunları söyledi:

"Sonra baktım 2-3 çocuğu sağlıksız ailelerde var. Belli bir süre sonra kendime acımaktan utandım. İşte o zaman şükredip 'Ayağa kalkmalısın' dedim. Ve o günden sonra hep bıkmadan usanmadan herşeyi öğrettim Bihter'e. Sizler de umudunuzu yitirmeyin. Çocuğunuzun neye yeteneği varsa asla pes etmeyin."